Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/778 E. 2023/825 K. 30.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2023/778 Esas
KARAR NO:2023/825
DAVA : Şirkete Dava Kayyımı Atanması
DAVA TARİHİ: 02/11/2023
KARAR TARİHİ: 30/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Şirkete Dava Kayyımı Atanması davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREKÇE:Davacı vekili, müvekkili şirketin davalı ——–hem ortağı hem de yöneticisi olduğunu; ancak müvekkili şirket tarafından davalı şirketin fesih ve tasfiyesinin istendiğini; davanın ——— sayılı dosyasına kaydedildiği; fesih ve tasfiye davasına bakan mahkemenin tensip 5 nolu kararı ile davalı şirketin tek temsilcisi davacı şirket konumunda bulunduğundan ve artık müvekkili şirket tarafından fesih ve tasfiye davasında davacı şirketin temsil edilmesi mümkün olmadığından; fesih ve tasfiye davası için bir kayyım atamasını sağlamak üzere kendilerine yetki ve mehil verildiğini belirterek dava kayyımı atanmasını mahkememizden talep etmiştir.Dava şirkete kayyım atanmasına ilişkin bir dava olup; davacı şirketin davalımız olan şirketin ortağı ve tek yöneticisi olduğu fakat aynı zamanda davacı şirketin davalı şirket aleyhine ”haklı nedenle fesih ve tasfiye” davası açtığı; o davada dava kayyımı atanması için davacımıza yetki ve mehil verildiği ihtilafsızdır.TTK’ da bu husus düzenlenmemiş olup bu nedenle TMK 427. Maddenin düzenlemelerine paralel olarak uygulama yapılıp TMK hükümleri gereği şirkete dava kayyımı atanması hususunun değerlendirilmesi gerekmiştir. Ortada şirket ortağı sıfatıyla açılmış bir şirketin haklı nedenle fesih ve tasfiyesi davası bulunup TTK 636. Maddeye dayalı olarak bu davayı açmakta davacımız olan şirketin hakkı mevcuttur. Dava ehliyeti bulunmaktadır. Ancak o davayı açan davacı aynı zamanda davalı şirketin tek yetkilisi olduğuna artık davada davalı şirketi temsil etmesi mümkün değildir. Şirkete bir dava kayyımı atanması bu nedenle zorunluluk arz etmekte olup; şirketin 2 ortaklı olduğu diğer ortağın ——olduğu; bunun şirkete dava kayyımı olarak atanabileceği ancak ona da davacı vekilinin duruşmada itiraz ettiği; dava kayyımlığı yönünden şirket işleyişini bilecek muhasebe bilgisi olan bir kişinin atanmasının bu durumda daha uygun olacağı, davacı ile diğer orta arasında çıkan anlaşmazlık nedeniyle zaten fesih ve tasfiye davasının da açıldığı nazara alınarak mahkememizce dava kayyımı olarak Mali Müşavir ——— atanması uygun bulunmuş; iş bu davada, davanın mevcut zorunluluk sebebiyle açıldığı, davalı şirketin dava kayyımı açılması hususunda kendisine yüklenebilecek bir sorumluluğun bulunmadığı, bu davaya neden olmuş sayılamayacağı sebebiyle yargılama giderleri yapanlar üzerinde bırakılarak ve tarafların leh ve aleyhlerine vekalet ücreti takdir edilmeksizin aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.

G.D:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KABULÜNE,
—– numarası ile kayıtlı olan ——-sayılı dosyasının yargılama safhası ve verilecek kararın infaz safhası ile sınırlı olmak üzere mali müşavir ——- dava kayyımı atanmasına,
Dava kayyımına aylık 5.000,00 TL ücret taktirine,
Görev süresi boyunca ücretin davacı şirket tarafından ödenmesine, ——- yargılama sonunda haklılık durumuna göre bu ücretlerin yargılama masrafları içerisinde değerlendirilmesine,
Dava maktu harca tabi olup maktu harçlar alınmış bulunduğundan yeniden harç alınmasına mahal olmadığına,
Dava niteliği gereği yargılama giderlerinin yapanlar üzerinde bırakılmasına, karar kesinleştiğinde bakiye gider avansı kalırsa davacıya iadesine,
Karar tarihindeki AAÜT gereğince tarafların leh ve aleyhlerine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair karar, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde ——— Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak oy birliği ile verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu. 30/11/2023