Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/829 E. 2018/732 K. 02.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/829 Esas
KARAR NO : 2018/732

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 21/07/2016
KARAR TARİHİ : 02/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı aleyhine İstanbul Anadolu ……İcra Müdürlüğünün 2016/9044 esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini, itiraz edilen icra takibinin durduğunu, müvekkili şirketin, 1981 yılından bu yana uluslararası kara taşımacılığında faaliyet gösteren….. bünyesinde kurulu saygın bir şirket olduğunu, borçlu şirket ile müvekkili şirketin ticari ilişki içerisine girdiğini ve borçlu şirkete icra takibine konu 6 adet faturada belirtilen toplamda 80 kap malı . …. ve .. plakalı araçlarla Almanya’dan Türkiye’ye taşıdığını, taşınan bu ürünlerin davalı borçluya teslim edildiğini, tamamlanan taşıma işi karşılığı Almanya / Türkiye Navlun Bedeli ödenmediğini, işbu borca istinaden yapılan görüşmelere ek olarak öncelikle Beyoğlu …. Noterliğince düzenlenen 02.03.2016 tarih ve …. yevmiye numaralı ihtarnamesinin borçluya gönderildiğini ve borcun buna rağmen ödenmemesi üzerine de işbu davaya konu icra takibinin başlatıldığını, müvekkili şirketin davalıdan icra takibi tarihi itibariyle faiz, masraf vs. giderler hariç olmak üzere 33.461,36 TL alacaklı olduğunu, borçlunun, icra takibine kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, borçlu şirketin takibe yapmış olduğu itirazda hiçbir borçlarının bulunmadığını belirttiğini, müvekkili şirket ile borçlu şirket cari hesap sistemiyle çalıştığını ve müvekkili şirketin ticari ilişkiye uygun davrandığını, fakat davalı şirketin üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmediğini belirterek davanın kabulü ile, davalı borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına, haksız ve kötü niyetli borçlunun % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından, sözleşme konusu işin sağlam teslim edilip edilmediğine ilişkin bilgileri içeren “semere belgeleri”nin müvekkili şirkete teslim edilmediğini, sözleşme konusu işin tam ve eksiksiz yapıldığına dair …. adı verilen ve alıcı tarafından kaşeli ve imzalı olarak verilmesi gereken belgelerin de müvekkili şirkete verilmediğini, davacı şirketin, bu belgeler olmadan sadece fatura tanzim ederek, müvekkiline 6 adet fatura gönderdiğini, sözleşmeye aykırı bu durumun, müvekkili şirket tarafından, davacı şirkete bildirildiğini, ancak davacı şirketin eksikliği gidermeyerek, bu sefer noter aracılığıyla ihtarname keşide ettiğini ve icra takibi başlattığını, davacı şirketin sözleşmeye aykırı olarak yapmış olduğu bu iş ve işlemlerden dolayı davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi beyan etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, faturaya dayalı itirazın iptaline ilişkin olup, uyuşmazlık davacının faturaya konu hizmeti yerine getirip getirmediği, takip tarihi itibariyle alacağa hak kazanıp kazanmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Mahkememizce deliller toplanarak bilirkişiden rapor alınmıştır.
Bilirkişi raporunda özetle; davacının defterlerine göre davalıdan 33.461,36 TL alacaklı olduğu, davalının defterlerini ibraz etmediği belirtilmiştir.
Davacı vekili 03/04/2018 tarihli dilekçesinde; dilekçenin ekinde sunulan protokol uyarınca davalı taraf ile anlaştıklarını, davalı şirketin dosyaya kabul beyanı sunduğu takdirde davalı şirketten yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediklerini, 13/08/2018 tarihli dilekçesinde ise; ekte sunulan protokol gereği anlaştıklarını, davalının kabul beyanı doğrultusunda kabul kararı verilmesini, borcun ifa edildiğini beyan etmiştir.
Davalı vekili 03/04/2018 tarihli dilekçesinde ve duruşmadaki beyanında; davacı taraf ile anlaştıklarını, protokol kapsamında borcun ifa edildiğini, davanın konusuz kaldığını, karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti talkeplerinin olmadığını beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamından, tarafların dosyaya sunulan protokol gereği anlaştıkları, borcun davalı tarafından davacı tarafa ifa edildiği, her ne kadar davacı taraf protokol kapsamında davanın kabulünü talep etse de borcun ifa edilmekle davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın konusuz kalması nedeniyle KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Karar harcı 35,90 TL’nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 29,20 TL harçtan mahsubu ile bakiye 6,70 TL’nin davacı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Tarafların talebi doğrultusunda yapılan yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına,
4-Tarafların vekalet ücreti talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Karar kesinleştiğinde taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının taraflara iadesine,
Dair davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.