Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1499 E. 2019/1327 K. 24.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/1499 Esas
KARAR NO: 2019/1327
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 03/07/2015
KARAR TARİHİ: 24/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ———- günü, ——– plaka sayılı araç ile sürücü/davalı … çarparak yaralanmasına sebep olduğunu, Kazaya karışan aracın işleteninin———— Olduğunu, araç ———–. adına işletildiğini, kazanın ardından ———- düzenlendiğini, sürücü/davalı … hakkında——— Asliye Ceza Mahkemesi ——— E. saplı dosyası üzerinden “taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma” iddiası ile dava açıldığını ve yargılamanın devam etmekte olduğunu, davacı olayın ardından ————– kaldırıldığını ve hemen ameliyata alındiginı, taburcu edildikten sonra —- ay süre ile yatağa bağlı olarak tedavisinin devam ettiğini, davacı ofis mobilyaları sektöründe faaliyet gösteren ve bu hususta sektörde bilinen birisi olduğunu, iki çocuk babası olduğunu çocuklarının müvekkilinin bakım ve desteğine muhtaç olduğunu davacınin kaza nedeniyle maluliyet yaşadığı dönem yönünden gelir kaybı için şimdilik ——–TL, kalıcı maluliyet oluşması nedeniyle ortaya çıkacak zarar ile ilgili olarak —–TL, bakimi için harcanan bakım tazminatı olarak ———TL olmak toplam ———–TL maddi tazminatın ve tahkikat sonucunda belirlenecek toplam maddi zararların, kaza tarihinden itibaren işleyecek avans işlemlerinde uygulanan (ticari faizi) faizi ile birlikte davalılardan – nolu davalı yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesini, ——– numaralı davalılar yönünden ———TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınıp davacıya verilmesini, kazaya sebep olan ————-plaka sayılı aracın kaydına tedbir konulmasına karar verilmesini, yargılama masrafı ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini, dava ve talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı—————- davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının açmış olduğu maddi ve manevi tazminat davasının haksız ve iyi niyetten yoksun olduğunu, davanın reddinin gerektiğini, ———– tarihinde meydana gelen kaza neticesinde trafik polislerince tutulan kaza tutanağının fili duruma uygun olmadığını,ve tutanağın içeriğini kabul etmediğini, sunacakları güvenlik kamera görüntülerinin incelenmesi halinde gerçeğin anlaşılacagini, caddenin çift şeritli bir cadde olduğunu karşı yönden gelen diğer yoldan çift çizgi şeklinde ayrılmakta olduğunu, müvekkilinin kural gereği sol şeride geçmiş olduğunu ve yoluna devam etmek isterken, orta refüjde yolun karşısına geçmek için bekleyen davacıya aracın sol aynası ile çarptığını, bu çarpmada müvekkillerin herhangi bir kastı veya kusuru bulunmadıgını, davacının kazanın olduğu yere çok yakın yaya geçidinden veya biraz ilerideki trafık ışıklarından geçmeyerek, araçların içinden karşı tarafa geçmesi ile kazanın gerçekleşmiş olduğunu, bu kazanın oluşmasında davacının kendisinin de kusuru bulunmakta olduğunu, özen ve dikkati göstermeyen davacı kazanın oluşumunda asli kusurlu olduğunu, meydana gelen kazada aracın trafik yoğunluğu nedeniyle hızlı gitmesinin mümkün olmadığını, aracın kendisinin değil aracın sol aynası ile davacıya çarpmış olduğunu, müvekkili şirketin tüm çalışanlarına, şoförlerine gerekli eğitimi verdiğini, tüm özen ve denetim sorumluluğunu yerine getirmiş olduğunu, maddi tazminat talebinin niteliği hakkında hiçbir açıklama yapmadığını,tazminat talebinin tedavi gideri mi yoksa maluliyet tazminatı mı olduğunun anlaşılamadığını, talep edilen manevi tazminat miktarının, fahiş olduğunu, davanın reddini, yargılama ücreti ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ————-
vekili cevap dilekçesinde özetle;müvekkili—————- yönelik talepler yönünden haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davanın öncelikle aşağıda açıklanan sebeplerle usulden reddini, Davaya konu trafik kazasının gerçekleşmiş olduğu otobüs hattı, müvekkili şirket tarafından, diğer davalı————– kiralandığını, müvekkilinin işleten sıfatına sahip olduğunu, davalı ————- müvekkili———— arasındaki hat kiralama ilişkisi çerçevesinde hat kiracısı———- hatta çalıştıracağı aracı temin etmekte veya kiralamakta olduğunu,——– TL maddi tazminatın ve tahkikat sonucu belirlenecek toplam maddi zararların tazmini talebinde bulunduğunu, davacının vücudundaki fonksiyon kaybının tespiti hususunda iddiaları doğrultusunda rapor aldırılmasını, davacı tarafından dava konusu yapılan maddi tazminat talebinin ticari avans faizi ile tahsili talep edilmişse de, bu talebin kabul görmesi hukuken mümkün olmadığını, davanın reddini, yargılama giderlerinin ve vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep vetmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; trafik kazasından kaynaklanan maddi (geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik zararı ve bakım tazminatı) ve manevi istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış olmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenerek tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek yargılamanın ön inceleme aşaması bitirilmiş, davalı ———- husumet itirazında bulunmuş ve husumet itirazı esasla birlikte değerlendirilmiştir. HMK.nun 142.maddesi kapsamında hak düşürücü süre ve zaman aşımı itiraz ve def’i yönünden davanın incelemesine geçilmiştir.
Hasar dosyası, ceza dosyası, davacının hastane kayıtları,———- yazı cevabı, davacının kazancına ilişkin yazı cevapları, araç tescil kaydı dosyamız arasındadır.
Mahkememizce davacı tanıkları …, … ve … dinlenmiştir.
Davacı tanığı …; “Ben davacıyı yaklaşık 20 yıldır tanırım, kendisiyle iş yaparız, ben iş yerlerini mobilya dekorasyon yapıyorum, davacıda mobilya üretimi işini yapıyor, biz davacıya dekore ettiğimiz iş yerlerindeki mobilyaları yapmak üzere iş verirdik, davacının birlikte çalıştığı kişiler vardı, onlara bunların imal ettirir ve bize satardı, tahminen o zamanlar en az —– bin TL kazancı vardı, kaza yaptıktan sonra davacı da kalça kırığı meydana geldi, ameliyat oldu, kendisine protez takıldı, ——- ay boyunca hiç evden çıkamadı ve çalışamadı, biz zaten o süreçte kendisine iş dahil teklif etmedik, bildiğim kadarıyla o süreçte de çalışmadı, çünkü bu işte elemanlarınız oluşsa dahi yapılan işi yerinde görmeniz gerekir, ben davacı iyileştikten sonra da kendisine iş vermedim, bildiğim kadarıyla şuan davacı çalışmıyor, mobilya işleriyle uğraşmıyor, çünkü bizim işte bir süre çalışmayınca piyasadan çok çabuk silinebiliyorsunuz, davacı kaza geçirdikten sonraki dönemde çalışmadığından daha sonra ona iş vermedik, “şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı …; “Ben davacının muhasebeciliğini yapardım, davacı ——– küsür yıldır mobilya dekorasyon işiyle uğraşır, mobilya üretim pazarlama, satım yapar, kaza geçirmeden yaklaşık — ay öncesine kadar da aynı işle uğraşırdı o sırada sürekli iş yaptığı———— firmasıyla olan işini bırakmıştı, yeni bir iş arıyordu, davacı serbest olarak çalıştığı için farklı firmalarla çalışıyordu, o sırada———- iş görüşmeleri yapıyordu, ancak takibi yine aynı işle uğraşacaktı, kaza geçirdikten sonra 6 aydan fazla evde kaldığını biliyorum, daha sonra biz kendisiyle buluştuk ancak davacı kaza geçirdikten sonra hiç çalışmadı şuan tamamen iyileşip iyileşmediği, yada bu zamana kadar neden çalışmadığını bilemiyorum, ancak kazadan sonra evini satıp bu parayla geçindiğini biliyordum, kazadan önce de en az —— bin lira kazandığını tahmin ediyorum, maddi durumu iyiydi, çocukları özel okulda okuyordu, arabası vardı, evi vardı, bildiklerim bundan ibarettir” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı …; “davacı benim eniştem olur, davacı kaza yaptığında mobilya işi ile uğraşıyordu, mobilya alıp satardı, ne kadar kazandığını net olarak bilemiyorum ancak eniştemlerin durumu iyi idi, ev ve arabası vardı, iki çocuğu özel okulda okuyorlardı, kaza yaptıktan sonra eniştemin kalçası kırıldı, bu nedenle — ay boyunca hiç yerinden kalkamadı, bu süreçte tamamen kendisi ile eşi ilgilendi, hatta eniştem tuvalete dahi gidemiyordu, — aydan sonra az da olsa ayağa kalkabildi, ——-ay boyunca evden hiç çıkmadı, işlerini tamamen eşinin yardımıyla yapıyordu, bu süreçte önceleri her hafta, —— aydan sonra ara ara hastaneye götürüyorduk. İlk başlangıçta kendisini ambulansla hastaneye götürüyorduk, ayağa kalkması mümkün olmadığından sedyeyle hastaneye götürülüyordu, ben ambulansa ücret verilip verilmediğini tam olarak hatırlamıyorum, belediyeden geldiğinde ücretsiz olarak geldiğini hatırlıyorum ancak yine de biz onlara bahşiş verirdik, davacı ilk başlarda hiçbir şekilde hareket etmediğinden kendisine hastanelerde bulunan özel yataklardan alınmıştı, davacının kızı bu süreçte çok etkilendi, babasını yerde kaza geçirmiş bir vaziyette gördüğü için psikolojisi bozuldu, önceleri geceleri yatağa kaçırıyordu, davacı yaklaşık ———- ay sonra çalışmaya başladı” şeklinde beyanda bulunmuştur.
—–Asliye Ceza Mahkemesinin ——– Esas——- Karar sayılı dosyasının yapılan incelemesinde; davacının katılan davalı …’ın sanık olduğu ve sanığın asli kusurlu, davacı katılanın ise kusursuz olduğu belirlenerek davalı sanığın Taksirle Yaralama Suçundan ——–TL adli para cezası ile cezalandırıldığı, ceza dosyasında alınan ————– tarihli raporunda sürücü …’ın asli derecede kusurlu, müşteki yaya …’nın kusursuz olduğunun belirtildiği görülmüştür.
Davacıya ait hastane kayıtları getirtilerek dosyamız arasına alınmıştır.
————- tarihli ve——- karar sayılı maluliyet raporunda; davacının Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği uyarınca sürekli maluliyetinin bulunmadığı, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
Davacı vekili maluliyet raporuna yönelik itiraz dilekçesinde; müvekkilinin kırık kalçasında 3 adet vida bulunduğunu, soğuk ve nemli havalarda sızı yaptığını, sağ bacağında diz ve kalça arasında uyuşma ve karıncalanma yaşadığını, artık futbol maçı yapamadığını, sağlık durumunun koşmasına izin vermediğini, meydana gelen kırığın ileri ki yaşlarda kemik erimesi dikkate alınarak etkilerinin değerlendirilmesi gerektiğini beyan etmiştir.
Davalı ———vekilinin rapora karşı itiraz dilekçesinde; belirlenen geçici iş görememezlik süresinin somut olaya ve hakkaniyete uygun olmadığını beyan etmiştir.
Kusur durumunun belirlenmesi ve davacı tarafın talep edebileceği bir tazminat olup olmadığı ve varsa miktarının tespitiyle makine mühendisi ve aktüerya hesap uzmanı bilirkişinden rapor alınmıştır.
Bilirkişi raporunda özetle; davalı … şirketine sigortalı aracı kullanan davalı …’ın % 100 oranında kusurlu olduğu, davacının kusursuz olduğu, davacının ofis, mobilya alım satım işi yaptığı, tutanak tarihinde çalışmadığı, kirası ——- TL olan evde ikamet ettiği, tanık anlatımlarına göre davacının mobilya alım satım işi yaptığı, aylık ——– TL gelirinin olduğunun beyan edildiği, davacının kızının okul taksiti için —— TL ödeme yaptığı değerlendirilerek aylık gelirinin ortalama —–TL olup, asgari ücretinin —- katı olduğu kabul edilerek davacının — ay geçici iş göremezliğine yönelik maddi zararının —— TL olduğu belirtilmiştir.
Davalılar —————– vekili, davacı vekilinin heyet raporuna yönelik itiraz dilekçesi sundukları görülmüştür.
Davacı vekili; maddi tazminat taleplerini———- TL olarak artırdıklarına ilişkin talep artırım dilekçesi sunmuştur.
Davalı ————-talep artırım dilekçesine yönelik zaman aşımı itirazında bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce davacının gerçek kazancının tespiti açısından esnaf odasından, vergi dairesinden, ———- araştırma yapılmış, davacının çocuklarının okuduğu okullardan yıllık okul ücreti sorulmuş,
Her ne kadar davacı vekili 8 nolu celse de bakım tazminatı talebi konusunda raporda değerlendirme yapılmadığı ve talep artırım dilekçesi sunmuş olmaları nedeniyle bu konuda yeniden rapor alınması taleplerinden vazgeçtiklerine ilişkin beyanda bulunmuş olsa da bakıcı tazminatı taleplerinin devam ettiğini ve bu hususta rapor alınmasını talep ettiklerini beyan etmesi üzerine doktor bilirkişisinden rapor alınmıştır.
Doktor bilirkişi raporunda özetle; dosyada mevcut tıbbi belgelerin incelenmesi sonucu davacı …’nın ——– günü geçirmiş olduğu trafik kazası sonucu sağ collum femoris kırığı oluşmuş, bunun için kişiye büyük kemik parçalı kırıkları cerrahisi, kapalı ——–uygulanmış olup devam eden tedavilerini gösteren başka tıbbi belgelerin olmadığı ve ————karar nolu raporunda maliliyet oranı tayinine mahal olmadığı tespiti göz önüne alındığında hastanın iyileşmesinin komplikasyonsuz bir iyileşme olduğu, iyileşme süresinin kişide meydana gelen arızanın bütününün örneğin kemik kırıklarında kırık hattının tamamen kaynamasının sağlandığı süre olarak hesaplanmakla birlikte bakım gideri için süre ise travma sonrasında kişide meydana gelen araz sonucu kişinin giyinme, beslenme, kişisel hijyen gibi ihtiyaçlarını karşılamada bir başka kişiye duyduğu ihtiyaç süresi olarak tanımlanabileceği, davacının geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle 4,5 ay kadar bakıcıya ihtiyaç duyabileceği, bakıcı giderinin toplam ——-TL olarak hesaplandığı belirtilmiştir.
——- kaydında davacının ——– yılları arası çalışmasının bulunmadığı görülmüştür.
Davacının kazancına yönelik tüm yazı cevapları değerlendirilerek davacının geçici iş göremezlik zararı yönünden hesap bilirkişisinden ek rapor alınmıştır.
Hesap bilirkişisi ek raporunda özetle; davacının kazancının kök raporda belirtildiği üzere aylık ——– TL olduğu kabul edildiği taktirde geçici iş göremezlik zararının ——-TL, kazancının asgari ücret olduğu kabul edildiği taktirde zararının —– TL olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; ———– günü davalı … şirketine——–davalı———- ve davalı sürücü … sevk ve idaresindeki———- plakalı aracın yaya konumunda bulunan davacıya çarpması sonucu davacının yaralandığı, ————alınan maluliyet raporunda davacının sürekli maluliyetinin bulunmadığı, 9 ay süre ile geçici iş göremezliğinin bulunduğunun belirtildiği, her ne kadar taraf vekilleri maluliyet raporuna yönelik itirazda bulunmuş olsalar da maluliyet raporunun kazanın meydana geldiği tarihte yürürlükte bulunan yönetmelik uyarınca alındığı, raporun gerekçeli ve denetlenebilir olduğu, bu nedenle rapora yönelik itirazların soyut olması nedeniyle itibar edilmediği, mahkememizce alınan kusur raporunda davacının kusursuz olup, davalı sürücü …’ın kazanın meydana gelmesinden % 100 kusurlu olduğunun belirtildiği, mahkememizce alınan kusur raporunun ceza dosyasında alınan kusur raporuyla uyumlu olması ve kusur oranlarının olayın oluş şekline uygun olarak belirlendiği anlaşılmakla kusur raporuna yönelik itirazlara itibar edilmediği, kazanın ——– tarihinde yürürlüğe giren Yeni Genel Şartlar’dan önce meydana geldiği, dolayısıyla davacının gelir araştırmasının tanık dair her türlü delille ispatlanabileceği, bu kapsamda mahkememizce davacının kazancının belirlenmesi açısından araştırma yapıldığı, her ne kadar davacı tanıkları davacının gelirinin ——– TL——— TL civarında olduğunu beyan etmişlerse de ve davacının kredi kartı ekstrelerinden harcamalarının asgari ücret seviyesini aştığı, yine çocuklarının özel okulda öğrenim ücretlerinin yüksek olduğu görülmüşse de davacının ——–ayından sonra ———- dönemine kadar———— bulunmadığı, esnaf kaydının olmadığı, ortağı olduğu iddia edilen————-sicil kaydı incelendiğinde; davacının bu şirketin ortağı olarak gözükmediği, harcamaların gelirden yüksek olabileceği, aylık harcamalarının yüksek olmasının kazancın da yüksek olduğu manasına gelmeyeceği, davacının asgari ücret seviyesini aşar şekilde kazancının olduğu hususunun ispatlanamadığı, davacının kazancının asgari ücret seviyesinde olduğunun anlaşıldığı, bu kapsamda hesap ek raporunda terditli şekilde yapılan hesaplamalarda asgari ücret üzerinden yapılan hesaplamanın dikkate alınması gerektiği, her ne kadar davalı ——— vekili davacı vekilinin bakım tazminat talebinden feragat etmesi nedeniyle bu bedelin tekrar talep edilemeyeceğini beyan etmiş olsa da davacı vekilinin 8 nolu celse de bakım tazminat talebinden feragat etmediği, karar verilmesi için bakım tazminatı yönünden rapor alınmasını talep etmediklerini beyan ettiği, bu nedenle bakım tazminatı yönünden de yargılamaya devam edilerek rapor alınmasına karar verildiği, doktor bilirkişisi tarafından davacının bakıcıya ihtiyacı olduğu sürenin ve bu süreye karşılık gelen zararın hesaplandığı, söz konusu değerlendirmenin mahkememizce de uygun görülmüştür.
Her ne kadar davalı ————- plakalı aracın müvekkilinin ———- kararı ile hatların özel müteşebbislere kiralanması hususunda yetkili kılınmış olup, hattın işletmecisi, araç maliki veya işveren sıfatına haiz olmadığından husumet itirazında bulunmuş olsa da iş bu davalı şirketin otobüs hattını diğer davalı ———- kiraladığı, araç maliki olmasa da söz konusu kazanın davalı——-.—- kiraladığı hatta kullanılan otobüste meydana gelmesi nedeniyle davalınında sorumluluğunun bulunduğu anlaşılarak husumet itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı .——tarihinde yürürlüğe giren yeni genel şartlar gereği geçici iş göremezlik tazminatının ve bakıcı giderinin teminat harici olduğunu savunmakta, sorumluluklarının olmadığını ifade etmektedir. ——-tarihinde yürürlüğe giren———-A.5 maddesinin “Sağlık Giderleri Tazminatı” başlıklı (b)maddesinde “kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren, mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamındadır. Sağlık giderleri teminatı ——– sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve ———– sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98.maddesi hükmü gereğince sona ermiştir.”ifadesi ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamında saymıştır. Bir başka ifade ile mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar;
i-Tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri,
ii-Tedaviyle ilgili diğer giderler,
iii-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler,
Sağlık giderleri kapsamında sayılarak ———- sorumluluğunda olduğu düzenlenmiştir.
Oysa 6111 Sayılı Kanunun 59.Maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanunun 98.maddesinde ————- sorumluluğu üniversite hastaneleri ile resmi ve özel sağlık kurumları tarafından trafik kazası sonucu yaralanan kişilerin tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmeti giderleri ile sınırlandırılmıştır. Buradan anlaşıldığı üzere ———–maddesi ile yaralının tedavisine başlanmasından maluliyet raporu alınıncaya kadar ki süre içinde ki;
i.Bakıcı giderleri,
ii.Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler(Geçici işgörmezlik kayıpları)
Sağlık hizmeti giderleri kapsamında sayılarak 6111 sayılı torba Kanunun 59.maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanunu’nun 98.maddesi ile sınırları belirlenen sağlık giderleri teminatı kapsamını genişletilmiştir. Bir kanun maddesinin kapsamının genel şartları ile genişletilip daraltılması düşünülemeyeceği gibi bu husus ——– Hukuk Dairesinin ——– K.sayılı benzer bir olayda verdiği kararda da; ” Dava trafik kazasında yaralanan başvuru sahibinin, trafik kazası sonucu, çalışma gücünden yoksun kaldığından dolayı maluliyet tazminatı ile geçici iş görmezlik ve bu dönem için bakıcı gideri ödenmesi istemine ilişkindir.
Davalı tarafından———- ile sigortalanan araca ilişkin poliçenin tanzim tarihi ve kaza tarihine göre poliçenin eki olan genel şartların uygulanması gerekeceği açık ise de; ————- zarar görenlerin bir kısım taleplerinin tek taraflı olarak başka bir kurumun sorumluluğunda bırakılması mümkün görülmediği gibi, 6111 sayılı Yasanın 59. maddesi ile değişik 2918 sayılı KTK’nın 98. maddesi ile getirilen düzenleme, tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmet bedellerine ilişkin olup, geçici tedavi sürecindeki bakıcı gideri ve geçici dönem iş görmezlik tazminatı bu düzenleme kapsamında değerlendirilemeyeceğinden, sigorta limitleri dahilindeki geçici dönem iş görmezlik zararı ve bakıcı giderinden davalı … şirketinin sorumlu tutulmasında isabetsizlik bulunmamaktadır. “şeklinde açıklanmış ve sigorta şirketinin geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olduğu kabul edilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı … şirketinin geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olmadıkları yönündeki savunmaları yerinde görülmemiş ve alınan ek rapordaki asgari ücret üzerinden yapılan hesaplama ve doktor bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli, gerekçeli ve denetlenebilir nitelikte olduğundan hükme esas alınarak bilirkişi tarafından hesaplanan geçici iş göremezlik tazminatı için —— TL ve bakım tazminatı için taleple bağlı kalınmak suretiyle———- TL yönünden tüm davalılar yönünden davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davalı … şirketine davadan önce başvuru yapılmadığından sigorta şirketi yönünden temerrüdün dava tarihi itibariyle oluştuğu, diğer davalılar yönünden olayın haksız fiilden kaynaklanmış olması nedeniyle kaza tarihi itibariyle oluşacağı, araç ticari olduğundan maddi tazminata avans faiz işletilmesine karar verilmiştir.
Manevi tazminat açısından ise; 6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi (818 sayılı BK. 47. md.) hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. —————
Meydana gelen trafik kazası sonucu davacının yaralanması nedeniyle davacının manevi olarak zarara uğradığı, duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kusur oranları, kazanın meydana geldiği tarih ve paranın alım gücü, davacının kaza nedeniyle geçici maluliyetinin oluştuğu, bir süre bakıcıya ihtiyacı olduğu, zararın boyutu göz önünde bulundurularak, davacı için ——–TL manevi tazminata hükmetmek gerekmiş ve sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen yasal faiziyle birlikte tahsiline, bakiye talebin reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1——– TL geçici iş göremezlik zararının ve —– TL bakım tazminatının tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, hükmedilen tutara davalı … şirketi yönünden —-dava tarihi; diğer davalılar yönünden ——- kaza tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine,
2——–TL manevi tazminatın kaza tarihi olan —tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılar —- ——— müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye talebin reddine,
3-a)Maddi tazminat yönünden alınması gereken karar harcı 679,61 TL harç başlangıçta yatırılan 129,79 TL peşin harç ve 803,00 TL tamamlama harcı ile yatırılmış olduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
b)Davacı tarafından maddi tazminat yönünden yatırılan 679,61 TL harcın tüm davalılardan müştereken müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-a)Manevi tazminat yönünden alınması gereken 478,17 TL harcın davacı tarafından yatırılan 129,79 TL peşin harç ve 803,00 TL tamamlama harcından maddi tazminat için alınması gereken 679,61 TL harcın mahsubundan bakiye 253,18 TL harcın mahsubu ile 224,99 TL’nin davalılar ————müştereken ve müteselsilen tahsili müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazine adına irad kaydına,
b)Davacı tarafından manevi tazminat yönünden yatırılan 253,18 TL harcın davalılar ————- müştereken ve müteselsilen tahsili müştereken ve müteselsilen tahsili davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 841,10 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.300,00 TL (3 farklı bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.141,10 TL yargılama giderinin kabul ve red oranları gözetilerek 437,40 TL’sinin tüm davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Maddi tazminat yönünden davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili alınarak davacıya verilmesine,
7-Maddi tazminat yönünden davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak tüm davalılara verilmesine,
8-Manevi tazminat yönünden davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalılar ——— müştereken ve müteselsilen tahsili alınarak davacıya verilmesine,
9-Manevi tazminat yönünden davalılar temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar ————– verilmesine,
10-Dosyaya yatırılan kullanılmayan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı —— vekilinin yüzüne karşı, davalılar ————– yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/12/2019