Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/591 E. 2019/507 K. 14.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/591 Esas
KARAR NO : 2019/507
DAVA : Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 17/04/2015
KARAR TARİHİ: 14/05/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete ait ———— plaka sayılı, ——-marka,—— model araç ——- nolu ————Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi ile davalı … şirketince sigortalandığını, müvekkili şirketin işleteni ve maliki olduğu ———- plaka numaralı araç, ——– sevk ve idaresinde —— günü saat — sıralarında,——— Müdürlüğü önünden kalkış yaparak ——-yolunun girişinde varyantlar civarında seyir halinde iken, ana yoldan gelen ——– plaka sayılı araç ile çarpıştığını, bu kaza sonucunda yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, müvekkili şirkete ait aracı ———-kullanmakta olduğu görülmüş olmasına rağmen kaza mahalline gelen polis memurları tarafından aracın sürücüsünün tespit edilemediği yönünde hatalı olarak trafik kazası tespit tutanağının düzenlendiğini, müvekkili şirket tarafından kazadan doğan hasarın giderilmesi amacıyla davalı şirkete başvuruda bulunulduğunu, davalı şirketçe — plaka sayılı araca ilişkin hasar dosyası oluşturulmuş ancak gerekçe olarak hatalı düzenlenen trafik kaza tespit tutanağı gösterilerek çalışanı ———–alkollü olarak araç kullandığı bu sebeple zararın teminat dışı olduğu iddiasıyla taleplerinin reddedildiğini, sürücü ——– ise kaza akşamı yapılan muayenesinde alkol kullanmadığının anlaşıldığını, müvekkili şirket çalışanı ———— tarafından kazaya ilişkin olarak düzenlenen ———-tarih, ———-sayılı kaza tespit tutanağına itiraz edildiğini, Kocaeli 4. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından—— Esas ——- Karar —— tarihli kararı le ——-tarihinde meydana gelen kazada müvekkili şirket çalışanı ————- aracı kullanmadığı ve aracın sürücüsünün ——- olduğu sonucuna varıldığını ve haklarında beraat kararı verildiğini, davalı şirketçe araçta meydana gelen hasarın giderilemeyeceğine gerekçe olarak gösterilen trafik kaza tespit tutanağının herhangi bir yasal dayanağının kalmadığını, sigorta poliçesinin ilgili hükmüne göre hasarın teminat dışında kalması için kazanın münhasıran yasal oranları aşacak şekilde alkollü araç kullanımından ileri gelmiş olması gerektiğini, müvekkili şirket maliki olduğu araçta kaza nedeniyle oluşan hasarı kendi imkanları ile giderdiğini, – marka -model- plaka sayılı aracın – tarihinde geçirdiği trafik kazası sonucunda pert olması nedeniyle meydana gelen hasar bedeli olan- TL’nin — nolu kasko sigorta poliçesine dayalı olarak davalı … şirketince kaza tarihinden itibaren uygulanacak en yüksek tazmin edilmesine, yargılama giderleri vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ————–. tarafından——– plakalı araç için ———poliçe numarası ile ——– başlangıç ve bitiş tarihli genişletilmiş kasko sigorta poliçesi düzenlendiğini, sigorta şirketinin poliçe uyarınca sorumluluğu, sigorta genel şartları hükümleri kapsamında poliçe üzerinde yazılı limitler ve kusur oranında sınırlı sorumluluğu olduğunu, davacının doğru bildirim yapma yükümlülüğünü ihlal ettiğini, davacı taraf, kaza ile ilgili olarak doğru beyanda bulunma yükümlüğünü yerine getirmediğini, müvekkili şirket tarafından yaptırılan araştırmada kaza sonrasında “sürücü değişikliği” yapılarak sigorta teminatı dışındaki zararın teminat altına alınmaya çalışıldığını, kaza anında: ———–1,72 promil alkollü olduğunu, tazminat muhatabına ya da rizikonun geçekleşmesine etki edecek nitelikte ise ihmalin derecesine göre tazminattan indirim yapıldığını, sigorta ettirenin kastı halinde ise meydana gelen değişiklik ile gerçekleşen riziko arasında bağlantı varsa, sigortacı sözleşmesini feshedebilir bu durumda sigortanın tazminat bedeli ödenmeyeceğini, davacı tarafın hasarın teminat dahilinde olduğunu ve sürücünün alkolsüz ehliyetli olduğunu ispat etmesi gerektiğini, davacıların maddi zararının aktüer bilirkişi marifeti ile tespit edilmesinin gerektiğini, müvekkili şirket ödemesini bağımsız bilirkişi marifeti ile tespit edilecek tutara göre yapacağını, müvekkili şirketin temerrüdünden bahsedilemeyeceğini, davacı tarafın kaza tarihinden itibaren avans faiz isteminin hukuka aykırı olduğunu, bir belge ile zarar ispatlanamadığından en erken dava tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesinin gerekeceğini, davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, kasko sigorta poliçe kapsamında hasar bedelinin tahsili talebine ilişkindir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, sigorta evrakları, Trafik Kazası Tespit Tutanağı celbedilmiş, bilirkişi raporu alınarak deliller toplanmıştır.
—— alınan —- tarihli raporda; sürücü ——– olayda % 25 oranında, ——- plakalı araç sürücüsü ———– % 75 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizce makine mühendisi ———- kusur ve zarar raporu alınmış, alınan kök raporda hasar bedeline ilişkin herhangi bir değerlendirme yapılmadığından ek rapor alınmış, ek raporda davacıya ait ——– plakalı aracın hasar bedeli olan ——-TL’nin piyasa araştırmasında Kadri Maruf olduğunu belirtmiştir.
Kocaeli 4.Asliye Ceza Mahkemesinin —- esas ——– karar sayılı dosyasının uyap çıktısı dosyamız arasına alınmış, yapılan incelemesinde; kaza anında sanık—- kullandığı – – plakalı araç ile müştekiler ———- bulunduğu şeride girerek asli kusurlu şekilde müştekilere çarpıp yaralanmalarına neden olduğundan sanığın hapis cezası ile cezalandırıldığı ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, her ne kadar sanık——- gerek araç kullanmadığı, gerekse yalan beyanda bulunması hususunda herhangi bir beyanının olmadığı, yine sanık ——— TCK’nın 270. Maddesindeki suç üstlenme suçunu işlemediği ve sanık ———– kazanın asli faili olduğu kanaatine karar varılarak sanıklar hakkında belirtilen suçlar yönünden beraat kararının verildiği ve söz konusu——-kararının kesinleştiği, beraat kararı yönünden ise dosyanın Yargıtay’da olduğu görülmüştür.
Türk Ticaret Kanunu’nun 1282. maddesi uyarınca sigortacı geçerli bir sigorta ilişkisi kurulduktan sonra oluşan rizikolardan sorumlu olduğu gibi, aynı yasanın 1281. maddesi hükmüne göre kural olarak rizikonun teminat dışında kaldığına ilişkin iddianın sigortacı tarafından kanıtlanması gerekmektedir.
Olayın sigortalının ihbar ettiği şekilde değil de sigortacının iddia ettiği şekilde gerçekleşmesi halinde ise, bu oluş şeklinin Kasko Sigortası Genel Şartları’nın A.5 maddesinde sayılan teminat dışında kalan hallerden olması gerekmektedir.
Uyuşmazlık, olayda sürücü değişikliği ve doğru ihbar yapılıp yapılmadığı, dolayısıyla hasarın teminat dışı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; davanın davacı şirkete ait — plakalı aracın ———- sevk ve idaresinde iken kaza yapması sonucu hasarlandığından bahisle aracın kasko+filo plus Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi ile davalı … şirketinden hasar bedelinin tahsili talebine ilişkin olduğu, davacı tarafından davalı … şirketine davadan önce yapılan başvuruda ———— alkollü olarak davacıya ait aracı kullandığı ve sürücü değişikliği yapıldığından bahisle tazminat talebinin ret edildiği, resmi görevlilerce düzenlenen —— tarihli Kaza Tespit Tutanağı’na göre, saat 23:00 sıralarında meydana gelen kazada ——–6 plakalı araç sürücünün tespit edilemediğinin belirtildiği, davalı tarafın şoför değişikliği iddiasını ispatlaması gerektiği, ceza dosyasında yapılan yargılama kapsamında sürücü değişikliğinin olmadığı kanaatine varıldığı, kazada ——— plakalı aracı ——- kullandığı kanaatine varılarak sanık —– cezalandırıldığı ve söz konusu kararın kesinleştiği, soyut bir varsayımdan öteye gitmeyen davalı tarafın araç sürücüsünün———- olduğuna yönelik savunmasına itibar edilmediği, bu durumda, olaydaki ispat yükü üzerinde olan davalı sigortacının kazanın başka sürücü tarafından gerçekleştirildiği, dolayısıyla hasarın teminat dışında kaldığı ve rizikonun gerçekleşme şeklinin kasten ve iyiniyet kurallarına aykırı olarak bildirildiği şeklindeki iddiasını somut delillerle kanıtlayamadığı kanaatine varılarak davalı … şirketinin hasar bedelinden sorumlu olduğu, mahkememizce alınan bilirkişi raporunda davacının talebinin piyasa şartlarıyla uyumlu olduğu da belirtildiğinden davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacı şirketin kazadan önce davalı … şirketine 2 kez ihbarda bulunduğu, ilk ihbar dilekçesinin davalı … şirketine tebliğine ilişkin belge dosyada bulunmasa da —- tarihinde sigorta şirketinin araştırmaya ilişkin işlem yaptığı görülmekle sigorta şirketinin ——- tarihinde ihbardan haberdar olduğu kabul edilerek sigorta şirketinin bu tarihten itibaren 8 iş günü sonrası 10/03/2014 tarihinde temerrüde düştüğü anlaşılarak, ———–TL’nin temerrüt tarihi olan 10/03/2014 tarihinden itibaren yine taleple bağlı kalınmak üzere reeskont faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-12.165,20 TL’nin temerrüt tarihi olan 10/03/2014 tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar harcı 830,66TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 207,67 TL harcın mahsubu ile bakiye 622,99 TL harcın davalılardan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 27,70 TL başvurma, 207,67 TL peşin harç olmak üzere toplam 235,37 TL harcın davalılardan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
4-Davalılar tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yapılan 426,60 TL tebligat gideri ve müzekkere gideri, 450,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 876,60TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/05/2019