Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/738 E. 2019/355 K. 04.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/2019 Esas
KARAR NO : 2019/384
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 29/12/2015
KARAR TARİHİ: 11/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … tarafından ———– numaralı Motorlu Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı ———– plakalı çekici aracın 21.09.2015 tarihinde davalı sürücü … sevk ve idaresinde geri manevra yaparken müvekkil davacı …’a çarpıp malul kalmasına sebep verdiği maluliyetinden kaynaklı olarak uğramış olduğu 300.00 TL geçici iş görmezlik, 300.00 TL sürekli iş görmezlik tazminatı 300.00 TL ———-tarafından karşılanmayan tedavi gideri olmak üzere toplam 900.00 TL maddi tazminatın sigorta şirketinin poliçe limitleri ile sorumlu olmak kaydıyla ve uzuv kaybı olmasından dolayı 100.00 TL manevi tazminatın davalı araç sürücüsü ve araç sahibinden tahsili talep ettiğini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
SAVUNMA:
Davalı … müvekkili cevap dilekçesinde özetle;————- plakalı çekici aracın müvekkil … nezdinde ——- vade tarihler arası geçerli ———-numaralı Karayolları Motorlu Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, davacı tarafın acil ve sağlık tedavi giderleri SGK sorumluluğunda olduğunu, müvekkil sigorta şirketin sorumluluğu trafik poliçesindeki limitler ve sigortalı araç sürücüsünün dava konusu maluliyetin oluşumundaki kusuru ile sınırlı olduğunu, ayrıcı davacıya 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık bağlanması hakkındaki kanun uyarınca aylık bağlanması içişleri bakanlığı görev esnasında yaralanan polis memurlarına ödemelerde bulunduğu, ilgili ödemeleri sigorta şirketine talep ettiğinden davanın reddini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı ————-Vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirket aleyhine açılan tazminat davasının reddini talep ettiğini, trafik kazasına karışan araç şoförü … hakkında açılan bir dava ve kusur tespiti söz konusu olmadığını, davacı tarafın talep edilen manevi tazminat miktarı fahiş olduğunu, sigorta şirketin poliçe limiti dahilinde olup müvekkil şirketin sorumluluğunda olmadığını, sigorta şirketin sorumluluğunda olduğunu, tazminat miktarın müvekkil şirketten talep edilmesi usul ve yasalara aykırı olduğunu davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış olmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenerek tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek yargılamanın ön inceleme aşaması bitirilmiş, tahkikat aşamasına geçilmiştir.
Davacıya ait hastane kayıtları getirtilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Davalı malik ——- üzerine kayıtlı —–plakalı aracın davalı … nezdinde ———- vade tarihleri arası geçerli ——–nolu Karayolları Motorlu Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesiyle ile sigortalı olduğu görülmüştür.
——- Üniversitesi’nden 08/06/2017 tarihli ve 51 sayılı maluliyet raporunda; davacının % 6 oranında maluliyetinin bulunduğu ve iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 2 aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
Kusur durumunun belirlenmesi için trafik bilirkişisinden rapor alınmıştır. Trafik bilirkişisi raporunda özetle; Davalı … şirketine sigortalı aracı kullanan davalı …’in % 75 oranında, davacı …’ın % 25 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Davalılar vekilleri kusur raporuna yönelik itirazda bulunmuşlar ve yeni rapor alınmasını talep etmişlerse de mahkememizce yeni rapor alınması talebi reddedilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; 21.09.2015 günü saat:03:00 sıraları davalı sürücü … sevk ve idaresinde gece karanlığında büyük ağır vasıta araçların girişin yasak olduğu yerleşim alan içerisi ———–i dar konumdaki ———– sokağa İstanbul yabancısı olduğundan yanlışlıkla giriş yaptığı sokak üzerinde dönüşü sırasında yol kenarı plakası belirlenmeyen bir araca çarpıp tekerin patlamasına sebep vermesinden trafik kaza tespit tutanağı düzenlenmesi ve sokak içerisinde aracın sıkışması ile aracın çıkarılması amacıyla —– Polis telefonunu arayarak trafik ekibinin gelmesi için yardım talebinde bulunduğu, görevli davacı resmi görevli polis memuru … ve ekip arkadaşı ———-ile birlikte resmi trafik polis otosu ile birlikte olay yerine intikal ettikleri, aracın bulunduğu yerden çıkarılması yönde davacı aracın arka sağında bulunarak aracın geri manevra ile geri çıkışına yardımcı olmak üzere bulunduğu sırada davalı sürücünün kullandığı aracın dikkatsiz ve tedbirsiz şekilde geri manevra ile gelme esnasında davacının sol ayağı aracın sağ arka teker ile yol kenarı demir duba arasına sıkışarak kırık oluşması ile sonuçlanan yaralanmalı trafik kazası meydana geldiği, davacının yaralandığı, davanın davacının yaralanması nedeniyle sürekli ve geçici iş göremezlik, ————– tarafından karşılanmayan tedavi gideri talebiyle, manevi tazminat talebine ilişkin olduğu, mahkememizce alınan kusur raporunda davalı …’in % 75 oranında, davacı …’ın % 25 oranında kusurlu olduğu, kusur raporunun gerekçeli ve denetlenebilir olması ve olayın oluşuna da uygun olması nedeniyle hükme esas alındığı, davalı … Anonim vekilinin 26/10/2018 tarihli dilekçesi ile davacı taraf ile anlaştıklarını, davaya konu maddi tazminatın davacı tarafa ödendiğini beyan ettiği, davacılar vekilinin 10 nolu celsede maddi tazminat yönünden sigorta şirketi ile sulh olunması dolayısıyla karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesine ilişkin beyanda bulunduğu, davalılar … ve————–yönünden manevi tazminat taleplerinin devam ettiğini beyan ettiği, davacı …’ın maddi tazminat talepleri yönünden sulh olunması dolayısıyla davanın konusuz kalmış olması üzerine karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi (818 sayılı BK. 47. md.) hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Meydana gelen trafik kazası sonucu davacı …’ın yaralanması nedeniyle manevi olarak zarara uğradığı, zira maluliyet raporunda belirtildiği gibi davacı sol ayak parmaklarından üç tanesini kaybederek %6 oranında kalıcı maluliyete düçar olduğu, geçici iş göremezlik süresinin de 2 ay gibi bir süre olduğu, bu süre içerisinde hem kendisi hem ailesinin zor duruma düştüğünün açık olduğu ve hayatının bundan sonraki aşamalarında da çalışırken zorlanacağı, davacının yaralanması nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kusur oranları, kazanın meydana geldiği tarih ve paranın alım gücü, davacının kaza nedeniyle kalıcı maluliyetinin oluştuğu, zararın boyutu göz önünde bulundurularak, 25.000,00 TL manevi tazminata hükmetmek gerekmiş ve sigorta şirketi dışındaki davalılardan kaza tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir. Davacı tarafın maddi tazminat yönünden davanın konusuz kalması dolayısıyla karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olsa da davacının maddi tazminata hak kazandığı, ancak davalı … şirketi ile sulh olması sonucu sigorta şirketi tarafından kendisine yapılan ödeme sonucu tüm davalılar yönünden maddi tazminat taleplerinden vazgeçmesi nedeniyle davalılar … ve———– lehine vekalet ücretine hükmedilmemiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın … yönünden konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
a)Davacı vekili ve davalı … vekili tarafından yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
2-Manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ İLE, 25.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılar ———–..’den müşterek ve müteselsil tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Karar harcı 1.707,75 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 27,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.680,05 TL harcın davalılar————den tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 27,70 TL başvuru, 27,70 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 55,40 TL’nin davalılar ———–..’den tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 442,50 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.450,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.892,50 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 475 TL yargılama giderinin davalılar—————–tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davalı ———— tarafından 150 TL tebligat ve müzekkere giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 112,50 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı———– ödenmesine,
8-Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 3.000 TL vekalet ücretinin davalılar ———–‘den müşterek ve müteselsil tahsili ile davacıya verilmesine,
9-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden davalı————–kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen ve manevi tazminat için kabul edilen kısma tekabül eden vekalet ücretini geçmemek üzere 3.000 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı ————– verilmesine,
10-Maddi tazminat yönünden tarafların lehine ve aleyhine vekelat ücreti takdirine yer olmadığına,
11-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/04/2019