Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/480 E. 2020/263 K. 23.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/480 Esas
KARAR NO: 2020/263
DAVA: Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 20/04/2016
KARAR TARİHİ: 23/06/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin —— tarihinde ———- sevk ve idaresindeki davalı şirkete sigortalı ——— plakalı araç ile kaza yapması sonucu yaralandığını, sakat kaldığını, kazada müvekkilinin bir kusurunun bulunmadığını, yolcu konumunda olduğunu, kaza sebebiyle ——- Cumhuriyet Başsavcılığınını ——- Soruşturma sayılı dosyasından ceza takibatı yapıldığını, kaza sonrası müvekkilinin —————— tedavi gördüğünü, talep edilen maddi tazminatın müvekkilinin iş göremezlik ve sakatlık dolayısı ile meslekte kazanma gücünü kaybetmesi, gelir kaybı maddi zararlarının tazminine yönelik olduğunu, kusur, maluliyet, tazminat ve tüm diğer haklarında fazla, üst ve sair haklarının saklı kalmak kaydıyla ————— maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren ticari faizi olmaması halinde mevduata uygulanan en yüksek faizi, olmaması halinde yasal faizi ile birlikte davalılardan kusur durumları sigorta poliçeleri yönetmelik ve mevzuat sorumlulukları dahilinde olmak üzere tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, reddinin gerektiğini, dava dışı — maliki olduğu —– plaka sayılı vasıta için müvekkili kooperatif tarafından —başlangıç ——- nolu ———– düzenlendiğini,———– bir ——– aracın işletilmesi sırasında, 3.şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet verilmesi halinde işletene düşen hukuki sorumluluk teminat altına alındığını, müvekkili şirketin sorumluluğu poliçe özel ve genel şartları çerçevesinde poliçe metni üzerinde yazılı teminat limitleri ile sınırlı olduğunu, ölüm/sakatlık halleri için kişi başına teminat limiti ————— olduğunu, manevi tazminat teminat kapsamında olmadığı gibi gelir kaybı, kar kaybı gibi dolaylı zararlarda teminat kapsamında olmadığını, bilirkişi incelemesi yaptırılmasını, kazanın meydana gelmesinde sürücülerin kusurları ve kusur oranlarının tespitinin gerektiğini, iyileşme süresi sona erdikten sonra müvekkilinin malul kalıp kalmadığının tıbbi olarak tespitinin gerektiğini, davanın reddini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından doğan geçici sürekli işgöremezlik talebine ilişkindir.
Davacı, ——– tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde yaralandığını, beden ve iş gücü kaybına uğradığını, geçici ve sürekli iş göremezlik zararı olduğunu (davacı vekili 6 nolu celsede hem sürekli hem de geciçi iş göremezlik taleplerinin olduğunu beyan etmekle ve – tarihli dilekçesinde —- maddi tazminat taleplerini — sürekli,—– geçici iş göremezlik olarak ayrıştırdıklarını beyan etmekle), fazlaya ilişkin hakarı saklı kalmak kaydıyla davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
—–yazı cevabı, hasar dosyası, araç tescil kaydı, hastane evrakları dosyamız arasındadır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanı bulunmadığı anlaşılmış, uyuşmazlık noktaları belirlenip tahkikat aşamasına geçilerek deliller toplanıp, bilirkişiden rapor alınmak suretiyle sonuca gidilmiştir.
Davalı —— tarafından düzenlenen hasar dosyası getirtilmiş, kazaya karışan aracın ——- başlangıç tarihli ——poliçesi ile davalı ———- tarafından sigortalandığı, poliçenin olay tarihini içine aldığı anlaşılmıştır.
Kaza sonrasında davacıya uygulanan tedaviye ilişkin tüm tıbbi evraklar getirtilmiştir.
Davacının maluliyet durumu ve iyileşme süresinin belirlenmesi için ——–tarafından hazırlanan ——– sayılı raporda; davacının Özürlülük Ölçütü ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre kişinin tüm vücut engellilik oranının % 0(sıfır) olduğu, 3 ay süre ile iş göremez olduğu belirtilmiştir.
Her ne kadar kaza ——–tarihinde meydana gelmiş olsa da poliçe tanzim tarihi ———— düzenlendiğinden maluliyet raporunun ——–uyarınca düzenlenmesi gerekmekte olup, bu hususta ———— yeniden rapor alınmıştır.
——Raporunda; ———– Resmi Gazete’de yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği, ———- Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece Ek-1 bölümünde yapılan değişiklikler içerdiği Ek-3 ve diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla ———– sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücününün en az % 60 ‘ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu yönetmeliğe göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği ve ———- sayılı kararına ———eklenecek husus olmadığı belirtilmiştir.
Kusur durumunun belirlenmesi———- rapor alınmıştır.
——– tarihli kusur raporunda özetle; davalı ——— sigortalı —– plakalı aracı kullanan dava dışı sürücü —– % 30 oranında kusurlu olduğu, —– plakalı araç sürücüsü ——– % 70 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Her ne kadar davalı vekili rapora yönelik itirazında sigortalı sürücünün kusuru olmadığını, sürücü ———- tedbirine başvurması gerekirken başvurmadığını, —– alınan raporun savcılıkta alınan rapordan farklı olduğunu, yeniden rapor alınması gerektiğini beyan etmiş olsa da ——-raporunda savcılık dosyasında alınan kusur raporununda değerlendirildiği ve bu şekilde rapor düzenlendiği, ayrıca davalının itirazlarının da gözetildiği anlaşılmakla, davalı vekilinin yeniden rapor alınması talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafın talep edebileceği bir tazminat olup olmadığı ve varsa miktarının tespiti için aktüer uzmanından rapor alınmıştır.
Aktüer raporunda özetle; davalı —– şirketine ——–plakalı araç sürücüsü dava dışı ——– olaydaki %70 kusur oranı esas alınarak hesaplama yapıldığı, davacı ev hanımı olduğundan yerleşik ——- doğrultusunda, davacının olay tarihinden itibaren — aylık geçici iş göremezlik süresine ait maddi zararının —-net asgari ücretler esas alınarak hesaplandığı, ———– tablosuna göre hesaplama yapıldığı, davacı—– tarafından—– sigorta dalından Davalı——- şirketine rücu edilebilecek peşin sermaye değerli ödeme yapılmadığı anlaşıldığından peşin sermaye değeri tenzili yapılamadığı,davacının sürekli maluliyeti bulunmaması nedeniyle hesaplama yapılmadığı, geçici iş göremezlik zararının ——- olduğu belirtmiştir.
Yapılan yargılama toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporlarıyla; —- tarihinde davalı—- şirketine trafik sigortası ile sigortalı davacının içinde yolcu olarak bulunduğu –plakalı araçla ——-plakalı aracın çarpışması sonucu davacının yaralandığı, alınan kusur raporunda davalıya sigortalı araç sürücüsünün % 70 kusurlu olduğunun anlaşıldığı, davalı —– kazaya karışan aracın——- poliçesini düzenlediği bu nedenle poliçe limiti ve sigortalısının kusuru oranında sigortalısı ile birlikte sorumluluğunun bulunduğu, davacının maddi taleplerinin sürekli ve geçici işgöremezlik nedeniyle doğan tazminat talebine ilişkin olduğu, davacının olay nedeniyle sürekli maluliyetinin % 0 oranında olduğu ve 3 ay iyileşme süresinin bulunduğunun belirlendiği görülmüştür. Alınan hesap raporunda; davacının geçici iş göremezlik zararının hesaplandığı, rapordaki hesaplamanın mahkememizce uygun görüldüğü, her ne kadar davalı vekili geçici iş göremezlik zararının teminat dışı olduğunu ileri sürmüş olsa da davalı tarafından—— ile sigortalanan araca ilişkin poliçenin tanzim tarihi ve kaza tarihine göre poliçenin eki olan genel şartların uygulanması gerekeceği açık ise de; ———– zarar görenlerin bir kısım taleplerinin tek taraflı olarak başka bir kurumun sorumluluğunda bırakılması mümkün görülmediği gibi, 6111 sayılı Yasanın 59. maddesi ile değişik 2918 sayılı KTK’nın 98. maddesi ile getirilen düzenleme, tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmet bedellerine ilişkin olup, geçici tedavi sürecindeki bakıcı gideri ve geçici dönem iş görmezlik tazminatı bu düzenleme kapsamında değerlendirilemeyeceğinden, sigorta limitleri dahilindeki geçici dönem iş görmezlik zararından sorumlu olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin bu yöndeki itirazının reddine karar vermek gerekmiş ve alınan rapor hüküm kurmaya elverişli, gerekçeli ve denetlenebilir nitelikte olduğundan hükme esas alınarak bilirkişi tarafından hesaplanan geçici iş göremezlik tazminatı için ———– yönünden davanın kısmen kabulüne, davacının sürekli iş göremezlik zararı olmadığından sürekli iş göremezlik zarar talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı vekilinin bir diğer itirazı da hatır taşıması nedeniyle zarardan indirim yapılmasına yöneliktir.————- göre; hatır taşımasının söz konusu olduğu durumlarda TBK m.51 – 52 uyarınca tazminattan belirli bir ölçüde hakkaniyet indirimi yapılmakla birlikte, her hatır taşıması için tazminattan indirim yapılması zorunlu olmamaktadır.
Aile bireylerinin taşınması, ”taşınanın” değil ”taşıyanın” yararınadır. Çünkü taşıyan, yakınlarını taşımakla onlara karşı ödevlerini yerine getirmiş olur. Nasıl ki, taşıyanın yarar sağlayacağı, iş ve hizmet yaptıracağı kişiyi taşıması hatır taşıması değilse, aynı şekilde karşılıklı hizmet ve yardımlaşma içinde olduğu aile bireylerini taşıması da hatır taşıması niteliğinde değildir.——— yolcu konumunda bulunduğu ——– plaka nolu araçta sevk ve idare eden dava dışı sürücü ——- ile davacının akraba olduğu dosyada mübrez — tarihli dava dışı sürücü ——- ifade tutanağından anlaşılığı, bu nedenle, tazminat talebine konu olayda gerçekleşen taşıma aile bireyinin taşınması olduğundan hatır taşıması niteliğinde olmadığından hatır taşıması indirimi yapılmamıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; tazminattan hatır taşıması indirimi yapılamamış ve açıklanan nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1—-geçici iş göremezlik zararının —– tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye talebin reddine,
2-Karar harcı 132,31 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 29,20 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 103,11 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 29,20 TL peşin harç, 29,20 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 58,40 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 405,85 TL tebligat, müzekkere, posta gideri, 562,00 TL —- kusur raporu fatura bedeli, 562,00 TL —maluliyet bedeli, 200,00 TL ——- fatura bedeli, 600,00 TL aktüer bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.329,85 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 1.128,14 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 1.936,84 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23/06/2020