Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/343 E. 2021/300 K. 15.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/343 Esas
KARAR NO: 2021/300
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 24/03/2016
KARAR TARİHİ : 15/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davalı — diğer davalı — olduğu kapalı —sayılı aracın sürücüsü olan davalı —-tedbirsiz ve dikkatsiz bir şekilde geri geri giderken—— müvekkilini farketmeyerek ona çarptığını, yere düşürdüğünü, sonrasında müvekkilinin düşmesi ile ayak bilekleri üzerinden geçerek müvekkilini ezdiğini, meydana gelen kaza sonrasındamüvekkilinin sağ ayak bileğinde ciddi derecede ezik, sol ayağı ve bileğinde ise ekleme yakın bölgede parçalı kırık meydana geldiğini, müvekkilinin ilk tedavisi —-yapıldığını, müvekkilinin uyutularak sol ayağı—- sola dönük olduğu için kırık redükte edildiğini, sol ayağı morararak doktorların ifadesi ile kesilme aşamasına kadar gelen müvekkilinin sevk edildiği — ameliyata alındığını, sol ayağına — kesilmesinin önüne geçildiğini, müvekkilinin — yaptığını, müvekkilinin kaza sonrasında— yatarak tedavi gördüğünü, sonrasında—- boyunca önce çift sonra tek değnek kullanarak hareket etmeye başladığını, fizik tedavisi gördüğünü, kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, dava sürecinde davalı—- plakalı araç kaydına— tedbir şerhi işlenmesini, davanın kabulünü, müvekkilinin maruz kaldığı kaza nedeniyle oluşan maddi zararlarına istinaden fazlaya ilişkin talep ve haklarının saklı kalmak kaydıyla şimdilik —- maddi tazminatın davalı sigorta şirketi yönünden dava, diğer davalılar yönünden kaza tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkiline ödenmesini, müvekkilinin maruz kaldığı kaza nedeniyle oluşan manevi zarara istinaden davalı — davalılar yönünden —- manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkiline ödenmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı — tarihli kazaya karıştığı belirtilen — plakalı araçı müvekkili şirkete — olduğunu, söz konusu — —- üçüncü kişilerin uğramış olduğu bedeni zararlardan, —- belirtilen azami limitlerle ve işletenin veya işletenin eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru oranında maddi tazminat ile sorumlu tutulabileceğini, manevi tazminat poliçe teminatlarına dahil olmadığını, sigorta şirketinin sorumluluğu sigortalının kusurlu olması halinde söz konusu olduğunu,—– sigortaları, işletenlere düşen sorumlulukları karşılamak üzere yapıldığını, sigortalı aracın sürücüsünün kusuru yoksa, işletene düşen bir sorumluluğunda bulunmadığını, dosyada öncelikle kusur tespiti yapılmasını, dosyanın —– gönderilmesini, davacının trafik kazası sebebiyle meydana gelmiş bir maluliyetinin olup olmadığının ve varsa oranının belirlenmesinin gerektiğini, davacının —– sevkinin yapılmasını, geçici iş göremezliğe ilişkin talebinin reddini, kusurun ve maluliyet oranının tespiti halinde alanında uzman bilirkişiden azami poliçe limitleri ve aktüer kuralları gözetilerek hesaplama yapılmasını, müvekkili şirket temerrüde düşmediğini, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesini, aleyhlerine hüküm kurulmaması halinde yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar —- sıralarında yol kenarında araçlarına tahsis edilmiş alana park etmiş olduğu — plaka sayılı diğer davalı şirkete ait aracını alarak çıkmak istediğini, aracını geri geri gelmeye çalıştığını, aracı park ettiği yolun karşı tarafında bulunan—- durağında — bekleyen davacının elindeki telefonla dalgın bir şekilde konuşarak, yolun —-durağının bulunduğu noktasının karşısında bulunan müvekkilinin aracını park etmiş olduğu alana doğru yolun tam ortasından ve dalgın bir şekilde yürüyerek gelmeye başladığını, davacı trafik kurallarına, yoldaki araçların durumuna ve yola dikkat etmeden bir anda, müvekkilinin aracının arkasına geçtiğini, aracın kendisine çarpmasına ve yaralanmasına sebep olduğunu, dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde davacının sebep olduğunu, kusurun davacıya ait olduğunu, müvekkillerinin hiçbir kusurlarının bulunmadığını, kaza nedeniyle doğan tüm zararlardan davacının sorumlu olduğunu, dava konusu kaza ile —– numaralı soruşturma dosyasının bulunduğunu, ceza soruşturmasının bu dava için bekletici mesele yapılmasını, müvekkilinin kullanmış olduğu aracın —– ihbarını talep ettiklerini, davanın reddini, yargılama giderleri ile mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava — ihbar edilmiştir.
İhbar olunan — dilekçesinde özetle: —müvekkili şirket nezdinde —olduğunu, — manevi tazminat teminatları ölüm ve sürekli sakatlık için toplam —- olduğunu, poliçeye müstenit müşterek müteselsil sorumluluklarının poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, kaza masraf ve vekalet ücreti sorumluluklarının bu miktara isabet eden oranlarda olacağını, poliçe limiti maktuen ödenecek rakam olmadığını, müvekkili sigorta şirketinin karşılamakla yükümlü olduğu zararlar işletme halinde motorlu aracın neden olduğu kazalarda üçüncü kişilerin zararına neden olacak bir kazanın meydana gelmesi ve bu kazada araç işletenin sorumlu bulunmasının gerektiğini, ihbar olunan davanın reddine karar verilmesini, masraf ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi manevi tazminat talebine ilişkindir.
Mahkememizce davaya konu araçların trafik kayıtları, sigorta poliçeleri ve hasar dosyaları, davacının kaza nedeniyle gördüğü tedavi evrakları, kazaya ilişkin soruşturma dosyaları ilgili yerlerden celbedilmiş; —-müzekkere yazılarak davacıya ödeme yapılıp yapılmadığı sorulmuş; kolluk vasıtasıyla tarafların sosyal ve ekonomik durumları araştırılmıştır.
Davalı —-incelendiğinde; şirketin tasfiye halinde olduğu ve — —- görüldüğünden tasfiye memuruna bilirkişi raporlarının ve duruşma zabıtlarının tebliğ edildiği, şirketin terkin edilip edilmediği hususu —— sorulduğunda şirketin terkin edildiğine dair bir bilgi vermedikleri, yalnızca şirketin tasfiye halinde olduğu belirtildiği görüldüğünden yargılamaya devam edilmiştir.
—– tarihli cevapta davacıya herhangi bir maluliyet geliri bağlanmadığı ve geçici işgöremezlik ödemesi yapılmadığı belirtilmektedir.
—– sayılı dava dosyası dosyamız arasındadır.
Ceza dosyası incelendiğinde; savcılıkta alınan kusur raporunda davalı sürücünün kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu, davacı yayanın kusursuz olduğunun belirtildiği, mahkemece yapılan yargılama, dinlenen tanıklar ve soruşturma aşamasında alınan rapor uyarınca şüpheli sürücünün tamamen kusurlu olduğu kabul edilerek şüphelinin cezalandırılmasına karar verildiği ve kararın kesinleştiği görülmüştür.
Dava dosyasında bulunan —alındığı ve sınıfının—-çıkarılan yönetmeliğin —- süreyle araç kullanabileceği, altı aydan fazla ülkemizde bulunanların araç kullanırken sürücü belgesini ve —- tercümesini bulundurmak zorunda olacağı ile bir yılın sonunda —- kullanabilmesi için —- —- alınan belgenin ülkemiz sürücü belgesi ile değiştirilmesi zorunludur” olarak hüküm altına alınmıştır.
Makine mühendisi bilirkişi — tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda özetle; — kusurlu, davacı/kazalı —- kusursuz olduğu belirtilmiştir.
— raporunda;— uyarınca davacının geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle meslekte kazanma gücü azalma oranının —-ay olduğu belirtilmektedir.
Aktüer bilirkişisi—- hazırlanan raporda özetlee; dosyada mevcut davacıya ait bordrosundan davacının ——– statüsünde çalıştığı, — çalışan devlet memurlarına, istirahatli oldukları dönemde tahakkuk eden ücretlerin tamamı dosyada mevcut bordrolardan da anlaşılacağı tahakkuk eden ücretleri aynen ödendiğinden davacının %100 malul sayılacağı —- aylık geçici iş göremezlik döneminde asıl ücretlerinden maddi zararı bulunmadığı, davacının öğretmen olduğu ve dosyadaki ek ders ücret bordroları dikkate alındığında — ücreti bordrosundan davacının — ders ücretlerinin ödendiği ve — —- dikkate alındığında ise davacının —– tarihine kadar ek ders ücreti alamadığı süre– süre için geçici iş göremezlik maddi zarar hesabının yapılacağı, —- ücreti almadığı, bu aylarda ek ders ücret hesabı yapılacağı, — tarihinden itibaren — maluliyetine göre maddi zarar hesabı yapılacağı, — — değerlendirme yapıldığı, davacının geçici iş göremezlik zararının —sürekli iş göremezlik zararının— davacının tedavi giderleri zararının — olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından —– ödeme yapıldığı ve davacı tarafça davalı sigorta şirketi yönünden davadan feragat edildiği, davalı sigorta şirketinin yaptığı ödemenin davalı sigorta şirketi dışında kalan müteselsil sorumlu diğer davalılar yönünden teminat limiti olan —- kadar olduğu kabul edilmesi gerektiği ve davalıların sorumluluğunun kalmadığı belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından, davanın— davalı —davalı sigorta şirketinin — olduğu, —- sayılı aracın geri geri giderken açık ——- davacıya çarpması sonucu davacının yaralanması nedeniyle maddi manevi tazminat talebine ilişkin olduğu, davacının sürekli— maluliyetinin bulunduğu, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü —- oranında kusurlu, davacı yayanın kusursuz olduğunun belirlendiği, her ne kadar davalılar vekili tanıkların dinlenilmesini ve keşif yapılmasını talep etmişse de incelenen ceza dosyasında tanıkların dinlenildiği, bilirkişi tarafından olay yerinin görüntülendiği, hem mahkememizce alınan bilirkişi raporunda hem de mahkememizce ceza dosyasında dinlenen tanık beyanları, müşteki beyanı ve davalı sürücünün beyanları da dikkate alınarak inceleme yapıldığından yeniden keşif yapılmasına gerek görülmeyerek tanık dinletme ve keşif yapılması talebinin reddine karar verildiği, kazada davacının kusursuz, davalı sürücünün % 100 kusurlu olduğu, mahkememizce alınan hesap raporunda davacının geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik ve tedavi gideri zararlarının hesaplandığı, davacı vekilinin —- tarihli celsede imzalı beyanında; davalı sigorta şirketince kendilerine —- ödeme yapıldığı, davalı sigorta şirketi yönünden davadan feragat ettiklerini, diğer davalılar yönünden maddi tazminat taleplerinin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla halen devam ettiğini beyan ettiği, davacı vekilince sunulan sulh protokolünde; davacıya — asıl alacak ve masraflar olmak üzere toplamda —– ödeme yapıldığı, davalı sigorta şirketinin poliçeden kaynaklı tüm sorumlu olduğu limiti ve ferilerini ödediği hususunun belirtildiği, her ne kadar davacı vekili —– tarihli son celsede; davalı sigorta şirketi ile sulh anlaşması yaptıklarını, ancak davadan feragat etmediklerini, maddi tazminat taleplerinin diğer davalılar yönünden devam ettiğini beyan ettiğini beyan etmişse de davacı vekilinin —- duruşmada; davalı sigorta yönünden davadan feragat ettiklerini açıkça beyan ettiği, vekaletnamesinde davadan feragat yetkisi bulunduğu, feragatin davayı sonlandıran işlemlerden olduğundan davacı vekilinin bu beyanını daha sonra değiştiremeyeceği açıktır.
—- kararında: “Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; dava açıldıktan sonra davalı sigorta şirketi davacı—- ödeme yapmış, poliçe limiti sakatlanma ve ölüm halinde kişi başına ——-olduğu halde davacılar vekili davalı sigorta şirketinin yaptığı ödemelerin üzerindeki bakiye teminat limitinden zımnen feragat ettiğinin kabulü gerekir. Böylelikle davacı taraf, davalı sigorta şirketinin durumunu iyileştirirken diğer müteselsil davalıların — ilişkideki durumlarını ağırlaştırmıştır. —- uyarınca davacıların feragati ile davalı sigorta şirketinin tüm borçtan kurtulduğu anlaşılmakla davalı sigortalı —– limiti kadar borçtan kurtulduğunun kabulü gerektiği ve buna göre, sorumlu olduğu tazminat miktarının belirlenmesi gerektiği gözetilmeden yazalı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.” Şeklinde karar verilmiştir.
davalı sigorta şirketinin düzenlemiş olduğu —- poliçesi sadece sakatlık ve tedavi gideri maddi zararları yönünden teminat vermekte olduğu, —– dikkate alındığında, feragatname ile birlikte davacı, müteselsil sorumlu olan tüm davalılar yönünden —– tutarındaki teminat limiti kadar maddi tazminat taleplerinden feragat etmiş sayılması gerekeceği, maddi tazminat kalemleri içerisine tedavi giderleri de dahil olduğuna ve maddi tazminat kalemlerine yönelik feragat açıkça belirtilmediğine göre, davacının tedavi giderleri yönünden de davalı sigorta şirketine karşı davasından feragat ettiği, müteselsil sorumlu davalılar yönünden de —- teminat limiti kadar davasından feragat ettiğinin kabulü ile davanın sürekli iş göremezlik, geçici iş göremezlik ve tedavi gideri olan maddi zararları yönünden davalılar —- davanın konusuz kaldığı kanaatine varılmıştır. Sonuç olarak, davalı sigorta şirketi yönünden davadan feragat edildiğinden bu feragatin, davalı sigorta şirketi dışında kalan müteselsil sorumlu diğer davalılar yönünden teminat limiti olan — kadar sirayet edeceği, davacıya davalı sigorta şirketi tarafından —- kapsamında ödeme yapıldığı ve davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla maddi tazminat yönünden konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar vermek gerekmiştir.
Davacının bir diğer talebi de manevi tazminat talebidir.
—– hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. —— gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminata hükmedilirken tarafların ekonomik sosyal durum araştırmasının yapılması gerektiği, davalı —–ekonomik sosyal durum araştırmasının yapılması için öncelikle —–yazıldığı, yazı cevabında davalıyı tanıyan olmadığı, açık ——- ulaşılamadığının belirtildiği, davalı vekiline müvekkilinin adresini bildirmek üzere süre verildiği, davalının —– istinabe yoluyla ekonomik sosyal durum araştırması yoluna gidildiği, bu kapsamda davalının açık adresi mutlaka bildirilmesi gerektiğinden istinabe evrakının iade edildiği, davalı vekilinin müvekkilinin açık adresini bildirmesi üzerine yeniden müzekkere yazıldığı, gelen yazı cevabında araştırmanın yapılmadığının görüldüğü, davacı vekilinin son celse ceza dosyasındaki belgelerden faydalanarak karar verilmesini talep ettiği, ceza dosyası incelendiğinde davalı sanığın ekonomik sosyal durum araştırmasının yapılamadığı, ancak ceza dosyasında— nolu celsede duruşmaya katılarak yurtdışında yaşadığını,—– olduğunu beyan ettiği, mahkememizce dosyanın sırf davalının ekonomik sosyal durum araştırmasının yapılması için defalarca ertelendiği, bu nedenle yargılamanın geciktiği, usul ekonomisi ve dosyanın daha fazla sürüncemede kalmaması açısından davalının ekonomik sosyal durum araştırmasının yapılması için yeni bir araştırmaya girilmesinden vazgeçilerek, —- yapılan araştırma sonuç evrakı da dosyamız arasına alınmak suretiyle yargılamaya deva edilmiştir.
Meydana gelen trafik kazası sonucu davacının yaralanması nedeniyle davacının manevi olarak zarara uğradığı, duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kusur oranları, kazanın meydana geldiği tarih ve paranın alım gücü, davacının kaza nedeniyle kalıcı maluliyetinin oluştuğu, zararın boyutu göz önünde bulundurularak, davacı için —– manevi tazminata hükmetmek gerekmiş ve sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Maddi tazminat talebi yönünden, davalılar—–vekille temsil ettirmişse de davalıların söz konusu zarardan sorumlu olmakla sigorta şirketinin yaptığı ödeme sonucu bu sorumluluktan kurtulmaları nedeniyle lehlerine vekalet ücreti takdir edilmemiştir. Davacı taraf da sigorta şirketi ile anlaşması sonucu sulh protokolünde maddi tazminat talebi yönünden vekalet ücreti açıklaması altında bedel aldığından davacı taraf lehine de vekalet ücretine hükmedilmemiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davanın maddi tazminat yönünden konusuz kalması nedeniyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2—–manevi tazminatın kaza tarihi olan — tarihinden tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılar —- müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 683,10 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 109,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 573,80 TL harcın davalılar —– müştereken ve müteselsilen tahsili hazine adına irad kaydına,
4-Karar harcı 29,20 TL başvurma harcı, 109,30 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 138,50 TL harcın davalılar —– müştereken ve müteselsilen tahsili davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 396,70 TL müzekkere ve tebligat masrafı, — bilirkişi —ücreti olmak üzere toplam — yargılama giderinin kabul ve red oranları gözetilerek —- tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalılar —yargılama giderinin kabul-red oranları gözetilerek — davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
7-Davalı —-tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-)Maddi tazminat talebi yönünden; davalı —- ücreti talep etmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9)Manevi tazminat talebi yönünden; davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar —– alınarak davacıya verilmesine,
10-Manevi tazminat talebi yönünden; davalılar —-vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar —- verilmesine,
11-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalılar —vekilinin, davalı—-vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/04/2021