Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1206 E. 2018/531 K. 21.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/1206 Esas
KARAR NO : 2018/531

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 21/06/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili; müvekkilinin davalıya satıp teslim etmiş olduğu hazır beton karşılığında faturalar düzenlediğini, davalının 11.129,19 TL bakiye borcunu ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu, davalının itirazında faturalar ve sevk irsaliyelerinde belirtilen ürün miktarlarının örtüşmediğini ileri sürerek iade faturası düzenlediğini belirttiğini, ancak müvekkilinin söz konusu iade faturasından haberdar olmadığını ve faturanın müvekkilince kabul edilmediğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili; müvekkilinin davalıdan yüklü tutarda hazır beton satın aldığını ve aldığı malların bedelini ödediğini, davacıya bakiye borcunun olmadığını, müvekkilinin kendisine gönderilen faturalardan 9 adet faturayı ve sevk irsaliyelerini karşılaştırdığında irsaliyelerde yer alan ürün miktarının faturalarda yer alan ürün miktarından düşük olduğunu tespit ettiğini ve durumun davacıya e-posta ile bildirildiğini, iade faturası düzenlenerek davacı şirket yetkilisine teslim edildiğini, faturaya itiraz edilmediğini, davacı muhasebe sorumlusu tarafından gönderilen e-postada iade faturasının teslim alındığının ikrar edildiğini, davacının faturaya yasal sürede itiraz etmeyerek fatura içeriğini kabul ettiğini savunarak davanın reddini ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmıştır.
Dava konusu icra dosyası incelendiğinde, davacının davalı hakkında 23/09/2016 tarihinde cari hesaba dayalı olarak 11.129,19 TL asıl alacak üzerinden icra takibi başlattığı, davalının yasal sürede borca itiraz ettiği, iş bu davanın yasal 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafça sunulan e-posta yazışmaları incelenmiştir.
Mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan raporda özetle; davacının lehe delil vasfını haiz ticari defterlerine göre davacının takip tarihi itibariyle 11.129,19 TL alacaklı olduğu, davalının defterlerine göre 125,69 TL alacaklı olduğu, kayıtlar arasındaki farkın davalı tarafından düzenlenip davacı defterlerinde yer almayan 11.003,50 TL bedelli 24/11/2014 tarihli ….. nolu iade faturasından kaynaklandığı, uyuşmazlık konusu faturalar ve sevk irsaliyelerinin incelendiği, farklılıklar tespit edildiği, davacının 9.192,20 TL fazla fatura düzenlemiş olduğu, bunun yanında davalının iade faturasının tebliğine ilişkin belge sunulmadığı, e-posta yazışmalarının mahkemenin takdirinde olduğu belirtilmiştir.
Davalı vekili e-posta yazışmalarının dikkate alınması gerektiğini belirtmiş, davacı vekili ise iade faturasının dikkate alınmamasını istemiştir.
Dava, cari hesaptan doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı cari hesabı oluşturan faturalardan 9 adet fatura ve bu faturalara ilişkin sevk irsaliyeleri karşılaştırıldığında ürün miktarlarının aynı olmadığının, davacının fazla fatura düzenlediğinin tespit edildiğini, bu nedenle iade faturası düzenlendiğini savunmuştur. İspat yükü kendisinde olan davacı cari hesabı oluşturan tüm faturalara konu malların teslim edildiğini ispat etmelidir. Davacının düzenlemiş olduğu tüm faturaların her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu anlaşılmakla davacı teslime ilişkin iddiasını ispat etmiş sayılmalıdır. Tarafların kayıtları arasındaki fark davalı tarafından düzenlenip davacı defterlerinde kayıtlı olmayan …TL bedelli 24/11/2014 tarihli …. nolu iade faturasından kaynaklanmaktadır. Ancak davacı tarafından düzenlenen tüm satış faturalarını defterlerine kaydeden davalının bundan sonra fazla fatura düzenlendiği yönündeki savunmasına itibar edilemez. Kaldı ki iade faturasının davacıya tebliğine dair belge de sunulmamıştır. Davalı tarafça delil olarak e-posta yazışmalarına dayanılmış ise de söz konusu yazışmalar davacı tarafın kabulünde değildir, kaldı ki davacı adına yazışma yaptığı belirtilen şahsın davacı yetkilisi değil muhasebe sorumlusu olduğu belirtilmiştir. Ayrıca iade faturası 2014 tarihli olduğu halde e-posta yazışmaları 2016 tarihlidir. Açıklanan nedenlerle davalı savunmasına itibar edilmemiş ve sübuta eren davanın kabulüne, alacağın likit olması nedeniyle davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, davalının İstanbul Anadolu ….İcra Müdürlüğü’nün ……Esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın İPTALİNE, takibin devamına,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan 11.129,19 TL’nin %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3- Alınması gereken 760,23 TL karar harcından başlangıçta yatırılan 134,41 TL harcın mahsubu ile 625,82 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4- Davacı tarafça yatırılan 134,41 TL peşin harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 33,50 TL ilk dava masrafı, 110,00 TL tebligat ve müzekkere gideri ve 1000,00 TL bilirkişi olmak üzere toplam 1143,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.