Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/2003 E. 2019/130 K. 29.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/2003 Esas
KARAR NO : 2019/130
DAVA : Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ: 24/12/2015
KARAR TARİHİ: 29/01/2019
Mahkememizde görülmekte olan Kayıt Kabul davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA :
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı müflisin, müvekkiline —– tarihli —————– seri nolu ———-TL tutarlı ve ——– tarihli ———– seri nolu —- TL tutarlı çekleri keşide ettiğini, müdahil oldukları İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ————- sayılı dosyası ile davalının —— tarihinde iflasının açılmasına karar verildiğini, taraflarınca —- tarihinde müflis şirketten iki ayrı çekten olan alacağı için iflas dosyasının bulunduğu İstanbul Anadolu 3. İflas Müdürlüğü’nün —– İflas dosyasına çek suretleriyle birlikte talepte bulunulduğunu ancak talebin reddedildiğini, iflas dairesi tarafından verilen kararın hukuka uygun olmadığını, müvekkilinin alacağının kaydının masaya yapılması gerektiğini, seri numaraları, keşidecisi, lehtarı ve tarihi belirli olan çeklerin başvuru dilekçesinde ve dava dilekçesi ekinde yer alan suretlerinden anlaşıldığını, çeklerin müflis şirket tarafından keşide edilmiş olup olmadığına bakılmaksızın red kararı verdiğini, yetersiz gerekçe ve araştırma verilen red kararının yerinde olmadığını beyan ederek, müvekkili alacağının iflas masasına kaydına karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;davanın öncelikle süre yönünden reddinin gerektiğini, davanın kayıt kabul davası olduğunu ve söz konusu davanın sıra cetveline ilanı ya da tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde açılması gerektiğini, davacının —— TL alacaklı olduğunu iddia ederek alacağının kayıt ve kabulü için iflas dairesine başvurduğunu, başvurunun 51 nolu kayıt olarak sıra cetveline kaydedildiğini, varlığı iddia edilen alacağa ilişkin müflisin sorgusunun alındığını, alacaklının beyanı, belgeler ve şirket kayıtları incelenerek alacağının tamamının reddine karar verildiğini beyan etmiş, haklı davanın reddine, mahkeme harç ve masrafları ile avukatlık ücretlerinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile İİK.nun 235 maddesinde düzenlenen kayıt kabul davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, uyuşmazlık noktaları saptanmıştır.
Davacı taraf iflas masasına sunduğu başvuru dilekçesinde iflas tarihi itibariyle —— TL olan alacağın iflas masasına kaydını talep etmiş, dilekçesine alacağa konu çek fotokopilerini eklediği görülmüştür. İflas Müdürlüğü davacının talebinin tamamını alacağı tevsik edici yeterli belge sunulmadığı gerekçesiyle reddetmiştir. Davalı vekili sunduğu cevap dilekçesinde de aynı savunmayı ileri sürmüş ve kesinleşmiş bir icra takibi olmadığını beyan etmiştir. Davacı vekili ise müflis hakkında İstanbul Anadolu 2.Asliye Ticaret Mahkemesinde —— esas sayılı iflasın ertelenmesi davasının açıldığını ve bu davada verilen —— tarihli ihtiyati tedbir kararı nedeniyle takipler durdurulduğundan, müvekkili tarafından takip başlatılmadığını ileri sürmüştür.
Davacı vekilinin dava dilekçesinde belirttiği dayanak çeklerin keşidecisinin müflis şirket, lehtarının davacı şirket olduğu, bankaya ibrazında karşılıksız işleminin yapıldığı, —– TL bakiyesi olan çekte bankaya ibraz ile keşideci şirketin İstanbul Anadolu 2 ATM—- esasında tedbir kararı bulunduğu, kayyım atandığından bahisle işlem yapılmadığı şerhinin yer aldığı görülmüştür.
İflas Müdürlüğüne yazılan yazıya gelen cevapta, davacının iflas masasına yaptığı başvurunun—- kayıt numarası ile değerlendirildiği, ——tarihi itibariyle iflasına karar verilen müflis şirket tasfiyesinin re’sen iflas müdürlüğünce yürütüldüğü, sıra cetvelinin —- tarihli Habertürk Gazetesinde ve ——– tarihli ———–Gazetesinde ilan olunduğu, davacının müflis şirketin iflas masasına —— TL alacak kaydı için yaptığı başvurunun reddedildiği, davacının başvuru sırasında kararın kendisine tebliği için gerekli masrafı sunduğu, masa red kararının davacı tarafa ——-arihinde tebliğ edildiği belirtilmiş, bu itibarla mahkememizde 24/12/2015 tarihinde açılan davanın İİK 235.maddesi uyarınca hak düşürücü süre içinde açıldığı belirlenmiştir.
Davacının iflas masasına başvuru dilekçesi incelendiğinde, müflis şirketten iki ayrı çekten olan alacağının masaya kaydının talep edildiği görülmüştür.
Mahkememizde müflis şirket ve davacı şirkete ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde inceleme yaptırılmıştır. 05/06/2017 tarihli bilirkişi raporunda, taraflar arasında 2013 yılından süregelen bir ticari ilişki olup, müflis şirketin davacı ile olan ticari ilişkisi kapsamında dava konusu çekleri davacıya verdiğini, müflisin kendi defterlerinde de davacı şirket ile olan ticari alışverişine ilişkin hesabın mevcut olduğunu, ilgili hesapta 13.900 TL bedelli çekin kaydının tespit edilmiş olup, müflis tarafından keşide edilip davacı şirkete verildiğini, 22.000,00 TL bedelli çekin iki tarafın kayıtlarında da tespit edilemediği,davacının kendi defter kayıtlarına göre iflas tarihi itibariyle müflisten 3.040,11 TL alacaklı olduğu, davacının iflas öncesi müflis firma adına 6 adet fatura düzenlediği, müflisin iflas tarihine kadar 55.900,00 TL.ödeme yaptığı, müflisin kendi ticari defter kayıtlarına göre de iflas tarihi itibariyle davacıya 3.008,29 tutarda borçlu göründüğü, bu itibarla taraf defterlerinin 3.008,29 TL tutarındaki bakiyede birbiriyle mutabık oldukları, çek asıllarının davacı tarafça dava dosyasına sunulduğunu, çeklere ilişkin ödeme kaydının bulunmadığını, dolayısıyla davacının müflis şirketten 35.900,00 TL alacaklı olduğu, davacı şirketin çekler dolayısıyla 2.971,30 TL tutarında işlemiş faiz alacağı bulunduğu ancak davacının dava dilekçesinde faiz talebi olmadığını bildirmiştir.
Davacı vekili rapora itirazında bilirkişinin dava dilekçesinde faiz talebinin olmadığı yönündeki tespitine itiraz ederek iflas müdürlüğüne yapılan başvuruda iflas talebinde bulunulduğu, bu davanında iflas idaresi taleplerinin reddi üzerine açıldığını, oradaki faiz talebinin geçerli olduğunu beyan etmiştir. Bilirkişiden taraf defterlerine kayıtlı faturaların incelenmesi, bu çeklerin bu faturaya istinaden alınıp alınmadığı hususunda ek rapor alınmış, ek raporda bilirkişi, fatura ve çeklerin birbirini karşıladığını, çeklerin müflis şirket kayıtlarında yer aldığını beyan ederek davacının toplam 35.900,00 TL alacağı olduğunu saptamıştır.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporlarıyla davacının müflis şirket ile aralarındaki ticari ilişki nedeniyle dava konusu çeklerin davacıya verildiği, çeklerin keşidecisinin, müflis —————, müflis şirket ve davacı şirket ticari defter ve kayıtlarının bu ilişkileri karşılıklı olarak doğruladığı, çekler nedeniyle müflis şirket kayıtlarında bir ödeme görünmediği, bilirkişi raporlarıyla davacının iflas tarihi itibariyle müflis şirketten toplam 35.900,00 TL.alacaklı olduğu belirlenmiş ise de bilirkişinin kök raporda 22.000,00 TL tutarlı çekin taraf kayıtlarında tespit edilemediğini belirttiği, ek raporda ise 28.11.2013 tarihli vadeli ödemeyi 20.000,00 TL ve 22.000,00 TL şeklinde iki çek ödemesi olarak belirttiği, tarafların kayıtlarında görünmeyen bu çeki bu şekilde açıkladığı görülmüş olup, çek arkasında ibraza ilişkin kayıt olmaması dolayısıyla süresinde bankaya ibraz edilip edilmediği anlaşılamayan 22.000,00 TL tutarındaki çekin taraf kayıtlarında denetime açık şekilde görünmemesi, 23.11.2013 tarihinde yapılan ödemenin iki ayrı çekle yapıldığına ve çeklerden birinin bu çek olduğuna dair dosyada bir delilin olmaması sebebiyle davanın tespiti yapılan 13.900,00 TL tutarındaki çek tutarı üzerinden kısmen kabulüne karar verilmiş, dava dilekçesinde faize ilişkin talebin olmaması dolayısıyla taleple bağlılık ilkesi gereği faize hükmedilmemiş olup davanın kısmen kabulüne, davacının iflas tarihi itibariyle oluşan 13.900 TL tutarındaki çek alacağının davalı iflas masasına kayıt ve kabulüne, fazla talebin reddine dair, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, 13.900,00 TL alacağın davalı iflas masasına kayıt ve kabulüne, fazla talebin reddine,
2-Karar harcı 44,40 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 27,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 16,70 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 27,70 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 31,80 TL ilk masraf, 166,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 797,80 TL yargılama giderinden davadaki haklılık oranına göre 308,90 TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, HMK 345.madde hükmü uyarınca taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 10 günlük süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/01/2019