Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/77 E. 2020/26 K. 15.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/77
KARAR NO: 2020/26
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 21/01/2016
KARAR TARİHİ: 15/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait olan——— tipi uçağın ———– usulüne uygun bir şekilde park halinde dururken ——– tarihinde davalı şirket görevlisinin yönetimindeki bagaj taşıma aracının asli ve tam kusurlu bir şekilde uçağın ön kısmına çarptığını, meydana gelen hasarın uçağın çok uzun süre kullanımına engel olduğunu ve değerinin çok altında satılmasına yol açtığını, hasarın tazmini için davalı şirkete ve davalının sigorta şirketi olan———–ihtarname gönderildiğini, uçağın tamirat ve bakımının bir yıla yakın sürdüğünü, diğer prosedürlerin de tamamlanması neticesinde kullanılır hale geldiğini, ancak kaza geçirmiş olduğundan düşük fiyatla satıldığını, uçağın tamiratının üretici firması olan ———- ve yetkili servisler tarafından yapıldığını, tamire ilişkin bedellerin davalı ——- şirketi tarafından ——- ödendiğini, ancak müvekkili şirketin uçağın düşük bedelle satılmasından kaynaklanan değer kaybı ve uçağın bir yıla yakın süre zarfında kullanılamamasından kaynaklanan zararı da olup, talep edilmesine rağmen davalı şirketçe karşılanmadığını, kazadan sonra ———-tarihleri arasında onarım sürerken müvekkilinin uçağı kullanmamasına rağmen ——-teknisyene ücret ödemek zorunda kaldığını, söz konusu personeller için yapılan masrafların ——– T.L. sı tuttuğunu, sunulan leasing faturası ve ödeme belgelerinden de anlaşılacağı üzere müvekkilinin uçağı —————- mal ettiğini, ——- tarihli sigorta poliçesinde de uçağın değerinin ———- olarak belirlendiğini, tamirden sonra uçağın ———– tarihli sözleşme ile ————– satıldığını, dünya çapında fiyat rehberi olan————— alındığında ————yılının son çeyreğinde ——tipi uçak için öngörülen fiyatın ———- olduğunu, bu fiyat ile satış fiyatı kıyaslandığında müvekkilinin asgari ——– zararının ortaya çıktığını, aslında sigorta bedeli ile satış fiyatı kıyaslandığında zararın daha çok olacağını iddia ederek; uçağın düşük fiyatla satılmasından kaynaklanan zarara karşılık fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik ————- kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte ve ayrıca uçağın tamirde kaldığı süre zarfında müvekkilinin oluşan zararına karşılık fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik ———–T.L. sının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kaza tarihi itibarıyla uçağın malikinin davacı değil ——– olduğunu, uçağın kaza nedeniyle değeri düştüyse bundan ————- zarar edeceğini, çağımız şartlarında tamirin yedi ay sürmesinin kabul edilemeyeceğini, davacının tamir süresi zarfında uçak ile ilgili personellerin sözleşmelerini askıya alması veya işten çıkarması gerektiğini, bunları yapmadıysa müvekkilini sorumlu tutamayacağını, ——— uçağın dünyada iş jeti olarak çok arandığını ve tutulduğunu, ———- satılmasının basiretli bir tacirin yapacağı bir iş olmadığını, davacının basiretsizliğini müvekkiline yükleyemeyeceğini, bir iş jetinin 1 saatlik uçuş maliyetinin ——–civarında olduğunu, ayda yaklaşık ——- uçuş saati hesabıyla aylık maliyetinin —– — aylık maliyetinin de ——- tuttuğunu, tamir süresi zarfında davacının ——– masrafı yapmaktan kurtulduğunu, bunu talep ettiği tutardan düşmesi gerektiğini, uçuç ve havaalanı yer hizmetleri işletmeciliğinin büyük riskler içerdiğini, bu nedenle——– tarafından yer hizmetleri sözleşmesinde yer hizmeti veren kuruluşların sorumluluklarının sınırlandırıldığını, davacının kaza tarihinden itibaren faiz talep edemeyeceğini, faiz talebinin de mesnetsiz olduğunu savunarak davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile haksız fiilden doğan tazminat talebine ilişkindir. Mahkememiz dosyasında yargılama devam ederken davacı vekili sunduğu ——— tarihli dilekçede davalı ile sulh olduklarından davadan feragat ettiklerini bildirmiştir.
Davacı vekilinin vekaletnamesinde davadan feragate yetkisi olduğu görülmüştür.
Davalı vekili de feragat nedeniyle yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını bildiren dilekçe sunmuştur. Taraf vekilleri bu beyanlarını duruşmada da tekrar etmişlerdir.
Davadan feragat davayı sona erdiren taraf işlemlerinden olduğundan davanın bu nedenle reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu 22. maddesi uyarınca alınması gereken 36,26 TL’nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 65.029,76 TL harçtan mahsubu ile bakiye 64.993,50 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yargılama gideri ve vekalet ücreti talep edilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/01/2020