Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/136 E. 2023/753 K. 15.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/136 Esas
KARAR NO: 2023/753
DAVA: Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 17/11/2022
KARAR TARİHİ: 15/11/2023

Taraflar arasındaki davanın Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;

TALEP:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Müvekkilinin — tarihinde valizi ile iş seyahati dönüşü ————havalimanları arası dış hat uçuşu olarak gerçekleşen ——–sefer sayılı uçuşa katıldığını, sefer yetkililerine valizinin kaydını yaptıran Müvekkilinin, —— valizini ilgililere teslim ettiğini, sefer sonunda tüm çabalarına rağmen valizinin kendisine teslimini sağlayamadığını, davacının iş seyahati hasebiyle gitmiş olduğu ——– dönmek için davalı kurumun tanınırlığı ve sektörde yaratmış olduğu intibaya güvenerek,———havalimanları arası dış hatlar uçuşuna kendi adına 1 kişilik bilet aldığını ve yanında taşımış olduğu valiziyle uçuşa katılım sağlamak amacıyla ——— gittiğini, müvekkilinin, uçuşa iş seyahati sebebiyle katılmış olduğundan valiz içerisinde değerli giyim ve kozmetik ürünlerini bulundurduğunu, işbu valizin kaybının müvekkilinin hem madden hem de manen büyük ölçüde etkilediğini, valiz içerisinde bulunan ve valiz ile birlikte kaybedilen eşyalar ile valizinin indirimli sitelerden alınmış toplam bedelinin 41.346,48.-TL olup işbu maddi kaybın müvekkili tarafından direkt olarak nakden yahut aynı ürünlerin satın alınması yoluyla bir anda yerine konulamayacağını, müvekkilinin iş seyahati sonrası valizini kaybederek manen de büyük ölçüde yıprandığını, uçuş ——– arasında dış hat uçuşu olarak gerçekleştiğinden ve her iki ülke de——–tabi olduğundan somut olaya esas olarak söz konusu sözleşme hükümleri uygulanacağı göz önünde tutulursa, ———- “yolcuların ölümü ve yaralanması-bagajın hasara uğraması” başlıklı 17. maddesinde kontrol edilmiş/kayıtlı bagajın, taşıyıcının sorumluluğu altında olduğu bir esnada kaybolmuş olması durumunda; kayıp bagajdan taşıyıcının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. Bununla birlikte taşıyıcının bagajın kaybolduğunu kabul etmesi durumunda ya da kontrol edilmiş bagajın ulaşmış olması gereken tarihten sonraki 21 günün bitiminde ulaşmamış olması durumunda, yolcunun taşıma sözleşmesinden doğan haklarını taşıyıcıya karşı ileri sürme hakkı olduğunu, davanın kabulüne, müvekkilinin valizi ve valizi içerisindeki ürünlerin indirimli sitelerden edinilmiş toplam tutarı olan 41.346,48.-TL ile kayıp eşyaların yerine yapılan alışverişlere ilişkin 3.872,86.-TL ve davalı kuruma ihtarname göndermek adına yapılan 2.051,30.-TL tutarındaki masraflarının toplamını oluşturan 47.270,64.-TL maddi tazminat talebinin olay günü olan 08.09.2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı tarafından müvekkiline ödenmesine, müvekkilinin yaşamış olduğu üzüntü ve elemi dindirmek adına 5.000,00.-TL manevi tazminat talebinin olay günü olan 08.09.2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı tarafından müvekkiline ödenmesine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir

.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davanın görevli mahkemede açılmadığını, dava konusu olayın 6502 sayılı yasa kapsamında bir olay olmadığını, mezkur Kanun’un TTK 4/1-a maddesinde de bu kanunda tanzim olunan hususlardan doğan davaların mutlak ticari dava sayıldığını, ihtilafın ticari dava sayılmasının sonucunun yine TTK’nun 5. md.si hükmü gereğince o ihtilafın çözümünde Asliye Ticaret Mahkemesinin Görevli Olmasına karar verildiğini, müvekkilinin ticari ikametgahı ———- olduğunu, görevli ve yetkili —-Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğundan görevsizlik itirazının kabulü ile dosyanın görevli ve yetkili olan —— Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesini, davacının 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun kapsamında bir tüketici olmadığını, 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi olduğunu, oysa davacının dava dilekçesinde aynen ” Müvekkilimi davacı ———– tarihinde valizi ile iş seyahati dönüşü…” olduğunu söyleyerek mesleki amaçla hareket ettiğini ifade ettiğini, bu nedenle de iş bu uyuşmazlığın Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamı dışında kaldığından da görev yönünden yine reddi gerektiğini, uyuşmazlık konusu olayın tüketici kanunu kapsamında değerlendirilmesi mümkün olmayıp mahkemenin işbu davaya bakmakla görevli ve yetkili olmadığını, öncelikle, görev itirazının kabulü ile dosyanın yetkili ve görevli —- Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde, davanın usul ve esasına ilişkin diğer hususlar da göz önüne alınarak haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, hava yolu taşımasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 2. maddesinde, kanun kapsamının tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamalar olduğu belirtilmiş, zikredilen yasanın 3/1-l bendinde tüketici işlemi; “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” şeklinde açıklanmış, aynı Yasa’nın 3/1-k bendinde ise tüketici; “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi” şeklinde tanımlanmıştır.Görev hususu kamu düzeninine ilişkin olup, yargılamanın her safhasında re’sen gözetilmelidir. Somut olayda, davacı ——havalimanı dış hat uçuşu ile——— etiket numaralı valizinin teslim edilmediği bu sebeple maddi manevi zararın tazminine ilişkin olduğu, davalı şirketle yaptıkları işlem bakımından ticari ya da mesleki amaçlarla hareket ettiklerinden söz edilemez. Bu itibarla, davacıların tüketici olduğu ve huzurdaki uyuşmazlığın ticari dava niteliğinde olmadığı —— anlaşıldığından mahkememizin karşı görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.Her ne kadar mahkememiz kararı kesin verilmiş ise de görevsizlik kararlarının istinaf kanun yolu açık olması gerektedir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Görevli mahkemenin ———- Tüketici Mahkemesi olduğuna,
3-Yargılama giderleri, vekalet ücreti ve harcın görevli mahkemece nazara alınmasına,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının istinaf edilmeksizin kesinleşmesi halinde Tüketici Mahkemesi tarafından da verilen görevsizlik kararı bulunduğu için —- Adliye Mahkemesi ——- merci tayini yönünden resen gönderilmesine, merci tayininde Tüketici Mahkemesi görevli görülürse o taktirde de dosyanın———-Tüketici Mahkemesine yargılamasının yapılması için gönderilmesine,
Dair kesin olarak davalı vekilinin yüzüne karşı davacı tarafın yokluğunda karar verildi. 15/11/2023