Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/37 E. 2018/925 K. 11.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET
ESAS NO : 2016/37 Esas
KARAR NO : 2018/925
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 13/01/2016
KARAR TARİHİ: 11/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin kiralama faaliyeti yürütüldüğünü, davalı—— tarafından işletilen ——— ile müvekkili şirket arasında mülkiyeti müvekkili şirkete ait araçların kiralama süreleri bittiğinden kiracıdan teslim alındıktan sonra araçların yıkaması ve temizliği için – tarihli Araç Yıkama Sözleşmesi imzalandığını, müvekkili şirkete ait ——– plaka nolu aracın taraflar arasında imzalanan sözleşmeye göre temizlenmesi için davalılara teslim edildiğini, ancak aracın davalı iş yerinde çalışan diğer davalı —- kullanımında iken maddi hasarlı trafik kazasına karıştığını, taraflar arasındaki sözleşmenin hükümlerine göre davalı —– zararı tazmin etmekle yükümlü olduğunu, aracın maddi hasara uğradığını, aracın yetkili servise çekici vasıtasıyla götürüldüğünü, söz konusu hasarlı araç üzerinde hasarın ne kadar bir bedel ile giderilebileceğini, ve aracın 2. El değerinin de -TL olarak belirlendiğini, müvekkili şirket tarafından — plaka nolu aracın hasarlı şekilde araç satış sözleşmesi ile dava dışı ———TK bedelin davalılardan talep edildiğini, ancak davalıların borcunu ödemediğini,bunun üzerine davalılar aleyhine İstanbul Anadolu 15. İcra Müdürlüğünün —- esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, bütün bu nedenle —- plaka nolu aracın hasarın ne kadar bir bedel ile giderileceğinin aracın hasarsız ikinci el satış değerinin hasarlı 2. El satış değerinin ve araçtaki hasar giderildiğinde araç üzerinde oluşacak değer kaybının tespitini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı —– cevap dilekçesinde özetle; meydana gelen trafik kazasının— ilinde olması nedeniyle ve ikametgahının – olması nedeniyle-a Mahkemeleri’nin yetkili olduğunu, —ünvanlı işyerinde yıkamacı olarak çalıştığını, işyerindeki görevinin sadece oto yıkama ve temizlik faaliyeti olduğunu, olayla ilgili olarak-günü araçları yıkamakta oldukları —– firması personeli ——– hanımın işlerinin yoğun olduğu ve eksik adam çalıştırdıklarını söyleyerek havalimanına aracı götürme konusunda 4 adet araç yardım istediğini, kendisinin ve arkadaşlarının patronlarının işyerinde olmadığını, izni olmadan yardımcı olamayacaklarını söyledikleri halde “sorumluluk bana ait, mesafe kısa, problem olmaz” gibi sözlerle kendisini ve arkadaşlarını ikna ettiğini, oluşan kaza sonucunda kendisine ait bir sorumluluğunun olmadığını, kendi yönetiminde gerçekleşen kazada tüm sorumluluğunun firmaya ait olduğunu, kendisinin ve işyerinin sorumlu olmadığını talep ve beyan etmiştir.
Davalı ——— vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Yetki itirazlarının olduğunu, yetkili mahkemelerin -mahkemeleri olduğunu müvekkilinin -a ilinde araç yıkama temizleme işiyle iştigal ettiğini, davacı şirketin dilekçesinde belirtilen iddiaların gerçeği yansıtmadığını, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin konusunun sadece araç yıkama ve temizlik hizmetleri olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun davacı şirketin araçlarını teslim alıp yıkayıp sonra park etmek olduğunu, öncelikle söz konusu trafik kazasının sözleşmenin ifası sırasında meydana gelmediğini, dava konusu aracın yıkanıp park yerine park edildikten sonra davacı şirket yetkilisinin talebi üzerine müvekkili şirket çalışanı ——- araçları havalanında bulunan müşterilere teslim etmek üzere davacı şirketin otoparkına götürüp teslim etmesi için rica ettiğini, bunun üzerine olayın meydana geldiğini, ayrıca müvekkili şirketin vale hizmeti bulunmadığını, bütün bu nedenlerle kötü niyetli olarak açılan ve müvekkilin davacı şirkete imzalamış olduğunu sözleşmenin tüm yükümlülüklerini yerine getirmemiş olması nedeniyle reddini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Dava, —- ihbar edilmiştir.
İhbar olunan– vekili cevap dilekçesinde özetle:kiralanan aracın maddi hasarlı trafik kazasına maruz kalmasından ötürü ihbarda bulunulduğunu, araçta meydana gelen hasarın tazminini talep ettiklerini,davalı aracın şirketleri nezdinde herhangi bir poliçe bulunmadığını, dava konusu poliçenin numarasının ve bir örneğinin bildirilmesini talep ettiklerini,– plakalı aracın tramer sorugusu kapsamında kaza tarihini kapsayan herhangi bir poliçe numaralarına rastlanılmadığını, sorumluluklarının bulunmadığını,sigorta ile sigorta ettiren kişinin işleteni olduğu motorlu araçların üçüncü kişilere verdikleri zararların karşılanmasını amaçlandığını, değer kaybı ve başkaca zararları meydana geldiğini belirterek tazminat talep ettiğini, davacı şirketin aracı kullanım tarzi dikkate alındığında araçta söz konusu kullanım tarzından kaynaklı bir değer kaybı olduğu hususunun da tartışmasız olduğunu, sigortacı yönünden sigorta bedelini ödeme yükümlülüğü belgelerin ibrazından itibaren 8 işgünü içinde böyle bir başvuru olmadığını dava tarihinde muaccel hale geldiğinden bu tarihlerden öncesi için faiz sorumluluklarının da bulunmadığını, davanın reddine karar verilmesini masraf ve ücreti vekaletin davacıya tahmilini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir davalıların ayrı ayrı icra takibine yönelik itiraz dilekçelerinde —icra dairelerinin yetkili olduğunu ileri sürdükleri, itirazın iptali davalarında icra dairesinin yetkili olmasının dava şartı olduğu, davacı şirketin yerleşim yerinin Kadıköy olduğu, söz konusu talebin mahkememizce yapılan tespit doğrultusunda haksız fiilden kaynaklandığı ve haksız fiile ilişkin davaların zarar görenin yerleşim yerinde de açılabileceğinden davalı icra dairelerine yönelik yetki itirazlarının reddine karar verilmiştir. davalı — mahkememizin yetkisine de itiraz ederek – mahkemelerinin yetkili olduğunu ileri sürmüştür. Mahkememizce az yukarıda açıklanan nedenlerle davalı – vekilinin ve davalı ——- mahkememizin yetkisine yönelik itirazının da reddine karar verilmiştir. Tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
İstanbul Anadolu 15.İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalılar aleyhine – plakalı aracın değer kaybı için -TL asıl alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalıların süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçelerinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce öncelikle kusur ve zarar hususunda makine mühendisi – bilirkişi raporu alınmıştır.
Makine mühendisi bilirkişi – tarafından hazırlanan kök raporda davacıya ait – plakalı araç sürücü – %40 oranında, diğer araç olan – plakalı araç sürücüsü’nün %30 oranında,- plakalı araç sürücüsü – %30 oranında kusurlu olduğunu, davacıya ait araç da 5.625,00 TL değer kaybı, 23.836,00 TL hasar bedeli olduğunu, belirtmiştir. Taraf vekillerinin rapora karşı itirazı nedeniyle bilirkişiden ek rapor alınmıştır.
Bilirkişi ek raporunda özetle; kök raporunu aynen tekrarlamıştır.
Mahkememizce bilirkişi kök ve ek raporu yeterli görülmediğinden rapora yönelik itirazlar ve önceki bilirkişi raporu da değerlendirilmek üzere başka bir bilirkişiden rapor alınmıştır.
Makine mühendisi Prof. Dr. – alınan raporda özetle; bu kazanın oluşumunda sürücü-kavşaklara yaklaşma kuralını ihlal ettiği, diğer sürücü – kavşaklara yaklaşırken geçiş hakkı olan araçlara ilk geçiş hakkını vermeme kuralını, diğer sürücü -e ise aynı şekilde kavşaklarda ilk geçiş hakkı kuralım ihlal ettiği, aracın özellikle ön kısmından aldığı darbe ile motor kaputu, motor takozu, radyatör, sağ ve sol ön kemer, hava yastığı kontrol ünitesi, ön panel, ön cam, ön tampon vs. olmak üzere toplam 55 kalem parçanın hasarlandığı, bu hasarlı parçaların bir kısmının değiştirilerek ve bir kısmının da düzeltilerek boyandığı, kaportada meydana gelen hasar nedeniyle, araçta kaporta ve boya işçiliği, elektrik işçiliği yapıldığı, olay tarihinde 0 yaşında –olması ve aracın özellikle ön kısmından aldığı darbe ile motor kaputu, motor takozu, radyatör, sağ ve sol ön kemer, hava yastığı kontrol ünitesi, ön panel, ön cam, ön tampon vs. meydana gelen hasar ve bu hasarın düzeltilmesi ve boyanması ile, otomobilin 2. el piyasa değerinde bir kayba neden olacağı, aracın –TL değer kaybına uğradığı, – plaka nolu otomobilin kaza nedeniyle toplam zarar ve ziyanı 34.200,00-TL olup, davalıların bu bedelin tamamından sorumlu olacağı belirtilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamından; davanın trafik kazası nedeniyle hasar talebine ilişkin olduğu, davacı ile davalı —— arasında 27/05/2014 tarihli Araç Yıkama Sözleşmesi olduğu, bu sözleşme kapsamında davacının davalı —- yönlendireceği araçlar ile sözleşmede belirtilen araçların yıkama ve temizlik hizmetlerinin davalı – tarafından yerine getirileceği, davalı – da – çalışanı olduğu, olay günü – tarihinde davacı şirkete ait – plakalı aracın, araç yıkama sözleşmesi kapsamında davalı oto yıkamaya teslim edildiği, davacı tarafın söz konusu aracın sözleşme kapsamında davalılara teslim edildikten sonra davalıların gözetiminde ve davalı – kullanımında iken trafik kazasına maruz kaldığı ve kaza sonucu aracın hasarsız 2.el satış değeri ile hasarlı 2. El satış değeri arasındaki farkın belirlenmesine yönelik Antalya 5 Sulh Hukuk Mahkemesinin-d.iş sayılı dosyası ile yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu aracın 34.334,00 TL değer kaybı olduğundan bahisle bu bedelin davalılardan tahsili amacıyla icra takibi başlattığı, davacı tarafın kazanın sözleşmenin ifası sırasında meydana gelmesi nedeniyle davalıların zarardan sorumlu olduklarını ve sözleşmedeki araçların davacının personeli haricinde kimseye teslim edilemeyeceği, davalı tedarikçi ve personeli tarafından davacının araçlarının tesis dışına çıkaramayacağını ve kişisel olarak kullanamayacağını, aksi halde davacının uğrayacağı her türlü zarar ile aracın maruz kalacağı zarar ve ziyandan sorumlu olacağını ileri sürdükleri, davalı —–vekili ise kazanın sözleşmenin ifası sırasında meydana gelmediğini, araçlar yıkanıp park haline alındıktan sonra davalı şirket yetkilisi ——- kendi aracı ile araçları teslim almak üzere tek başına geldiğini ve müvekkili şirket çalışanı —- araçları hava alanında bulunan müşterilere teslim etmek üzere davacı şirketin otoparkına götürüp teslim etmesi için rica ettiğini, davalı – bu durumu işverenine bildirmeksizin izinsiz olarak iki kişi ile birlikte üç aracı —- ile birlikte götürdükleri esnada kazanın meydana geldiğini, müvekkilinin vale hizmeti bulunmadığından zararda sorumlu olmayacağını savunduğu, mahkememizce bu hususta talimat vasıtasıyla iş yerinde çalışan tanıkların dinlenildiği davalı tanıkları; olay günü davacı şirket çalışanı -hanımın oto yıkamaya gelerek oto yıkamada bulunan üç adet aracı hava alanına götürmeleri için———talepte bulunduğunu, kendilerinin ve — patronlarının olmadığını ve araç götürme gibi bir yetkilerinin bulunmadığını söylemelerine rağmen- hanımın araçları kaskolu olduğunu, belirterek yardımda ısrar ettiğini, bunun üzerine otoparkta çalışan üç kişinin üç araçla birlikte ve Selda hanımın da kendi aracı ile birlikte toplam dört araç olarak yola çıktıklarını beyan ettikleri, tanıklardan ———– bahsi geçen- hanıma ehliyeti olmadığını söylediğini beyan ettikleri, kazanın, -günü davalı sürücü – sevk ve yönetimindeki – plaka nolu araç ile – havalimanında giriş istikametinden iç hatlar istikametine seyrederken, emniyet kavşağı istikametine gelindiğinde giriş istikametine göre sol şerit üzerinde aracının komple ön kısmıyla ———- Terminal istikametinden, emniyet kavşağı istikametine seyir halinde olan sürücü – sevk ve yönetimindeki – plaka nolu kamyonetin sol kısmına çarpmasının etkisi ile bu aracın savrularak ön kısımlarıyla dış hatlar 1. Terminali istikametinden emniyet kavşağı yönüne seyir halinde olan sürücü- sevk ve yönetimindeki – plaka nolu aracın sol yan kısmına çarpması sonucu zincirleme maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, bilirkişi —–tarafından aracın toplam zararının -TL olarak hesaplandığı, yine aynı bilirkişi tarafından aracın kazasız rayiç değerinin -TL olarak belirlendiği, aracın açık artırma usulü hasarlı hali ile dava dışı – 35.666,00 TL bedelle satıldığı, söz konusu kazanın yeni Genel Şartlardan önce meydana gelmesi nedeniyle hasar bedelinin; aracın hasarsız değeri ile hasar meydana geldikten sonra değeri arasındaki fark bedel olması gerektiği, söz konusu aracın hasarlı hali ile satılması nedeniyle rayiç bedelden satış bedelinin düşülmesi sonucu hasar bedeline ulaşılacağı ve bu şekilde yapılan hesaplamada aracın zararının (70.000,00 TL-35.666,00 TL= 34.334,00 TL) 34.334,00 TL olarak belirlendiği, bu nedenle bilirkişi raporunda aracın hasar bedelinin 34.200,00 TL olarak hesaplanması tespitine itibar edilmeyerek aracın hasar bedelinin 34.334,00 TL olarak belirlendiği, her ne kadar davacı vekili davalı — sürücü olması, davalı — ise taraflar arasındaki sözleşme nedeniyle adam çalıştıranın sorumluluğu nedeniyle sorumlu olduğunu ileri sürmüşse de talimat vasıtası ile dinlenen tanık beyanlarından davacı şirket çalışanı Selda hanımın olay günü oto yıkamacıya gelerek oto yıkamada bulunan üç adet aracı oto yıkama çalışanlarının hava alanına götürmesini istediği, davalı — da dahil olduğu üç çalışanın oto yıkama sahibi davalı — —– haberi ve izni olmaksızın araçları hava alanına götürdükleri ve bu esnada kazanın meydana geldiği, çalışanların davalı iş yeri sahibi olan —haber vermeden araçları götürdükleri, araçlara yapılacak işlemler tamamlandığında araçların davacı şirkete teslim edilmek üzere hazır edildiği, sözleşmeye konu hizmetin bu aşamada tamamlanmış olduğu, davacı şirket çalışanının talebi üzerine davalı oto yıkama çalışanlarının davalı oto yıkama sahibi – haber vermeden araçları götürmeleri nedeniyle araçların artık sözleşmenin 3.10 maddesi uyarınca davacı şirkete teslim edildiğinin kabulü gerektiği, böylece —- sorumluluğunun sona erdiği, – sorumluluğunun sona ermesinden sonra kazanın meydana geldiği, dolayısıyla —yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiği, davalı —- ehliyeti olmamasına rağmen araç kullanması nedeniyle sorumlu olduğu, her ne kadar bilirkişi raporunda kazaya karışan diğer araç sürücülerinin de kusurlu oldukları belirtilmişse de söz konusu sorumluluğun müteselsil sorumluluk olması nedeniyle haksız fiil faillerinin birinden tüm zararın talep edilebileceği ancak tanıklardan —– davalının ehliyeti olmadığını, davacı şirket çalışanına söylediğini beyan ettikleri, dolayısıyla davacı şirket çalışanının davalının ehliyeti olmadığını bilmesine rağmen aracı kullandırttığı kaldı ki davalının ehliyeti olmadığından haberdar olmasa bile bir aracı başkasına kullandırtırken ehliyeti olup olmadığı hususunun sorması gerektiği, aksi halde bu durumu kabul etmiş sayılacağı, dolayısıyla bu durumda davacı şirketin de bir parça kusurunun bulunduğu, Türk Borçlar Kanunun 51. ve 52. maddeleri uyarınca zarar bedeli olan 34.334,00 TL’nin %25 oranında kusur indirimi yapıldığı (34.334,00 TL x 75/100 = 25.750,50 TL) ve sonuç olarak davalı —–n 25.750,50 TL den sorumlu olduğu anlaşılmakla davanın davalı – yönünden reddine, davanın davalı — yönünden kısmen kabulü ile, davalının İstanbul Anadolu 15.İcra Müdürlüğünün— esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 25.750,50 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağı takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, alacak yargılamayı gerektirdiğinden davacı tarafın inkar tazminat talebinin reddine, dava–önünden reddedilmişse de davacı takip başlatmakta kötüniyetli olmadığından davalı – — kötüniyet tazminat talebinin reddine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın davalı – yönünden REDDİNE,
2-Davanın davalı -önünden kısmen kabulü ile,
Davalının İstanbul Anadolu 15.İcra Müdürlüğünün ——– esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 25.750,50 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağı takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
3-Alacak yargılamayı gerektirdiğinden davacı tarafın inkar tazminat talebinin reddine,
4-Davalı ———– kötüniyet tazminat talebinin reddine,
5-Alınması gereken 1.759,02 TL karar harcından başlangıçta yatırılan 414,67 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.344,35 TL harcın davalı ——— tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Davacı tarafça yatırılan 29,20 TL başvuru, 414,67 TL peşin harç olmak üzere toplam 443,87 TL harcın davalı ——- tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan 827,40 TL tebligat ve müzekkere gideri ve 950,00 TL (2 bilirkişi raporu) olmak üzere toplam 1.777,40 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre 1.333,05 TL’sinin davalı ——- tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı —tarafından yapılan 185,50 TL yargılama giderinden davacıdan alınarak davalı —-ödenmesine,
8-Davalı — tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T uyarınca 3.090,06 TL vekalet ücretinin davalı —– alınarak davacıya verilmesine,
10-Davalı —– vekili kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T uyarınca 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı- — verilmesine,
11-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı11/12/2018