Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/125 E. 2020/610 K. 10.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/125 Esas
KARAR NO: 2020/610
BİRLEŞEN DAVA——-
ESAS NO : 2017/1218 Esas
KARAR NO: 2019/296
DAVA VE BİRLEŞEN DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 01/02/2016
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ : 09/11/2017
KARAR TARİHİ :10/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili —- birlikte ——– hissedarı ve yetkilisi iken, meydana gelen ihtilaflar sebebiyle ortaklık ilişkisini sonlandırma kararı aldıklarını, tarafların davacı müvekkilinin %50 oranındaki hissesinin davalıya satışı konusunda mutabakata vardıklarını ve satış şartları, devir bedeli, karşılıklı hak ve yükümlülükleri düzenleyen protokoller imzaladıklarını, taraflar arasında tanzim edilen —–müvekkili davacının şirketteki ———yevmiye nolu hisse devir sözleşmesi ile davalıya devrederek protokoldeki asli edimini yerine getirdiğini, davalı ——- protokolün imzalanmasını müteakip toplam tutarı —— bedelli bono ve çekleri müvekkiline elden teslim ettiğini ve vadelerinde tamamının ödendiğini, yine protokol gereği —- plaka sayılı aracın davalı tarafından——tarihinde noterde düzenlenen araç satış sözleşmesi ile müvekkiline devredildiğini, protokolde düzenlenen edimlerin büyük kısmı taraflarca ifa edilmesine karşın,—— içerisinde müvekkili davacıya devredilmesi gereken; —–nitelikli taşınmazın müvekkili davacıya devir edilmediğini,——- ihtarnamenin ——- tarihinde davalıya tebliğ edilmesine rağmen davalının işbu devirden imtina ettiğini, yine protokolün 3.2. maddesi uyarınca ———- numaralı dairenin satılması halinde satış bedelinin ——– ödeneceği düzenlenmesine rağmen dava tarihine kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını, konu taşınmazın davalı tarafından —– bedelle satıldığının haricen öğrenildiğini, satış bedelinin yarısı olan —– müvekkili davacıya ödenmesi gerektiğini, taraflar arasındaki protokolün 4.maddesi uyarınca protokol ekindeki ———— tutarlı alacakların tahsilinin müvekkil davacı tarafından sağlanmaya çalışılacağı ve tahsili halinde tahsil edilen alacakların yarısının müvekkili davacıya ödeneceğinin hüküm altına alındığını, bu alacaklar içinde yer alan ———olan alacağın tahsili için—— tarafından İcra takibi başlatılarak tahsilatın yapılmaya çalışıldığını, bu alacağın tahsili halinde tahsil edilen tutar hakkında dava açma haklarını saklı tuttuklarını, Protokolde belirtilen—-alacak kalemi içerisinde yer alan —- tutarındaki borcunun davalı tarafından tahsil edilmiş olmasına rağmen, bu alacağın yarısı olan—— müvekkili davacıya ödenmediğini iddia ederek, fazlaya ilişkin her türlü dava ve talep hakkı saklı kalmak kaydıyla, —– kayıtlı taşınmazın satışı sebebiyle ——- taşınmazın devir ve satışı tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, ——– büyüklüğündeki arsa nitelikli taşınmazın devrinden imtina edilmesi sebebiyle söz konusu taşınmazın rayiç değerine mahsuben şimdilik —- taşınmazın devrinin taahhüt edildiği —– tarihinden itibaren ticari avans faiziyle beraber davalıdan tahsiline,—– tahsil edilen cari hesap alacağının yarısı olan —— tahsilat tarihinden itibaren ticari avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmişlerdir.
Birleşen dosyada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının ortaklık ilişkisinin yaşanan ihtilaflar nedeniyle ——- yılında sonlandığını, müvekkilinin %50 oranındaki hissesinin davalıya devri/satışı konusunda mutabakata vardıklarını, satış şartlarını, devir bedelini ve tarafların karşılıklı hak ve yükümlülüklerini düzenleyen protokollerin tanzim edildiğini, davalının protokol ile yüklenmiş olduğu bir kısım ödeme ve devir taahhütlerini yerine getirmediğini beyanla, ——sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, davalının takibe itiraz ettiğini bu nedenle davalının yapmış olduğu haksız itirazın iptaline, takibin devamına, takibe konu alacağın %20’sinden az olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın hissedarı olduğu —- hisselerinin tamamını —–yevmiye nolu ——–şirketin diğer hissedarı olan müvekkili davalıya sattığını ve satış bedelinin tamamını aldığını, hisse devri ile ilgili başkaca alacağı kalmadığını, bu hisse devir sözleşmesinin öncesinde taraflar arasında görüşmeler ve ön protokoller yapılmış ise de nihai sözleşmenin ——- tarihli sözleşme olduğunu, bu sözleşmenin kendisinden önceki tüm sözleşmeleri ortadan kaldıracağının Borçlar Kanununda açıkça düzenlendiğini, davacının daha önceki niyet görüşmelerine ilişkin ve geçerliliğini yitiren adi yazılı şekildeki sözleşmelere dayanarak hisse devir alacağı talebinde bulunmasının mümkün olmadığını, davacı tarafın dosyaya sunduğu ——– tarihli ön sözleşmenin 3.5 maddesinde şirketin aktif ve pasifinin hesap edileceği, kalan aktifin yarısının davacıya ait olacağının kararlaştırıldığını, aktif/pasif içerisinde müşterilere yapılan satışlardan kaynaklanan alacak kalemleri de bulunmakta olup, davacının ısrarları üzerine satış yapılan firmalardan tahsilatın yapılamadığını, davacının tahsilatı kendisinin yapacağını söylemesi üzerine şirket aktifine konduğunu, tahsilatın gerçekleşmemesi durumunda bu bedellerin şirket aktifinden düşülerek buna göre hesap yapılacağı kararlaştırılmış iken ve gerçekleşmeyen tahsilatlar ortaya çıkmışken davacının bunu hesaba dahil etmeyerek talepte bulunarak bu davayı açmasının iyi niyetle bağdaşmadığını, davacının diğer beyan ve iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davacının talebinin —— sözleşmenin yerine getirilmediğinden bahisle taşınmazların bedelinin tarafına ödenmesi talebi olduğunu, bu davalara bakmakla görevli mahkemelerin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu savunarak, davacıya yapılan fazladan ödemeler de dâhil olmak üzere her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davanın reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosyada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın hissedarı olduğu —— hisselerinin tamamını—— yevmiye numaralı sözleşme ile şirketin diğer hissedarı davalı—– sattığını, satış bedelini tamamen aldığını ve müvekkilini ibra ettiğini beyanla, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Asıl dava, limited şirket pay devrinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkin, birleşen dava ise itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
——sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine —- tahsil edilen alacaktan payına düşen ——– asıl alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Dava dışı hisse devri gerçekleşen — getirtilerek dosyamız arasına alınmış, yapılan incelemesinde, devir öncesinde şirketin ortaklarının——- olduğu, davacının hissesini davalıya devrettiği görülmüştür.
—-plakalı aracın tescil kaydında;——— adına kayıtlı iken hisse devir sözleşmesinden sonraki gün —— tarihli araç satış sözleşmesiyle davacı —— devir işlemi yapıldığı görülmüştür.
Mahkememizce ——- talimat yazılarak bilirkişi raporu alınmış, raporda özetle; ————- niteliğindeki taşınmazın tapuda —- hissesinin ——-hissesinin ————adına kayıtlı olduğu, taşınmazın çok çabuk gelişen——- yer aldığı, taşınmazın tercih edilen ——– yer aldığı, taşınmazın eğiminin sıfır olduğu, üzerine her türlü yapı yapılmasına elverişli olduğu ve taşınmaz üzerinde herhangi bir yapı ve ağaç bulunmadığı, çimen ve çalılık olan boş arsa olduğu, taşınmazın bulunduğu yer ve konumu itibarı ile çevrede emsal arsa alış – satış serbest piyasa rayiç bedellerine göre arsanın —– fiyatının keşif tarihi itibariyle —– olacağı ve dava tarihi itibariyle taşınmazın ———— olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce mali müşavirden alınan bilirkişi kök ve ek raporlarında özetle; davacının hisse devir sözleşmesi ve protokolleri sonucunda davalıdan alacağının olup olmadığının tespiti amacıyla dava dışı şirketin defterleri üzerinde incelenme yapılmış, dava dışı şirketin ticari defterlerinin usulüne uygun olduğu ve lehine delil kuvvetinin bulunduğu, dava dışı şirketin taraflar arasındaki protokole konu borçlu şirketlerden olan —– toplamda —- karşılığında —- tahsilât gerçekleştirdiği, yine taraflar arasındaki protokole konu——– Parselde kayıtlı taşınmazın satış bedelinin tahsilâtının —– tarihinde—— olarak gerçekleşmesi sonrası ticari defterlere kaydedildiği, dava dışı—- dava dışı ——– tutarındaki alacağını mal alımı karşılığı tahsil edilmiş olmasına rağmen, tahsil edilmiş olan bu alacak tutarının yarısına tekabül eden ———— davacıya ödenmediği sonuç ve kanaatlerine varılmıştır.
Mahkememizce sözleşme hesap uzmanından alınan bilirkişi raporunda özetle; ek protokolün noterde akdedilmiş olan pay devri sözleşmesi ile aynı tarihte ——– akdedildiği, işbu ek protokolde, hisseleri devralacak olan davalı/alıcının hisse devir bedelini henüz ödememiş olduğu ve nasıl ödeyeceği hususlarının belirtildiği, tarafların ek protokolde bu hususları belirtmelerinden sonra, aynı gün notere düzenlettirdikleri pay devri sözleşmesinde, pay devri bedelinin tamamının davacı/satıcı tarafından tahsil edilmiş olduğu hususunda mutabakata varmış olmalarının hayatın olağan akışı ile bağdaşmadığı, notere düzenlettirilmiş olan pay devri sözleşmesinde yer alan “devir bedelini kendisinden nakden ve tamamen aldım” şeklindeki ifadenin, noterlerin devir sözleşmelerinde bu yönde bir kayıt konulmasını usul ile ilgili bir takım sebeplerden dolayı taraflardan istemesi nedeniyle konulmuş olduğu, bu nedenle de hisse devir bedelinin ödenmesi hususunda ek protokol hükümlerinin esas alınması gerektiği, ek protokolün, bedeli karşılığında pay devrinin yapılması taahhüdünü —— içeren bir çerçeve sözleşme niteliğinde, noterde düzenlenmiş olan pay devri sözleşmesinin ise, çerçeve sözleşmede taahhüt edilmiş —– pay devrinin gerçekleştirilmesine ilişkin tasarruf sözleşmesi niteliğinde olduğu, davacı/satıcının bu sözleşmeyle taahhüt etmiş olduğu pay devretme borcunu —– yerine getirmiş ve payları devretmiş olmasından sonra, davalı/alıcının, işbu çerçeve sözleşmenin——-noterde resmi şekilde düzenlenmediği için geçersiz olduğunu ile sürmesinin MK.md.2 anlamında hakkına kötüye kullanılmasını oluşturacağı, taraflar arasında akdedilmiş olan ek protokolün geçerli ve taraflar için bağlayıcı olduğu, davalı/alıcının, pay satımı/devri bedelini işbu ek protokolde belirtildiği şekilde ödemekle yükümlü (borçlu) olduğu kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Davacı vekili talep artırım dilekçesinde özetle; —– bulunan arsanın —– dava tarihi itibariyle toplam bedelinin ——— olduğunun ve bu taşınmaz üzerinde davadışı——- hissesinin olduğunun tespit edildiğini; bu tespitlere göre söz konusu taşınmaz bedelinin davadışı—- hissesine düşen kısmının —— olduğunu; bu nedenle sözkonusu taşınmazın bedelinden kaynaklanan alacak talebini — olarak arttırdıklarını ve bu taşınmazın satım bedelinin —- kısmının ödenmesine karar verilmesini talep ettiklerini beyan ederek artırdıkları —– üzerinden tamamlama harcını yatırmışlar, — bulunan taşınmazın satım bedeli,————- bulunan taşınmazın devrinden elde edilerek davacıya verilmekten imtina edilmesi dolayısıyla —–tahsil edilen cari hesap alacağından müvekkilinin payına düşen kısım olmak üzere asıl davada toplam——— alacağın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili beyanında, talep artırım ve dava dilekçeleri doğrultusunda asıl davanın ve birleşen davanın kabulünü talep etmiş, davalılar vekili ise, noterde yapılan sözleşmenin resmi senetle ve protokolden daha sonra yapılması nedeniyle geçerli olduğunu, davacının müvekkilini ibra ettiğini belirterek davacının taleplerini kabul etmediklerini, davanın reddini talep ettiklerini beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamından, davanın limited şirket hisse devir bedeli ve hisse devir sözleşmesinde öngörülen bakiye bedelin tazminine ilişkin olduğu, davacının dava dışı şirketteki paylarının davalıya devredildiğine ilişkin herhangi bir uyuşmazlık olmadığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın payların devrine yönelik adi yazılı sözleşmenin mi yoksa noterde yapılan sözleşmenin mi geçerli olduğu dolayısıyla pay devrinden dolayı bakiye bedel alacağının bulunup bulunmadığı noktasında toplandığı, taraflar arasında önce —— sözleşmenin imzalandığı, bu sözleşmenin tarafların kabulünde olduğu, iş bu adi yazılı sözleşmeye göre, davacının dava dışı şirketteki hisselerini davalıya devrettiği, protokol ile davalıya ait olup tapuda davacı —- tescilli bulunan ——- adet dairenin davacıda kalacağı, bu dairelerin davacıda kalacak olması ve yapılacak ödemeler sebebiyle şirket hisselerinin nominal değer üzerinden devredileceği, devir karşılığında davalı —–dairenin haricinde hisse devir bedelinin —– kısmını protokolde belirtilen bono ve çekler ile ödeyeceği, hisse devir bedelinin ———kısmını, Protokol’de belirtilen otomobili davacıya noterde satıp devretmek suretiyle ödeyeceği, yine hisse bedelinin bir kısmını Protokol’de belirtilen ——-bulunan dairenin —– satılması halinde satış bedelinin yarısının davacıya ödenmesi suretiyle ödeyeceği, hisse bedelinin bir kısmını, Protokol’de belirtilen ve —– bulunan arsanın——– içinde tapuda davacıya devredilmesi suretiyle ödeyeceği, hisse devir bedelinin —— kısmını ise davadışı——olan alacaklarının tahsili halinde tahsil edilen alacak tutarının yarısını davacıya ödeyeceği, bunun karşılığında davacının şirketteki hisselerini davalıya devredeceği, davacıya yapılacak —– ödemenin —– vadeli —- bedelli bono, —- vadeli —–bedelli bono,—— vadeli ——bedelli bono,—– vadeli —- bedelli bono, —– vadeli —–bedelli çek, —– vadeli —– bedelli çek,—– vadeli —- bedelli çek, — vadeli ——— bedelli çek ile yapılacağının kararlaştırıldığı ve devirden sonra davacıya cirolanan senetlerin vadesinde ödendiği, her ne kadar davalı vekili taraflar arasında imzalanan —– tarihli ön protokolün geçersiz olduğunu, aynı gün daha sonra yapılan hisse devir sözleşmesi ile devir bedelinin ——- olarak kararlaştırıldığı, davacının noterden yapılacak sözleşmede kararlaştırılan devir bedelini kabul ederek sözleşmeyi imzaladığı, bu bedelin de davacıya ödendiği, sözleşme ile davacının ——– şeklinde beyanı ile sözleşmeyi imzaladığı ve dolayısıyla davalıdan alacağı kalmadığı şeklinde savunma yapmış olsa da ——-bedelin adi yazılı sözleşmenin imzalanmasından sonra davacıya ciro edilen senetler ile ödendiği, bankaya yazılan müzekkereler ile senetlerin suretleri ve senetlerin kime ödendiğine ilişkin bilgilerin dosya arasına alındığı, bu hususun her iki tarafın da kabulünde olduğu, ciro eden olarak davalı —–teslim alan olarak davacı — bulunan senetlerin davalı tarafından davacıya verildiğinin anlaşıldığı, davalının ——– tarihli noter sözleşmesinin yapılması sırasında hisse devrine ilişkin tüm bedeli ödediğini iddia etmesine rağmen noter sözleşmesinin imzalanmasından sonra sözleşmede belirtilen —– bonoyu davacıya teslim ettiği, çek ve bono bedel ve tarihlerinin adi yazılı sözleşmedeki ödeneceği belirtilen çek bedel ve tarihleriyle uyumlu olduğu yine bu çek bedellerinin ödendiği konusunda davalı tarafın herhangi bir itirazının olmadığı, yani davalının çek ve bono olarak toplam —- ödedikleri, oysa noterde yapılan pay devri sözleşmelerinde toplam pay devir bedellerinin — olduğu, davalıların fazladan ödedikleri —– ilişkin herhangi bir beyanda bulunmadığı, yine —– plakalı aracın tescil kaydında; ——— adına kayıtlı iken hisse devir sözleşmesinden sonraki gün ———-araç satış sözleşmesiyle davacı —— devir işlemi yapıldığı, noterde yapılan sözleşmede araç devrine ilişkin herhangi bir ibare yer almadığı, açıklanan tüm bu nedenlerle ek protokollerle aynı gün sonraki saatlerde noterde yapılan sözleşme, adi yazılı sözleşmeden üstün olsa da tarafların iradelerine bakıldığında adi yazılı sözleşme hükümlerinin uygulandığı, aksi takdirde davalıların fazladan yaptıkları ödemeye bir açıklama getirmedikleri yine adi yazılı sözleşme uygulanmamış olsa ve noterdeki sözleşme geçerli olsa davacıların noterdeki sözleşmeden sonra —— tarihinde adi yazılı sözleşmeye göre aracı devretmelerinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu dolayısıyla tüm bu açıklanan nedenlerle taraflar arasında adi yazılı sözleşme hükümlerinin geçerli olduğunun anlaşıldığı, dolayısıyla asıl davada davalının hisse devrine karşılık devretmeyi taahhüt ettiği —- bulunan arsanın —– bedelinin dava dışı şirketin payına denk gelen —– taşınmazın devrinin taahhüt edildiği ek protokol tarihinden —- gün sonraki tarih olan ——tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davacıya ödenmesine, —–bulunan dairenin — karşılığında tahsil edilen —-bedelinin yarısına tekabül eden — taleple bağlı kalınarak —– davacının davalıya çektiği —- tarihli noter ihbarnamesinin davalıya tebliğ edildiği tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davacıya ödenmesine, dava dışı —- tahsil edilmiş olan —- alacağın yarısına tekabül eden —– davalıya gönderilen ihbarnamede bu alacak talep edilmediğinden dava tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davacıya ödenmesine; birleşen dava da ise; dava dışı —– dava dışı——tutarındaki alacağı mal alımı karşılığı tahsil edilmiş olmasına rağmen, tahsil edilmiş olan bu alacak tutarının yarısına tekabül eden ——-davacıya ödenmediği anlaşıldığından ve bu alacak yönünden davalı temerrüde düşürülmediğinden takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar vermek gerekmiştir. Açıklanan nedenlerle asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın ise kabulüne yönelik aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. ———-
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-Asıl dava yönünden davanın KISMEN KABULÜNE,
1——- tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2—– tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3——dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
5-Asıl davada karar harcı 15.697,13 TL’den davacı tarafça 2.599,84 TL peşin harç ve 1.359,00 TL tamamlama harcı olarak yatırılan toplam 3.958,84 TL harcın mahsubu ile bakiye 11.738,29 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
6-Asıl davada davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 29,20 TL başvuru, 2.599,84 TL peşin nispi harç, 1.359,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 3.988,04 TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
7-Asıl davada davacı tarafından yapılan 732,70 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.050,00 TL talimat masrafı, 1.600,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 3.382,70 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 3.353,51 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Asıl davada davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9-Asıl davada davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 24.535,48 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Asıl davada davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen ve reddedilen miktarı geçmemek üzere 2.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
B-Birleşen dava yönünden davanın KABULÜNE,
1-Davalının —— Sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazının iptaline, takibin 29.326,50 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
2-Alacak likit olmakla hüküm altına alınan 29.326,50 TL alacağın %20 si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Birleşen davada karar harcı 2.003,29 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 354,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.649,09 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Birleşen davada davacı tarafından peşin olarak yatırılan 354,20 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Birleşen davada davacı tarafından yapılan 31,40 TL ilk masraf, 118,50 TL tebligat gideri ve müzekkere gideri, olmak üzere toplam 149,90 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Birleşen davada davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 4.398,98 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Birleşen davada davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Asıl davada ve birleşen davada davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/11/2020