Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1365 E. 2018/200 K. 08.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/1365 Esas
KARAR NO : 2018/200

DAVA : İtirazın İptali ( Ticari Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
KARAR TARİHİ : 08/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili; davalının taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle oluşan cari hesap borcunu ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesinde hem itirazın iptali ile takibin devamı hem de tahsil yönünde talepte bulunulmuş olduğundan, HMK 31.maddesi uyarınca davacı vekilinden talebini açıklaması istenmiş, davacı vekili 08/11/2016 tarihli duruşmada davanın itirazın iptali davası olduğunu, alacağın tahsili yönünde talepleri olmadığını beyan etmiştir.
SAVUNMA:Davalı; usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:Dava, cari hesaptan doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, davacı yanın bildirdiği tüm deliller toplanmıştır.
Dava konusu icra dosyası incelendiğinde, davacının 20/05/2015 tarihinde davalı hakkında cari hesaba dayalı olarak 9.442,75 TL asıl alacak üzerinden icra takibi başlattığı, davalının yasal sürede borca itiraz ettiği, iş bu davanın yasal 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Tarafların ticari defterlerinin incelenmesine karar verilmiş, ancak davalının inceleme gününden haberdar edilmiş olmasına rağmen defterlerini sunmamış olması nedeniyle inceleme yapılamadığına dair 30/05/2016 tarihli tutanak düzenlenmiştir.
Davacının şirket merkezinin yargı sınırlarımız dışında olması nedeniyle ticari defterlerinin incelenmesi yönünde talimat yazılmış, talimat kök raporunda davacı kayıtlarına göre davacının 9.442,75 TL alacaklı göründüğü tespit edilmiş ise de,takip tarihi itibariyle alacak tespiti yapılmamış olması ve raporda fatura ile ödeme dökümlerinin gösterilmemiş olması nedeniyle rapor denetime ve hüküm kurmaya elverişli görülmemiştir.
Davacı vekili 13/03/2015 tarihli mutabakat belgesi sunmuş ise de belgede davalıya atfen atılan imza ve kaşe bulunmadığından mahkememizce dikkate alınmamıştır.
Taraflar arasındaki ticari ilişkiye ait tüm davacı ticari defterler incelenerek, düzenlenen tüm faturaların ve yapılan tüm ödemelerin dökümünün yapılması, davacı faturalarına konu mallara ilişkin teslim belgelerinin incelenmesi ve teslim alan kısmında imza bulunan faturaların ayrıca belirtilmesi, takip tarihi itibari ile davalının borcunun bulunup bulunmadığı yönünde ek rapor alınmasına karar verilmiştir. Ek raporda da özetle kök raporda belirtilen hususlar tekrarlanmış, ancak tüm faturalara ilişkin liste de ek rapora eklenmiştir.
Bunun üzerine davacı vekiline listede belirtilen tüm irsaliyeli faturaları sunması için kesin süre verilmiş, sunulduğunda davalının isticvabına karar verilmiş ise de, sunulan faturaların bir çoğunun teslim alan kısmında isim ve imza bulunmadığı görüldüğünden isticvaba ilişkin ara karardan dönülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın, cari hesaptan doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu,davacının cari hesap alacağını oluşturan tüm irsaliyeli faturalara konu malları davalıya teslim ettiğini ispat etmesi gerektiği, ancak faturaların bir çoğunun teslim alan kısmında isim veya imza bulunmaması nedeniyle davalının isticvabı yönündeki ara karardan dönüldüğü, davacının ticari defterlerine göre davacı alacaklı görünmekte ise de davalının ihtaratlı davetiye tebliğine rağmen ticari defterlerini sunmamış olması nedeniyle tarafların cari hesap kayıtlarının karşılaştırılmadığı, buarada bir tarafın ticari defterlerinin ibrazının istenebilmesi ve talep edilmesine rağmen ticari defterlerin ibraz edilmemesinin defter sahibinin aleyhine sonuç doğurmasının, ancak karşı tarafın münhasır delil olarak buna dayanmasına bağlı olduğu(Emsal: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 12/10/2016 tarihli 2014/11-1159 E., 2016/967 K. sayılı kararı), davacının davalının ticari defterlerine münhasır delil olarak dayanmadığı, dolayısıyla davacının iddiasını yazılı delille ve defter kayıtlarıyla ispat edemediği, ancak yemin deliline dayandığı ve davacı vekaletnamesinde yemin teklif yetkisinin bulunduğu görümekle davacı vekiline yemin teklif hakkının hatırlatıldığı, davacı tarafın yemin teklifinde bulunduklarını bildirmesi üzerine yemin davetiyesi düzenlenerek davalıya tebliğ edildiği, ancak davalının yemin için belirlenen günde duruşmaya gelmediği, dolayısıyla yeminden kaçınmış sayıldığı ve davanın sübuta erdiği, bunun yanında alacak likit olduğundan davacının icra inkar tazminatı talebinde haklı görüldüğü anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, davalının İstanbul Anadolu ….İcra Müdürlüğü’nün……. Esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın İPTALİNE, takibin devamına,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan 9.442,75 TL’nin %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3- Alınması gereken 645,03 TL karar harcından başlangıçta yatırılan 114,05 TL ile icra dosyasına yatırılan 47,21 TL harcın mahsubu ile 483,77 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4- Davacı tarafça yatırılan 114,05 TL peşin harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 32,40 TL ilk dava masrafı, 150,00 TL talimat gideri, 396,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.078,40 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.