Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/242 E. 2021/661 K. 28.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/242 Esas
KARAR NO : 2021/661

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 29/02/2016
KARAR TARİHİ : 28/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili olay günü olan — plakalı araçta yolcu olarak—— istikametine seyir halinde iken, viraja girdiği esnada direksiyon hakimiyetini kaybederek araçla birlikte takla attıklarını, araç içerisinde yer alan yolculardan müvekkilinin ağır yaralandığını, müvekkilinin —- omzunun ve kürek kemiğinin kırıldığı, boynunda çatlak olduğu, 3 parmağının ve bileğinin çıktığı tespiti ile tedavi altına alındığını, ameliyatlarını olduktan sonra müvekkilinin taburcu olduğunu, müvekkilinin kaza sonucunda daimi sakat kaldığını, hareket etmekte güçlük çektiğini, yalnız olarak yaşımını idame ettiremediğini, müvekkilinin kaza nedeniyle basit hareketleri dahi yapamadığını, iş ve özel hayatında güçlük çektiğini, genç yaşta sakat kalan müvekkilin kaza nedeniyle yaralanması neticesinde oluşan sakatlık oranı yargılama sürecinde alınacak —- göre belirleneceğini, kazanın meydana gelmesinde araç sürücüsü—-tam kusurlu olduğunu, müvekilinin yaralanmasına sebebiyet veren—- —- ile kaza tarihinde sigortalı bulunduğunu, müvekkilinin kaza tarihi itibariyle—yaşında olduğunu, evli ve 3 çocuğu olduğunu—- yaptığını, müvekkilinin bu işinden aylık 15.000-18.000 TL arasında değişen geliri olduğunu, müvekkilinin aylık kazancı banka hesapları ve şirket kayıtları ile ispat olunacağını, müvekkili yaşadığı sakatlık gereği işlerini takip edemediğini, müvekkilinin aylık kazancının banka hesapları ve şirketi kayıtları ile ispat olunacağını, müvekkilinin yaşadığı sakatlık gereği işlerini takip edemediğini, çalışması esnasında güçlük çektiğini, yaşanan kaza nedeniyle müvekkilinin eskisi gibi çalışamadığını, kazanç kaybı yaşadığını, müvekkili maruz kaldığı kaza sonucunda daimi sakat kalmış olup, bakiye ömrü boyunca artık eskisi gibi ihtiyaçlarını karşılayamayacak ve eskisine oranla daha fazla efor sarfetmek zorunda kalacağını, ekonomik geleceği sarsıldığını, müvekkili davalı sigorta şirketine başvuru yaptığını, herhangi bir sonuç alamadığını, fazlaya dair haklarının saklı kalmak kaydıyla, davacıya ödenmesi gereken kaza tarihinden itibaren işleyecek—- faizi ile birlikte işgücü kaybından doğan belirsiz 1.000,00 TL daimi sakatlık tazminatının alınmasını, maluliyet ve hesap raporu alınmasını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı taraf işbu dava ile geçici iş göremezlik giderlerini talep ettiği, davacının işbu talebi—- genel şartları gereği teminatı dışı olduğu, sigorta poliçesinde yazılı teminat tutarı, maluliyet halinde doğrudan doğruya hak sahiplerine ödenmediği, davacı tarafın, sürekli maluliyet halinde zararını ispat etmesi gerektiği, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte müvekkili şirket olduğunu, faizden dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olduğunu, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla tazminat hesabında malul kalanın bu araçta hatır için taşınması nedeni ile tazminat hesabından asgari% 25 oranında indirim yapılması gerektiği, tebliğini, aleyhlerine haksız olarak açılan davanın reddini, — tarafından davacıya bağlanan gelirlerin tespitini, maluliyet oranının tespiti açısından — alınmasını, davacının davasının ispatı halinde; müvekkil şirketin öncelikle ferilerden sorumlu tutulmaması, olmaz ise, asıl alacak, yargılama giderleri ve avukatlık ücreti açısından ayrı ayrı poliçe limiti ile sorumlu tutulmasını, faizin en erken dava tarihinden başlatılmasını, davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava trafik kazası sonucu davacının yaralanması nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Mahkememizce davaya konu araçların —– hasar dosyaları, davacının kaza nedeniyle gördüğü tedavi evrakları, kazaya ilişkin soruşturma dosyaları ilgili yerlerden celbedilmiş; —- yapılıp yapılmadığı sorulmuş; —– tarafların sosyal ve ekonomik durumları araştırılmış; adli trafik bilirkişisinden kusur raporu;—- maluliyet raporları alınmış; dosya aktüerya bilirkişisine tevdi edilerek hesap raporu alınmıştır.
Dosyada mevcut — davalı sigorta şirketi tarafından—– vade ve — bakılmaksızın sakatlık halinde— bakılmaksızın 310.000,00 TL teminatla sigortalanmıştır.
—- tarihli maluliyet raporunda özetle; davacının 04/02/2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanmasının — hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak — bırakmadığından, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
— özetle: davacının — Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflaması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerini kapsamında; Tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzde sıfır) olduğu, İyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
— tarihli raporunda özetle: davacı— 04/02/2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının— yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
Bilirkişiler — alınan bilirkişi heyet raporunda özetle:Kazanın meydana gelmesinde davalı sigorta şirketine ZMMS ile sigortalı araç sürücüsünün % 100 oranında kusurlu olduğu, davacının kusurlu olmadığı, Davacının — tarihleri arası geçen (3) aylık geçici iş göremezlik döneminde işlemiş — değişkenlik gösteren yasal asgari ücretlere göre tespit edilmiş ve başkaca bir artışa tabi tutulmaksızın aynen esas alınmıştır. Ayrıca; Yüksek Yargıtayın bu konudaki yerleşmiş içtihatlarına göre geçmiş (3 aylık işlemiş aktif devredeki maddi zararlar herhangi– tabi tutulmayacaktır. O halde; Davacının (3) aylık geçici iş göremezlik dönemindeki % 100 nispetindeki maluliyetiyle orantılı olarak maddi zararının 6.062,70 TL olduğu, % 20 hatır taşıması indirimi yapıldığı takdirde davacının zararının 4.850,16 TL olduğu, belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davanın 03/02/2016 tarihinde davalı sigorta şirketine — ile sigortalı davacının içinde yolcu olarak bulunduğu ve dava dışı sürücü– aracı kullandığı esnada sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybederek yaptığı kaza sonucu davacının yaralandığı, dava dışı sürücü — direksiyon hakimiyetini kaybederek gidişine göre yolun sol tarafından yoldan çıkıp takla atmasıyla meydana gelen kazada, gereken dikkatini yola vermediği ve mahal şartlarını da dikkate alarak hızını tedbir alabilecek düzeye düşürüp kontrollü şekilde seyrine Özen göstermediği, yolda seyrini dikkatsiz ve tedbirsiz sürdürmesi sonucu, dikkat ve özen sorumluluklarına uymayarak kazaya sebebiyet verdiği anlaşıldığından, kazada % 100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, araçta yolcu olarak bulunan davacı — Kazanın meydana gelmesinde, Trafik kuralı olarak uymak zorunda iken ihlal ettiği Karayolları Trafik Kanununun ilgili maddeleri bulunmadığından; kazada kusurunun olmadığı, TBK 52.maddesi uygulaması yönünden, dosya kapsamında; — araçtaki yolcu– kaza esnasında, emniyet kemerini takıp takmadığı konusuyla ilgili, Trafik Kazası Tespit Tutanağında ‘belirsiz’ bölümü işaretlenmiş olup, davalı taraf davacının emniyet kemeri takmadığını ispatlaması gerektiği, ancak bu yönde bir ispatın olmadığı anlaşıldığıdan davacı yönünden müterafik kusur indirimine gerek görülmediği, kaza tarihinde yürürlükteki maluliyet yönetmeliğine göre maluliyet raporu düzenlenmesi gerektiği,— Sınıflaması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik’in yürürlükte olduğu ve mahkememizce bu yönetmelik uyarınca hazırlanan — tarihli raporun dikkate alındığı, davacının Tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzde sıfır) olduğu, İyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) ay olduğu, bu kapsamda davacının sürekli maluliyet zararının bulunmadığı, geçici iş göremezlik zararının hesap uzmanı tarafından 6.062,70 TL olarak hesaplandığı, her ne kadar davacı vekili davacının — yaptığını ve kazancının aylık 15.000,00-18.000,00 TL olduğunu ileri sürmüşse de dosyada mevcut deliller kapsamında ve mahkememizce yapılan emsal ücret araştırmaları kapsamında davacı tarafından aylık kazancının ispatlanamaması sebebiyle bilirkişi tarafından yapılan hesabın dikkate alındığı, davacıya — tarafından geçici işgöremezlik ödemesi yapıldığına ilişkin belge bulunmadığı, davacı vekili talep artırım ve ıslah dilekçesi ile 1.000,00 TL olan daimi sakatlık taleplerini 1.000,00 TL daimi ve geçici sakatlık tazminatı olarak ıslah ettiklerini, taleplerini 5.062,70 TL daha artırarak toplamda 6.062,70 TLnin temerrüt tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsilini talep ettikleri, ıslah ve talep artırım dilekçesinin davalı vekiline tebliğ edildiği, davalı vekili beyan dilekçesinde; araç sürücüsünün alkollü olduğunu bile bile davacının araca bindiği, bu nedenle hem müterafik kusur hem de hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini beyan ettiği, kaza tespit tutanağında sürücünün alkollü olduğuna dair bir ibare yer almadığı, bu nedenle davacının zararından müterafik kusur indirimi yapılmadığı, ancak davacının, dava dışı sürücü— arkadaşı olup söz konusu taşımanın ücret karşılığı olmadığı anlaşıldığından takdiren % 20 oranında hatır taşıması indirimi yapılması gerektiği, davacının böylece geçici iş göremezlik zararının yapılan indirim sonucu ((6.062,70 TL – (6.062,70 TL x % 20 ) = 4.850,16 TL)) 4.850,16 TL olduğu,
Davalı sigorta vekili 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren yeni genel şartlar gereği geçici iş göremezlik tazminatının ve bakıcı giderinin teminat harici olduğunu savunmakta, sorumluluklarının olmadığını ifade etmektedir. 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMMS genel şartalrı A.5 maddesinin “Sağlık Giderleri Tazminatı” başlıklı (b)maddesinde “kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren, mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamındadır. Sağlık giderleri teminatı — sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve —-sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98.maddesi hükmü gereğince sona ermiştir.”ifadesi ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamında saymıştır. Bir başka ifade ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar;
i-Tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri,
ii-Tedaviyle ilgili diğer giderler,
iii-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler,
Sağlık giderleri kapsamında sayılarak —– sorumluluğunda olduğu düzenlenmiştir.
Oysa 6111 Sayılı Kanunun 59.Maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanunun 98.maddesinde—– trafik kazası sonucu yaralanan kişilerin tıbbi tedavi ile sınırlı —- giderleri ile sınırlandırılmıştır. Buradan anlaşıldığı üzere ZMMS Genel Şartlar A.5(b)maddesi ile yaralının tedavisine başlanmasından maluliyet raporu alınıncaya kadar ki süre içinde ki;
i.Bakıcı giderleri,
ii.Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler(Geçici işgörmezlik kayıpları)
—-giderleri kapsamında sayılarak 6111 sayılı torba Kanunun 59.maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanunu’nun 98.maddesi ile sınırları belirlenen sağlık giderleri teminatı kapsamını genişletilmiştir. Bir kanun maddesinin kapsamının genel şartları ile genişletilip daraltılması düşünülemeyeceği gibi bu husus —-olayda verdiği kararda da; ” Dava trafik kazasında yaralanan başvuru sahibinin, trafik kazası sonucu, çalışma gücünden yoksun kaldığından dolayı maluliyet tazminatı ile geçici iş görmezlik ve bu dönem için bakıcı gideri ödenmesi istemine ilişkindir.
Davacı tarafın talepleri 245.791 TL daimi maluliyet zararı, 11.977 TL. geçici dönem için iş görmezlik zararı ve yine bu döneme ilişkin 15.162 TL. bakıcı giderine ilişkindir.
Davalı tarafından— sigortalanan araca ilişkin poliçenin tanzim tarihi ve kaza tarihine göre poliçenin eki olan genel şartların uygulanması gerekeceği açık ise de; —- Genel Şartları ile, zarar görenlerin bir kısım taleplerinin tek taraflı olarak başka bir kurumun sorumluluğunda bırakılması mümkün görülmediği gibi, 6111 sayılı Yasanın 59. maddesi ile değişik 2918 sayılı KTK’nın 98. maddesi ile getirilen düzenleme, tıbbi tedavi ile sınırlı —-bedellerine ilişkin olup, geçici tedavi sürecindeki — gideri ve geçici dönem iş görmezlik tazminatı bu düzenleme kapsamında değerlendirilemeyeceğinden, sigorta limitleri dahilindeki geçici dönem iş görmezlik zararı ve bakıcı giderinden davalı sigorta şirketinin sorumlu tutulmasında isabetsizlik bulunmamaktadır. “şeklinde açıklanmış ve sigorta şirketinin geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olduğu kabul edilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı sigorta şirketinin geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olmadıkları yönündeki savunmaları yerinde görülmemiş ve alınan kök rapor hüküm kurmaya elverişli, gerekçeli ve denetlenebilir nitelikte olduğundan hükme esas alınarak bilirkişi tarafından hesaplanan geçici iş göremezlik tazminatı için hatır taşıması indirimi ve talep artırım dilekçesi sonucu 4.850,16 TL yönünden davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davalı sigorta şirketine davadan önce başvuru yapılmadığı anlaşıldığından davalı sigorta şirketinin davadan önce temerrüde düşürülmediği, dava tarihi itibariyle temerrüde düşmüş sayıldığı anlaşılarak alacağa dava tarihi olan 29/02/2016 tarihin itibaren davalıya sigortalı araç ticari olduğundan ticari faiz işletilmesine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
Mahkememizce hükmedilen tazminattan %20 hatır taşıması indirimi yapılmış davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Yasal düzenlemeler gereği, TBK’nun 51. ve 52. maddelerinden kaynaklanan ve hakimin takdirine dayalı hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeniyle, davanın kısmen reddedilmesi halinde, indirimden dolayı reddedilen kısım için davalı yararına vekalet ücreti takdir edilemeyecek olması sebebiyle davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemiştir. —-
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-4.850,16 TL’nin dava tarihi olan 29/02/2016 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, bakiye talebin reddine,
2-Karar harcı 331,31 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 29,20 TL başvurma harcı ve 86,50 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 115,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 215,61 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 29,20 TL başvurma harcı, 29,20 TL peşin harç, 86,50 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 144,90 TL harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 510,50 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.650,00 TL bilirkişi ücreti (3 farklı bilirkişi) —- karar numarası ile düzenlenen 562,00 TL adli tıp ücreti,—– karar numarası ile düzenlenen 564,50 TL adli tıp ücreti olmak üzere toplam 3.848,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —- vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.