Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/905 E. 2018/303 K. 29.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/905 Esas
KARAR NO : 2018/303

DAVA : İtirazın İptali(Sebepsiz Zenginleşmeden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 29/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali(Sebepsiz Zenginleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili; dava dışı … A.Ş. firmasının 2 adet fatura nedeniyle müvekkilinden 34.391,16 TL alacaklı olduğunu, ancak bu tutarın sehven benzer ünvana sahip olan ve daha önce ticari ilişkide bulunulmuş olan davalı şirketin hesabına alacak olarak kaydedildiğini ve toplu ödeme şeklinde ödeme programı ile ödeme yapıldığından fatura bedellerinin davalı hesabına ödendiğini, ayrıca asıl alacaklı firmaya da ödeme yapıldığını, taraflar arasında ödeme yapılmasını gerektirecek ticari ilişki bulunmadığını, davalı şirkete durumun bildirilmesi üzerine paranın iade edileceğinin belirtildiğini, ancak iade edilmediğini, davalının bu şekilde sebepsiz zenginleştiğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı şirket yetkilisi; dava dilekçesinde bahsi geçen miktarın yetkilisi olduğu şirketin hesabına gönderilmemiş olması nedeniyle sebepsiz zenginleşmenin söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:Dava, sebepsiz zenginleşme iddiasından kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacının iddiasına ilişkin kanuni düzenleme TBK’nun 78 maddesinde ‘Borçlanmadığı edimi kendi isteğiyle yerine getiren kimse, bunu ancak, kendisini borçlu sanarak yerine getirdiğini ispat ederse geri isteyebilir.’ hükmü ile düzenlenmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmıştır.
Dava konusu icra dosyası incelendiğinde, davacının davalı hakkında 28/05/2014 tarihinde cari hesaba dayalı olarak 34.391,16 TL asıl alacak üzerinden icra takibi başlattığı, davalının yasal sürede borca itiraz ettiği, iş bu davanın yasal 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Dava dışı …. firmasına ait banka hesap dökümleri celp edilerek incelenmiştir.
Dava dışı …… firması tarafından davacıya kesilen faturalar incelendiğinde, 29/06/2013 tarihli 17.237,51 TL bedelli ve 10/08/2013 tarihli 17.153,65 TL bedelli açık faturalar olduğu görülmüştür.
Davacı tarafça sunulan ödeme dekontları incelendiğinde, davacının davalı hesabına 08/07/2013 tarihinde 17.237,51 TL ve 15/07/2013 tarihinde 17.153,65 TL yatırdığı görülmüştür.
Davalı ticari defterlerinin incelenmesi için talimat yazılmış, talimat raporunda özetle; davalının 2013 yılı defterlerinde dava konusu havale bedeline ilişkin kayda rastlanılmadığı, ayrıca dosyada havaleye ilişkin belgeye de rastlanılmadığı belirtilmiştir.
Davacı defterlerinin incelenmesine ilişkin raporda ise özetle; dava dışı …..a firması tarafından düzenlenen 2 adet faturanın davalı hesabına alacak kaydedildiği ve dekontlara göre davalıya fatura bedellerinin ödenmiş olduğu belirtilmiştir.
Davacı vekili rapora karşı beyanında davanın kabulü istemiştir, davalı her iki rapora karşı da beyanda bulunmamıştır.
Davalı şirketin banka hesap hareketleri celp edilerek incelendiğinde, davacı tarafça sunulan dekontlara konu tutarların davacı tarafından davalı hesabına yatırılmış olduğu görülmüştür.
Bunun yanında dava dilekçesinde dava hatalı yapılan ödemelerle ilgili sebepsiz zenginleşme iddiasına dayandırılmış ise de icra takibinin cari hesaba dayalı olarak başlatılmış olduğu ve iş bu davanın takiple sıkı sıkıya bağlı olduğu anlaşılmakla bu kez davalının 2012 ve 2013 yılları defterleri ve cari hesap ilişkisinin incelenmesi talebiyle yeniden talimat yazılmış, ek raporda özetle, taraflar arasındaki cari hesap bakiyesinin 25/01/2012 tarihli ödeme ile sıfırlandığı ve sona ermiş olduğu belirtilmiştir. Davalı, ek rapora karşı da herhangi bir beyanda bulunmamıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; dava konusu icra takibinin cari hesaptan doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılmış olduğu, ancak dava dilekçesinde esasen dava konusunun cari hesaptan doğan alacak iddiasından değil, davalıya sehven yapılan ödemeler nedeniyle sebepsiz zenginleşme iddiasından kaynaklandığının belirtildiği, Mahkememizce her iki yönden de inceleme yapıldığı, davacı tarafın, dava dışı ….. A.Ş. isimli bir firmanın davacı adına düzenlediği iki adet faturanın sehven benzer ünvana sahip davalı hesabına alacak kaydedildiğini ve fatura bedellerinin davalı hesabına da ödendiğini ileri sürdüğü, davalının kendi hesabına böyle bir ödeme yapılmadığını savunduğu, ancak davalının banka hesap hareketleri incelendiğinde dava konusu 2013 tarihli ödemelerin davacı tarafından davalı hesabına yapıldığının görüldüğü, davalı defterleri incelendiğinde taraflar arasındaki ticari ilişkinin 25/01/2012 tarihli ödeme ile sona erdiğinin ve bundan sonra taraflar arasında borç doğuracak başka bir kaydın bulunmadığının görüldüğü, dolayısıyla davacının davalıya borcu olmadığı halde sehven ödeme yaptığı ve bu şekilde davalının sebepsiz zenginleştiği yönündeki iddiasını ispat etmiş olduğu(aynı zamanda cari hesaba dayalı olarak alacaklı olduğunu da ispat etmiş olduğu), bunun yanında alacağın likit olması nedeniyle davacının icra inkar tazminatı talebinde de haklı görüldüğü anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, davalının İstanbul Anadolu……İcra Müdürlüğü’nün 2014/11091 Esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın İPTALİNE, takibin devamına,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan 34.391,16 TL’nin %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3- Alınması gereken 2.349,26 TL karar harcından başlangıçta yatırılan 415,42 TL ile icra dosyasına yatırılan 171,90 TL harcın mahsubu ile 1.761,94 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4- Davacı tarafça yatırılan 415,42 TL peşin harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 32,40 TL ilk dava masrafı, 255,70 TL tebligat ve müzekkere gideri, 509,00 TL talimat masrafı, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.797,10 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca 4.126,93 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. .