Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/988 E. 2019/112 K. 29.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/988 Esas
KARAR NO : 2019/112
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/09/2016
KARAR TARİHİ : 29/01/2019
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı faktöring firması ile müvekkil şirketin ticari ilişkisinin söz konusu olduğunu, bu kredi sağlama ilişkisinin müvekkil şirketin yaptığı satışlara karşılık kendi müşterilerinden aldığı kambiyo senetlerine karşılık aralarında anlaştıkları belirli faiz oranları üzerinden kesinti yaparak, kalan tutarı nakit olarak müvekkil şirkete ödediğini, müvekkil şirket ile davalı şirket arasındaki bu ticari ilişki neticesinde davalı şirkete bedeli —–TL olan ve diğer bölümleri boş olan senedi teminat olarak verdiğini, bu senedin keşidecesiinin müvekili şirket olduğunu, ayrıca müvekkili şirket sahibi … da senede aval olarak imza attığını, müvekkili şirketin bizzat keşidecisi olduğu kambiyo senetleri bu ticari ilişki de kullanılmadığını, bu durumun da davaya konu senedin teminat olarak verildiğinin kanıtı olduğunu, davalı şirketin Bursa 10. İcra Müdürlüğünün ——- esas sayılı dosya ile ihtiyati haciz kararı uyguladığını, gerek müvekkilinin gerekse davalının defterlerinin incelenmesiyle bu borcun olmadığının anlaşılacağını, Bursa 10. İcra Müdürlüğünün ———esas sayılı dosyasındaki paranın alacaklıya ödenmemesine karar verilmesini,başlatılan icra takii nedeniyle davalıya % 20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı yükletilmesini, masraf ve yargılama giderlerinin ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasını belirterek davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA – : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ——– … arasında —— tarihli —- sözleşme nolu faktoring sözleşmesi imzalandığını, faktoring sözleşmesi doğrultusunda ——-ve ——– tarihli faktoring sözleşmesinden doğan sorumlulukları yerine getirerek faktoring müşterileri olan davacılara ödemelerini nakit olarak yaptıklarını, ancak faktoring sözleşmesi gereğince verdiği ———– şubesinin —–günlü çekinin vadesinde karşılıksız çıkmasının davacıların borçlu olduğu diğer çekler nedeni ile müvekklininin senedin vade tarihi itibariyle oluşan ——- TL riski nedeniyle——- vadeli —–TL bedelli senedin Bursa 10. İcra Müdürlüğünün —— esas sayılı dosyası ile takibe konulduğunu, davacı taraf dava dilekçesinde, dava konusu senedin teminat senedi olduğunu ve bu senet nedeni ile davacıların davalıya borcu bulunmadığını iddia ettiğini, davanın hukuki delili mesnetten yoksun olması nedeni ile reddine karar verilmesi ile yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacılar üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile menfi tespit davasıdır.
—- tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı HMK) 114/g maddesinde gider avansı dava şartı olarak düzenlenmiştir.
6100 sayılı HMK’nın harç ve avans ödenmesi başlıklı 120. maddesinde;
“(1) Davacı, yargılama harçları ile her yıl ———-Bakanlığınca çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı, dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorundadır.
(2) Avansın yeterli olmadığının dava sırasında anlaşılması hâlinde, mahkemece, bu eksikliğin tamamlanması için davacıya iki haftalık kesin süre verilir.” hükmü getirilmiştir.
Anılan maddenin gerekçesinde ise: “Madde ile, dava açılırken yargılama harçlarının mahkeme veznesine yatırılması zorunluluğu düzenlenmiştir.
Maddede ayrıca, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun’da (1086 sayılı HUMK) yer almayan, yeni bir düzenleme yapılarak, her türlü tebligat ücretleri, keşif giderleri, bilirkişi ve tanık ücretleri gibi giderleri karşılayacak tutarın, avans olarak davacı tarafından dava açarken yatırılması zorunluluğu getirilmiştir. Bu avansın yetmemesi durumunda ise tamamlanması için davacıya kesin süre verileceği hususu hüküm altına alınmıştır.
Avans miktarının, davanın türü ve özelliklerine göre her yıl Adalet Bakanlığınca ilân edilecek tarifeye göre belirleneceği, maddede yer almıştır.
Maddede yapılan bu düzenlemeyle, gerekli masrafların zamanında yatırılmamasından dolayı davaların gecikmesinin önüne geçilmesi amaçlanmıştır” ifadelerine yer verilmek suretiyle, her türlü tebligat ücretleri, keşif giderleri, bilirkişi ve tanık ücretleri gibi giderleri karşılayacak tutarın, avans olarak davacı tarafından dava açarken yatırılması zorunluluğu getirildiği vurgulanmıştır.
03.04.2012 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliğinin 45. maddesinde:
“(1) Davacı, yargılama harçları ile her yıl Bakanlıkça çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. Gider avansı, her türlü tebligat ve posta ücretleri, keşif giderleri, bilirkişi ve tanık ücretleri gibi giderler için davacıdan alınan meblağı ifade eder.
(2) Adli yardım talebiyle açılan dava ve işlerde adli yardım konusunda bir karar verilinceye kadar harç, gider ve delil avansı alınmaz. Kanunlardaki özel hükümler saklıdır.
(3) Gider avansının yeterli olmadığının dava sırasında anlaşılması halinde, mahkemece bu eksikliğin tamamlanması için davacıya iki haftalık kesin süre verilir. Dava şartı olan gider avansının yatırılmaması veya tamamlanmaması halinde, dava, dava şartı yokluğundan reddedilir.
(4) Taraflardan her biri ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin süre içinde yatırmak zorundadır. Delil avansı, tarafların dayandıkları delillerin giderlerini karşılamak üzere mahkemece belirlenen kesin süre içinde ödemeleri gereken meblağı ifade eder. Taraflar birlikte aynı delilin ikamesini talep etmişlerse, gereken gideri yarı yarıya avans olarak öderler. Taraflardan biri avans yükümlülüğünü yerine getirmediğinde, diğer taraf bu avansı da yatırabilir. Delil avansını yatırmayan taraf, o delilin ikamesinden vazgeçmiş sayılır. Tarafların üzerinde tasarruf edemeyecekleri dava ve işlerle, kanunlardaki özel hükümler saklıdır…” düzenlemesine yer verilmiştir.
Yönetmeliğin 45. maddesinde gider avansı ve delil avansı birlikte düzenlenmiş olup, gider avansının, her türlü tebligat ve posta ücretleri, keşif giderleri, bilirkişi ve tanık ücretleri gibi giderler için davacıdan alınan meblağı ifade ettiği, davacının, her yıl Bakanlıkça çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorunda olduğu, delil avansının ise tarafların dayandıkları delillerin giderlerini karşılamak üzere mahkemece belirlenen kesin süre içinde ödemeleri gereken meblağı ifade ettiği vurgulanmıştır.
30.09.2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 1. maddesinde tarifenin amacının; dava açılırken mahkeme veznesine yatırılacak olan gider avansının miktarı ile avansın ödenmesine ilişkin usul ve esasları belirlemek olduğu açıklanmıştır. Tarifenin 4. maddesinde gider avansı olarak, taraf sayısının beş katı tutarında tebligat gideri, dava dilekçesinde tanık deliline dayanılmış ve tanık sayısı belirlenmiş ise tanık sayısınca tanık asgari ücreti ve tebligat gideri, tanık sayısı belirtilmemiş ise en az üç tanık asgari ücreti ve tebligat gideri, dava dilekçesinde keşif deliline dayanılmış ise keşif harcı avansı ile birlikte 75 TL ulaşım gideri, dava dilekçesinde bilirkişi deliline dayanılmış ise Bilirkişi Ücret Tarifesinde davanın açıldığı mahkeme için öngörülen bilirkişi ücreti, diğer iş ve işlemler için 50 TL’nin davacı tarafından ödeneceği belirtilmiştir. Tarifenin 6. maddesinde tarifenin yürürlüğe girmesinden önce açılmış olan davalarda, tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 120. maddesinin ikinci fıkrasına göre gider avansı ikmal ettirileceği açıklanmıştır.
Tüm dosya kapsamından, davacılar vekilinin müvekkil şirket ile davalı şirket arasındaki kredi ilişkisi nedeniyle müvekkili şirketin keşideci, diğer müvekkili olan … ise senede aval olarak imza attığını, davaya konu olarak yer aldığı teminat senedinin davalıya verildiği borcun bulunmamasına rağmen davalının senedin doldurarak icra takibi yaptığını belirterek, müvekkillerinin borçlu olmadığının tespitine, senedin iptaline ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava ettiği, açılan davada davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesi istemli dava olduğu, ancak dava açarken davacı tarafından sadece harç yatırdığı, dosyadaki gider avansı bitmesinden sonra kendisine ihtaratlı tebligat yapılmasına rağmen eksik gider avansının tamamlamadığı, davacıyatebliğ için dahi dosyada ücred bulunmadığını, gider avansını tamamlaması için davacıya kesin süre verilmesine ilişkin tebligatın yapıldığı, tebliğ işleminin suç üstü ödenediğinden karşılandığı anlaşıldığından
HMK’nın 114/2. Maddesi yollamasıyla, HMK:’nın 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden reddine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının açmış olduğu davanın dava şartı yokluğundan REDDİNE,
2-Karar harcı 44,40 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 27,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 16,70 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
8-Suç üstü ödenediğinden karşılanan tebliğ ücreti 14,00 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı tarafın yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/01/2019