Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1418 E. 2018/36 K. 18.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/1418 Esas
KARAR NO : 2018/36

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
KARAR TARİHİ : 18/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA :Davacı vekili; 20/11/2014 tarihinde davalı şirkete ZMMS ile sigortalı aracın kusurlu olarak müvekkili aracına çarptığını, çarpmanın etkisiyle müvekkili aracının da önündeki başka bir araca çarptığını, müvekkili aracının müvekkilinin kasko şirketi tarafından onarıldığını, ancak değer kaybına da uğradığını, davalının değer kaybı için 4.427,00 TL ödeme yaptığını, ancak ödemenin yetersiz olduğunu ileri sürerek tazminat tutarının tespitinden sonra artırılmak üzere şimdilik 1.000,00 TL değer kaybı tazminatının ticari faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili; müvekkilinin değer kaybı için davacıya 4.427,00 TL ve hasar bedeli olarak davacının sigorta şirketine 14.817,00 TL ödeme yaptığını, buna göre bakiye 7.556,00 TL teminat kaldığını, gerçek zararın tespitinin gerektiğini, müvekkilinin temerrüde düşürülmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, trafik kazasından kaynaklanan araç değer kaybı zararının tahsili istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespitiyle uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği deliller toplanmıştır.
Kazaya neden olduğu ileri sürülen aracın trafik sigorta poliçesinin, kaza tarihini de kapsar şekilde davalı sigorta şirketi tarafından düzenlendiği görülmüştür.
Kaza tespit tutanağı incelendiğinde, taraflarca düzenlendiği görülmüştür.
Kazaya ilişkin hasar dosyası davalı sigorta şirketinden celp edilmiş ve incelenmiştir.
Davacı aracına ait tüm kaza ve hasar kayıtları celp edilmiştir.
Trafik bilirkişi raporunda özetle; davalı şirkete sigortalı aracın arkadan çarpma asli kusurunu işlemiş olması nedeniyle %100 kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Davacı tarafın talep edebileceği bir tazminat olup olmadığı ve varsa miktarının tespiti bakımından hasar tespit uzmanı bilirkişi ile sigorta hukukçusu bilirkişiden rapor alınmıştır. Raporda özetle, davalı şirkete sigortalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğu kaza nedeniyle davacı aracının değer kaybının 6.500,00 TL olduğu belirtilmiştir.
Davacı vekili, tespit edilen tazminat tutarının düşük olduğunu belirterek yeni bir bilirkişiden rapor alınmasını istemiştir.
Davalı vekili rapora itiraz etmemiştir.
Davacı itirazı doğrultusunda değer kaybı tutarının tespiti için ATK Trafik İhtisas Dairesinden rapor alınmasına karar verilmiş, raporda özetle, aracın onarımdan hemen sonra satılacağının kabulü halinde değer kaybının 3.500,00 TL olacağı, makul bir süre sonra satılacağının kabulü halinde 3.000,00 TL olacağı, aracın markası ile ilgili 2.el araç alım satımı yapan şirket ve esnaflardan oluşan bir heyetten görüş alınmasının konuya ışık tutabileceği belirtilmiştir.
Davacı vekili bu rapora da itiraz etmiş, ancak bu raporda belirtildiği gibi görüş sorulmasını talep etmiştir.
Davalı vekili ATK raporuna da itiraz etmemiştir.
Davacı vekili 16/10/2017 tarihli talep artırım dilekçesinde, taleplerini 5.500,00 TL artırdıklarını, heyet raporunun dikkate alınması gerektiğini belirterek 6.500,00 TL’nin ticari faiziyle tahsilini talep etmiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucunda; 20/11/2014 tarihinde meydana gelen çok taraflı trafik kazası neticesinde davacı aracının hasar gördüğü ve değer kaybına uğradığı, kazanın oluşumunda davalı şirkete sigortalı araç sürücünün %100 kusurlu bulunduğu, 28/03/2016 tarihli heyet raporu ile davacı aracındaki değer kaybının 6.500,00 TL olarak tespit edildiği, ancak davacı vekilinin itirazı üzerine alınan ATK raporunda seçenekli olarak değer kaybının 3.000,00 TL veya 3.500,00 TL olabileceğinin belirtildiği, davacı vekilinin 28/03/2016 tarihli raporun hükme esas alınmasını talep ettiği, davalı tarafın bilirkişi raporlarına itiraz etmemiş olması nedeniyle değer kaybı yönünden mahkememizce gerekçeli ve denetlenebilir nitelikte görülen ve davacı lehine olan 28/03/2016 tarihli heyet raporunun hükme esas alındığı, davalı sigortanın trafik sigorta poliçesi kapsamında davalı sürücünün kusuru oranında 6.500,00 TL tazminat ödemekle yükümlü olduğu, ancak dava öncesinde yapmış olduğu 4.427,00 TL ödeme düşüldüğünde dava tarihi itibariyle talep edilebilecek tutarın 2.073,00 TL olduğu(heyet raporunda hesap hatası yapılarak 2.063,00 TL olarak hesaplanmış), davacı taraf ticari faiz talep etmiş ise de hem davalı şirkete sigortalı aracın hususi araç olması hem de ‘ticari’ faiz diye bir faiz türünün olmaması nedeniyle yasal faize hükmedilmesi gerektiği anlaşılmakla davanın artırılan hali ile kısmen kabulüne, 2.073,00 TL değer kaybı alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın artırılan hali ile KISMEN KABULÜNE, 2.073,00 TL değer kaybı alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gerekli karar harcı 141,60 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 27,70 TL ile tamamlama harcı olarak yatırılan 112,00 TL’nin mahsubu ile 1,90 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan toplam 139,70 TL harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 32,40 TL ilk dava masrafı, 214,50 TL tebligat ve müzekkere gideri, 900,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.146,90 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 781,13 TL’lik kısmının davacı taraf üzerinde bırakılmasına, geri kalan 365,77 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca 2.073,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
7-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine
8- Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde avansı yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.