Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/568 E. 2020/716 K. 15.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2015/568 Esas
KARAR NO : 2020/716

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/04/2015
KARAR TARİHİ : 15/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA :
Asıl dosya davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında müvekkilinin —– ——- olarak yapılacağı hususunda —–tarihinde sözleşme imzalandığını, sözleşmede işin —– olarak teslim tarihi sözleşmenin imzalanmasından—- sözleşme ile teslim ve—–belirlendiğini, buna rağmen davalı şirketin edimlerinin bir kısmını ayıplı olarak sözleşmede yer alan şartlara aykırı olarak yerine getirdiğini, bir kısmını ise henüz yerine getirmediğini, yetkilileri ile sürekli görüşmeler yapılmasına rağmen davalı şirket edimlerini yerine getirmemekte ısrar ettiğini, bu hususta davalıya 02/01/2015 tarihinde teslime dair bir ihtarname—– gönderildiğini, dava tarihi itibariyle halen işlerin yerine getirilmediğini, müvekkili şirket yetkilileri tarafından tespit edildiğini, bu hususun tutanakla imza altına alındığını, sözleşmeye göre müvekkili şirket tarafından karşı tarafa toplam 122.338,55 Euro ödeme yapılması kararlaştırıldığını, müvekkili şirket ödeme hususundaki edimlerini yerine getirdiğini, iş karşılığı verilen senetlerden —— tarihli —— yapıldığını, vadesi gelmeyen senetler bulunduğunu, sözleşmede belirtilen vadeye rağmen edimlerini yerine getirmeyen davalıya önceden verilmiş bulunan senetlerden —— senetler için olası bir icra takibinin durdurulması yönünde tedbir kararı verilmesini ve senetlerin tahsilata konu yapılmaması için borçlu bulunmadıklarının tespiti hususunda karar verilmesini talep ettiklerini, davanın kabulünü ile davalı tarafa borçlu bulunmadıklarının tespitini, senetlerle ilgili olarak öncelikle teminatsız olarak uygun görülmemesi halinde mahkeme tarafında uygun kılınacak bir teminat mukabilinde ihtiyati tedbir kararının dosya üzerinden verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dosya İstanbul Anadolu —-.Asliye Ticaret Mahkemesi —- Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili şirket ile davalı firma arasında gerçekleşen ——-istinaden imzalanan sözleşmede çek olarak belirtilmiş olmasına rağmen davalı borçlu şirketten kıymetli evraka bağlanmayan ve —– İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğü’nün —–sayılı dosyası üzerinden alacaklarının tahsili amacıyla icra takibi başlattıklarını, İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğü’nün —- Esas sayılı dosyasından gönderilen ödeme emrine 22/02/2016 tarihinde hiçbir haklı sebebe dayanmaksızın, haksız ve kötü niyetli olarak alacaklarını sürüncemede bırakmak amacıyla itiraz edildiğini, borçlu tarafından sözleşme gereği verilmesi gerekli kıymetli evrak davacı alacaklı müvekkili şirket edimleri yerine getirmiş olmasına rağmen alamadığını, söz konusu işin yapılmış olmasına rağmen müvekkili şirket alacakları ödenmediği ve borçlu şirket vekili tarafından hiçbir haklı sebebe dayanılmaksızın, usul ve yasaya aykırı olarak alacaklarını sürüncemede bırakmak amacıyla itiraz edilen itirazın iptali ile takibin devamını, takibe haksız ve kötüniyetli olarak itiraz edildiğini, bu nedenle İstanbul Anadolu —–.İcra Müdürlüğünün —– Esas sayılı dosyasına yapılan haksız, usul ve yasaya aykırı itirazın iptalini, icra takibinin devamını, haksız ve kötüniyetli itiraz edildiği için takip konusu alacağın % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama masrafları, faiz ve vekalet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Asıl dosya davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkili şirket ile davacı arasında yapılan 12/09/2014 tarihli sözleşme gereğince müvekkili şirket üzerine düşen bütün yükümlülükleri yerine getirmiş olduğunu, davacı söz konusu sözleşme gereğince müvekkili şirketin bir kısım işleri hiç yapmadığını, bir kısım işleri ise sözleşme gereğine uygun yapmadığını, işin geç teslim edildiğini ileri sürdüğünü, davacının ileri sürdüğü hususların gerçeği yansıtmadığını, taraflar arasında yapılan sözleşme gereğince işin yapılacağı yer olan iş yeri ————isimli iş sözleşmenin imzalandığı tarihten bir ay sonra müvekkili şirkete teslim edildiğini, müvekkili şirket davacının kusuru ve gecikmesi ile işe bir ay geç başlamak durumunda kaldığını,—, yoğun kar yağışlı kış nedeniyle belli bir süre şantiyede çalışabilmenin mümkün olmadığını, yoğun ve etkin kış şartları düzelir düzelmez işe başlanıldığını, kalan işlerinde eksiksiz bir şekilde yapılarak tamamlandığını,— mücbir sebepler nedeniyle işin yapılamamış olması işin yapılmadığı, geç yapıldığı, işin geç teslim edildiği anlamına gelmediğini, davacının sözleşme gereğince ödemesi gereken meblağı ödemesine engel teşkil etmediğini, müvekkili şirketin işi eksiksiz bir şekilde tamamladığını, davacı tarafın işi teslim almadığını, işi teslim almamak için direndiğini,— almamak yeni sözleşme gereğince ödemesi gereken meblağı müvekkili şirkete ödememek için iş bu davayı açtığını, müvekkili şirketin — sözleşme gereğince bütün işleri tam ve eksiksiz bir şekilde yaptığını, davacı şirket,—— edilmesi gerekirken geç teslim edildiğini, bir kısım işlerin eksik yapıldığını, bu nedenle de ——- ödenmemesi gerektiğini ileri sürdüğünü, müvekkili şirket vadesi gelmiş olan —-bononun ödenmesini sağlamak için İstanbul Anadolu —Asliye Ticaret Mahkemesinde—- Esas sayılı ile ihtiyati haciz istemli dava açtığını, davanın açılmasından kısar bir süre sonra davacı şirket müvekkili şirketten 30/05/2015 tarihine kadar beklenilmesini istediğini, davacı şirket müvekkili şirket aleyhine davacı şirket müvekkili şirket aleyhine dava açtığı halde müvekkili şirketi arayarak süre istediğini, bu hususun müvekkili şirketin iyiniyet ve hoşgörü çerçevesinde hareket ettiğinin kanıtı olduğunu, haksız ve dayanaktan yoksun iş bu davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.–
Birleşen dosya İstanbul Anadolu—.Asliye Ticaret Mahkemesi — Esas sayılı dosyasında davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkili şirketin davacıya hiçbir borcunun bulunmadığını, bu nedenlerle de davaya konu icra dosyasına itiraz edildiğini, davacı ile müvekkili şirket arasında görülmekte olan iki davanın bulunduğunu, İstanbul Anadolu –.Asliye Ticaret Mahkemesinin —Esas sayılı dosyası ile davalı tarafa borçlu olmadığının tespiti talepli davanın açıldığını, yargılamasının devam—— yaptığı bu dosyadan alınan bilirkişi raporlarıyla sabit olduğunu, İstanbul Anadolu –.Asliye Ticaret Mahkemesi — Esas sayılı dosyasıyla ise davacının işi teslim etmemesi sebebiyle sözleşmede kararlaştırılan cezai şartın tahsili talepli dava açıldığını, yapılan yargılama neticesinde bilirkişi tarafından her ne kadar 180.000,00 Euro alacaklarının olduğu belirtilmiş ise de davanın reddine karar verildiğini, bu karara istinaf başvurusunda bulunacaklarını, müvekkilinin davacıya borcunun bulunmadığını, davacı tarafın müvekkili şirkete — olduğunu, haksız ve hukuka aykırı açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretini davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Asıl dava; — davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti, birleşen dava; cari hesap alacağının tahsili talebine ilişkindir.
Taraflar arasında davacının inşa ettiği ——- olarak yapılması hususunda 12/09/2014 tarihli sözleşme bulunduğu, sözleşmede işin süresinin —- tarihi olup, işin toplam bedelinin —–olduğu, sözleşmede malzemelerin tümünün — bittiğinde toplam bedellin —- — davalı şirketin sözleşmeye konu edimlerinin bir kısmını ayıplı olarak ifa ettiği, bir kısmını ise henüz yerine getirmediğinden bahisle davalı tarafa verilip de bedeli ödenmeyen her biri —– senet nedeniyle borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkin olduğu, birleşen davada ise; davacının —-, asıl dosya davalısının sözleşme kapsamında yapılan işler nedeniyle kıymetli evraka bağlanmayan — bahisle İstanbul Anadolu –. İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı takip dosyasında başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkin olduğu,
birleşen davaya konu icra dosyası incelendiğinde; ödeme emrinin borçlu tarafa tebliği ile borçlu takibe, borca, faize ve takibin ferilerine süresinde itiraz ettiği ve davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı,
İstanbul Anadolu –. Asliye Ticaret Mahkemesinin — Esas sayılı dosyası getirtilmiş ve yapılan incelemesinde; davacının—— geç teslimi nedeniyle cezai şart talebiyle dava açıldığı, mahkeme tarafından geç teslimin ispatlanamadığı ayrıca davacı tarafın işi alırken — ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, iş bu dosyanın mahkememiz asıl ve birleşen dosyalarına etki edecek şekilde ilgisinin olmadığı,
Yargıtay —. Hukuk Dairesinin —— sayılı kararında; — uyuşmazlık konusu değildir. — ayıplı olup olmadığı ve iş bedelinin hesaplanmasında toplanmaktadır. Sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan mülga 818 sayılı BK’nın 365. maddesi uyarınca götürü bedel düzenlendiği anlaşılmaktadır. Sözleşmenin bedeli—–. Eser sözleşmelerinde yüklenicinin —- ——- amacına uygun imâl edip teslim yükümlülüğü, iş sahibinin ise bedeli ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. Davacı —- ettiğini idda etmiş, davalı ise, —- ayıplı ve eksik olduğunu savunmuştur. Taraflar arasında düzenlenen sözleşmede —- bulunduğundan ayıplar yönünden ihbar mükellefiyeti bulunmamaktadır. Eksik işler ise ihbar gerek olmaksızın zamanaşımı süresi içerisinde her zaman ileri sürülebilir. Götürü bedel iş sözleşmelerinde hakedilen iş bedelinin bulunabilmesi için eksik yada ayıp savunması bulunduğunda,—- gözetilerek— bulunmalı, bu —– oran sözleşme bedeline uygulanmalı, hakedilen iş bedelinden kanıtlanan ödemeler mahsup edilerek bulunan bakiye bedel üzerinden dava kabul edilmelidir. Bu hususun gözetilmemesi bozma nedenidir. ” şeklinde olduğu,
Esasen her iki davada da incelenmesi gereken hususun; sözleşme kapsamında davalı tarafından yapılan işlerin tespiti, eksik ayıplı iş bulunup bulunmadığı, ayıplı iş varsa süresinde ihbar yapılıp yapılmadığı, davalı yüklenicinin yaptığı işlere karşılık ne kadar ücrete hak kazandığı, davacı tarafından yapılan ödemelerin tespiti ile davalı yüklenicinin bakiye alacağının kalıp kalmadığı hususu olduğu;
Mahkememizce inşaat mühendisi ve makine mühendisi bilirkişiler tarafından yerinde inceleme yapılmak suretiyle davalı yüklenici tarafından yapılan işlerin tespiti hususunda kök ve ek raporlarının alındığı, alınan kök ve ek raporlar sonucunda; davalı yüklenici tarafından—- halihazırda sözleşme hükümlerine, normal standartlara uygun tam olarak eksiksiz ve kusursuz normal bir şekilde kullanılabilecek durumda olmadıkları, işçiliğin iyi olmadığı, davalı ———– taahhüdü altındaki işi sözleşme süresi içinde bitirmediği, yaptığı işi sözleşme hükümleri çerçevesi içerisinde eksiksiz ve kusursuz teslim etmediği, işin eksik ve kusurlu tutarı sözleşme bedelinin % 5’i oranında tespit edildiği, sözleşme bedelinden % 5’şi —–olarak hesaplanması gerektiği, buna göre—— hesaplandığı, bu meblağın davalı alacağından kesilmesi gerektiğinin belirtildiği, alınan raporun ve yapılan hesaplamanın hüküm kurmaya elverişli ve denetlenebilir olması nedeniyle hükme esas alındığı, toplam iş bedelinden % 5 —— yapılması gerektiği anlaşılarak, işin böylece —– yapıldığı ve davalının bu bedele hak kazandığı,
davacı tarafından davalıya gönderilen 02.01.2015 tarihli ihtarnamede; işin süresinin 15.11.2014 tarihinde bittiğini, ancak işin bitmediğini 3 gün içerisinde işin bitirilerek —- edilmesini, aksi halde sözleşme hükümlerinin uygulanacağının ihtar edildiği, davacı işveren firma yetkilisi tarafından 14.04.2015 tarihli bir tutanakla; işin sözleşme süresinde bitmediği, 150 günlük bir gecikme olduğu, günlük ceza ve toplam iş bedelinin % 50 bedel zarara ve kar kaybı olmak üzere toplam 213.169,00 Euro ceza uygulanacağı hususunun davalı yüklenici —– bildirildiği,
Türk Borçlar Kanunu’nun 474. maddesi uyarınca iş sahibi—— tesliminden sonra işlerin olağan akışına göre —-gözden geçirmek ve ayıbı varsa bunu uygun süre içinde yükleniciye bildirmek zorunda olduğu, davacı tarafından davalıya usulüne uygun ayıp ihbarı yapıldığı, eksik işlerin ise nelerden ibaret olduğu tespit edilerek bu eksik işler için ihbar yapılmaksızın zamanaşımı süresi içinde talepte bulunulabileceği gözetilerek iş teslimi 15/11/2014 tarihi olup asıl davada davacı tarafından dava süresinde açıldığından asıl dosya davalı tarafın zaman aşımına yönelik itirazın reddine karar vermek gerektiği,
Asıl dava yönünden, son duruşmada her iki taraf vekili karşılıklı olarak sulh olduklarını ve yargılama gideri ile vekalet ücreti talep etmediklerini beyan ettiklerinden asıl dava hakkında davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına yönelik karar verildiği ve tarafların talepleri doğrultusunda karşılıklı olarak yargılama giderlerine ve vekalet ücretine hükmedilmediği,
Birleşen davada; birleşen dosya davacısının sözleşme kapsamında yapılan işler karşılığı ödenmeyen bakiye bedeli talep ettiği, —- indirimi sonucu birleşen dosya davacısının toplamda 116.221,65 Euro alacağının bulunduğu, birleşen dosya davalısı tarafından ödenen —- karşılığı 31.000,00 Euro’nun, asıl dava konusu olan ve tarafların anlaştıkları —— toplam alacaktan mahsup edilmesi sonucu birleşen dosya davacısının bakiye—– alacağının kaldığı, taraf defterlerinin incelenmesi sonucu birleşen dosya davacısı tarafından davalı aleyhine düzenlenen ———- bedelli faturanın her iki taraf defterinde de kayıtlı olduğu, davalı tarafça ödendiği görülmekle bu husus taraflara sorulduğunda; taraf vekilleri bu faturanın asıl ve birleşen davayla ve sözleşmeyle alakası olmadığını beyan ettiklerinden bu faturanın mahkememizce dikkate alınmadığı, dolayısıyla birleşen dava yönünden açıklanan nedenlerle birleşen dosya davacısının, birleşen dosya davalısından sözleşme kapsamından bakiye 38.721,62 Euro alacağı kaldığı anlaşılmakla takibe yönelik itirazın bu bedel yönünden iptali ile bakiye talebinin reddine karar vermek gerektiği, —- alacağı olduğundan asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4a maddesi uyarınca faiz işletmek gerektiği, her ne kadar birleşen dosya davacısı icra inkar tazminatı talebinde bulunmuş olsa da, davacı tarafından yapılan işin, eksik ve ayıplı işlerin tespitine ve bunların karşılığının tespit edilmesi gerektiği dolayısıyla alacağın likit olmadığı anlaşıldığından inkar tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. Birleşen dava yönünden yargılama gideri ve vekalet ücreti birleşen dava tarihi itibariyle hesaplanmıştır.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
a-Asıl dava yönünden; davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına,
1-Asıl dava yönünden alınması gerekli 54,40 TL harçtan davacı tarafça peşin olarak yatırılan 760,76 TL harcın mahsubu ile bakiye 706,36 TL harcın talep halinde karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
2-Asıl dosya yönünden davacı vekili ve davalı vekilince yargılama gideri, vekalet ücreti talepleri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
b-Birleşen dava yönünden davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının İstanbul Anadolu —.İcra Müdürlüğünün —esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile —alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 4-a maddesi uyarınca faiz işletilmesine, bakiye talebin reddine,
2-Birleşen dava yönünden davacı tarafın inkar tazminat talebinin reddine,
3-Birleşen dosya yönünden karar harcı 9.992,30 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 2.098,98 TL harcın mahsubu ile bakiye 7.893,32 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Birleşen dosya yönünden davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 2.098,98 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 2.130,38 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı taraf ödenmesine,
5-Birleşen dosya yönünden davacı tarafça yapılan 136,70 TL yargılama giderinin kabul-red oranları gözetilerek 99,58 TL’sinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
6-Birleşen dosya yönünden davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —-esaslara göre belirlenen 17.846,47 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Birleşen dosya yönünden davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ——-esaslara göre belirlenen 7.889,14 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair asıl dosya davacı- birleşen dosya davalı vekilinin ve asıl dosya davalı-birleşen dosya davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.