Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/728 E. 2018/427 K. 17.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/728 Esas
KARAR NO : 2018/427

DAVA : İtirazın İptali(Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 17/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA :Davacı vekili; davalının taraflar arasındaki ticari ilişkide cari hesap borcunu ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili; müvekkilinin davacıya borcunun olmadığını, satın alınan tüm malların bedelinin davacıya ödendiğini savunarak davanın reddini ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:Dava, cari hesaptan doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmak suretiyle bilirkişi raporu alınmıştır.
Dava konusu icra dosyası incelendiğinde, davacının davalı hakkında 16/05/2016 tarihinde cari hesaba dayalı olarak 19.027,88 TL asıl alacak üzerinden icra takibi başlatmış olduğu, davalının yasal sürede borca itirazı ile takibin durduğu, iş bu davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Öncelikle davalının ticari defterlerinin incelenmesi için talimat yazılmış, talimat raporunda özetle davalının defterlerinin Samsun ATM’nin iki farklı dosyasında olduğuna dair yazı sunulduğu, defterlerin sunulmaması nedeniyle inceleme yapılamadığına dair rapor düzenlendiği görülmüştür. Samsun ATM’ye yazı yazılarak davalı ticari defterlerinin mahkemelerinde olup olmadığı sorulmuş, …. E. sayılı dosyanın tümü ile karar düzeltme incelemesinde olduğu,…… E. sayılı dosyada ise sadece 2015 yılına ait yevmiye defterinin bulunduğu belirtilmiştir.
Davacı defterlerinin incelenmesine ilişkin mali müşavir tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda ise özetle; lehe delil vasfı olan davacı defterlerine göre 2015 yılı sonu itibariyle davacının 19.027,88 TL alacaklı olduğu, davalının düzenlediği 26/02/2016 tarihli 5.914,90 TL bedelli iade faturasının mahsup edildiği, takip tarihi itibariyle davacının 13.112,98 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir. Rapor ekinde yer alan faturalara ilişkin sevk irsaliyelerinin teslim alan kısımlarının boş olduğu görülmüştür. Yine rapor ekinde 15/07/2015 tarihli hesap mutabakatı görülmüş ise de eski tarihli olması nedeniyle uyuşmazlığı çözüm için yeterli olmayacağından dikkate alınmamıştır.
Davalı vekili rapora itiraz etmiştir.
Davalı defterlerinin akıbetinin bilinmemesi ve davacı tarafın dosyada karar verilmesini talep etmesi üzerine, davacı vekilinden davalı ticari defterlerinin incelenmesi taleplerinin devam edip etmediği sorulmuş, davacı vekili 12/03/2018 tarihli dilekçesi ile davalı defterlerinin incelenmesinden vazgeçtiklerini, dosya kapsamına göre karar verilmesini istediklerini belirtmiş, mahkememizce davalı defterlerinin incelenmesi yönündeki ara karardan dönülmüştür.
Mahkemece toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucunda; davanın, cari hesaptan doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, davalı tarafın cari hesaba dayalı borcu olmadığını savunduğu, faturanın tek başına alacağın varlığını ispata yeterli olmadığı, bu durumda davacının cari hesabı oluşturan tüm faturalara konu malları davalıya teslim ettiğini ispat etmesi gerektiği, malların teslimine ilişkin olarak düzenlenen sevk irsaliyelerinin teslim alan kısımlarının boş olduğu, davacının lehe delil vasfını haiz ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalıdan 13.112,98 TL alacaklı göründüğü, davalının ticari defterlerinin başka mahkeme dosyalarında olması nedeniyle incelenemediği, dolayısıyla tarafların cari hesap kayıtlarının karşılaştırılamadığı, davacının dosyada mevcut delillere göre karar verilmesini talep etmesi üzerine davacı taraftan davalının ticari defterlerinin incelenmesi taleplerinin devam edip etmediğinin sorulduğu, davacı tarafın davalı defterlerinin incelenmesinden vazgeçildiğine dair dilekçe sunduğu, HMK 222/1 maddesi uyarınca taraflarca delil olarak dayanılmış ise mahkeme ticari defterlerin ibrazına kendiliğinden veya tarafların talebi üzerine karar verebilecek olmakla birlikte davacı tarafın davalı ticari defterlerinin incelenmesinden vazgeçmesi ve dosya kapsamına göre karar verilmesini istemesi karşısında taleple bağlı kalınarak davalı defterlerinin incelenmesinden vazgeçildiği, davacının davalıya cari hesabı oluşturan faturalara konu malları teslim ettiğini ispat edemediği, bunun yanında davacı icra takibi başlatmakta haksız ise de kötüniyetli olduğunun ispatlanamadığı anlaşılmakla davanın reddine, davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı tarafın şartları oluşmayan kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
3- Alınması gereken 35,90 TL karar harcının başlangıçta yatırılan 324,95 TL’den mahsubu ile 289,05 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 26,60 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT hükümleri uyarınca 2.283,34 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.