Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1277 E. 2018/254 K. 22.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/1277 Esas
KARAR NO : 2018/254

DAVA : Tazminat (Rekabet Yasağı Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 22/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rekabet Yasağı Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili; davalının müvekkili şirkette 2012-2016 yılları arasında satış mühendisi sıfatıyla çalıştığını, davalının 09/10/2012 tarihinde Gizlilik Taahhütnamesi ve Rekabet Yasağı Sözleşmesi imzalayarak müvekkili ile mensubu olduğu şirketler grubuna bağlı kuruluşların iştigal sahaları olan konularda gerek çalışma süresince gerek hizmet akdinin sona erdiği tarihten itibaren 1 yıl boyunca aynı il sınırları içerisinde çalışmamayı, aksi halde 55.000,00 TL cezai şart ödemeyi taahhüt ettiğini, ancak davalının müvekkili ile olan iş akdi sona erdikten hemen sonra müvekkili ile aynı iş kolunda ve İstanbul sınırları içinde hizmet veren …….isimli firmada çalışmaya başladığının tespit edildiğini, davalıya bu eylemini sona erdirmesi yönünde gönderilen ihtarnameye de cevap verilmediğini ileri sürerek 55.000,00 TL cezai şartın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili; dava konusu sözleşmenin kelepçeleme sözleşmesi niteliğinde olması ve müvekkilinin irade sakatlığı nedeniyle geçersiz olduğunu, ayrıca talep edilen tutarın fahiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, rekabet yasağı sözleşmesinden kaynaklanan cezai şart istemine ilişkindir. Hizmet sözleşmeleri 6098 sayılı TBK’nun 393 ve devamı maddelerinde, hizmet sözleşmelerinin sona ermesinin sonuçlarından olan rekabet etmeme yasağı 6098 sayılı TBK’nun ise 444-447.maddelerinde düzenlenmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmıştır.
Dava konusu sözleşmenin düzenlendiği tarihte yürürlükte olan 6098 sayılı TBK’nun 444/1.maddesinde ‘Fiil ehliyetine sahip olan işçi, işverene karşı, sözleşmenin sona ermesinden sonra herhangi bir biçimde onunla rekabet etmekten, özellikle kendi hesabına rakip bir işletme açmaktan, başka bir rakip işletmede çalışmaktan veya bunların dışında, rakip işletmeyle başka türden bir menfaat ilişkisine girişmekten kaçınmayı yazılı olarak üstlenebilir.’ hükmü mevcuttur.
Yine 445.maddesinde rekabet yasağının ne şekilde sınırlamalar içerebileceği, 446.maddesinde ise rekabet yasağına aykırı davranmanın sonuçları düzenlenmiştir.
Bunun yanında aynı yasanın 420/1.maddesinde ise ‘Hizmet sözleşmelerine sadece işçi aleyhine konulan ceza koşulu geçersizdir.’ hükmü yer almaktadır.
Tarafların 09/10/2012 tarihinde ‘ Gizlilik Taahhütnamesi ve Rekabet Yasağı Sözleşmesi’ başlıklı bir sözleşme imzaladıkları, sözleşmede davalının hizmet akdinin sona erdiği tarihten itibaren 1 yıl süreyle davacı ile rekabet içinde olan kuruluşlarda veya….kuruluşlarda aynı il sınırları içinde çalışmamayı, aksi halde 55.000,00 TL cezai şart ödemeyi taahhüt ettiği görülmüştür.
Davacı şirketin ticaret sicil çıkarılmış, davalı özlük dosyası celp edilerek incelenmiş, ayrıca davalının ……kayıtları celp edilmiş, iddia edilen tarihte çalıştığı işyeri tespit edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın, rekabet yasağı sözleşmesinden kaynaklanan cezai şart istemine ilişkin olduğu, davalının 08/10/2012-16/08/2016 tarihleri arasında davalı şirkette çalışmış olduğu, tarafların 09/10/2012 tarihinde ‘ Gizlilik Taahhütnamesi ve Rekabet Yasağı Sözleşmesi’ başlıklı bir sözleşme imzaladıkları, sözleşmede davalının hizmet akdinin sona erdiği tarihten itibaren 1 yıl süreyle davacı ile rekabet içinde olan kuruluşlarda veya….kuruluşlarda aynı il sınırları içinde çalışmamayı, aksi halde 55.000,00 TL cezai şart ödemeyi taahhüt ettiği, ancak TBK’nun 420/1 maddesi uyarınca hizmet sözleşmelerine sadece işçi aleyhine konulan ceza koşulunun geçersiz olacağı, somut olayda rekabet yasağını ve buna bağlı olarak ceza koşulunu düzenleyen sözleşmede, sadece işçi aleyhine ceza koşulu getirildiği, bunun karşılığında işverene bir yükümlülük getirilmediği, bu nedenle sözleşmedeki ceza koşulu geçersiz olup, geçersiz sözleşmeye dayalı cezai şart talebinin yerinde olmadığı, TBK 420/1 maddesindeki düzenleme emredici bir hüküm olup kamu düzenini ilgilendirdiğinden re’sen dikkate alınması gerektiği(Emsal: İstanbul ….Hukuk Dairesi’nin 22/02/2018 tarihli …… E.,…..K. sayılı kararı) anlaşılmakla davanın redddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2- Alınması gereken 35,90 TL karar harcının başlangıçta yatırılan 939,27 TL harçtan mahsubu ile 903,37 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca 6.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.