Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1121 E. 2018/48 K. 23.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2015/1121
KARAR NO : 2018/48

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 23/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
İDDİA:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 28/08/2013 tarihinde in sevk ve idaresindeki ……… plaka sayılı araç ile çatal bariyerlere çarpması neticesinde trafik kazası meydana geldiğini, kaza neticesinde davacıların murisi ……in ve fal ettiğini, geriye mirasçı olarak müteveffanın anne ve babası olan davacıların kaldığını, kazaya konu aracın davalı … şirketi tarafından …….nolu poliçe ile kaza tarihini kapsar şekilde sigortalandığım, 17/10/2005 doğumlu olan müteveffanın kaza tarihinde 8 yaşında olduğunu, sigortalı araç sürücüsü ……….’ in kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğunu, davacıların murisi araçta yolcu konumunda bulunduğundan hiçbir kusuru bulunmadığını, murisin ölümü İle davacıların destekten yoksun kaldığını beyan ederek davanın kabulüne, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik davacı baba … için 2.500,00 TL, davacı anne … için 2.500.00 TL olmak üzere toplam 5.000,00-TL olmak üzere toplam 5.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsili ile adli müzaharetten yararlandırılarak harç ve giderlerden muaf tutulmalarına, taleplerine olay tarihinden itibaren ticari avans faizi işletilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazaya karıştığı iddia edilen …….. plaka nolu aracın davalı … şirketi tarafından ……… tarihleri arasında geçerli olmak üzere …… nolu ……Sigorta Poliçesi ile sigortalandığım, davacılardan …’e 06/06/2014 tarihinde 16.524,00 TL, diğer davaeı …’ e 06/06/2014 tarihinde 20.106.00 TL ödeme yapıldığını, davacılara yapılan ödeme ile davalı şirketin sorumluluğunun sona erdiğini, davalı şirketin sigortalısının kusuru oranında ve poliçe limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, öncelikle sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunun tespiti gerektiği, davacıların desteğinin de müterafik kusurlu olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, hatır taşıması nedeni ile indirim yapılması gerektiğini, davacıların Sosyal Güvenlik Kuruluşlarından rücuya tabi ödeme alıp almadığının tespit edilmesi gerektiğini, tazminat hesabının Aktüerler siciline kayıtlı uzman bilirkişi tarafından yapılmasını talep ettiklerini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte…………ı Genel Şartları B.2 maddesi gereği sigorta şirketinin hesaba esas tüm belgelerle başvuru tarihinden itibaren 8 işgünü geçmekle temerrüde düşeceğini, davacıların olay tarihinden itibaren faiz taleplerinin reddi gerektiğini, sigortalının ve aracın tamir olmaması nedeni ile davacının ticari faiz talebinin haksız olduğunu beyan ederek davanın reddine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, trafik kazasına bağlı ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, davadan önce düzenlenen …… tarihli EFT/Havale ödeme talimatı ve ibraname başlıklı belgelere göre davacılara çocukları ……….ölümü nedeniyle ödeme yapıldığı tespit edilmiş ise de ibraname tarihi ile dava tarihi gözetildiğinde iş bu davanın 2 yıllık hak düşürücü sürede açılmış olduğu anlaşılmış, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespitiyle uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği deliller toplanmıştır.
Dava dışı ……… adına kayıtlı ……..plakalı araca ait hususi aracın trafik sigorta poliçesinin kaza tarihini de kapsar şekilde davalı … şirketi tarafından düzenlendiği görülmüştür.
Kaza tespit tutanağı incelendiğinde, kazanın tek taraflı olduğu görülmüştür.
Sakarya 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin ………. karar sayılı dosyasının incelenmesinde; sanık …………n kusurlu olduğu sabitse de ölenin sanığın torunu olması nedeniyle sanığa ceza verilmediği ve kararın kesinleştiği görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları ile getirtilen hasar dosyası kapsamı, ceza dava dosyası birarada değerlendirilerek kusur raporu alınmıştır.
Trafik bilirkişisinden alınan kusur raporunda özetle; sürücü ………’in tek taraflı olarak bariyerlere çarptığı, sürücünün dikkatsiz ve tedbirsiz şekilde bağlantı yoluna geldiğini fark etmeden sağında bulunan şeride yakın gittiği, fark ettiği esnada doğrultu değiştirmeye çalıştı ise de bariyerlere çarpması nedeniyle % 100 kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Davalı vekili rapora karşı itiraz dilekçesinde; arka koltukta bulunan küçüğün de kusurunun olduğunu beyan etmiştir.
Mahkememizce kusur bilirkişisinden ek rapor alınmıştır.
Kusur ek raporunda; kazada ölen …………. kaza sırasında 8 yaşında, 150 cm boyunda ve 40 kg ağırlığında olduğu, yönetmelikte 150 cm’den kısa ve 36 kg ‘nin altındaki çocukların taşınması sırasında çocukların ağırlığına uygun Yönetmeliğin ekinde yer alan 1 sayılı cetvelde yer alan çocuk bağlama sistemlerinin kullanılmasının zorunlu olduğunun belirtildiği, kazada ölen çocuğun boyu, kilosu ve yaşı dikkate alındığında çocuk bağlama sisteminin zorunlu olmayıp arka koltuktaki emniyet kemerini kullanabileceği, çocuk ………bu konuda bilince sahip olmaması gibi hususlar sadece çocuk için değil yaşıtları için de düşünüldüğünde emniyet kemeri takmama ve sonuçlarını değerlendirip bu değerlendirmeye uygun bir biçimde davranabilme yeteneğinden uzak sayılması gerektiği, bu konuda özen göstermesi gereken kişinin çocuğun dedesi sürücü ………olması gerektiği, bu nedenle ölen çocuk ……..in müterafik kusurunun bulunmadığı belirtilmiştir.
Davacı tarafın talep edebileceği bir tazminat olup olmadığı ve varsa miktarının tespiti amacıyla aktüer raporu alınmıştır. Raporda; davalı … şirketi tarafından davacılara davadan önce ödeme yapıldığı, ibranamelerin makbuz niteliğinde sayılması gerektiği ve hesaplanan tazminattan yasal faiziyle birlikte mahsup edildiği, davacı annenin ev hanımı olması nedeniyle yetiştirme gideri indirimi yapılmadığı, davacı baba açısından asgari ücret üzerinden hesaplama yapılarak yetiştirme giderinin hesaplandığı, davacı annenin toplam zararının 7.912,89 TL olduğu, davacı babanın ise güncellenen ödemenin mahsubuyla zararının karşılandığı ve bir zararının olmadığı belirtilmiştir.
Davacılar vekili aktüer raporuna karşı itiraz dilekçesinde; Baba için 2.000,00 TL üzerinden 18 yaşına kadar ve yaklaşık % 17 oranında yetiştirme gideri kesildiğini, hem anne hem babadan % 5 ‘er yetiştirme gideri kesilmesi gerektiğini, raporun 9. Sayfasında peşin değeri hesaplamasının Yargıtay kriterlerinde bulunmadığını, ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili aktüer raporuna karşı beyan dilekçesinde; davacı yan tarafından itiraz edilmeyen 2.000,00 TL gelir üzerinden yetiştirme gideri hesabının yapılması gerektiğini, anne için de yetiştirme gideri indirimi yapılacağını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini beyan etmiştir.
Aktüer ek raporunda özetle; çalışmayan ve geliri bulunmayan anneden yetiştirme gideri indiriminin yapılamayacağı, tazminat kök rapor yılı 2016 yılı itibariyle beklenen destek yılından (2023) 7 yıl önce tahakkuk edecek olması sebebiyle iskontoya tabi tutulması gerektiği, bu nedenle davacı vekilinin itirazlarının yerinde görülmediği, bdosyada bordro, hizmet döküm cetveli bulunmadığından karakol, jandarma vs yoluyla yapılan araştırmalar sonucu yapılan gelir araştırma sonucunun dikkate alınmaması gerektiği , kök rapordaki görüşlerinde herhangi bir değişiklik olmadığı belirtilmiştir.
Davacılar vekili, 25/10/2017 tarihli ıslah dilekçesi ile taleplerini 5.000,00 TL iken … yönünden 7.912,89 TL olarak ıslah ettiklerini beyan ettiklerini bildirmiş ve tamamlama harcını yatırmıştır.
Davacılar vekili 23/01/2017 tarihli son celsedeki beyanında; her ne kadar ıslah dilekçesinde 5.000,00 TL olan taleplerini 7.912,89 TL olarak ıslah ettiklerini beyan etmiş olsa da dava dilekçesinde davacı … için taleplerinin 2.500,00 TL olduğunu, ıslah dilekçesinde sehven bu hususun yanlış ifade edildiğini, eksik harcının bulunmadığını, ıslah dilekçesinin bu şekilde düzeltildiğini beyan etmiştir.
Mahkememizce toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucunda; 28/03/2013 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazası neticesinde çocuk ……n yaşamını yitirdiği, kazanın oluşumunda araç sürücüsü … tam kusurlu olduğu, her be kadar davalı … vekili kazada ölen çocuğun da emniyet kemeri takmaması nedeniyle müterafik kusurunun olduğunu savunmuş olsa da ek raporda da ifade edildiği üzere 8 yaşında arka koltukta oturan, 50 cm boyunda ve 40 kg ağırlığında olan çocuğun 1 sayılı cetvelde yer alan çocuk bağlama sistemlerinin kullanılmasının zorunlu olmadığı, çocuk ……..’in kaza esnasında uyuduğu, yaşı itibariyle almış olduğu eğitimin içerisinde trafik konusunun bulunma ihtimalinin zayıf olması, yaşadığı yer, sosyal çevrede gerek ailesi gerekse ilişki içerisinde bulunduğu toplumun diğer fertlerinin yeteri kadar bu konuda bilince sahip olmaması gibi hususlar sadece çocuk için değil yaşıtları için de düşünüldüğünde emniyet kemeri takmama ve sonuçlarını değerlendirip bu değerlendirmeye uygun bir biçimde davranabilme yeteneğinden uzak sayılması gerektiği, bu konuda özen göstermesi gereken kişinin çocuğun dedesi sürücü ……olması gerektiği, bu nedenle ölen çocuk……… müterafik kusurunun bulunmadığı kanaatine varıldığı, aktüer bilirkişi tarafından zararın hesaplandığı, davacı anne ……… çalışmadığı, çalışmayan anneden yetiştirme gideri indirimi yapılamayacağı (Emsal: YARGITAY 17. Hukuk Dairesi’nin 2014/24856 Esas 2017/7230 sayılı kararı), alınan aktüer kök ve ek raporu doğrultusunda davacı …’in bakiye alacağının 7.912,89 TL olduğu, tazminat talebine konu taşımada sürücü…… ölen …… …………. dedesi olduğu ve 8 yaşındaki çocuğun dedesi tarafından taşınmasının hatır taşıması olarak kabul edilemeyecek olması sebebiyle tazminattan indirim yapılmasını gerektirecek bir husus olmadığı, davacı baba … yönünden ise yetiştirme gideri, tazminat peşin değeri, davalı ödemesi ve güncelleme bedeli tenzili sonrası davalıdan talep edebileceği bakiye alacağının bulunmadığı, davalı tarafından zararının karşılandığı anlaşıldığından davacı baba … yönünden davanın reddine, davacı anne … yönünden davanın artırılan haliyle kabulüne karar vermek gerekmiştir. Her ne kadar davacı vekili ıslah dilekçesinde taleplerini 5.000,00 TL’den 7.912,89 TL’ye artırdıklarını belirtmiş olsa da davacılar vekilinin son celsedeki beyanı ve yapılan hesaplamada ıslah harcının yeterli olduğu anlaşıldığından davacılar vekilinin … yönünden dava dilekçesindeki taleplerinin 2500,00 TL olduğu ve ıslah dilekçesinde maddi hata yapıldığının kabul edildiği, her ne kadar davacı taraf davadan önce sigorta şirketine başvuruda bulunmuş olsa da başvuruya ilişkin belgeyi Mahkememize ibraz etmediklerinden ve bu durumda sigorta şirketleri ödeme tarihinden itibaren temerrüde düşmüş sayılacaklarından davacının ödeme tarihi olan 06/06/2014 itibaren faiz talep edebileceği, ayrıca kazaya neden olan aracın ticari araç olmaması nedeniyle ancak yasal faiz talep edilebileceği anlaşılmakla davanın arttırılan ve ıslah edilen haliyle kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın … yönünden REDDİNE,
2-Davanın … yönünden artırılan haliyle KABULÜ ile 7.912,89 TL tazminatın ödeme tarihi olan 06.06.2014 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 540,53 TL harçtan ıslah harcıyla birlikte yatırılan 28.00 TL harcın mahsubu ile bakiye 512,53 TL harcın ve 27,70 TL olmak üzere toplam 540,23 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 1.100,00-TL bilirkişi ücreti 249,00-TL davetiye ve müzekkere gideri toplamı 1.349,00-TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilek suretiyle 1.025,12 TL’sinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, bakiye giderin davacılar üzerinde bırakılmasına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdiren 2.180,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı …’e verilmesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdiren 2.180,00TL vekalet ücretinin davacı …’ten alınarak davalıya verilmesine,
Dair davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.