Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/670 E. 2019/103 K. 22.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/670 Esas
KARAR NO : 2019/103

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/04/2015
KARAR TARİHİ : 22/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 13.06.2014 tarihinde —– yakınlarında davalılardan —– Şti —- plakalı araç ile müvekkili …’un içerisinde yolcu olarak bulunduğu —– plakalı araçların karıştığı kaza sonucu müvekkili ağır şekilde yaralandığını, kazadan sonra görevlilerce tutulan tutanağa göre —– —–.– ne ait ——plakalı araç sürücüsü 8/8 oranda tam kusurlu görüldüğünü, kazada kusurlu —————— plakalı araç 08/07/2013/08.07.2014 tarihler arası — nolu karayolları zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesiyle sigortalı olduğunu, müvekkili kazada başında ve belinde yara aldığını bel kimiğinde çatlak ve açılma olduğunu, bir dizi ameliyat geçirdiğini, müvekkilinin Adli Tıp Kurumuna sevkini kalıcı şekilde sakat kaldığını beden gücü kaybı maddi zararı oluştuğunu trafik kazası bedensel zarar nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 6100 sayılı yasanın 107. maddesine göre belirlenecek maddi tazminat miktarına ileride artırmak kayıt ve koşulu ile şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan ve 40.000,00 TL manevi tazminat bedelinin olay tarihinden itibaren kusurlu araç ticari olduğundan % 12 ve artan oranda avans faizi ile birlikte sigorta hariç diğer işleten davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı ….———- vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı —- ——– çalışanı olduğunu, alt işverenlik ilişkisi içinde şirket işlerinde çalıştığını, sözleşme uyarınca iş kazaları hakkında talep edilen tazminat ve benzeri durumlar hakkında —- muhatap olarak kabul edilebileceği tahhüt edildiğini bu sözleşme kapsamında şirketin sorumluluğu bulunmadığını, olay yeri kazanın oluştuğu üst geçit azami yüksekliği standartlara uygun olmadığı yüksekliğin kanuni sınırlardan daha düşük olması nedeniyle müvekkil şirkete isnat edilmesi hakkaniyete uygun olmadığı, bu bağlamda kazanın muhatabın ilgili belediyenin oması gerektiğini olay yerinde gerekli trafik işaret ve levhaların olmadığını, davacının kaza sonrasi 13.06.2014-20.06.2014 tarihler arası istirahat ettiği 1 ay sonra çalışmaya başladığını, davacının maddi ve manevi zararın olduğu söz etmekte inandırıcı bulunmadığı, olay sonrası davacıya gerekli maddi her türlü yardımda bulunulmuş sağlık giderleri ————— karşılandığından sonuçta haksız ve hukuka aykırı davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ….———— vekili cevap dilekçesinde özetle;13/06/2014 tarihinde maluliyetle sonuçlanan yaralamalı trafik kazasına karıştığını belirttiği ——– plakalı araç 08/07/2013 başlangıç 08/07/2014 bitim tarihleri arasında —– numaralı sigortası ile müvekkil şirkete sigorta ettirildiğini davacı vekilinin dilekçesinde kaza sebebiyle müvekkilinin yaralandığını neticesindede geçici ve sürekli iş göremezliğe maruz kaldığını belirttiğini ancak manevi tazminat talepleri poliçe teminatı kapsamı dışında olduğunu davacı vekilinin usul ve yasaya uygun olarak manevi tazminat talebinin diğer davalıya yönettiğini, davacı vekilinin geçici ve sürekli iş göremezlikten doğan zararlar ile ilgili maddi tazminat talebi kabul anlamına gelmediğini ,maluliyet oranı konusunda heyet raporu alınmasını,davacı vekilinin kaza tarihinden itibaren avans faizi talebinde yasal isabet bulunmadığını, davanın haksız fiil esasına dayanmakta olduğunu davacı ile müvekkil sigorta şirketleri arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığını,davanın reddini, kaza tarihinden itibaren avans faizi talebinin reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya tahmili talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış olmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları incelenmiş, davalı ……Ltd. Şti’nin görev itirazında bulunmuş ve davacının çalışanları olması nedeniyle İş Mahkemelerinin ve Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğunu belirtmiştir. Sigorta şirketleri işle birlikte araç maliki ve sürücüye karşı açılan davalarda ticaret mahkemelerinin görevli olması nedeniyle görev itirazının reddine karar verilmiştir. İlk itirazlar incelenerek tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek yargılamanın ön inceleme aşaması bitirilmiş, HMK.nun 142.maddesi kapsamında hak düşürücü süre ve zaman aşımı itiraz ve def’i yönünden davanın incelemesine geçilmiştir.
Davacıya ait hastane kayıtları, sigorta şirketinden hasar dosyası, soruşturma dosyası, araç tescil kayıtları, davacının ekonomik sosyal durum araştırma sonucu, Sgk yazı cevabı getirtilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Adli Tıp Kurumu’ndan alınan 13/02/2017 tarihli ve ——– karar sayılı maluliyet raporunda; davacının maluliyetine neden olacak düzeyde olmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı belirtilmiştir.
Davacı vekili ATK raporuna karşı, dava dilekçelerinde bedensel zarar nedeniyle maddi manevi tazminat talep ettiklerini, maddi tazminat taleplerinin geçici işgöremezlik talebini de içerdiğini, bu hususta———-rapor alınmasını talep ve beyan etmiştir.
Mahkememizce ATK raporunda geçici iş göremezlik süresi değerlendirilmediğinden geçici iş göremezlik süresinin tespiti ve ayrıca davacının sürekli malul kalıp kalmadığı hususunun yeniden değerlendirilmesi talep edilmiştir.
Adli Tıp Kurumu’ndan alınan 18/01/2018 tarihli ve 32 karar sayılı maluliyet raporunda; davacının maluliyetine neden olacak düzeyde olmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 10 güne kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
Davacı vekili ATK raporunu kabul etmediklerini, ——– davacının muayene edilmesi suretiyle rapor alınmasını talep etmiştir.
Kusur durumunun belirlenmesi için trafik bilirkişisinden rapor alınmıştır. Trafik bilirkişisi raporunda özetle; Davalı … şirketine sigortalı aracı kullanan dava dışı ——————– % 75 oranında, davacı …’un yolcu olarak % 25 müterafik kusurunun olduğu belirtilmiştir.
Taraflar kusur raporuna itiraz etmiştir.
Tarafların kusur raporuna itirazlarının değerlendirilmesi açısından kusur bilirkişisinden ek rapor alınmıştır.
Kusur ek raporunda özetle; olay tekrar değerlendirildiğinde; davalılardan———————-ait — plakalı araç sürücüsü dava dışı —– aracın yükselti boyutunu göz önüne almadan (trafik işaret levhalarla yükselti boyutu belirlenmesine rağmen) tren üst geçidi alt tünele giriş yaptığı sırada aracın ön yükselti kasa kısmının köprü tünel giriş üst beton arma kısmına çarptığı, çarpma etkisi ile aracın geri teperek geri gelme ile arkasında aynı yöne gitmek üzere kendisini takip eden dava dışı sürücü ——– sevk ve idaresindeki — plakalı aracın ön kısmına aracın arka kısmı ile çarpması durumunda dava dışı sürücü —————— % 100 kusurlu olduğu, davacının aynı araç içerisinde yolcu olarak bulunduğu, dava dışı sürücünün dikkatsiz ve tedbirsiz araç hızını kesmeden köprü üst tavan kısmına sert çarpma darbesi ile araaç içerisinden ileri ve geri geliş çarpma etkisi ile yaralandığı, davacı yolcunun emniyet kemeri takmış olsa dahi yaralanma olayının mümkün olabileceği, kaza karşısında alabileceği herhangi bir koruma tedbiri mümkün olmadığından davacının kazanın meydana gelmesinde herhangi bir müterafik kusurunun bulunmadığı belirtilmiştir.
Davacı tarafın talep edebileceği bir tazminat olup olmadığı ve varsa miktarının tespitiyle aktüer bilirkişinden rapor alınmıştır.
Aktüer bilirkişisi raporunda; davalının % 100 oranında kusurlu olma durumuna göre hesaplama yaptığını, davacıya davalılar ve ———— tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığı, davacının geçici iş göremezlik zararının 288,46 TL olduğu belirtilmiştir.
Davalı … vekili; geçici iş göremezlik zararından sorumlu olamdıklarını beyan etmiştir.
Davalı … vekili ise; ATk raporunda davacının sürekli maluliyeti bulunmadığı belirtildiğinden hesaplanan bedelden sorumlu olmadıklarını ebyan etmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; 13.06.2014 tarihinde davalı … şirketine ZMMS ile sigortalı ve davalılardan ———— ait —————— plakalı araç sürücüsü dava dışı —- aracın yükselti boyutunu göz önüne almadan (trafik işaret levhalarla yükselti boyutu belirlenmesine rağmen) tren üst geçidi alt tünele giriş yaptığı sırada aracın ön yükselti kasa kısmının köprü tünel giriş üst beton arma kısmına çarptığı, çarpma etkisi ile aracın geri teperek geri gelme ile arkasında aynı yöne gitmek üzere kendisini takip eden dava dışı sürücü ———- sevk ve idaresindeki ——plakalı aracın ön kısmına aracın arka kısmı ile çarptığı, çarpmanın etkisi ile araç içerisinde yolcu olarak bulunan davacının yaralandığı, alınan ilk ve 2. ATK raporunda davacının sürekli maluliyetinin bulunmadığı ancak alınan 2. Raporda geçici iş göremezlik süresinin kaza tarihinden itibaren 10 gün olabileceğinin belirtildiği, davacı vekilinin maddi zarar taleplerini geçici ve sürekli iş göremezlik nedeniyle tazminat talepleri olarak açıkladığı, davacının kaza nedeniyle 10 gün geçici iş göremez olduğunun anlaşıldığı, her ne kadar mahkememizce alınan kök kusur raporunda davacının araç içerisinde yolcu olması nedeniyle emniyet kemeri takmadığından bahisle araç içerisinde tutunamayarak ve dengesini kaybederek yüksek ihtimal ön cama çarpması nedeniyle % 25 oranında müterafik kusuru olduğu belirtilmişse de olayın oluş şekli değerlendirildiğinde davacının emniyet kemeri taksa da aracın ön yükselti kasa kısmının köprü tünel giriş üst beton arma kısmına çarptığı, çarpma etkisi ile aracın geri teperek geri gelme ile arkasında aynı yöne gitmek üzere kendisini takip eden başka bir araca çarpması nedeniyle davacının yine yaralanma ihtimalinin olduğu, dolayısıyla davacının müterafik kusurunun olmadığı tespitlerini içeren ek raporun olayın oluş şekline uygun olduğu, sonuç olarak kazanın meydana gelmesinde davacının kusursuz, davalı tarafa ait araç sürücüsünün % 100 kusurlu olduğunun anlaşıldığı ve bu konuda ek kusur raporuna itibar edildiği, aktüer raporunda da davacının geçici iş göremezlik zararının 288,46 TL olarak hesaplandığı, yapılan hesaplamanın gerekçeli ve denetlenebilir olması nedeniyle hükme esas alındığı, davacı için 288,46 TL geçici işgöremezlik zararının davalı ….—— yönünden kaza tarihi olan 13/06/2014 tarihinden davalı … — yönünden dava tarihi olan 20/04/2015 tarihinden itibaren (davadan önce sigorta şirketine başvuru olmadığından) avans faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye talebin reddine, karar verilmiştir.
6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi (818 sayılı BK. 47. md.) hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Meydana gelen trafik kazası sonucu davacının yaralanmasının maluliyetine neden olacak düzeyde olmasa da davacının yaralandığının sabit olduğu, hastanaye gittiği, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 10 güne kadar uzayabileceğine ilişkin rapor olduğu, davacının yaralanması nedeniyle davacının manevi olarak zarara uğradığı, duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kusur oranları, kazanın meydana geldiği tarih ve paranın alım gücü, davacının kaza nedeniyle kalıcı maluliyetinin oluştuğu, zararın boyutu göz önünde bulundurularak, davacı için 2.000,00 TL manevi tazminata hükmetmek gerekmiş ve 2.000,00 TL manevi tazminatın davalı … —– — — ŞTİ’den kaza tarihi olan 13/06/2014 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte alınarak davacıya verilmesine, bakiye talebin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
1-288,46 TL geçici iş göremezlik alacağının davalı …——— yönünden kaza tarihi olan 13/06/2014 tarihinden davalı ..—– yönünden dava tarihi olan 20/04/2015 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye talebin reddine,
2-2.000,00 TL manevi tazminatın davalı … —————den kaza tarihi olan 13/06/2014 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte alınarak davacıya verilmesine, bakiye talebin reddine,
3-a)Maddi tazminat yönünden alınması gereken karar harcı 44,40 TL’nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 140,04 TL harçtan karşılandığından maddi tazminat yönünden harç alınmasına yönelik karar verilmesine yer olmadığına,
b)Manevi tazminat yönünden alınması gereken karar harcı 136,62 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 95,64 TL ( davacı tarafça dava açılırken peşin harç olarak 140,04 TL peşin harç yatırılmış olsa da bunun 44,40 TL’si maddi tazminat için alındığından manevi tazminat için bakiye 95,64 TL yatırmış kabul edilerek) harcın mahsubu ile bakiye 40,98 TL harcın davalı …—————–‘den tahsili ile hazine adına irad kaydına,
c)Davacı tarafından maddi tazminat için yatırılan 44,40 TL peşin harç ve 27,70 TL başvuru harcı olmak üzere toplam 72,10 TL’nin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
d)Davacı tarafından manevi tazminat için peşin olarak yatırılan 95,64 TL harcın davalı …————— tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 532,20 TL tebligat ve müzekkere gideri ve 1.100,00 TL kusur ve aktüer bilirkişi ücreti, olmak üzere toplam 1.632,20 TL yargılama giderinin maddi tazminata denk düşen kısmı 39,81TL’nin maddi tazminatın kabul red oranları gözetilerek 11,48 TL’sinin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine, manevi tazminata denk düşen 1.592,39 TL’nin manevi tazminatın kabul red oranları gözetilerek 79,62 TL’sinin davalı ….————– alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden maddi tazminat üzerinden hesaplanan ve hüküm gününde yürürlükte bulunan ———– gereğince 288,46 TL nisbi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden maddi tazminatın reddedilen kısmı üzerinden karar tarihinde geçerli ——‘deki esaslara göre belirlenen 288,43 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
7-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden manevi tazminatın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan ve hüküm gününde yürürlükte bulunan ———– gereğince 2.000,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalı … ——-‘den alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı ….————— kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden manevi tazminatın reddedilen kısmı üzerinden hesaplanan 2.000,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ….—————–ye evrilmesine, (——- 10 ve 12/1 mad.)
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı ….——-vekilinin yüzüne karşı, davalı … vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.