Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/128 E. 2023/743 K. 09.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :2023/128 Esas
KARAR NO: 2023/743
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 26/07/2016
KARAR TARİHİ: 09/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREKÇE
Mahkememizin —-sayılı dosyasında kaydı yapılıp yargılamasına başlanan davada —- tarihinde verilen —–sayılı ilamımızda;”Davacı vekili, müvekkili şirketin bir yapı denetim firması olduğunu; davalılardan —- yapı sahibi, diğer davalının ise yapı müteahhiti olduğu ————-üzerine kayıtlı arsa üzerinde inşaa edilecek yapı yönünden aralarında “yapı denetim sözleşmesi” imzalandığını; müvekkilinin edimlerini yerine getirmesine rağmen hakediş bedelinin ödenmemesi üzerine ———– yevmiye nolu ihtarname keşide ettiğini; ——– tarihinde tebliğ edilmesine rağmen ihtardan herhangi bir sonuç alınamadığını; bunun üzerine davalılar aleyhine ——- dosyası ile icra takibi başlattıklarını; davalının haksız bir itirazla takibi durdurduğunu belirterek; itirazın iptaline, takibin devamına ve davalıdan %20 icra inkar tazminatı tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş,Davalılar vekili olarak ———- tarihli cevap dilekçesinde; davacının yapı denetim hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacağını icra takibine konu ettiğini;—— parselin birleşmesi sonunda oluşan parseller olduğunu; müvekkillerinden ——– imzalamak suretiyle hem sözleşme gereği müteahhit olduğunu hem de bir kısım hisseyi devralmak suretiyle taşınmazlarda hissedar olduğunu ancak ——–malikler arasında yer almadığını, yapı denetim sözleşmesi gereğince maliklerden ücret istenebileceğini bu nedenle ——- aleyhine açılan davanın reddi gerektiğini kaldı ki, yapı denetimle ilgili borcun inşaatın tabii olduğu belediyenin yapı denetim hesabına yatırılan borçlardan olduğunu; bu sebeple yapı deneticisinin alacağını —- talep etmesi gerektiğini; müvekkillerine husumet yöneltilemeyeceğini; sözleşmeden sonra ilçe sınırlarında yapılan değişiklik ile baştan —–sınırları içindeki taşınmazın —- sınırları içinde kaldığını; —- ait yerin imar durumunun iptali için —– dosyası ile —– aleyhine dava açıldığını; müvekkillerinin bu davaya müdahil olarak katıldıklarını; verilen karar sonunda imar planlarının iptal olduğunu, kararın kesinleştiğini; artık inşaat yapılmasının mümkün olmadığını; bu nedenle davacının dayandığı yapı denetim hizmet sözleşmesinin imkansızlık sebebiyle hükümsüz hale geldiğini; bu sebeple davacının icra takibine koyduğu alacağın talep edilebilir nitelikte olmadığını; müvekkilleri tarafından —— denetim yönünden para yatırma zorunluluklarınında kalmadığını; imar değişikliği ve ilçe sınır değişiklikleri nedeniyle esasen yapı ruhsatınında geçerliliğinin tartışılması gerektiğini; yapı denetim uygulama yönetmenliğinin 23. Maddesi ve geçici 1. Maddesi gereğince taraflar arasında yenilenen bir sözleşmeninde bulunmadığını belirterek davacı tarafın haksız icra takibine yönelik itirazın iptali talebinin reddine karar verilmesini, davacıdan %20 kötü niyetli takip tazminatı tahsiline hükmedilmesini savunduğu görülmüş,Dava, İİK’nun 67. Madde gereğince açılan itirazın iptali davası olduğu nazara alınarak,Davacı taraf, yapı denetim hizmet sözleşmesi çerçevesinde ödenmeyen hakediş bedeline ilişkin 314.706,73 TL asıl alacak 8.328,95 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 323.035,68 TL alacağın; takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasa uyarınca asıl alacağa işleyecek yıllık 10,5 avans faizi oranından az olmamak üzere artan faiz oranları ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiş; her iki davalının vekili ortak bir dilekçe ile karşı tarafa bir kısım ödemede bulunduklarını bu nedenle esasen alacaklı konumunda olduklarını belirtmek suretiyle borçlu olmadıkları yönünde itiraz etmişler; süresinde yapılan itirazla takip durmuş, iş bu davada 1 yıllık hak düşürücü süre sonunda açılmıştır.Mahkememizce, taraflar arasındaki sözleşme incelenmiş, yerin imar işlemlerine ilişkin belediyeden CD halinde imar işlem dosyası getirtilmiş, davacıya yapılan bu sözleşme gereğince ödemeler belirlenmiş; davacının yapmış bulunduğu işin tespiti yönünden mahallinde keşif yapılmış; mali müşavir ile inşaat mühendisi bilirkişiden müşterek rapor alınmış; bu rapordan sonra davacı vekilinin fazla harfiyat alındığı ve fazla iş yapıldığı iddiası ile ilgili yerinde keşfen yapılan incelemeden sonra yapı denetim uzmanı bilirkişiden rapor alınmış; tüm rapor ve deliller değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmiştir.İcra takibine konu alacak yapı denetim sözleşmesinden kaynaklı ve eser sözleşmesi niteliğindeki sözleşmeden kaynaklı bir alacaktır.
Yapı denetim kanununun 5. Maddesinde yapı denetim hizmet sözleşmelerinin yapı sahibi ile yapı denetim kurulu arasında akdedileceği, bu sözleşmenin bir suretininde taahhütname ekinde idareye verileceği; yapı denetim hizmetleri için yapı denetim kuruluşlarına ödenecek hizmet bedellerinin, asgari hizmet bedelinden az olmamak kaydıyla projenin özellikleriyle yapının bulunduğu bölgenin fiziki, ekonomik ve sosyal özellikleri dikkate alınarak sözleşme ile belirleneceği asgari hizmet bedelinin yapı maaliyetinin %3’ü olduğu, yapım süresi 2 yılı aşkın yapılarda bu oranın her 6 ay için %10 artırılacağı, iki yıldan kısa süren yapılarda ise her 6 ay için %5 azaltılacağının yapı denetim kuruluşu tarafından da katma değer vergisi hariç yaptığı hizmetlerden hariç yapı sahibinden başka ad altında ayrıca hiç bir bedel talep edilemeyeceğinin düzenlendiği; yine anılan yönetmenliğin 27. Maddesinde ise hizmet bedeli taksitlerinin düzenlendiği buna uygun ödemenin gerçekleşmesinin düzenlendiği; Açıklanan mevzuat hükümleri çerçevesinde; her ne kadar yapı denetim sözleşmelerinden kaynaklı ödemelerden yapı malikleri sorumlu iseler de; yapı maliki ile yüklenici, aralarında sözleşme ile bunun aksinin; yani yapı denetim bedelinden yüklenicinin sorumlu olacağını açıkça kararlaştırabilecekleri, somut olayda sözleşmeyi davalı ——- imzaladığı; taşınmazda çok sayıda hissedarın bulunduğu, ancak kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile davalılardan — yapı müteahhiti olduğu; yine yapı denetim sözleşmesinin ilk %10’luk dilimine ilişkin 620.862,00 TL yapı denetim ücretininde davalı ——— tarafından ödendiği; sözleşmeyi imzalayanında bu yüklenici şirketin yönetim kurulu başkanı olduğu anlaşıldığından; her iki davalınında sözleşme gereği ve mevcut durum gereği sözleşmeden sorumlu olacağı kanaatine varılmış; davalı tarafın husumet yönünden itirazlarına bu nedenle itibar edilmemiştir.
Ancak, bahse konu taşınmaz yönünden——- günü ilgili belediyece 2/61 sayılı yapı ruhsatı verildiği; yapı ruhsatının düzenlendiği gün yapı denetim bedeli ücretinin ilk dilimi olan %10’un ödendiği; yapı denetim ücretinin ilk %10’luk diliminin gerek sözleşme gerekse yasa gereği ruhsatın alım aşamasında ödenecek olan proje inceleme bedeli olduğu; ikinci %10’luk birimin kazı ve temel üstü kotuna kadar olan kısımla ilişkili olduğu; ikinci %10’luk dilim aşamasına göre davacı tarafça hizmet verilmediği; bizzat davacı beyanlarından da anlaşıldığı kadarıyla da inşaata herhangi bir temel atılmadığı; kaldı ki, ruhsata esas imar durumunun iptal edildiği; plan dışı kaldığının ——– tarihli yazısından anlaşıldığı; durum böyle olunca ücretin ilk %10’luk dilimine göre verilen hizmet kapsamında olduğu; —- yazısı ekinde gösterilen —– tarafların imzasına havi yapı denetim sözleşmesi hükümleri dikkate alınarak —– ödeme / ruhsat tarihi itibariyle ilk %10’luk dilim için hakedişin düzenlenmesi gerekeceği; buna göre ilk hakediş tutarının 526.153,94 TL olacağı; (153.382,00 m2 x 945,00 TL / m2 x 3,63 / 100 ) x 0,10 ) buna %18 KDV eklendiği zaman 620.861,65 TL’nin davalı şirketçe 07/09/2010 tarihinde ————- olarak yatırıldığı; eksik ödeme bulunmadığı; yatırılan paradan gerek sözleşme gerekse mevzuat gereği herhangi bir eksikliğin bulunmadığı; proje inceleme ücretinin ruhsatla aynı tarihte olması gerekeceği; bu tarihte düzenlenmesi gereken hakedişin 2011 yılında yeniden düzenleyerek yükleyici aleyhine fiyat farkı çıkarılamayacağı; esasen 07/09/2010 tarihinde bir hakediş düzenlenmiş olduğunun kesin olduğu; bahse konu ücretin ruhsatla beraber aynı anda alındığı; davacının dava dilekçesi ekinde sunduğu imza taşımayan 3 nolu hakediş olarak nitelenen belgenin varsayım olarak idarece düzenlendiği kabul edilse dahi gerçekleşme oranının İLK DİLİM OLAN %10’U GÖSTERDİĞİ, —- yılı birim fiyatı ve ruhsat süresinin uzadığından bahisle %5,31 oranı kullanılmak suretiyle fiyat farkı oluşturulduğu; varsayım olarak idarece bu yönde —— yılı sonunda ( davacıya göre ——– yılı sonunda ) yeniden proje inceleme denetim ücreti olarak ilk %10 karşılığı için davacının —– edimini yerine getirdikten sonra yeniden aynı hakedişe 3. Hakediş yüklenemeyeceği; 3. Hakedişin mevzuat gereği taşıyıcı sistem bölümünün tamamlanmasından sonra söz konusu olacağı; esasen içeriğinden de anlaşılacağı üzere ilk %10’luk ücret karşılığının düzenlendiği; ancak buna ilişkin hakedişin esasen daha önce ruhsat aşamasında düzenlendiğinden fiyat farkı oluşturulamayacağı mahkememizce belirlenmiş bu yönde —— tarihli bilirkişi raporu kabule şayan bulunmuş; bu rapordan sonra davacı tarafın ilk %10’luk dilimin üstüne iş yaptığının iddia etmesi üzerine; mahallinde yapılan keşif ile sadece harfiyatın daha geniş alınması yoluyla ilk %10’luk birimin dışında %1’lik bir kısmın arazide gerçekleşmiş olduğu; ancak ikinci %10’luk kısmın gerçekleşmesine bağlı olarak 2. Hakedişe hak kazanabilmek için kazı ve temel üstü kotuna kadar ulaşılması gerektiği; herhangi bir temelin atılmadığı; temel üstü kotuna ulaşılmadığı bu nedenle ödemenin gerçekleştiği ilk %10’luk kısmın dışında ikinci %10’luk kısım yönünden herhangi bir talepte bulunamayacağı kanaatine mahkememizce varılmış bu nedenle davanın reddine karar verilmiş ancak davacının icra takibinde kötü niyetli bulunmadığı nazara alınarak kötü niyetli takip tazminatına da hükmedilmeyerek davanın reddine karar verilmiş” ;
Karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiş,
——-sayılı hükmünde;Davanın ——– yönünden husumetten reddi gerektiği, diğer davalı yönünden ise eksik incelemenin söz konusu olduğu, bu nedenle imkansızlık yönünden imar planının iptaline ilişkin mahkeme kararının tarihi ve olaya nasıl etki edeceğinin irdelenmesi ayrıca davalı şirket tarafından 620.862,00 TL olarak ödenen yapı denetim ücretinin bu orana yer verilen 1 nolu hak ediş raporunun sözleşme ve mevzuata göre ruhsat alınması aşamasında ödenecek olan proje inceleme bedeli olarak mı düzenlendiği, yine 3. Hak ediş kayıtlarında olup olmadığı, 3. Hak edişin kayıtlarında mümkün ise bu hak edişin düzenlenmesi gerekçesi ve bedelinin hesaplanması hususlarının incelenmesi gerektiği belirtilerek mahkememiz kararının kaldırıldığı,
Mahkememizce ——— kararı doğrultusunda yeni esasımıza kaydedilerek yapılan yargılamada;
—– sonraki aşamalar incelenmiş olup
——- sayılı ilamında değişen imar durumunun iptali için dava konumuz olan yeri de etkileyecek olan bu davada; şahıslar tarafından açılan iptal talepli davanın reddedildiği, böylece dosyamız yönünden imkansızlık yaratan imar değişikliğinin idare mahkemesince iptal edilmediği; söz konusu bu karar temyiz edildiği, ——— Karar sayılı dosyasına kaydedildiği; bu dosyada iptalde davacıların hukuki menfaatinin bulunduğu zaman aşımı süresinden reddedilen kalemler yönünden ise zaman aşımının söz konusu olamayacağı belirtilerek 1/5.000 ölçekli nazım imar planı açısından süre aşımı, ——– açısından ise ehliyet yönünden reddi yolundaki idare mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiş ve esasa ilişkin bir karar tesis edilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderildiği belirlenmiş olup; her ne kadar mahkemenin ret kararı —– tarafından bozulmuşsa da söz konusu bozmanın mahkememizdeki davadan çok sonra gerçekleştiği; — yılında değişen imar planı dolayısıyla akdin imkansız hale gelmiş olduğu mahkememizce kabul edilmiş; 3.hak edişin tek taraflı düzenlenen bir hak ediş olduğu, mahkememizce davalı tarafa sorulduğunda davalı tarafça katılımları olmaksızın düzenlenen bu belgeyi kabul etmediklerini açıkça bildirdikleri sebebiyle esasen imza taşımaya 3 nolu hak ediş belgesinden davalının sorumlu tutulamayacağı; imza taşımayan 3 nolu hak ediş olarak nitelendirilen belgenin idarece düzenlendiği var sayım olarak kabul edilse bile gerçekleşme oranının ilk dilim olan %10 gösterildiği;—— yılı birim fiyatı ve ruhsat süresinin uzatıldığından bahisle %5,31 oranı kullanılmak suretiyle fiyat farkı oluşturulduğu; idarece bu yönde —– yılı sonunda (davacıya göre —- yılı sonunda) yeniden proje inceleme denetim ücreti olan ilk %10 karşılığı için davacının —- da edimini yerine getirdikten sonra yeniden aynı hak edişe yani 3. hak edişe yüklenemeyeceği; 3.hak edişin mevzuat gereği taşıyıcı sistem bölümünün tamamlanmasından sonra söz konusu olacağı, bu nedenle esasen ilk %10 luk ücret karşılığında düzenlendiği; buna ilişkin hak edişin esasen daha önce ruhsat aşamasında düzenlendiğinden fiyat farkı oluşturulamayacağı,
Öte yandan yapı denetim hizmet sözleşmelerinin yasa gereğince yapı sahibi ve yapı denetim kuruluşu arasında akdedilen sözleşmeler olduğu, ancak bunun aksini her zaman kararlaştırılabileceği; somut olayda sözleşmeyi davalı —–imzaladığı, taşınmazda çok sayıda hissedar bulunduğu, arsa payı devri karşılığında inşaat sözleşmesinin yüklenicisinin —–yapı denetim ücretinin ödemesinin ——- sayılı yapı ruhsatının taşınmaz için verildiği söz konusu ödemenin yapı denetim bedeli ücretinin ilk dilimi olan %10 karşılığında ödendiği, sözleşme gereğince ve yasal mevzuata uygun olarak ruhsat alınması aşamasında ödenecek olan bedelin proje inceleme bedeli olduğu; bu bedelin —- ödenmesi gereken bedel olduğu, ikinci %10 luk dilimin kazı ve temel üstü kotuna kadar olan kısımla ilişkili olduğu inşaatın o aşamaya getirilmesi halinde davacımıza ödenmesi gereken bir bedel olduğu, inşaatın ilk kararımızda da vurgulandığı üzere %11 aşamasında gerçekleştiği; sözleşme gereğince ilk %10 luk bölüme isabet eden ödemenin belediyeye yapılması gerektiği, ikinci %10 luk kısım yönünden herhangi bir ödemenin gerçekleşmediği zaten inşaat kazı ve temel üstü kotuna ulaştırılamadığı için davacı tarafından istenmesinin de mümkün olmadığı, bu hususların dosya içindeki taraflar arasındaki sözleşmeden belli olduğu nazara alınarak davacı tarafın bir alacağı bulunmadığı kanaatine varılmış,
Davanın pasif davalısı da bulunmadığından——-yönünden, inşaatın davacının talep ettiği alacağı sağlayacak derecede belirli bir aşamaya gelmediğinden dolayıda davalı — yönünden;
Reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

G.D:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN REDDİNE,
Dava reddedildiği ve harç maktu olduğundan maktu harçtan eksik 240,65 TL nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Tamamı davacı tarafından karşılanan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına, karar kesinleştiğinde bakiye gider avansı kalırsa davacıya iadesine,
Karar tarihindeki AAÜT gereğince davalılar lehine, 50.460,00 TL nispi vekalet ücreti takdirine, davacıdan alınarak 17.900,00 TL sinin davalı ——– (bu davalı yönünden dava husumet yönünden reddedildiği için) kalan kısımın ise davalı —– verilmesine,
Dair karar, taraf vekillerinin, ihbar olunan vekillerinin yüzlerine karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde ————- Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak oy birliği ile verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu. 09/11/2023