Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1385 E. 2018/60 K. 24.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1385
KARAR NO : 2018/60

DAVA : Alacak (Kar Payının Tahsili-Yöneticinin Sorumluluğu)
KARAR TARİHİ : 24/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kar Payının Tahsili-Yöneticinin Sorumluluğu)davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının 2004 yılında %50 ortaklıkla ……..’ni kurduklarını, müvekkilinin ……. ikamet etmesi nedeniyle şirket işleri ile davalının ilgilendiğini, davalının yetkisini müvekkili adına sahte belge ve müşterek imza ile kullandığını, davalının şirket adına banka hesaplarından para çektiğini ancak şirket defterine işlemediğini, şirket harcamalarında da kullanmadığını, çeşitli konularda müvekkilini aldattığını, davalı hakkında savcılık kanalıyla şikayetçi olunduğunu ileri sürerek, şirket kar payı ile birlikte davalının şirket adına çekip şirket işlerinde kullanmadığı paralar karşılığı şimdilik 10.000,00 TL’nin müvekkilinin şirketteki hissesi oranında faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, alacağa muaccel olduğu tarihten itibaren faiz yürütülmesine, müvekkiline iadesine, davalı hakkında TTK 562.maddesi uyarınca gerekli işlemlerin yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı adına dava dilekçesi tebliğ edilmiş, dosyaya vekaletname sunan davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE : Davacı vekili açtığı davada, tarafların ortağı oldukları dava dışı …….nin aynı zamanda tasfiye memuru olan davalının şirket paralarını şirket için kullanmayıp şirketi zarara uğrattığı iddiası ile şirket için harcamadığı paralar ve kar payından şimdilik 10.000 TL.nin şirket hissesi oranında davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesini talep etmiştir.
Dava dışı şirkete ait sicil dosyası getirtilmiş, şirket merkezinin mahkememiz yetki sınırları içinde kaldığı, şirketin tasfiye halinde olup davalının tasfiye memuru olduğu, tasfiyenin sonlandığı görülmüştür.
Davacının ilk talebi 6102 sayılı Kanunun 644 maddesi uyarınca uygulanması gerekli, TTK 553 ve devamı maddelerinde düzenlenen şirket tasfiye memuru durumundaki davalının şirkete zarar verdiği iddiasına dayalı tazminat istemidir. Davalının tasfiye memuru olarak şirketi zararlandırıcı eylemlerde bulunduğu iddia edilmiş olup bu durumda TTK 555 maddesi uyarınca tazminatın ancak şirkete ödenmesi istenebilir. Davacının zararın davalıdan tahsili ile kendisine ödemesi yönündeki talebi bu nedenle mahkememizce yerinde görülmeyerek reddedilmiştir.
Davacının 2.talebi ise kar payı talebi olup bu talebin şirket tasfiye memuruna yöneltilmesi mümkün olmayıp şirkete karşı açılacak davada talep edilmesi gerektiğinden davalıya karşı bu taleple açılan davanın da pasif husumet yokluğundan reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının kar payı talebi yönünden açtığı davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine,
2- Davacının davalı tarafça şirketin zarara uğratıldığı iddiası yönündeki davanın reddine,
3-Karar harcı 35,90 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 170,78 TL harçtan mahsubu ile bakiye 134,88 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. .