Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/899 E. 2020/536 K. 15.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/899 Esas
KARAR NO : 2020/536
DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 28/04/2015
KARAR TARİHİ : 15/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —–plakalı araç şoförü —- direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucunda yaralamalı trafik kazasına sebebiyet verdiğini, kazada sürücünün tamamen kusurlu olduğunu, kazada müvekkili şirket sigortalısı —- ağır şekilde yaralandığını, yaralının —- ve ülkemizde—–yapıldığını, ardından yurtdışına gittiğini ve uzun süre tedavi gördüğünü, tedavi giderlerinin (nakil dahil) müvekkili şirket tarafından ödendiğini, yapılan harcamaların toplamının — tuttuğunu, davalı aracın sigortasının —- yapılmış olduğunu, ancak bu şirkete yapılan müracaatlarda, tedavi giderlerinin 6111 sayılı yasanın geçici 1. maddesi gereğince —- tazmin edileceği gerekçesiyle reddedildiğini,—-yapılan başvuruların ise bu kurum tarafindan sonuçlandırılmadığını, bu sebeplerden dolayı öncelikle —– sorumlu bulunduğu miktarların ayrı ayrı tespiti ile limitleri dahilinde tespit edilen miktar ile sınırlı olmak üzere alacağın tahsil tarihindeki kur üzerinden —— tahsiline diğer davalı ile birlikte müştereken ve müteselsilen hüküm altına alınmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı —– vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkili mahkemede açılmamış olduğunu, davanın yetki yönünden reddini, trafik kazaları neticesinde açılacak maddi ve manevi tazminat davalarında haksız fiilin meydana geldiği yer mahkemelerinin yetkili olduğunu, kaza —- meydana geldiğinden davaya bakmaya yetkili mahkeme —- Mahkemeleri olduğunu, davanın yetki yönünden reddini, davacı tarafın talep etmiş olduğu rücuen tazminat talebinin zamanaşımına uğradığını ve davanın zamanaşımı yönünden reddini,————-tarihinde sonra verilen hizmetler başlıklı maddesinde; yabancı uyruklu kişilerin trafik kazalarına bağlı tedavilerinin devamını yabancı ülkelerde sürdürmeleri halinde yurtdışında verilen hizmetlerin bedelinin —– karşılanmayacağı hükmü gereği sorumlu olmadıklarını, haksız ve hukuka aykırı açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ——— vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı vekili tarafından dava dilekçesinin delil listesinin ekinde yer alan deliller taraflarına tebliğ edilmemi ş olduğunu, dava konusu alacağın zamanaşımına uğramış olduğunu, davanın bu nedenle de reddini, davacı vekili tarafından—— tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucunda oluştuğu iddia edilen maddi tazminatın tahsili amacı ile müvekkili şirket ve diğer davalılar aleyhine huzurda görülmekte olan davanın ikame edildiğini, davaya konu —–nezdinde —— tarihleri arasında sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin poliçeye müstenit müşterek müteselsil sorumluluğu poliçe limitiyle sınırlı olup, keza masraf ve vekalet ücreti sorumluluğu da bu miktara isabet eden oranlarda sorumlu olduğunu————– geçtiğini, sigortalı sürücünün alkollü olması nedeni ile davanın sigortalı savaş yerlikaya’ya ihbarını, davanın reddini, Yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, —-şirketi tarafından, —-gerçekleşen trafik kazası nedeniyle yaralanma sonucunda tedavi gideri, hasta nakil ücreti, nakil ile ilgili hekim desteği ve yol desteği giderlerinin rücuen tazmini istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir.
Her ne kadar davalı—- mahkemelerinin görevli olduğunu ileri sürmüşse de, trafik kazasından kaynaklı sigorta şirketi ile birlikte araç maliki, sürücüsüne ve diğer sorumlulara karşı açılan davalarda Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olması nedeniyle davalı —–vekilinin görevsizlik itirazının reddine karar verilmiştir.
——— sayılı kararında da belirtildiği üzere, üye devletlerin teminattan muafiyetine ilişkin ———— —— dava açmaları halinde teminat göstermekten muaf oldukları belirtildiğinden davacının teminat göstermek zorunda bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davalı —-vekili süresinde yetki itirazında bulunarak yetkili mahkemenin—— mahkemelerini olduğunu ileri sürmüşse de davalı sigorta şirketinin merkezinin mahkememiz yetki sınırları içerisinde olduğu, trafik sigortasından kaynaklı davalarda sigorta şirketinin merkezinin bulunduğu yerde de açılabileceğinden davalı —–yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı —– vekili ve davalı —–vekili zamanaşımı definde bulunmuş olsa da ———– ilamında vurgulandığı üzere; “sigorta rücu davalarında zamanaşımı, halefiyet ilkesi açısından sigorta ettireni zarar veren aleyhine açacağı davanın zamanaşımı süresi tabi olup, aynı tarihte başlayacağı “, eylemin aynı zamanda suç teşkil edip kazanın——tarihinde meydana geldiği, uzamış ceza zamanaşımının uygulanması gerektiği, ceza zamanaşımı süresinin 8 yıl olup KTK 109/2 maddesi de gözetilerek dava tarihi itibariyle zamanaşımı süresi dolmadığından zamanaşımına yönelik itirazların reddi ile yargılamaya devam olunmuştur.
Tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Davalı sigorta şirketinden hasar dosyası, poliçe, ——-yazı cevabı, davacı sigorta şirketi tarafından dava dışı sigortalısının tedavisine ilişkin belgeler ve tercüme evrakları dosyamız arasındadır.
Mahkememizce kusur durumunun tespiti amacıyla trafik bilirkişisi——alınan kusur raporunda; davalı sürücünün kazanın meydana gelmesinde % 100 oranında kusurlu olduğunun belirtilmiştir.
Bilirkişi —- tarafından hazırlanan kök raporda özetle; davacı—— vatandaşı olup, turist olarak bulunduğu —- tarihinde trafik kazası geçirdiği, ilk olarak ——- götürüldüğü, her iki uylukta giriş ve çıkış yerleri olan boru parçası bulunduğu, sol uyluk ve bacakta ödem, sağ femur kırığı bulunduğu, acilen operasyona alındığı, takip ve tedavisi devam ederken —- tarihinde ambulans uçakla ülkesine götürüldüğü, —görmüş olduğu tedavi ve — transfer bedeli olarak toplam tedavi ve yol giderlerinin — olduğu; —yapılan tedavisine ait ——– ve esaslarına göre —- sorumluluğunda bulunduğu, bu faturadan geriye kalan miktar ve diğer faturalardaki tedavi ve yol giderlerinden —– sorumlu olmadığı belirtilmiştir.
Mahkememizce davacı vekili, davalı sigorta vekili ve davalı—- rapora itirazlarının değerlendirilmesi açısından doktor bilirkişi —– rapor alınmıştır.
Bilirkişi —- tarafından hazırlanan ek raporda özetle: —- giderinin tümünün mü, yoksa — kapsamında tespit edilen kısmının mı —-olduğu hususunun mahkemenin takdirinde olduğu, —- bulunan kısmın kök raporda belirtilen hususların aynen geçerli olduğu belirtilmiştir.
Şirket sigortalısı dava dışı —- geçirdiği trafik kazası sonucu yaralanması ile illiyetinin bulunup bulunmadığı ve yaralanmaya uygun olup olmadığı hususunda doktor bilirkişi — 2. Ek rapor alınmıştır.
Bilirkişi — tarafından hazırlanan 2.ek raporda özetle: Davacı——- olarak bulunduğu —- tarihinde geçirdiği trafik kazası sonucunda — olduğu tedavi ve —- — transfer bedeli olarak toplam tedavi ve yol giderlerinin —-olduğu; söz konusu tedavi ve yol giderlerinin yaralanmasının tedavisi ve —- nakli ile uyumlu bulunduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından, davalı —–maliki-işleteni ve davalı —- sürücüsü olduğu —- plakalı araçle sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu araç içinde yolcu olarak bulunan davacının sigortalıs———– gideri ve masrafı —– hasta nakil ücreti ve nakil ile ilgili hekim desteği ve yol desteği olmak üzere toplam —– harcama yapıldığı, söz konusu tedavi giderlerinin davacı sigorta şirketi tarafından karşılandığı, davacının, ödediği tedavi giderlerini rücuen davalılardan talep ettiği, davalı —-tarihleri arasında ———gideri teminatı da sağlamak suretiyle davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı olduğu, —– plakalı araç davalı —– idaresinde iken sürücünün direksiyon hâkimiyetini kaybedip tünel içindeki metal bariyerlere çarpması sonucunda araçta bulunan dava dışı —–ağır yaralandığı, sürücünün alkollü olarak direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu oluşan kazada davalı sürücünün kazanın meydana gelmesinde % 100 oranında kusurlu olduğu, ilk tıbbi müdahalenin —- yapıldığı, daha sonra davacı sigortalısını — götürüldüğü ve tedavisinin—– devam ettiği, davalı sigortacının trafik sigortasını sağladığı aracın sürücüsü, tek taraflı, yaralamalı trafik kazasının vukuunda asli ve tam kusurlu bulunduğundan, davalı sigorta şirketinin turist olarak —-vuku bulan kazada ağır yaralana———–tarafından düzenlenen 2. Ek raporunda söz konusu tedavi ve yol giderlerinin dava dışı sigortalının yaralanmasının tedavisi ve —- nakli ile uyumlu bulunduğu, bu tedavi masraflarının —– olduğunun belirtildiği, tedavi giderleri konusunda talep edilen miktarda fazlalık olmadığı, uyuşmazlığın tedavi giderinden kimin sorumlu olduğu hususunda toplandığı anlaşılmıştır.
Davalı —– yurtdışında yaşaması nedeniyle—–henüz tebligat yapılamadığı, davanın açılış tarihi, geldiği aşama, dosyanın tamamlanmış oluşu ve hakkaniyet gözetilmek suretiyle davalı —– yönünden dosyanın tefriki ile mahkememiz ayrı bir esasına kaydedilmesine karar verilerek diğer davalılar hakkında karar verilmiştir.
Davalı sigorta şirketi ————- —– tarihinde sonra verilen hizmetler başlıklı maddesinde; yabancı uyruklu kişilerin trafik kazalarına bağlı tedavilerinin devamını yabancı ülkelerde sürdürmeleri halinde yurtdışında verilen hizmetlerin bedelinin —— tarafından karşılanmayacağı hükmü gereği sorumlu olmadıklarını beyan ettiği anlaşılmıştır.
Karayollarına çıkan her motorlu vasıta, 3. şahısların malına ve canına verebilecekleri zararlara yahut da bir şeyin zarara uğratılması ihtimaline karşı bir sigorta akdi yapmak zorundadır. Bu husus 2918 Sayılı KTK. md.91-f.1’de “işletenlerin bu Kanunun 85. maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur” şeklinde belirtilmiştir.
Nitekim Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (Trafik Sigortası) Genel Şartlarının, Sigortanın Kapsamı ile ilgili A-1 maddesinde de; “Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” denmektedir.
——–, rizikonun gerçekleşmesi halinde sigortacının ödeyeceği tazminat, 2918 Sayılı Kanun’un 91. Maddesinin yollamasıyla aynı Kanun’un 85. maddesine göre belirlenir. Buna göre; sigortacı; sigorta ettiren işleten tarafından, motorlu aracın işletilmesi sırasında ortaya çıkan maddi zararlar ile kişinin yaralanması veya ölmesi gibi bedeni zararlardan sorumludur. Kişinin bedenine gelen zararlarda tedavi giderlerinin ödenmesine ilişkin koşullar 98. maddede, diğer tazminat ve giderlerin ödenmesi esasları ise, 99. maddede açıklanmıştır.
Trafik kazası nedeniyle sağlık hizmet sunucularınca verilen tedavi hizmet bedellerinin tamamının, —- tarafından karşılanması esasının getirilmesi amacıyla, ——tarihinde yürürlüğe giren 6111 Sayılı Kanun’un 59. maddesinde, “trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın — tarafından karşılanacağı”, Yasa’nın geçici 1. maddesi ile de “Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin ——tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59. maddesine göre belirlenen tutarın % 20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve —–yükümlülüklerinin sona ereceği” öngörülmüşse de ————–, yabancı uyruklu kişilerin trafik kazalarına bağlı tedavilerinin devamını yabancı ülkelerde sürdürmeleri halinde yurtdışında verilen tedavi hizmetlerinin bedelinin ——karşılanmayacağı açıkça düzenlendiğinden, dava konusu tedavi giderinden davalı — sorumlu olmaması yönünden davalı SGK yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiştir—-
Davalı trafik sigortacısı —– primini tahsil etmek suretiyle düzenlediği poliçe ile üzerine aldığı mesuliyet çerçevesinde trafik sigortasını sağladığı araç maliki —- veya sürücüsü—–sebep olduğu ve asli kusurlu bulunduğu trafik kazası nedeniyle yaralanan 3. şahsın —- uğradığı cismani zararın telafisinden, mağduriyetinin giderilmesi için tedavi ve buna bağlı giderlerinin karşılanmasından sigortalısı ve araç sürücüsü ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu(2918 sayılı ktk Md.88) anlaşılarak doktor bilirkişi —- tarafından düzenlenen 2. Ek raporda davacı tarafından talep edilen ——- tedavi giderinin sigortalı için ödenen işlemlerle uyumlu olduğu belirtildiğinden raporun sadece bu yönü dikkate alınmak suretiyle açıklanan nedenlerle —– davalı —yönünden kaza tarihi olan— tarihinden, davalı — yönünden ise; davacı tarafından davalı sigorta şirketine —- tarihinde yapılan başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü sonrası —- tarihinde temerrüde düştüğü anlaşıldığından —- tarihinden itibaren söz konusu paranın yabancı para olması nedeniyle 3095 sayılı kanunun 4/A maddesi uyarınca işleyecek faizi ile birlikte davalılar ———müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. —————
H Ü K Ü M :
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1—– yönünden kaza tarihi olan —tarihinden, davalı —- yönünden temerrüt tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/A maddesi uyarınca işleyecek faizi ile birlikte davalılar —– müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2—— yönünden davanın reddine,
3-Davalı ———yönünden dosyanın tefriki ile mahkememiz ayrı bir esasına kaydedilmesine,
4-Karar harcı 6.468,94 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.597,76 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.871,18 TL harcın davalıla——müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.597,76 TL peşin nispi harç, 27,70 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 1.625,46 TL harcın davalılar—– tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 1.119,60 TL tebligat, müzekkere gideri, yurtdışı tebligat masrafları, fotokopi masrafı, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti (2 farklı bilirkişi) olmak üzere toplam 2.319,60 TL yargılama giderinin davalılar——-tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davalılar —– tarafından yapılan 20,00 TL yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı —-tarafından yapılan 150,00 TL yargılama giderinin davacı taraftan alınarak davalı —-verilmesine,
9-Davalı —- tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
10-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 12.946,48 TL vekalet ücretinin davalılar —-, davalı —- tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
11-Davalı —- kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı —-verilmesine,
12-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı — vekilinin yüzüne karşı, davalılar ————- yokluğunda kararın tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/10/2020