Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/178 E. 2019/405 K. 16.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/1584 Esas
KARAR NO: 2019/512
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/07/2015
KARAR TARİHİ : 14/05/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … ile——— arasında ——— tarihinde sözleşme imzalandığını, yapılan anlaşma gereği müvekkilinin davalı şirkete taşımacılık yapmasını sağlayan araçlar tahsis ettiğini ve bu hizmet gereği faturalar düzenlediğini, tanzim edilen faturalara istinaden davalının ise müvekkiline ödemesi gereken ——TL borcunu ödemediğini, söz konusu ödemenin yapılması için davalı şirkete —–. Noterliği, ———- yevmiye nolu ihtarnameyle; “iki gün içinde talep edilen bedelin ödenmesini” talep ettiklerini, ihtarnameye rağmen davalının müvekkiline herhangi bir ödeme yapmadığını, verilen cevabi ihtarnamede ————- hiçbir borcu olmadığının” davalıca belirtildiğini, davalının ihtarname ile —- tarihinde temerrüde düştüğünü, bakiye alacaklarının bugüne kadar davalı şirketçe ödenmemiş olmasından ötürü işbu davanın açılması gereği doğduğunu beyanla, Yukarıda açıklanan nedenlerle fazlaya dair hakları saklı kalarak; Sözleşmeye uyulmayarak ödenmeyen bakiye alacak olan ——-TL’nin ———-tarihinden itibaren isleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı şirket, usulüne uygun yapılan tebligata rağmen davaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava konusu uyuşmazlığın, 01/10/2008 tarihinde düzenlenen sözleşme uyarınca yapılan taşımacılık işine istinaden düzenlenen fatura alacağının tahsili amacıyla açılan alacak davasından kaynaklandığı görüldü.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları incelenmiş, Mahkememizin bu davaya bakmakta görevli olup olmadığını değerlendirmek açısından davalıların tacir incelemesine yönelik araştırma yapılmıştır. Davacı …’ın, Vergi Dairesi’nden gelen yazı cevabı incelendiğinde; 2.sınıf tacir olduğu, Vergi Usul Kanunu’nun 177. Maddesinde belirtilen şartlar uyarınca işletme hesabına göre defter tuttuğu, 21.12.2015 tarihi itibariyle faaliyetine son verdiği dava tarihi itibariyle tacir konumunda bulunduğu her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili bulunan uyuşmazlığın TTK 4/1. Maddesi uyarınca ticari dava niteliğinde olduğu anlaşılmakla uyuşmazlığın Mahkememizde çözümlenmesi gerektiği anlaşıldığından yargılamaya devam edilmiştir.
İlk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmıştır.
Mahkememizce ara karar ile davacı vekiline sevk irsaliyelerindeki imzaların kime ait olduğuna ilişkin beyanda bulunması için süre verilmiş, davacı vekili beyanında imzanın teslimatın yapıldığı davalı şirketin Antalya Bölge Temsilciliği çalışanlarına ait olduğunu beyan etmiş, davalının imzaların kendilerine ait olmadığına ilişkin bir itirazı olmamış, itirazı fatura bedellerinin ödendiği, davalıya borçlu olunmadığı noktasındadr.
Mali müşavir bilirkişi ——— tarafından hazırlanan raporda özetle; Davacı işletmenin 2010 yılında ilk işe başladığı, 2010-2011-2012 ve 2013 yıllarına ilişkin ticari defterinin (işletme defteri) noter açılış onamalarının süreleri içinde yaptırılmış olduğu, davalının ibraz ettiği 2008-2009 ve 2010 yıllarına ilişkin ticari defterlerinin noter açılış onamalarının süreleri içinde yaptırılmış olduğu, ancak 2008-2009 yılı yevmiye defteri ve envanter defterlerinin, 2010 yılı yevmiye defterinin noter kapanış onamalarının süreleri içerisinde yaptırılmadığı, 2011 yılına ilişkin ticari defterlerinin noter açılış onamaları ve yevmiye defteri ile envanter defterlerinin ise noter kapanış onamalarının süreleri içerisinde yaptırılmış olduğu, davacının ticari defterlerinde (işletme defteri) davalıya kestiği faturaları gelir kısmına kaydettiği, işletme defterinin dökümüne göre 85.808,69 TL davalıya fatura kestiği; davalıdan 54.279,45 TL alacak talep ettiği, taraflar arasında 01.10.2008 tarihli yazılı sözleşmenin olduğu, davacı tarafın işbu davada bu tarihten önceki fatura bedellerini de talep ettiği, davalı tarafın usulüne uygun tutulduğu anlaşılan 2010 yılı defterlerinde sadece davalının ——— tarihli ——– TL bedelli faturasının kayıtlı olduğu, davacının bu tarihten önce kestiği — ile —— tarih aralığındaki ——- TL toplam tutarlı 9 adet faturasının davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığının tespit edildiği, davacı tarafın 54.279,45 TL alacak talep ettiği, bu talepten davacının kabul görmeyen (davalı defterlerinde yer almayan) 20.149,44 TL tutarlı 9 adet fatura bedeli çıkarıldığında davacının talep edebileceği alacağın (54.279,45 TL-20.149,44 TL=) 34.130,01 TL olabileceği, davalının iki banka aracılığı ile davacı tarafa 34.682,32 TL ödeme yaptığını kanıtlandığından davacının talep edebileceği bir alacağının bulunmadığı saptanmış olmaktadır.
Davacının itirazları üzerine ek rapor hazırlanmak üzere dosya bilirkişiye gönderilmiş ise de itirazların değerlendirilmemesi kök raporun ilgili kısımlarının tekrar edilmesi ve 9 adet faturanın değerlendirilmesine ilişkin değerlendirmelerinin çelişkili ve hüküm kurulmaya elverişli bulunmaması üzerine yeni bir bilirkişiden rapor alınmıştır.
Mali müşavir bilirkişi——– tarafından hazırlanan raporda özetle; Davacı yanın basit usulde vergilendirilen gelir vergisi mükellefi olarak işletme esasına göre ticari defter tuttuğu, ibraz edilen ——— yılları işletme defterlerinin 2010 yılı hariç, açılış tasdiklerinin süresinde yaptırıldığı, davalı şirketin 2010-2014 yılı ticari defterlerinin noter açılış onamalarının ve 2010 yılı Yevmiye Defteri Hariç noter kapanış onamalarının usul ve yasaya uygun olarak yasal sürelerinde yaptırıldığı, davacı yanın Nisan/2010-Şubat/2013 arası periyotta davalı şirkete 37 adet fatura karşılığı toplam tutarı KDV dahil 85.808,69 TL Nakliye Hizmet Faturası düzenlediği ve faturaları ticari defterlerine gelir olarak kaydettiği, davalı şirketin incelenen ticari defter ve kayıtlarına göre, ———– tarihleri arasında hesaplarını ayrı ayrı değil, tüm yüklenici satıcıların torba hesabı olarak kullanılan——— Hakediş Satıcıları genel hesabı altında kayıt altına aldığı, bu satıcılara yapılan ödemelerin satıcı açılımı olmaksızın bankaya verilen talimat cd içeriği kapsamında toplu ödemeler şeklinde yapıldığı ve bu hesaba toplu ödeme olarak kaydedilmiş olduğu, davacı tarafından ————– döneminde davalı şirket adına düzenlenmiş ve davalı şirket kayıtlarında davacı alacağı olarak yer almış toplam tutarı KDV dahil 20.149,47 TL olan 9 adet Nakliye Hizmet Faturasının davalı şirket ticari defterlerinde davacı lehine alacak şeklinde kayıtlı oldukları, fatura içeriklerinin herhangi bir itiraza konu edilmeksizin içerikleri itibariyle kesinleşmiş bulundukları, davalı şirketin Aralık 2010 tarihinden itibaren torba hesap yerine davacıya ait Ticari Defter kayıtlarını 320 Satıcılar ana hesap grubu altında … alt hesap kodunda münferiden kaydettiği, Aralık 2010 Mart 2013 davacı yan tarafından davalı şirket adına düzenlendiği görülen tüm nakliye hizmet faturalarının herhangi bir çelişkiye sebebiyet vermeyecek şekilde davalı şirketin ticari defterlerin de davacı lehine alacak kayıtlarının yapılmış bulunduğu buna mukabil olarak davalı şirket kayıtlarından tespit edildiği üzere davacının hakediş faturalarına karşılık banka havalesi ve makbuz mukabili nakit ödemelerin ticari defterlerde kaydedilmiş oldukları, dosyadaki tüm bilgi, belge ve ticari defter kayıtlarının birlikte değerlendirilmesi sonucunda davacı yanca düzenlenen ve toplam tutarı 85.810,03 TL olan tüm nakliye hakediş faturalarının açık fatura olarak davalı şirket ticari defterlerinde davacı firma lehine borç kayıtlarının yapılmış bulunduğu, bu hakediş faturalarından davalı yanca dayanaklandırılmış ödemelerin mahsubu sonucunda davacı yanın davalı şirketten nakliye hizmet faturalarından kaynaklanan açık cari hesap bakiyesine dayanan 51.127,71 TL asıl alacağı bulunduğu,
Daha önce bilirkişi İleri Akıncı tarafından hazırlanarak dosyaya sunulan kök ve ek bilirkişi raporları ile tarafımca hazırlanan bilirkişi raporu arasındaki çelişkinin Sayın bilirkişinin Nisan 2010 Kasım 2010 döneminde Davacı firma tarafından davalı şirket adına düzenlenmiş toplam tutarı 20.149,47 TL tutarlı 9 adet faturanın davacı şirket kayıtlarında yer almadığı şeklinde tespitte bulunduğu, halbuki tarafımca davalı şirket ticari kayıtları üzerinde yapılan incelemede, davacı yanca düzenlenmiş toplam tutarı 20.149,47 TL tutarlı 9 adet faturanın davalı şirket kayıtlarında yer aldığı ve davacı lehine alacak kayıtlarının yapılmış bulunduğu, bilirkişinin davacının davaya talep konusu yaptığı 54.279,45 TL tutardan bu 9 adet faturanın tutarı olan 20.149,47 TL yi düşerek davacının talep edebileceği alacağının ancak 34.130,01 TL olabileceği, davalının 2 banka aracılığıyla davacı tarafa toplamda 34.682,32 TL ödeme yaptığından davacının talep edebileceği hiçbir alacağı kalmayacağı şeklinde değerlendirmede bulunduğu, halbuki davacının düzenlediği faturaların tutarının toplamda 85.810,03 TL olduğu, 2010 yılında düzenlenen 9 adet faturanın davalı şirket kayıtlarında yer almadıkları farz edilse bile davacının talep konusu yapacağı fatura alacağının 85.810,03 TL – 20.149,47 TL = 65 600 60 56 TL üzerinden değerlendirilerek davalının banka ödemeleri olan 34.682,32 TL ödemenin bu tutardan düşülerek sonuca gidilmesi gerektiği, kaldı ki davacının 20.149,47 TL tutarındaki 9 adet faturasının da alacak talebi içinde yer alması gerektiği tespit edilmiş olup, bilirkişinin davacının Nisan-Kasım/2010 dönemine ilişkin toplam tutarı KDV dahil 20.149,47 TL olan 9 adet faturasının davalı şirket ticari defterlerinde tüm satıcıların takip edildiği torba hesaplarda kayıtlı olması nedeniyle eksik tespit ve hatalı değerlendirme sonucunda kök ve ek raporlarını düzenlediği kanaatine varıldığı, sonuç olarak; davacı yanın 54.279,45 TL asıl alacak üzerinden davalı şirket aleyhine açtığı alacak davasında, davacı yanca düzenlenen ve toplam tutarı 85.810,03 TL olan tüm nakliye hakediş faturalarının açık fatura olarak davalı şirket ticari defterlerin de davacı firma lehine borç kayıtlarının yapılmış bulunduğu, işbu hakediş faturalarından davalı yanca dayanaklandırılmış ödemelerin mahsubu sonucunda, davacı yanın davalı şirketten nakliye hizmet faturalarından kaynaklanan açık cari hesap bakiyesine dayanan 51.127,71 TL asıl alacağı bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın, faturalara dayalı alacağın tahsili amacıyla açılan alacak davasına ilişkin olduğu, taraflar arasında hizmet alımına dayalı yazılı bir sözleşmenin bulunduğu, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacı şirketçe davalı firma adına muhtelif tarih ve tutarlarda faturalar düzenlenmek suretiyle hizmet verildiği, verilen bu hizmetlerin davalı şirket tarafından da ticari defterlerine davacı adına borç kayıtlarının yapılmış bulunduğu, davacı tarafça ibraz edilen işletme defterinin niteliği itibari ile davalıya yapılan ödemelerin kayıtlı olmadığı, davacı tarafça tanzim edilen faturalar ile ilgili davalının ne kadar ödeme yaptığının davacı defterlerinde belirlenmesinin işletme defterlerinin niteliği itibari ile mümkün olmadığı, davacı şirketçe ——— tarihleri arasında davalı firma adına düzenlenen——– TL toplam bedelli 9 adet faturanın davalı şirketin o dönemde toplu hesap tutmuş olmasından kaynaklı bilirkişi raporları arasında çelişki oluşmasına yol açtığı, bu kapsamda davalı firma adına düzenlenmiş bulunan ———-TL toplam tutarlı 9 adet faturanın diğer faturalar gibi imza karşılığı teslim edilmiş olduğu, davalı vekilinin bilirkişi raporuna itirazında 9 adet faturanın tespit edilmiş olmasına herhangi itirazda bulunmadığı,——- bankası aracılığıyla yapılan ödemelerin makbuzlarının temin edilerek alacaktan mahsup edilmesi gerektiği ve ———tarihleri arasını kapsayan 22 adet 700 TLnin davacı tarafa ait ———- plakalı aracın kasa-lift-klima yapım bedeli için davalı tarafından karşılandığı ve davacının hak edişinden her ay mahsup edildiğini beyan ederek itiraz ettiği, ————bankasına yazılan müzekkereye verilen cevapta davalı şirketçe davalı yana——- tarihlerinde her ay ——TL toplamda ——— TL ödeme yapıldığının bildirildiği, davalı şirketin toplam ——– TL nakit odemelere ilişkin makbuzların sunulması için verilen 2 haftalık kesin süreye ve uyarıya rağmen davalı şirketçe bu yönde dosyaya herhangi bir belge sunulmadığı, davalı şirketin———- plakalı aracın kasa+lift+klima” işlerinin yapıldığı ve kendileri tarafından bedelinin peşin ödenerek davalının aylık hak edişlerinden mahsup edildiği iddiasını kanıtlamaya elverişli hukuki nitelikli herhangi bir belge sunamadığı, dolayısıyla nakit ödeme yapıldığına ve davacı adına aracının bakımı için peşin ödeme yapılarak davalının aylık hak edişlerinden mahsup edildiği iddiasına itibar edilmediği, mahkememizce ikinci kök ve ek raporun denetlenebilir, hüküm kurmaya elverişli görülmesi ve önceki kök ve ek raporla arasındaki çelişkilerin şüpheye yer vermeden giderilmiş olması dolayısıyla ikinci kök ve ek rapora itibar edilerek, kök raporda ——– TL olarak tespit edilen davacı alacağından, ———- Şubesinden dosyaya celp edilen ekstre mucibince davalı şirketçe davacı yana gerçekleştirildiği görülen toplam 3.000,00 TL ödemenin düşülerek, davacının davalı şirketten talep edebileceği alacağının (51.127,71 TL – 3.000,00 TL=) 48.127,71 tl asıl alacak olacağı anlaşılmakla, davanın kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-48.127,71 TL ‘nin temerrüt tarihi olan 27/05/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar harcı 3.287,60 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 926,96 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.360,64 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 926,96 TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 31,80 TL ilk masraf, 277,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.800,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 2.077,00 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 1.841,60 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 5.644,05 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen ve reddedilen miktarı geçmemek üzere 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/05/2019