Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/497 E. 2020/318 K. 08.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/497
KARAR NO: 2020/318
BİRLEŞEN DOSYA —– ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/39Esas
KARAR NO: 2018/683
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
BİRLEŞEN DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 25/04/2016
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ : 12/01/2018
KARAR TARİHİ: 08/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) birleşen itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili asıl dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava dışı ————- makine hasarı ve kar kaybı risklerine karşı sigortaladığını, —– günü sigortalı tesisteki cebri borularda patlama ve bunun sonucunda oluşan heyelan, toprak kayması ve su baskını nedeniyle santralde büyük maddi hasar oluştuğunu, tesisin çalışamaz hale geldiğini ve buna bağlı olarak kâr kaybı oluştuğunu, yapılan incelemede patlamanın davalı ———– alınan cebri borudaki ———-kaynak hataları sebebiyle olduğunun tespit edildiğini, müvekkili tarafından sigortalısına kar kaybı olarak —– maddi hasar bedeli olarak —– olmak üzere toplam ———- ödendiğini, TTK 1472 maddesi uyarınca sigortalısının dava ve talep haklarına halef olduğunu, davalıya gönderilen ihbarnamelere rağmen ödeme yapılmadığını ileri sürerek müvekkilince sigortalısına ödenen toplam ——tazminatın, ödeme tarihinden itibaren işleyecek devlet bankalarının ——- açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faizi ve diğer fer’ileri ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava dışı —————— makine hasarı ve kar kaybı risklerine karşı sigortaladığını, ——– günü sigortalı tesisteki cebri borularda patlama ve bunun sonucunda oluşan heyelan, toprak kayması ve su baskını nedeniyle santralde büyük maddi hasar oluştuğunu, tesisin çalışamaz hale geldiğini ve buna bağlı olarak kâr kaybı oluştuğunu, yapılan incelemede patlamanın —————- alınan cebri borudaki ——– sebebiyle olduğunun tespit edildiğini, müvekkili tarafından sigortalısına kar kaybı olarak ———maddi hasar bedeli olarak ——–olmak üzere toplam ————— ödendiğini, TTK 1472 maddesi uyarınca sigortalısının dava ve talep haklarına halef olduğunu, zararın tazmini için ——–aleyhine———- esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, ——– tarafından dosyaya sunulan cevap dilekçesinde dava konusu boruların —–tarafından üretildiği iddiasının ileri sürüldüğünü, diğer davalı———–üretim sorumluluğunu teminat altına aldığını, toplam ———-tahsili amacıyla davalılar hakkında — İcra Müdürlüğü’nün —— sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, davalıların haksız itirazları ile takibin durduğunu ileri sürerek takibe itirazın iptaline ve takip meblağına dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faiz ve tüm ferileri ile birlikte takibin devamına, davalıların %20’dan az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Asıl davada Davalı——– cevap dilekçesinde özetle; davaya bakmaya yetkili mahkemenin ——— Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, müvekkili ile davacının sigortalısı olan dava dışı ————– arasında ticari ilişki bulunmadığını, bu şirket için boru imalatının yapılmadığını, —— tarihli sözleşmede boru satışı yapılan şirketin ——— olduğunu, müvekkili aleyhine açılan davanın hukuki dayanağının bulunmadığını,——— yılında boru satışı yapılan dava dışı ————- tarafından müvekkiline sözleşme konusu borular yönünden süresi içerisinde ve usulüne uygun ayıp ihbarında bulunulmadığını, davanın zaman aşımına uğradığını, ——- tarihli sözleşme ile müvekkilinin çelik boruların temini işini üstlendiğini, boruların ———- alınarak ————— satıldığını, bu boruların imalatçısının ———— olduğunu, davaya konu hasarın —- —-cebri borunun imalatı nedeniyle oluşmuş olduğu iddiasının kabulünün mümkün olmadığını, davacı tarafından alınan raporun konusunda uzman bilirkişiler tarafından hazırlanmadığını, barajın—— yılında devreye girdiği ve —- yılına kadar sorunsuz kullanıldığını, boru imalatından kaynaklı bir hata olması halinde bu kadar uzun süre barajın kullanılmasının mümkün olmayacağını, boruların ——- göre üretiminin yapıldığını, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla talep edilen zarar miktarının fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Birleşen dosyada davalı ———vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava açmakta hukuki menfaati bulunmadığını, derdestlik itirazında bulunduğunu, müvekkili ile———— arasında ticari ilişki bulunmadığını, davada bahsi geçen firmalara imalat yapmadığını ve bu firmalara boru teslim edilmediğini, ———– müvekkilinden talep ettiği şekil ve özellikte boruların imal edildiğini, dava konusu barajda patlayan boruların müvekkili tarafından imal edilmediğini, patlayan borunun ——– kullanılarak imal edildiğini, ancak müvekkilinin ——— firmasına bu kalitede boru satmadığını, ticari kayıtlarda müvekkilinin üretmiş olduğu borulara ilişkin illiyet bağı kurulamadığını, davanın zamanaşımına uğradığını, davacının sigortalısının bildirim ve gözden geçirme yükümlülüğünü yerine getirmediğini, ————– şartnamesine uygun yapılmadığını, yine cebri boru ile ilgili ————— uygun imalat yapılmadığını, ——– kaynaklı boru kullanılarak sözleşmenin esastan ihlal edildiğini, davacı ile dava dışı sigortalı arasında düzenlenen poliçe düzenleme tarihinin dava konusu olayın oluş tarihinden sonra olduğunu bu nedenle davacının dava açamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Birleşen davada davalı ———– Vekili cevap dilekçesinde özetle; sigorta şirketleri arasında imzalanan rücu protokolü gereği davacının müvekkiline yazılı başvuru yapmadan icra takibi başlatma hakkı olmadığını, davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, davacı tarafından sigortalısına yapılan ödemelerin ———- ödeme niteliğinde olabileceğinden halefiyete dayalı rücuya konu edilemeyeceğini, davanın zamanaşımına uğradığını, davaya konu hasarla ilişkilendirilen boruların sigortalısı ——— tarafından üretilmediğini, müvekkilinin sigortalısına ait olmayan borular için herhangi bir teminat sağlamadığını, bu nedenle gerçekleşen hasarın poliçe teminatı kapsamı dışında olduğunu, hasarın gerçek nedeninin üretim kaynaklı değil uygun olmayan boru kullanımı ve uygun olmayan teknik uygulamalar olduğunu, davacı tarafından sunulan ekspertiz raporlarının tek taraflı hazırlandığını, müvekkili yönünden faiz başlangıç tarihinin TTK 1427/2 maddesi kapsamında belirlenmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla poliçede yer alan muafiyet şartı uyarınca davacı lehine karar verilmesi ihtimalinde müvekkili yönünden muafiyet indirimi uygulanması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuş, davacının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini tsavunmuştur.
İNCELEME ve GEREKÇE: Asıl dava, sigortalısına ödeme yapan davacının açtığı rücuen tazminat davasıdır. Davacı———– bulunan ————-makina hasarı ve kar kaybı risklerine karşı kendileri tarafından sigortalandığını,———— günü sigortalı tesiste cebri borularda patlama ve bunun sonucunda oluşan su baskını nedeniyle santralde maddi zarar meydana geldiğini, buna bağlı olarak kar kaybı oluştuğunu, yapılan inceleme ile patlamanın davalı tarafından imal edilen cebri borulardaki ——- hatalarından kaynaklandığının tespit edildiğini, —- tarihinde kar kaybına mahsuben sigortalıya ——– avans ödemesi yapıldığını, —– tarihinde de ————- maddi hasar bedeli ödemesi yapıldığını, bu şekilde sigortalının haklarına halef olduklarını, davalının TBK 49 ve devamı maddelerinde düzenlenen haksız fiil hükümlerine göre sorumlu olduğunu, gönderilen ihtarların sonuçsuz kaldığını belirterek yapılan ödemenin ödeme tarihinden itibaren işleyecek—————- açılmış ——— vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ise kendisiyle dava dışı sigortalı ——–arasında hiçbir ticari ilişki bulunmadığını, bu şirkete satış yapmadığı gibi imalatı da bulunmadığını, davacının —– sözleşmeye dayanarak kendisine husumet yönelttiğini ancak bu sözleşmenin tarafının sigortalı değil ————olduğunu, dava konusu zararın ——- sözleşme ile satışı yapılan borulardan kaynaklandığı düşünülse dahi satım sözleşmesinin tarafının sigortalı şirket olmaması karşısında bu davanın kendilerine yöneltilemeyeceğini, dava dışı ——-tarafından satın alınan boruların kendileri tarafından yine dava dışı ——— satın almak suretiyle temin edilip, ———satıldığını, sözkonusu boruların imalatçısının ———olduğunu, ———- aralarında düzenlenen —–tarihli sözleşmenin konusunun ———- kapsamda ————-alınan boruların ———— satıldığını, üretici durumunda olmadıklarından haklarındaki davanın reddi gerektiğini, davaya konu boruların ———– satılan borular olduğunun kabulü halinde dahi sorumluluğun ancak alım satım sözleşmesindeki ayıba karşı tekeffül hükümleri çerçevesinde bir sorumluluk olabileceğini, hasarın oluşmasına sebebiyet verdiği iddia edilen olay ile davacının ekspertiz raporunun alınması için yapılan inceleme tarihi arasında çok uzun bir zaman geçtiğini, bu nedenle ekspertiz raporuna itibar edilemeyeceğini, hasarın doğmasına hatalı montajın sebebiyet verebileceğinin değerlendirilmediğini, ————— yılına kadar sorunsuz kullanıldığını, imalattan kaynaklanan bir hata olsa bu kadar uzun süre kullanılamayacağını, kullanılan boruların ———- standartlarına uygun üretilen borular olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte talep edilen miktarın fahiş olduğunu, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davacı ise davanın sözleşmeye aykırılık nedeniyle değil ayıplı mal imalatı nedeniyle sebep olunan zararın haksız fiil kuralları uyarınca üretici durumundaki davalıdan tahsili istemi ile dava açtıklarını, bu nedenle sigortalı ile arasında sözleşme bulunmasının gerekmediğini, ———— tarihli sözleşmenin 2.maddesinde davalının ——- temin, imalat ve fabrikada araç üstü teslimini üstlendiğini, bu durumda malı kendisinin üretmeyip başkasından tedarik etmiş olmasının sorumluluğunu azaltmayacağını ileri sürmüştür.
Davalı tarafın talebi ile dava ———— ihbar edilmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin——– günlü ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanı bulunmadığından uyuşmazlık noktalarının tespiti ile tahkikat aşamasına geçilerek deliller toplanmıştır.
Dava, haksız fiil hükümlerine göre açılmış olup, davacı sigortalısına ödeme yapmakla onun yerine geçerek onun haklarına halef olduğundan haksız fiile dayalı davalar HMK 16.maddesi uyarınca haksız fiilin işlendiği, zararın meydana geldiği, yahut gelme ihtimalinin bulunduğu veya zarar görenin yerleşim yerinde açılabileceğinden davacı sigorta şirketinin merkezi mahkememiz yetki sınırları içinde kaldığından davalı tarafın yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafça düzenlenen hasar dosyası mahkememiz dosyasına delil olarak sunulmuş olup, davacının geniş kapsamlı makine kırılması poliçesi ile —- arası dönem için ———– sigorta poliçesi düzenlediği,—————— olarak belirlendiği anlaşılmıştır. ————– tarihinde meydana gelen hasar neticesinde davacı, sigortalısının zararını tazmin etmiş ve onun haklarına halef olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Açtığı davada davalının zarara neden olan boruların üreticisi olduğunu iddia etmekte ve üretici sıfatıyla davalının haksız fiil sorumluluğuna dayanmaktadır. Davalı, dava dışı sigortalı ile hiçbir akdi ilişkisinin olmadığını, sigortalı firmaya mal satmadığı gibi bu şirket için üretim de yapmadığını, davacının dayandığı —— tarihli sözleşmenin tarafının——olup boruların bu şirkete satıldığını, zararın sözleşmeye konu borulardan kaynaklanıp kaynaklanmadığının belli olmadığını, boruları ————– satın alıp ———–sattığını, imalatçısının da ——-olduğunu ileri sürmektedir. Davacı vekili ——–tarihli dilekçesinde zarara yol açan boruların dava dışı sigortalısının grup şirketi olan———tarafından sigortalısına satıldığını kabul etmektedir.
İhbar olunan ——-vekili sunduğu —– tarihli dilekçesinde davalı şirketin verdiği siparişe uygun olarak ——— sipariş verildiğini, davalı ile ———–arasındaki sözleşmeden müvekkilinin bilgisinin olmadığını beyan etmiştir.
İhbar olunan ———-vekili ———– firmasına satılan çelik boruların ———— projesinde cebri boru olarak kullanıldığı yahut kullanıldığı iddiasının davanın ihbarı ile öğrenildiğini, —firmasına teslim edilen boruların —— kalındığında ———– kalındığında —– standardında olup sipariş formuna uygun olarak teslim edildiğini, ——— arasındaki ticari ilişkinin ortaya konulması gerektiğini, davanın —— firmasıyla müvekkilinin ürün sorumluluk sigorta poliçesini düzenleyen ————- de ihbarını talep ettiklerini bildirmiş, ayrıca davacının dayandığı poliçenin düzenleme tarihinin ——— tarihli olup hasarın meydana gelmesinden —- gün sonrasına ait olduğunu, dolayısıyla poliçenin davaya konu hasarı kapsamayacağını ifade etmiştir.
İhbar olunan ——-vekili de sunduğu ——- tarihli dilekçesinde bu hususa değinmiş, davacının aktif husumet ehliyetinin olmadığını belirtmiş, ayrıca müvekkili şirketin sigortalısı ——-tarafından üretilen boruların ——standardında olmasına rağmen davacının delil listesi ekinde yer alan ———- tarihli raporda, ————- raporunda boru malzemesinin—— standardında olduğunun belirlendiğini, davaya konu boruların sigortalısı olan ——–tarafından üretilmediğini beyan etmiştir.
Davacı vekili ——— tarihli dilekçesinde dava dilekçesinde belirtilen poliçenin sigortalı tesisi ve riziko için düzenlenen ilk poliçe olmadığını, daha önce —- tarihinde ——— bedelli sigorta poliçesi düzenlendiğini, bu poliçenin zararın meydana gelmesinden —— gün önceye ait olup miktar ve teminat koşullarının dava konusu hasarı içine aldığını, dava dilekçesine ekli poliçenin daha sonra limit arttırımı için düzenlendiğini, ödemenin geçerli bir poliçeye dayandığını, aksi düşünülse bile sunulan tazminat makbuzu ve ibraname de geçen beyanlardan da anlaşılacağı üzere ödeme yapılan tutarla ilgili dava ve talep haklarının müvekkiline devir ve temlik edildiğini, arada sigorta ilişkisi olmasa dahi TBK 183 maddesi uyarınca müvekkilinin aktif dava ehliyetinin bulunduğunu ifade etmiştir. Dava dilekçesi ekinde yer alan makine kırılması ve makine kırılması kar kaybı poliçelerinin düzenleme tarihlerinin ——- tarihli olup dava konusu olaydan – gün sonra düzenlendikleri, vade başlangıcının ise ——- olduğu, poliçelerin ——– arası dönemi kapsadığı anlaşılmıştır. Davacı vekili, ———tarihli dilekçesi ekinde bu kez ——— düzenleme tarihli olup aynı dönemi kapsayan makine kırılması sigorta poliçesini ibraz etmiş, dava dilekçesi ekinde sunulan poliçelerin limit arttırımı için düzenlendiğini ifade etmiştir. Dava dilekçesi ekinde sunulan hasar bedelinin dava dışı sigortalıya ödenmesi nedeniyle düzenlenen tazminat makbuzu ve iddianame başlıklı belge uyarınca da yaptığı ödeme nedeniyle sigortalının talep ve dava hakkını temlik alan davacının kanuni halefiyete dayalı olmasa bile temlik alan sıfatıyla dava açabileceği anlaşılmıştır.
Dava dışı sigortalı ——- müzekkere yazılmış, dava dışı sigortalı şirket vekili —- tarihli dilekçesinde müvekkili ile ———arasında ————– kullanılan boruların temini konusunda nasıl bir ticari ilişki olduğu sorusuna her iki şirketin aynı şirketler grubu bünyesinde faaliyet gösteren grup şirketleri olduğu———— santrallerde kullanılmak üzere malzeme teminini gerçekleştirdiği cevabını vermiş ve malzeme teminine ilişkin düzenlenen faturayı sunmuştur. Söz konusu fatura ————-adına düzenlenmiş, ———— no.lu fatura olup malın cinsi kısmında ————yapılması, ——- cebri boru ve hidromekanik techizat/mekanik techizat/kısmen yapılması “şeklinde ifadenin bulunduğu, bu faturada ———— tarafından dava dışı sigortalıya teslim edilen borunun cinsi, kalitesi———- hiçbir özelliğin belirtilmediği görülmüştür.
Dosyaya sunulan davalı ——–arasında imzalanan —– tarihli sözleşmede, sözleşmenin konusu olarak————– inşaatında sırasıyla ——-çapında ——– kalite ve ———– boruların temini, imalatı ve fabrikada araç üstü teslimi işin konusunu oluşturur”denmiştir. Sözleşmenin —- tekrar boruların miktarı, boyları, ürün isimleri ve fiyatlandırmanın düzenlenmiş olduğu görülmüştür. DAvalı taraf işte bu sözleşme ile kendisinden istenen boruları ihbar olunan ——— sipariş ettiğini beyan ederek ———- tarihli satın alma sözleşmesine dayanmaktadır. İhbar olunan ———arasında düzenlenen ———tarihli fiyat teklifleri de dosyaya sunulmuştur. Yine ibraz edilen davalının ————-adına düzenlediği fatura ve sevk irsaliyelerinden boruların teslim adresinin——- talimatıyla ————– teslim edilmek üzere sevk edildiği”yazılı olmakla davalı tarafından temin edilen boruların dava dışı sigortalının adresine bırakıldığı da belirlenmiştir.
Buraya kadar gelinen aşamada sunulan deliller ve taraf vekillerinin beyanları doğrultusunda, dava dışı sigortalı ——-yüklenicisi olduğu ————inşaatında kullanılmak üzere boruların ——- durumundaki —————-tarafından temin edildiği, ——– davalı arasında bu konuda ———- sözleşme imzalandığı bu sözleşmede davalının nitelikleri belirtilen boruları temin, imal ve fabrikada araç üstü teslim yükümlülüğüne girdiği, davalının boruları ———-satın alma sözleşmesi ile satın aldığı ve ——– sözleşmeye konu boruların üretimini ——-tarihli fiyat teklifleri uyarınca ——– yaptırdığı anlaşılmıştır. ——- tarafından ————– teslim edilen borular —— tarihli faturalar uyarınca davalı ——– teslim edilmiştir.
Davacı tarafça boruların davalı tarafından imal edildiği belirtilerek haksız fiile dayalı olarak dava açılmış ve davalı taraf boruların üreticisi olmadığını bu yüzden husumet yöneltilemeyeceğini ifade etmiş ise de davalının sözleşme ile yüklendiği edim ——— yükümlülüğüdür. Dolayısıyla zarar sözleşmeye konu borulardan kaynaklı ise davalının temin ettiği borular nedeniyle sorumluluğunun doğacağı düşünülerek husumet yöneltilemeyeceği yönündeki savunması yerinde görülmemiştir.
Tarafların bildirdiği tüm delillerin toplanmasından sonra —– günlü duruşmada taraflarca ileri sürülen iddia ve savunmalar ile toplanan deliller incelenerek; davacının ——- tarihinde sigortalı tesiste meydana gelen patlama ve su baskını nedeniyle santralde büyük maddi hasar meydana geldiği, bu patlamanın davalı tarafça imal edilen cebri borulardaki —— hatalarından kaynaklandığı iddiasının değerlendirilmesi, davalı tarafın savunması uyarınca zarara sebep olduğu ileri sürülen boruların ——— tarihli sözleşmeye konu borular olup olmadığı, hasarın doğmasına hatalı montajın sebep olup olamayacağı, imalattan kaynaklanan bir hata olup olmadığı hususları ile oluşan zararın miktarı, davalı ile birlikte dava dışı sigortalı ———- olayın meydana gelmesindeki sorumluluklarının belirlenmesi için keşfen inceleme yapılmasına ve bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş, , davacı vekili bu duruşmada patlamaya neden olduğunu iddia ettikleri boruların ellerinde olmadığını, sigortalı şirkette de bulunmadığını bu yüzden incelemenin dosyadaki fotoğraflar üzerinden yapılabileceğini, keşfin davalı tarafın hatalı montaj savunması nedeniyle yapılabileceğini beyan etmiştir.
Davalı vekili ve ihbar olunan vekilleri sundukları dilekçelerle keşif ara kararından rücu talebinde bulunmuşlar boruların görülemeyecek olması nedeniyle zeminde de fiilen bir durum tespit edilemeyeceği anlaşıldığından keşif ara kararından sarfı nazar edilerek dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Davacı vekilinin talebiyle dava dilekçesinde delil olarak dayanılan ——- tarafından hazırlanan rapor nedeniyle davaya konu borular üzerinde inceleme sırasında alınan numunelerin muhafaza edilip edilmediği sorulmuş, gelen ————– cevabi yazıda ——— tarihleri arasında hasarlı boru hattında kopan parçalar üzerinde inceleme yapılarak hazırlanan raporun ekspertiz firmasına sunulduğu bekleme süresinin bitimini müteakip parçaların elden çıkarıldığı bildirilmiştir.
Davacının —– tarihinde ————— esas sayılı dosyada davalılar ————aleyhine itirazın iptali davası açtığı, mahkemenin ———– tarihinde kesinleşen birleştirme kararıyla dosyayı mahkememiz dosyası ile birleştirdiği ve dosyanın mahkememiz dosyası bilirkişi incelemesinde iken geldiği görülmekle birleşen dosyada bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir. Birleşen dava dosyasında davacı vekili mahkememizde açılan asıl davada ihbar olunan durumundaki ———– şirketin ürünlerinin sorumluluk poliçesini düzenleyen ——-aleyhine başlattığı takibe davalıların itirazının iptali ile inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili mahkememiz dosyasında ——– cebri boruların———-tarafından üretildiğinin tespit edilmesi durumunda müvekkilinin halefiyete dayalı rücu hakkının korunması amacıyla dava konusu zarara sebebiyet veren boruların üreticisi olduğu iddia edilen ———— ve bu şirketin imalat sorumluluğunu sigorta poliçesi ile teminat altına alan ——–aleyhine ——–İcra Müdürlüğü ———- esas sayılı takip dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlattıklarını, davalıların haksız fiil hükümleri uyarınca sorumlu olduklarını ileri sürmüştür. Davalı, ————vekili cevap dilekçesinde, bu davanın mahkememiz dosyasında devam eden dava ile mükerrerlik teşkil ettiğini, derdest olduğunu, davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığını, patladığı iddia olunan boruların müvekkili tarafından üretilen borular olmadığını, patlayan boruların ————— kullanılarak imal edilen borular olup ——- firmasına ——– boru satılmadığını, bunun davacının dayandığı ———- düzenlediği raporlar ile de belirlendiğini beyan etmiştir.
Davalı ——-vekili de daha önce asıl dava dosyasına ihbar olunan sıfatıyla sunduğu beyanlarını birleşen davada cevap dilekçesi olarak tekrar etmiştir.
Bilirkişi heyetinden kök rapor ve itirazları karşılayan ek rapor alınmıştır. Bu raporlarda barajdaki boru patlamasının boruların kaynak tekniğine uygun olmayan bir şekilde imalatından başka bir deyişle gizli ayıplı olmasından kaynaklı olduğu, baraj inşaatı sırasında boruların çakma tabir edilen açılan boşluğa itilerek yerleştirilmesi tekniğinin borulardaki kaynak kusurlarını oluşturmayacağı, söz konusu tekniğin kullanılmış olmasının patlamanın ana sebebini teşkil etmeyeceği, hasarlı boru numunelerinin mevcut olmaması nedeniyle dosyada mevcut bilgi ve belgeler ile fatura ve sevk irsaliyeleri üzerinden inceleme yapılabildiği, ——— boru firmasının talebiyle ———- imalatı yaparak boruları ———- firmasına teslim ettiği ayrıca teslim edilen boruların korozyona karşı iç kısımları solventsiz epoksi ve dış kısımlarının da astar boya ile kaplı olduğunun fatura ve sevk irsaliyelerinde belirtildiği, hasarlı borular üzerinde —– firması tarafından yapılan tespit ve analizler ile ——— tarafından hazırlanan raporlarda boruların malzemesinin ——– standardına göre —— çeliği olduğunun belirtilmesi karşısında hasarlı boruların ——- tarafından üretilip ——- teslim edilen borular olmadığı, bunun yanı sıra ———— firmasının hasarlı boru üzerinde ———— kaplamanın varlığına ilişkin tespitinin bulunmamasının da kendi tespitlerini doğruladığı, yine dayanım değerleri olarak ——— firmasının hasarlı borular üzerinde yaptığı test ve analiz sonuçlarıyla ————— üretip sattığı —-çelik malzemesinin mekanik özelliklerinin farklılık gösterdiği, bu durumda zarara sebep olduğu ileri sürülen boruların ——- tarafından üretilip ————- teslim edilen ve onun tarafından da davalıya satılan borular olmadığı belirlenmiştir. Bunun yanısıra davalı ——— arasındaki sözleşmede ve davalının ——– düzenlediği fatura ve sevk irsaliyelerinde de ——– kullanılarak üretilen boru bulunmadığı görülmüştür. Her ne kadar bilirkişi heyetince dava dışı sigortalı ——- davalı dışında başka bir firmadan boru olmadığı yönünde bir tespit yapılmış ise de davalı ile dava dışı sigortalı arasında doğrudan bir ilişki olduğu iddia ve ortaya koyulmamıştır. Dava dışı sigortalının baraj imalatında kullandığı boruların grup şirketi olan ——— tarafından temin edildiği, sigortalı ——vekilince sunulan dilekçede beyan edilmiş davacı vekilide —— tarihli dilekçesinde zarara yol açan boruların ——tarafından sigortalısına satılan borular olduğunu ifade etmiştir. Davalı ———- sözleşme kapsamında dava dışı sigortalının şantiyesine fatura ve sevk irsaliyelerinde belirtilen özelliklerle boru teslimi yaptığı uyuşmazlık konusu olmamakla birlikte patlamaya yol açan boruların ———– olması ve düzenlenen fatura ve sevk irsaliyelerinde bu kalite çelik boru bulunmaması karşısında baraj yapımında kullanılan tüm boruların davalıdan temin edildiği sonucuna ulaşmak mümkün olamayacaktır. Nitekim ——tarafından ———— adına düzenlenen faturada ———–teslimi yapılan borulara ilişkin hiçbir bilgi yer almadığından —— tarihli sözleşme kapsamında davalı tarafından temin edilen borularla aynı özellikleri taşıyıp taşımadığı da tespit edilememiştir. Davacı vekilinin rapora itiraz dilekçesinde davalı tarafın —- sipariş edilmesine rağmen ——– kalitede boru teslim ettiği yönündeki beyanı davalı taraflarca iddianın genişletilmesi kapsamında kabul edilmemiş ve —– kalite borunun ——– borudan daha pahalı olduğu, en az %10 civarında daha fazla bedele mal olduğu, daha ucuz boru istenmiş iken pahalı ürünün ucuz fiyatla verilmesinin de hayatın olağan akışına aykırı olduğu ileri sürülmüştür.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporlarıyla davacının sigortalısı olan——–yüklenicisi olduğu baraj inşaatında meydana gelen patlamanın davalı –tarafından temin edilen ve davalı ————-tarafından üretilen borulardan kaynaklı olmadığı, patlamaya sebebiyet veren boruların incelenmesi imkanı olmamakla birlikte davacının delil olarak dayandığı —–tarafından hazırlanmış rapor ile —————– tarafından düzenlenen raporlarda patlamaya neden olan boruların ———-olduğunun ifade edildiği, davalı tarafların imal ve tedarik ettikleri borular arasında bu ——- üretilmiş boru bulunmadığı, ——– baraj inşaatında kullandığı boruların esasen ihbar olunan ———-tarafından temininin üstlenildiği, ——– boru temini için davalı———- sözleşme yaptığı ancak bu sözleşmede ———– boru yer almadığı, dolayısıyla davalıların meydana gelen zarardan sorumlu tutulamayacakları anlaşılmakla dava ve birleşen davanın reddine, birleşen dava itirazın iptali davası olup takip ve davaya konu alacak yargılamayı gerektirdiğinden davacının haksız ve aynı zamanda kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden birleşen davada davalı tarafın kötü niyet tazminatı taleplerinin reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-ASIL VE BİRLEŞEN DAVANIN REDDİNE,
2- Birleşen davada davalı tarafların kötü niyet tazminatı taleplerinin reddine,
3- Asıl davada karar harcı 54,40 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 125.789.08 TL harçtan mahsubu ile bakiye 125.734,68 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
4- Asıl davada davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5- Asıl davada davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13/4 maddesindeki esaslara göre belirlenen 3.400 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6- Asıl davada davalı tarafça yapılan 150,00 TL.yargılama giderinin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine,
7- Birleşen davada karar harcı 54,40 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 136.062,51 TL harçtan mahsubu ile bakiye 136.008,11 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
8- Birleşen davada davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
9- Birleşen davada davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13/4 maddesindeki esaslara göre belirlenen 3.400 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
10- Birleşen davada davalı ——— Tarafından yapılan 200,00 TL.yargılama giderinin davacı taraftan tahsili ile bu davalıya ödenmesine,
11-Davalı ———-tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
12- Dava ve birleşen davada taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili Davalı ——– davalı ——— ihbar olunan ——————-yüzlerine karşı oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/07/2020