Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1602 E. 2019/150 K. 05.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/1602 Esas
KARAR NO : 2019/150
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 30/07/2015
KARAR TARİHİ: 05/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;03/09/2013 tarihinde yaya konumundaki müvekkili …ya davalı … şirketi tarafından sigortalı dava dışı sürücüa …’in kullandığı—- plakalı aracın çarpma daimi sakat kaldığını, meydana gelen kazada kusurlu sigortanın kaza nedeniyle bedensel zararlar için kişi başına sakatlık halinde kaza tarihi itibariyle trafik sigorta limiti olan ———- TL bedeni teminat sağladığı, olay genel değerlendirme ile müvekkilin kusursuz durumu ile aktüer hesaplanması talep ettiği fazlaya ait munzam zarardan kaynaklanan alacakları saklı kalmak kaydılya şimdilik —– TL maddi tazminatın geçici ve sürekli işgücü kaybı maddi teminatın temerrüt/dava tarihinden itibaren avans faizi yargılama giderleri ve avukatlık ücreti ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; —— plakalı aracın 24/04/2013/2014 vadeli ——–nolu Karayolları Motorlu Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesiyle sigortalı olduğunu, ancak dava konusu somut olayda sigortalı araç sürücüsünün kusurunun kanıtlanması gerektiğini, bunun için Adli Tıp Kurumu’ndan kusur incelemesi talebinin olduğunu, davacı tarafın, delil listesinde yazılı bulunan delillerin taraflarına tebliğ etmediklerini, HMK 119 madde f.Fıkrası gereğince iddia edilen her bir vakanın hangi delillerle ispat edileceği açıkça belirtilmesi gerektiğini, bu yönde davacı tarafın delillerle ispat etmesi gerektiği, davacı maluliyetin kaza ile illiyedinin olup olmadığına varsa ne oranda olduğuna dair Adli Tıp Kurumundan rapor aldırılarak ispatlanması gerektiğini, dava konusu olay KTK ve TBK kapsamında, haksız fiil iddiasına dayalı tazminat talebi olduğunu, aracın ticari olmamasından dolayı davcı tarafın ticari faiz ve geçici ödeme ve avans taleplerin reddinin gerektiğini, diğer taraftan ortaya çıkan zarardan kaynaklanan tazminatın hesaplanması, zarar görenin müteferrik kusurun bulunması halinde tazminata indirim uygulanması, dosyanın aktüere gönderilerek yaşam tablosuna göre hesaplanması gerektiğini, sağlık tedavi giderlerin kendi sorumluluklarında olmadığını, 6111 sayılı yasanın 59. maddesi ve 2918 sayılı KTK 8. maddesinde yapılan değişiklikle acil sağlık tedavi giderleri SGK tarafından karşılandığını, davacı tarafından işbu dava açılmadan önce sigorta şirketine herhangi bir başvurunun yapılmadığı, Temerrüt süresi delillerin (tamamlanmamış olması halinde) tümünün müvekkili şirkete tebliği tarihinde itibaren 8 iş günü geçmesi ile başlandığını, zira Yargıtay yerleşik içtihatları ve Trafik Sigortası Genel Şartları B.2 maddesi gereği, hasarın sigorta tazminatı kapsamında yer alıp almadığının, kusur durumunun yani ödemeye esas alınabilecek tüm belgelerin toplanmasından sigorta şirketinin temerrüdünün gerçekleşmeyeceğini, müvekkili sigorta şirketi hakkında açılan haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile ——- tarihinde davalı … şirketine ZMMS ile sigortalı———— plakalı araçla meydana gelen kaza nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce deliller toplanmıştır.
Davalı vekilinin 06/02/2019 tarihli dilekçesi ile davacı taraf ile sulh olduğunu, dosyaya sulh protokolünü uyap sisteminden gönderdiği, davanın müvekkili şirket yönünden reddine karar verilmesini talep ettiğini, vekalet ücreti ve yargılama gideri talep etmediklerini beyan eder ibranemeyi dosyaya sunduğu görülmüştür.
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda: davanın tazminat talebine ilişkin olduğu, her ne kadar davalı vekili, davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiş olsa da, davalı vekilinin——— tarihli dilekçesinde ve taraf vekillerinin —– tarihli ibraname ve sulh anlaşmasında tarafların anlaşarak sulh oldukları görülmekle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Alınması gerekli 44,40 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 51,23 TL harçtan mahsubu ile bakiye 6,83 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Karşılıklı talep olmadığından vekalet ücreti hususunda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı şirketin vekilinin yokluğunda, talep halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 05/02/2019