Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1480 E. 2019/153 K. 05.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ E
ESAS NO : 2017/502 Esas
KARAR NO : 2018/921
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 02/05/2017
KARAR TARİHİ: 11/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket aleyhine Kartal 5.İcra Müdürlüğünün ———– esas sayılı dosyasıyla icra takibi yapıldığını, borçlu şirketin bu takipte yetkiye ve borca itiraz ettiğini, yetkili icra müdürlüğünü açıkça bildirilmediğini yetki itirazının geçersiz olduğunu, yetkiye ilişkin itiraz geçerli olsa dahil davalı borçlunun takibin başlatıldığı icra dairesinin yetkisiz olduğu iddiası yerinde olmadığını, icra takibin dayanağı olan———- poliçe numaralı sigorta poliçesi, borçlu şirketin ——- Şubesinin acentesinde düzenlendiğini, poliçeden doğan ihtilaflar nedeniyle sigortalı şirketi aleyhine diğer yetkili mahkemeler yanında sigorta sözleşmesine aracılık yapan acentenin ikametgahının bulunduğu yer mahkemesinde ve icra dairelerinde dava ve icra takibi açılabileceğini, ayrıca icra takibi eski HUMK döneminde açıldığını, 1086 Sayılı HUMK”taki yetki kurallarına tabi olduğunu, HMK 10.maddesine göre akdin meydana geldiği yer mahkemesi ve dolayısıyla icra dairelerinin yetkili olduğunu, ———- kararının da bu yönde olduğunu, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında —- poliçe numaralı, —- başlangıç tarihli —-bitiş tarihli yangın sigorta poliçesi düzenlendiğini, poliçede hırsızlık klozunun mevcut olduğunu, müvekkili şirketin ————– adresindeki yaklaşık ————– m2 alana sahip fabrikada —— tarihinde hırsızlık meydana geldiğini, bu hırsızlık olayı sonucunda ambar kayıtlarına göre tespit edilen 3221 kg bakır levha ve 1000 kg talaş, yarı mamül parça ve hurda malzemenin çalındığını, 150 kg bakır levha da hırsızlar tarafından katlanıp bükülmek suretiyle deforme edildiğini, deforme edilen levlalar hurda haline geldiğini, yeniden işlenmesinin gerektiğini, hırsızlık sonucunda gerçekleşen zararın tespiti için envanter kayıtları, stoklar fatura ve irsaliyeler incelenip sayım ve tartım işlemleri yapılarak ——- tarihli tutanak düzenlendiğini, müvekkili şirket —— TL zarara uğradığını, iş bu zararın karşılanması amacıyla davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu, davalı şirketin 13/12/2010 tarihli yazı ile gerçekleşen zararın sigorta poliçesi kapsamında teminat dışı olduğundan bahisle herhangi bir ödeme yapmadığını, Kartal 5.İcra Müdürlüğü’nün ————- Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun iş bu icra takibinde yetkiye ve borca itirazda bulunduğunu, davalının haksız ve kötü niyetli olarak yapmış olduğu itirazın iptalini ve icra takibinin devamını, haksız ve kötü niyetli itirazdan dolayı %20’den az olmamak kaydıyla davalı aleyhine icra inkar tazminatını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın 02.05.2017 tarihinde (olaydan 7 yıl, takipten yaklaşık 6 yıl sonra) itirazın iptali davası açtığını, şirketi nezdinde bulunan Yangın Poliçesi ve Poliçeye dahil edildiğini, Hırsızlık Sigortası Genel Şartları ve Türk Ticaret Kanunu gereğince iki (2) yıllık zamanaşımı süresi dolduğunu, davanın öncelikle zamanaşımından reddini talep ettiklerini, itirazın iptali davasının 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmadığını, davanın süresinde açılmadığını, davanın zamanaşımı nedeniyle reddini talep ettiklerini, davacı tarafça süresi içinde dava edilmediğinden davanın reddi gerektiğini, müvekkili şirkete 2010 yılında yapılan başvuruya istinaden açılan—————- sayılı hasar dosyası kapsamında bulunan soruşturma evrakından çalındığı iddia edilen ağırlıkları birkaç tonu bulan malzemenin çalındığını kanıtlayacak hiçbir bulgunun tespit edilemediğini, davacı şirketin eski bir şirket olduğunu, eskiden daha çok işçi çalıştırırken ve işyeri 100 kişiyi çalıştırabilecek fiziki kapasiteye sahip iken olay tarihinde 25 kişinin çalıştığını ve işlerin iyi olmadığını, ayrıca hırsızlığa konu malların 2008 yılında alındığının tespit edildiğini, poliçede tanımlı Hırsızlık Teminatının Hırsızlık Sigortası Genel Şartlarına bağlı ve çalınan malların değer ve miktarlarının Sigortalının Kanuni Defter ve Kayıtları uyumlu olmasının şart olduğunu, yine————————–olduğunu, Hırsızlık olayının Riziko adresi dışında bir adreste meydana gelmiş olması halinde Poliçe Teminatı dışında kaldığının kabulünün gerektiğini, poliçe özel şartları hırsızlık notu gereğince sigortalı mahalde kepenk, parmaklık, alarm sitesi, özel güvenlik ya da gece bekçisi koşullarından en az birinin bulunması kaydı ile hırsızlık teminatının geçerli olduğunu, soruşturma evrakları ve alınan ifadelerden anlaşılacağı üzere talebin teminat dışı kaldığını, hasar dosyası kapsamında alınan ekspertiz raporuyla poliçenin eksik sigorta olduğunun tespit edildiğini, kabul anlamına gelmemek üzere talep olunan hasar bedelinin fahiş olup, kabul etmediklerini, ekspertiz raporuyla hasarın eksik sigorta hükümlerine uygun olarak ———– olduğunun tespit edildiğini ve bu tutarın üzerindeki hiçbir tutarı kabul etmediklerini, davanın reddini, icra takibinin iptalini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini, davacı taraf aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile; İİK.nun 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
İstanbul Anadolu 25.İcra Müdürlüğünün ——- sayılı takip getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine——-alacağı açıklamasıyla —– TL asıl ve takip tarihine kadar işlemiş ———-TL faizi olmak üzere toplam —–TL alacağının, takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık %9 faizi ile birlikte tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe ve icra dairesinin yetkisine itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, davalı vekilinin icra dairesinin yetkisine itirazda bulunduğu, taraflar arasındaki poliçenin 18.04.2010 tarihinde imzalandığı, HUMK’un 17 ve 19 .uncu maddeleri uyarınca söz konusu davanın şubenin bulunduğu veya sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminata ilişkin davanın sigortalı malın bulunduğu yerde de açılabileceği belirtildiğinden Anadolu İcra dairelerinin yetkili olduğu anlaşılarak yetki itirazının reddine karar verilmiş ve tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır. Davalı vekilince süresinde verilen cevap dilekçesi ile zamanaşımı definde bulunulmuştur.
İflasın kaldırılmasına ilişkin İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ———- Esas ——-Karar sayılı dosyası, davacı şirketin iflasın kaldırılmasına ilişkin İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ———— Karar sayılı dosyası, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ———— sayılı soruşturma dosyası, hasar dosyası dosyamız arasındadır.
Mahkememizce bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
Bilirkişi heyeti raporunda özetle; Çalınma ve hasar iddiasına konu 3.221.kg emteanın değerinin 42.848,38.TL, bükülmeye konu malzemenin sovtaj değerinin ise 695,50.TL olduğu, davacı sigortalı İstanbul Anadolu 25.İcra Dairesinin ——————E nolu dosyası ile 03.02.2011 günü takip başlattığı ve 818 sayılı mülga BK’nın 133 maddesine göre zaman aşımı süresi kat olarak yeni bir zaman aşımı süresi başladığı, davacı şirket hakkındaki iflasın açıldığına dair ilanların – günlü ticaret sicil gazetesin de yayınlandığı, bu halde zaman aşımının kat olduğu takip tarihi olan ——– tarihinden 1 yıl 3 ay 11 gün sonra İİK194.maddesine göre 14.05.2012 günü zaman aşımı durduğu ve geriye 9 ay 19 gün zaman aşımı süresi kaldığı, ikinci alacaklılar toplantısının 13.06.2013 günü yapıldığı, İİK’nın 194.maddesine göre ikinci alacaklılar toplantısını takip eden 10.gün olan 23.06.2013 günü zaman aşımı süresinin kaldığı yerden işlemeye devam ettiği, geriye kalmış olan 9 ay 19 gün zaman aşımı süresinin ise 10.04.2014 günü sona erdiği, davacı sigortalının ise davasını iki yıllık zaman aşımı süresi dolduktan 3 yıl 22 gün sonra ikame ettiği, yukarıda işaret edilen Yargıtay 11.HD’ nin——–.E no lu dosyasından verdiği 12.10.2015 gün ——.K nolu kararına göre İİK67′ de dava açma süresi için aranan itirazın tebliği şartının zaman aşımı süresinin işlemesini durdurmadığı, bu nedenle takip ile dava arasındaki dönemde zaman aşımı oluştuğu ve davalı sigortacının davaya cevap dilekçesinde ileri sürdürdüğü zaman aşımı definin yerinde olduğu, Mahkememizin aksi görüşte olması ve davanın zaman aşımı süresinde açıldığını kabul etmesi halinde, davacı sigortalı tarafından istihdam edilen gece bekçisinin poliçede ön görülen —-görevinin ifası yönünden, —— görev tanımının doğal sonucu olan iş yerinin güvenliğini sağlayacak şekilde iş yeri etrafında ve içinde belirli aralıklar ile devriye gezerek kontrol görevi verilmediği ve bu şekilde görev yapmasının sağlanmadığı, görevlendirilen bekçi nin 5.900m2 arsa üzerine 3.500.m2′ lik ek yapılar şeklinde kurulu sigortalı iş yerinin sadece ön kapsının güvenliğini sağladığı, bina içine girme yetkisinin olmadığı, binanın çevresinde dolaşmasının da fiilen mümkün olmadığı, buna bağlı olarak davacı Sigortalının, poliçede ön görülen———— özel şartını ——- görevinin aradığı faaliyetler kapsamında ifa etmediği ve zararın poliçe kapsamı dışında kaldığı, Mahkememizin aksi görüşte olması, davanın zaman aşımı süresinde açıldığını ve Davacı Sigortacının “gece bekçisi” özel şartını ifa ettiğini kabul etmesi halinde, 6162 sayılı mülga TTK’nın 1281.maddesinde davalı sigortacıya verilen ispat yükünün, hırsızların çalındığı iddia edilen 3.321 kg bakır levhayı çıkardıkları iddia edilen demir kapı dışında bulunan toprak zeminde iz bırakmadan ve bu zeminde yer yer bulunan otları ezmeden taşımaları mümkün olmaması nedeni ile yukarıda işaret edilen —– kararına göre yer değiştirdiği ve davacı sigortalının hırsızlığın iddia ettiği şekilde olduğunu ispat yükü altında olduğu, davacı sigortalı bu edimini ispat edemediğinden iddia edilen zararın poliçe teminatı dışında kaldığı, Mahkememizin aksi görüşte olması davanın zaman aşımı süresinde açıldığını, davacı sigortacının ———— özel şartını ifa ettiğini ve ispat yükünün davalı sigortacıda olduğunu ve davalı sigortacının zararın poliçe kapsamı dışında kaldığını ispat edemediği sonucuna varması halinde, adli kolluk tarafından tutulan evrakta suç mahalli olarak gösterilen ————- adresi ile poliçede riziko adres—————– adresinin hırsızlığın gerçekleştiği —— itibarı ile aynı adres olup olmadığının—–Belediyesinden sorulması gerekeceği, bu iki adresin ayını adres olması halinde, davacı sigortalının (42.848,38TL çalınan mal x 0,3041 eksik sigorta =) 13.030,19.TL – 695.50.TL sovtaj değeri =) 12.334,69TL asıl alacak ve 793,68.TL işlemiş faiz talep edebileceği, (talebinin ise 83.000.TL asıl alacak, 1.064.22.TI işlemiş faiz) olduğu, davacının icra inkar tazminatı, davalının haksız icra tazminatı taleplerinin Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu, belirtilmiştir.
Davacı vekili rapora karşı itiraz dilekçesinde; bilirkişinin zamanaşımı süresini müvekkili şirketin iflasta olduğu dönemde de işlettiğini, bu hususu kabul etmediklerini, 1000 kg talaş, yarı mamul parça ve hurdanın hesaba katılmadığını, ekspertiz raporunun hiçbir denetime tutulmadan doğrudan kabul edildiğini, kusura ve ispata yönelik tespitleri de kabul etmediklerini beyan etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın, davalı sigorta şirketine yangın sigorta poliçesiyle sigortalı davacı şirketin iş yerinde meydana gelen hırsızlık nedeniyle zararın tazmini için başlatılan ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkin olduğu, davalının icra dairesinin yetkisine yönelik itirazının yukarıda açıklanan gerekçe ile reddine karar verildiği, davanın itirazın iptali davaları için öngörülen 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, zira davalı borçlu tarafından icra dairesine sunulan itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmediği, 1 yıllık hak düşürücü sürenin bu tebliğden itibaren başladığı, tebliğ olmadığından hak düşürücü sürenin de işlemeye başlamadığı, davalı vekilinin ayrıca süresinde zamanaşımı definde bulunduğu, taraflar arasında 18/04/2010 başlangıç tarihli 18/04/2011 bitiş tarihli yangın sigorta poliçesi bulunduğu, sigorta sözleşmesinden kaynaklanan maddi tazminat talepleri sigorta ettiren ile sigortacının tarafı olduğu sözleşmeye dayanmakta olup, bu davaların 6762 S.TTK.nun 1268.maddesi gereğince 2 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu(6102 S.TTK.md.1420), bu düzenlemenin İşyeri/Yangın Sigortası Genel Şartlarının C.10.maddesinde de açıkça ve aynen yer almakta olduğu, 6762 sayılı TTK’nın 1292 ve 1299.maddeleri (6102 S.TTK.md 1446 ve 1427) hükmü uyarınca zamanaşımı süresinin başlangıcının alacağın muaccel olduğu gün yani sigortalının rizikonun gerçekleştiğini öğrendiği günden itibaren başlayan 5 günlük ihbar tarihinin son günü olduğu, İİK’nın 67. maddesinde getirilen bir yıllık dava açma süresi ile TBK ve TTK da getirilen zaman aşımı kavramları ayrı ayrı olarak olaya uygulanması gerektiği, İİK’nın 194.maddesi; “Acele haller müstesna olmak üzere müflisin dâvacı ve davalı olduğu hukuk davaları durur ve ancak alacaklıların ikinci toplanmasından on gün sonra devam olunabilir, Dava durduğu müddetçe zamanaşımı ve hakkı düşüren müddetler işlemez” hükmüne havi olduğu, bu ilkeler doğrultusunda zaman aşımı değerlendirildiğinde; davacı sigortalının İstanbul Anadolu 25.İcra Dairesinin ——– nolu dosyası ile 03.02.2011 günü takip başlattığı ve 818 sayılı mülga BK’nın 133 maddesine göre zaman aşımı süresi kesilerek yeni bir zaman aşımı süresi başladığı, davacı şirket hakkındaki iflasın açıldığına dair ilanların 14.05.2012 günlü ticaret sicil gazetesinde yayınlandığı, bu halde zaman aşımının kesildiği takip tarihi olan 03.02.2011 tarihinden 1 yıl 3 ay 11 gün sonra İİK194.maddesine göre 14.05.2012 günü zaman aşımı durduğu ve geriye 9 ay 19 gün zaman aşımı süresi kaldığı, ikinci alacaklılar toplantısının 13.06.2013 günü yapıldığı, İİK’nın 194.maddesine göre ikinci alacaklılar toplantısını takip eden 10.gün olan 23.06.2013 günü zaman aşımı süresinin kaldığı yerden işlemeye devam ettiği, geriye kalmış olan 9 ay 19 gün zaman aşımı süresinin ise ————- günü sona erdiği, davacı sigortalının ise davasını iki yıllık zaman aşımı süresi dolduktan 3 yıl 22 gün sonra ikame ettiği, Yargıtay 11.HD’ nin 2015/10016.E no lu dosyasından verdiği 12.10.2015 gün 2015/10298.K nolu kararına göre de İİK67′ de dava açma süresi için aranan itirazın tebliği şartının zaman aşımı süresinin işlemesini durdurmadığı, bu nedenle takip ile dava arasındaki dönemde zaman aşımı oluştuğu ve davalı sigortacının davaya cevap dilekçesinde ileri sürdürdüğü zaman aşımı definin yerinde olduğu anlaşılmakla davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. ——–
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın ZAMANAŞIMI NEDENİYLE REDDİNE,
2-Karar harcı 35,90 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.015,31 TL harcın 979,41 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 9.475,14 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/12/2018