Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/746 Esas
KARAR NO : 2019/1271
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 22/06/2016
KARAR TARİHİ: 17/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; –tarihinde saat – sularında —- metresinde meydana gelen yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasında; —istikametinden İnegöl istikametine seyir halinde olan …’ın sevk ve idaresindeki —plakalı aracı ile belirtilen mevkiye geldiğinde aynı istikamette gitmekte olan — kullandığı — plakalı aracı ile sürekli şerit çizgisi olan yerde hatalı sollayarak karşı yönden gelen — sevk ve idaresindeki—plakalı araç ile çarpıştığını, kazanın oluşumuna müteakip İnegöl istikametinden gelen — plakalı aracın sürücüsü – yoldaki kaza yapan araçları farketmeyerek — plakalı araca sol yandan çarpması sonucu yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini,— plakalı araçta yolcu olarak bulunan davacıların desteği …’ın ağır yaralandığını, kaldırıldığı hastanede vefat ettiğini, davacı …’ın müteveffanın eşi olduğunu, diğer davacı …’ın ise oğlu olduğunu, davacıların desteği olan müteveffanın vefatından sonra davacıların maddi ve manevi desteğini yitirdiklerini, bundan dolayı müvekkilinin maddi olarak çok zor günler geçirdiğini ve geçirmeye devam ettiğini, davadan önce sigorta şirketinin bir kısım ödeme yaptığını ancak bu ödemenin gerçek zararı karşılamaktan uzak olduğunu, haklı davanın kabulü ile tahkikat sonucunda davacıların zararının değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda artttırarak üzere asgari — TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu talepler hakkında görev, husumet ve zamanaşımı itirazında bulunduklarını, poliçe gereğince davalı şirketin sorumlu tutulabilmesi için sigortalının kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğunun tespiti, kaza sebebiyle oluşan zararların bilirkişi marifetisyel tespit edilmesi gerektiğini, davacıların murisin herhangi bir müterafik kusurunun olup olmadığının araştırılması gerektiğini, davacının kusur oranlarının tespiti ile müterafik kusurlu olması halinde mahkemece davanın kusur oranınının da reddi gerektiğini, öncelikle davalı yönünden davanın reddine, aksi halde delillerin bir suretinin tebliği ile izah ettikleri hususların nazara alınarak karar ittihazını, muhakeme masrafları ile ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini beyan etmişlerdir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile trafik kazasından doğan tazminat davasıdır. Davacılardan …’ın müteveffanın eşi, …’ın ise müteveffanın oğlu olduğu, müteveffanın, — tarihinde davacı …’ın sevk ve idaresindeki — plakalı araçta yolcu olarak bulunduğu sırada meydana gelen trafik kazası neticesinde hayatını kaybettiği, — plakalı aracın – poliçesini kaza tarihini de kapsar şekilde davalının düzenlediğini, bu nedenle davalı … şirketine başvurduğunu, davalının — tarihinde kısmi ödeme yaptığını, ancak yapılan ödemenin yeterli olmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla HMK 107 m. uyarınca açtığı davada şimdilik -TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, alınan bilirkişi raporu uyarınca talep arttırım dilekçesi sunarak — TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ederek arttırdığı değer üzerinden eksik peşin harcı yatırmıştır. Davalı yan davacıya —-TL. ödeme yapıldığını bu nedenle sorumluluklarının kalmadığını, ibranamenin geçersizliği için açık şekilde eksik ödeme yapılmış olması gerektiğini, ibranamenin geçersiz olduğunun kabulü halinde de yapılan ödemenin yasal faiziyle hesaplanan tazminattan tenzilinin gerektiğini, sorumluluğunun poliçe limiti ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizce ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş tarafların sulh olma imkanı bulunmadığından uyuşmazlık noktaları belirlenip tahkikat aşamasına geçilmiş, deliller toplanıp bilirkişi raporu alınarak sonuca gidilmiştir.
Davalı tarafça olay nedeniyle—- tarihinde ödeme yapıldığı sabittir. Davacı yapılan ödemenin yetersiz olduğunu iddia ederek dava açmıştır. Dosyaya ibraname sunulmamıştır. 2918 sayılı Yasanın 111/2 maddesi tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten itibaren 2 yıl içinde iptal edilebilir hükmünü düzenlemiştir.
Davalı … şirketi tarafından düzenlenmiş hasar dosyası getirtilmiş, kazaya karışan — plakalı şahin marka— başlangıç tarihli -yıl süreli — poliçesinin davalı tarafından düzenlendiği görülmüştür. Hasar dosyası içinde davacıya yapılan — TL ödemeye ilişkin dekontun bulunduğu görülmüştür. Davacının dava öncesinde davalı … şirketine başvurduğu sabittir.
Kazaya karışan aracın trafik tescil kaydı, murise ait nufüs kayıtları getirtilmiş, — yazılan yazıya gelen cevapta olay nedeniyle davacılara herhangi bir ödeme yapılmadığı bildirilmiştir.
Bilecik Ağır Ceza Mahkemesinin – E – K sayılı dosyasında kazaya karışan sürücüler—-hakkında CMK 223/2-c maddesi uyarınca beraatlerine karar verildiği, davacı …’ın ise TCK 85/2 maddesi uyarınca cezalandırıldığı ve cezasının ertelendiği anlaşılmıştır.
Olaydaki kusur durumunun tespiti ve davacının taleplerinin değerlendirilmesi bakımından konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır. Kusur bilirkişisi — plakalı aracı kullanan davacı sürücünün sevk ve idaresindeki aracı ile önündeki araçları geçmenin yasak olduğu sürekli şerit çizgisi bulunan yol kesimine geldiğinde önünde seyir eden aracı geçmeye çalışmak yerine, şeridinde seyir etmesi gerekirken, karşı yönden gelebilecek olası bir aracın mesafesi ve hız durumu konusunda kısıtlılığı da gözardı edip, karşı yönden gelen araç trafiğinin kullandığı yolda aracını kullanıp dikkatsiz ve tedbirsiz şekilde önünde bulunan araçları geçme işleminde (sollama) ısrar edip, sıkıştırıp kazaya sebebiyet verdiğinden olayın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğunu, diğer sürücülerin ise kusurunun olmadığını belirtmiştir. Bu tespitler ve dosyadaki deliller ışığında hesap uzmanı bilirkişi tarafından davacının talep edebileceği tazminat miktarları hesaplanmış, poliçe teminatı kapsamında; davacılardan eş …’ın — TL zararının oluştuğu, davadan önce davacıya yapılan ödemenin güncellenmesi ve hesaplanan zarardan tenzili ile davacıya — TL eksik ödeme yapıldığının anlaşıldığı, müteveffanın oğlu davacı …’ın kazanın meydana gelmesinde %100 ksurlu olduğu ve olay tarihinde – yaşında bir yetişkin olması nedeniyle annesinin desteğinden yoksun kalma gerekçesiyle maddi tazminat talep edemeceği belirtilmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporuyla meydana gelen trafik kazası neticesinde davacıların murisinin hayatını kaybettiği, davacıların bu yüzden destekten yoksun kalma tazminatı talep ettiği, davacı …’ın olayın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğu, diğer iki araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığı, davalının — poliçesi kapsamında davacının taleplerinden sigortalısının kusuru ve poliçe limiti dahilinde sorumluluğunun olduğu, müteveffanın kaza tarihindeki gelirinin asgari ücreti aşar nitelikte olduğunu ispatlar herhangi bir belge olmadığından ve müteveffanın kaza tarihinde 60 yaşında ve aktif dönemini tamamlamış olması nedeniyle pasif devrede olduğu kabul edilerek — asgari ücretler esas alınarak hesaplama yapıldığı, kaza yılı olan 2009 yılı itibariyle — belirlediği poliçe limitlerinin sakatlanma ve ölüm için kişi başına -TL olduğu, alınan rapor ve yapılan hesaplamanın mahkememizce gerekçeli ve denetlenebilir nitelikte görülerek hükme esas alındığı, 2918 sayılı Yasanın 111/2 maddesi tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten itibaren 2 yıl içinde iptal edilebilir hükmünü düzenlediği, dosyaya ibraname sunulmamakla taraflar arasında ibraname düzenlenmediğinin anlaşıldığı, dolayısıyla 2918 sayılı yasanın 111/2. Maddesinin olayımızda uygulanamayacağı değerlendirilmemiş olup, davacının kendisine eksik ödenen zararından feragat etmediği, zamanaşımı süresi içinde kalan zararını talep etme hakkının devam ettiği, davalıya yapılan başvuru neticesinde davacı eşe bir kısım ödeme yapılmış ise de bu ödemenin yetersiz olup, davacının ödeme tarihindeki verilere göre hesaplanan maddi zararının tamamını karşılamadığı, davacı …’ın talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatı tutarı yönünden bilirkişi tarafından yapılan hesaplamaların gerekçeli ve denetlenebilir nitelikte olup hükme esas alınabileceği, davacı tarafça sunulan talep arttırım dilekçesi ile bilirkişi raporunda tespit edilen miktarlar yönünden davacı …’ın davasının kabulüne karar verilmesinin talep edildiği, davalının bu miktarlardan sorumlu olduğu davacı vekilinin her bir müvekkili için – TL olmak üzere toplam —TL olarak açtığı davasını talep artırım yoluyla – TL ye çıkardığı anlaşılmakla sonuç olarak davacı eş …’ın davasının kısmen kabulü ile – TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihi olan -tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … şirketinden alınarak davacıya verilmesine, davacı … tarafından açılan destekten yoksun kalma davasının, davacının olayın meydana gelmesinde %100 kusurlu olması, sigortalı aracın işleteni olması ve kaza tarihinde — yaşında yetişkin bir erkek olması nedenleri ile müteveffa annesinin desteğinden yoksun kalma gerekçesiyle maddi tazminat talep edemeyeceğinden talebin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın arttırılan haliyle KISMEN KABULÜNE,
1– TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihi olan — tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı … a verilmesine,
2-Davacı … tarafından destekten yoksun kalma tazminatı talebiyle açılan tazminat davasıın REDDİNE,
3-Karar harcı 1.080,16 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 86,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 993,96 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 29,20 TL başvuru, 86,20 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 115,40 TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 139,54 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.200,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.339,54 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 1.298,48 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen ve reddedilen miktarı geçmemek üzere 500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/12/2019