Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/235 E. 2023/465 K. 14.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/235 Esas
KARAR NO : 2023/465

DAVA : 5464 S.K. Uy.Tacirlere Verilen Kurumsal Banka Ve K.Kartlarından Kaynaklanan (5411 S.K. 142/1 Hariç) (Menfi Tespit)
DAVA TARİHİ : 05/10/2021
KARAR TARİHİ : 14/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,

TALEP
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 19/06/1989 yılında kurulan—— bu dönemde temsil ve ilzamıyla mükellef olan şirkette eşit hissedarlığı bulunan kurucularından olduğunu, şirketin kuruluş dönemindeki eşit hissedarlarının: Şirket Yönetim Kurulu Başkanı dava dışı —-şirket Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı müvekkil —— ve şirket Yönetim Kurulu Üyesi dava dışı —–olduğunu, şirketn tüm ortakların
kararı ile konkordato başvurusu yaptığını, —–. Asliye Ticaret Mahkemesinin —–Numaralı dosya ile geçici/kesin konkordato mühleti verilmesi ve konkordatonun onanması istemiyle dava
açıldığını, bu süreçte şirkete komiserler atandığını, Müvekkili ve dava dışı ortaklardan——
tarafından defalarca Genel Kurul Toplantı Çağrısı yapıldığını, ancak dava dışı —— tarafından
çağrıya uyulmadığını, 2017 yılı olağan genel kurulunun kanunda belirtilen süre içinde
gerçekleştirilememesi nedeniyle müvekkili —–ve dava dışı—— yönetim kurulu
üyeliğinden istifa ettiğini, müvekkili —— ile dava dışı——arasında 26/01/2018
tarihinde hisse devir protokolü akdedildiğini, müvekkili ——14.000.000,00-TL nominal
bedelli %33,33333 oranındaki Şirket hisselerinin % 28,33‘ünün dava dışı şirket ortaklarından ——
kararlaştırılan şekil ve koşullarda devredilmesinin düzenlendiğini, Müvekkiline hisse devir protokolü
kapsamında verilen çeklerin karşılığı olan edimlerin yerine getirilmediğini, bu durumun dava dışı—– Noterliğinin 07/09/2018 tarih ve—— yevmiye numaralı ihtarnamesi bildirildiğini,
yine müvekkiline şirket hakkında bilgi verilmesi için dava dışı——.Noterliğinin
04/04/2019 tarih ve ——Yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, devam eden süreçte
müvekkiline pay bedellerinin ödenmesi suretiyle ortaklıktan çıkmalarına izin verilmesi, aksi halde şirketin
haklı nedenlerle feshine karar verilmesi talebiyle 26/06/2019 tarihinde —— Asliye Ticaret
Mahkemesi nezdinde halen görülmekte olan—–. Numaralı davanın açıldığını, devam eden süreçte Dava dışı —–alacaklıları ile anlaşması neticesinde —– Asliye Ticaret Mahkemesi ——Numaralı dosyasındaki konkordato talepli davasından 26/08/2020 tarihinde feragat edildiğini, mahkeme tarafından feragat talebi kabul
görülerek 07/12/2020 tarihinde kararın kesinleştiğini, dava dışı şirket ile 12 tane banka arasında
11.06.2020 tarihinde “Finansal Yeniden Yapılandırma Sözleşmesi” imzalandığını,
borçların yeniden yapılandırılması yoluna gidildiğini, bu yolla dava dışı —–borçlarının vadelendirildiğini, Genel Kredi Sözleşmesi”nden ileri gelen borçlardan kaynaklı olarak müvekkil aleyhine başlatılmış dava ve takiplere devam olunması neticesinde TBK madde 601’e başvurulması zaruretinin ortaya çıktığını, davalı bankanın öncelikle rehinlerin paraya çevrilmesi yolu ile tahsilat yapması, rehinlerin paraya çevrilmesi yolu ile tahsilat yapılamadığı takdirde kefile müracaat etmesi gerektiğini, bu hususların bankaya 1/7/21 tarihli ihtarla bildirildiğini, Finansal Yeniden Yapılandırma Sözleşmesi ile yapılandırılan, yeni vadelere bağlanan borçların; bir borcu ortadan kaldırmak sureti ile yeniden düzenlenmesi şeklinde algılanması gerektiğini, Finansal Yeniden Yapılandırma Sözleşmesi kapsamında asıl borçlu ve alacaklı arasında yapılan taahhütname ve ödeme planı ile TBK madde 133 uyarınca yeni bir borç doğumu gerçekleştiğinden eski borca ilişkin kefaletler in hükümsüz kaldığını, yeni bir kefalet sözleşmesi kurulmadığı sürece kefilin borçtan sorumlu
tutulamayacağını, müvekkilinin tesadüfi bir biçimde dava dışı şirket ile davalı banka arasında akdedilmiş
“Finansal Yeniden Yapılandırma Sözleşmesi”nden haberdar olduğunu, bu sözleşmede müvekkilinin
imzasının olmadığını ve kefil olma durumunun olmadığını belirterek müteselsil kefaletinin TBK 601
kapsamında sonlandırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili Banka ile dava dışı asıl borçlu —–arasında kredi genel sözleşmesi imzalandığını, davacının işbu sözleşmeyi müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olduğunu, krediden kaynaklanan borcun borçlular tarafından ödenmemesi üzerine, borçlulara —- Noterliğinin
08.05.2018 tarih ve —– yevmiye no lu ve —–Noterliği’nin 17.09.2018 tarih ve —–yevmiye
nolu ihtarnamelerinin gönderildiğini ve borçlular hakkında —— İcra Müdürlüğü’nün
—- Sayılı ve —— Sayılı dosyaları ile genel haciz yolu ile ilamsız takip başlatıldığını,
davacı tarafından —–Noterliği’nin 27.08.2021 tarih ve—— yevmiye nolu ihtarnamesinin
müvekkili Bankaya 02.09.2021 tarihinde tebliğ edildiğini ve müvekkili Banka tarafından —–
Noterliğinin 27.09.2021 tarih ve —— yevmiye nolu ihtarnamesi ile cevap ve itirazların sunulduğunu,
davacının hisse devir protokolünün (Şirket ortağı ——- ile arasında imzalanan) müvekkili banka
alacağı açısından bağlayıcılığının olmadığını, davacının müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla Kredi Genel
Sözleşmesini imzaladığını, Finansal Yeniden Yapılandırma Sözleşmesinin içeriğinde de belirtildiği üzere FYYS’nin Alacaklı Kuruluşlar ile Borçlu ve Müteselsil Kefiller arasında akdedilmiş olan kredi sözleşmelerinin geçerliliğini ortadan kaldırmamakta olduğunu, bu sözleşmenin imzalanmasının kredi borçlusu veya müteselsil kefilin kredi sözleşmelerinden doğan borçlarını hiçbir şekilde ertelendiği, yenilendiği ve borçların nakledildiği
anlamına gelmediğini,asıl borçlu şirket tarafından müvekkili banka ile akdedilen Kredi Sözleşmesinin teminatında herhangi bir ipotek /rehin bulunmadığını, bu nedenle kefiller hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, 6098 Sayılı TBK’nin 601.maddesi Gereğince Kefaletin Sonlandırılması ( Genel Kredi Sözleşmesine Kefaletten Kaynaklanan) İstemine İlişkindir.—–Asliye Ticaret Mahkemesi’nin—— esas sayılı dosyasının incelenmesinde mahkemece verilen 30/12/2022 tarihli karar ile “6102 sayılı TTK’nin 4/1-f maddesinde ‘Bankalara, diğer finans kurumlarına ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerden doğan hukuk davaları ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır’ hükmü bulunmaktadır. Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun 25.11.2021 tarih ve—– sayılı kararının 1.maddesinde bu bentten kaynaklanan ve asliye ticaret mahkemesinin görev alanına giren ticari davalara ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı kapsamında gelecek işlere “…) On veya daha fazla Asliye Ticaret Mahkemesi bulunan yerlerde 6 ve 7 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına, bu kapsamda görülmekte olan dava ve işlerin iş bölümüne dayanılarak mezkur mahkemelere gönderilmemesine, 15.12.2021 tarihinden itibaren gelecek yeni dava ve işlerin ise anılan ihtisas mahkemelerine tevzi edilmesine kararı ile —– Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ——esas sayılı dosyanın HSK’nın 25/11/2021 tarihli ilke kararı doğrultusunda mahkememizin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verildiği ancak açılan davanın dava tarihinin 05/10/2021 tarihli olduğu, HSK’nın 25/11/2021 gün ve —– sayılı kararı ile, 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 5. Maddesi gereğince, ihtisas mahkemesi olarak finans mahkemeleri kurulmuş ve 15/12/2021 tarihi itibariyle faaliyete geçirilmiş olup, —–Ticaret Mahkemeleri 6102 sayılı TTK’nın 4/1-f ve 5411 sayılı Bankacılık Kanununda düzenlenen bankacılık işlemlerinden kaynaklanan alacaklara ilişkin davalar yönünden özel yetkili mahkeme olarak faaliyete geçirilmiş bulunması nedeniyle, 15/12/2021 tarihi sonrasında yapılan işbu talep yönünden görevin finans mahkemeleri ait olduğu değerlendirilmekle, işbu davanın HSK kararından önce açıldığı nazara alınarak mahkememize gönderilen işbu davanın esasının kapatılmasına, dosyanın mahkemesine iadesine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Mahkememiz esasının bu şekilde kapatılarak dosyanın ——. Asliye Ticaret Mahkemesine iadesine,
Yargılama harç ve giderlerinin mahkemesince değerlendirilmesine,Kararın taraflara tebliğinden itibaren kesin olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup anlatıldı.