Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1202 E. 2018/346 K. 19.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1202 Esas
KARAR NO : 2018/346

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
KARAR TARİHİ : 19/04/2018

İstanbul Anadolu …… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/206 esas 2016/297 Karar sayılı Görevsizlik kararı ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin ……….. Esas 2016/23 Karar sayılı Yargı Yerinin Belirlenmesine ilişkin kararı üzerine Mahkememize gelen Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketi ile sigorta ettiren ………. arasında …….. Sigorta sözleşmesi akdedildiğini, akdedilen sözleşme uyarınca ………. menfaatleri 01/07/2012 başlangıç, 01/07/2013 bitiş tarihli ……….nolu poliçe ile poliçede yer alan menfaat ve teminatlar dahilinde poliçe genel ve özel şartları kapsamında teminat altına alındığnıı……… tarihinde sürücü …….sevk ve idaresindeki…….. plakalı aracın direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu araç yolun solunda bulunan orta refüjdeki ağaca çarparak savrulduğunu, orta refüjde kalarak tek araçlı ve yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, iş bu kaza neticesinde müvekkili şirket sigortalısı ……….. yaralandığını, kaza esnasında yaralanan müvekkili şirket sigortalısı ……. tedavi giderleri toplamı 14.263,46 TL tuttuğunu, anılan poliçe kapsamında müvekkili şirket tarafından karşılandığını, davalı …da 611 sayılı kanunun 59’uncu maddesi ile değişik KTK’nun 98’inci maddesi “Trafik kazaları sesebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde kaynaklanan tedavi giderlerinden sorumlu olduğunu, bu nedenle dava konusu tedavi giderlerinin müvekkili şirket tarafından karşılanan ………. bu giderlerini …….Sigortalar Kurumundan talep ettiklerini, davalının borça vaki itirazının iptaline ve sevk icranın devamına % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kurum tarafından verilen sağlık hizmetleri ile ilgili olarak sağlık hizmeti sunucuları ve sağlık hizmeti alanlarının kuruma yönelik bu talep hakkınının özel sağlık sigorta poliçesi yada Mecburi Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesine istinaden, sigorta şirketlerine halefiyet yolu ile geçmesi mümkün olmadığını, kurumun genel sağlık sigortası kapsamında sağladığı sağlık hizmet bedelleri ile ilgili olarak sağlık hizmeti sunucularının ve sigortalıların kuruma karşı talep hakları hiçbir şekilde üçüncü kişilere, bu kapsamda zararı gideren sigorta şirketlere geçemediğini, 5510 Sayılı Kanun’a göre bir sağlık hizmeti sunucusunun sağlık hizmeti bedeli olarak kuruma karşı sahip olduğu alacağın devri, aynı Kanun’un 93/1 maddesiyle yasaklandığını, bu alacakların Türk Ticaret Kanunu’nun halefiyete ilişkin hükümlerine istinaden sigorta şirketine geçmesi ve kurumdan sigorta şirketi tarafından talep edilmesi mümkün bulunmadığını, davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle reddini, iş bu davada İş Mahkemelerinin görevli olduğunu, davanın görev yönünden reddinin gerektiğini, rücuen tazminat talebinin zamanaşımına uğradığını, davanın zamanaşımı yönünden reddinin gerektiğini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava; trafik kazası sonucu yaralanan dava dışı ………. davacı tarafça davacı ile dava dışı………. arasındaki ……. Sigorta Sözleşmesi hükümleri uyarınca yapılan tedavi gider ödemelerinin 2918 sayılı kanunun 98. Maddesi hükümleri uyarınca davalıdan rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkindir.
İstanbul Anadolu …………. İcra Müdürlüğü’nün 2015/3972 sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalı ve dava dışı ………. ……. AŞ aleyhine takip talebine tedavi bedelinin rücuen tahsili açıklamasıyla …….. TL asıl alacak, ………TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 17.811,15 TL alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Dava dışı sigortalı ……… ile ilgili olarak ………… A.Ş tarafından ………numaralı poliçe ile ………. Sigortası içinde sigortalanmış olup, poliçenin teminat süresi 01.07.2012-2013 tarihleri arasındadır.
Davalının zamanaşımı itirazında bulunduğu, KTK 109. Maddesine göre; “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar. Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir. Zamanaşımı, tazminat yükümlüsüne karşı kesilirse, sigortacıya karşı da kesilmiş olur. Sigortacı bakımından kesilen zamanaşımı, tazminat yükümlüsü bakımından da kesilmiş sayılır.
Motorlu araç kazalarında tazminat yükümlülerinin birbirlerine karşı rücu hakları, kendi yükümlülüklerini tam olarak yerine getirdikleri ve rücu edilecek kimseyi öğrendikleri günden başlayarak iki yılda zamanaşımına uğrar.
Diğer hususlarda, genel hükümler uygulanır şeklinde olup, kazanın meydana geldiği tarih 05.03.2013 tarihi olup, davacı tarafından Anadolu …… İcra Müd. Nün ……… E. sayılı dosyası ile 04.03.2015 tarihinde takip yapılmış olup, 05.05.2015 tarihinde İİK 67/1. maddesinde öngörülen 1 yıllık süre içinde itirazın iptali davası açılmıştır. KTK 109. Md. düzenlemesi tümüyle dikkate alındığında dava süresinde açılmış olup davalının zamanaşımı itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Taraflar iddia ve savunmaya ilişkin delillerini bildirmiş, belgelerini ibraz etmiş, celbi gerekli kayıt ve belgeler ilgili yerlerden celp edilmiştir.
Davaya konu olayda ödeme yapılan ……….ın 05/03/2013 tarihinde sürücü ……… sevk ve idaresindeki ……. plakalı aracın direksiyon hakimiyetini kaybedilmesi sonucu araç yolun solunda bulunan ota refüjdeki ağaca çarparak tek taraflı olarak kazaya sebebiyet verdiğinden kusur incelemesi yapılmasına gerek görülmemiştir.
Mahkememizce bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
Bilirkişi heyeti raporunda; Davacı sigortalısının………. Hastanesinde ameliyat olduğu, hastane belgelerinden hastanenin anlaşmalı hastane kapsamında olduğu, davacı şirketin 22.03.2013 tarihli KDV dahil 14.263,46 TL miktarlı fatura bedelinin tamamını ……… ait dekont içerisinde 29.05.2013 tarihinde ödemede bulunduğu, kaza tarihinin, KTK 98. Md.de yapılan 04.04.2015 tarihli 6645 sayılı değişiklik tarihinden önce olması dikkate alındığında ……. uygulama alanı olamayacağı, davacının ödediği tüm hastane masraflarını talep edebileceği, ancak Mahkemenin aksi düşüncede olması halinde …… tarifesine göre yapılan hesaplamanın 3.717,08 TL olduğu belirtilmiştir.
Davalı vekilinin rapora itirazı üzerine Mahkememizce itirazların değerlendirilmesi açısından ek rapor alınmıştır.
Bilirkişi ek raporunda; itirazları değerlendirmiş ve kök rapordaki düşüncelerini koruduklarını beyan etmişlerdir.
25/02/2011 tarihli resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6111 sayılı yasanın 59. Maddesi ile 2918 sayılı yasanın 98/1.maddesinde yapılan değişiklik ile ” trafik kazaları sebebi ile üniversitelere bağlı hastaneler ile diğer resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin ……tarafından karşılanacağı” hükmü getirilmiş ve böylece ZMMS tedavi giderlerinden doğan sorumluluk yasa ile tamamen SGK ya nakledilmiştir. Yasanın 98/2. Maddesinde sigorta şirketlerince SGK ya aktarılacak paylar belirlenerek sigorta şirketlerinin trafik kazasına bağlı tedavi giderlerinden sorumlulukları tamamen kaldırılmıştır.
Davaya konu ödemeye yol açan trafik kazası 05/03/2013 tarihinde meydana gelmiş olup, her ne kadar…….. aracın maliki ve işleteni olsa da…….. tarafından üstlenilen trafik kazalarında ilgililere sunulan sağlık hizmeti, zarar görenin kusuru, zarar görenin herhangi bir sosyal güvencesi olup olmadığı, ya da araç işletenin zarardan sorumlu olup olmadığı dikkate alınmaksızın tamamen sosyal fayda üzerine oturtulmuş bir sorumluluk olarak düzenlediği, 5510 sayılı Kanunun 60. Md. gereğince tüm yurttaşların maddenin muhtelif bentleri kapsamında genel sağlık sigortalısı oldukları, KTK 98. Md. konusu trafik kazası mağdurlarının da kurum yönünden Genel Sağlık Sigortalı sayıldıklarına ilişkin madde düzenlemesi de dikkate alındığında, kurum sorumluluğunun zarar görenin kusuru ve sıfatına (malik ya da 3. Şahıs) bakılmaksızın, trafik kazasında yaralanması şartıyla başladığını tereddütsüz ortaya koyduğu dolayısıyla tedavisi ile ilgili belgeye bağlı faturalandırılmış giderlerin rücuen ………. Başkanlığından talep edilebileceği, yasadaki düzenleme biçimi itibari ile bu sorumluluk yaralananın kusurundan bağımsız olarak tüm zarar yönünden geçerli olduğu, (Emsal; Yargıtay ……….. Hukuk Dairesi’nin 2014/9600 Esas 2016/11753 karar sayılı 20.12.2016 tarihli kararı), davacı 06.03.2013 tarihinden takibin yapıldığı 04.03.2015 tarihine kadar avans faizi talep etmiş ise de, sunulan ödeme dekontuna göre tedavi gideri ödemesinin 29.05.2013 tarihinde yapıldığı,………… Başkanlığına gönderilen rücu yazısının 02.09.2014 tarihinde tebliğ edildiği ve 12.09.2014 tarihine kadar ödeme yapılması konusunda süre verilmiş olmakla davalının 12.09.2014 tarihinde temerrüde düştüğü, davacı tarafın temerrüt tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz talep edebileceği, bilirkişi raporunda işlemiş faizin hesaplandığı, hesaplamanın doğru olduğu anlaşıldığından davalının İstanbul Anadolu ……… İcra Müdürlüğünün 2015/3972 E. Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın 14.263,46 TL asıl alacak, 719,71 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 14.983,17 TL yönünden iptaline, işlemiş faize ilişkin bakiye talebin reddine, asıl alacağı takip tarihinden itibaren yıllık %10,5 oranında ve değişen oranlarda ticari avans faiz işletilmesine, Alacak yargılamayı gerektirdiğinden ve likit olmadığından inkar tazminat talebinin reddine ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-Davalının İstanbul Anadolu …………. İcra Müdürlüğünün 2015/3972 E. Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın 14.263,46 TL asıl alacak, 719,71 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 14.983,17 TL yönünden iptaline, işlemiş faize ilişkin bakiye talebin reddine, asıl alacağı takip tarihinden itibaren yıllık %10,5 oranında ve değişen oranlarda ticari avans faiz işletilmesine,
2-Alacak yargılamayı gerektirdiğinden ve likit olmadığından inkar tazminat talebinin reddine,
3-Davalı ………. harçtan muaf olduğundan karar ve ilam harcı taktirine yer olmadığına, davacı tarafça yatırılan 27,70 TL peşin harç, 215,11 TL nisbi harç olmak üzere toplam 242,81 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
4-Davalı ………. tarafından yapılan 17,50 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 2,80 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye giderin davalı SGK üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraftan 213,40 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.100,00 TL (2 ayrı bilirkişi) olmak üzere toplam 1.313,40 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gösterilerek 1.104,86 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen reddedilen miktar üzerinden 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa talep halinde iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı..