Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/985 E. 2023/756 K. 15.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :2022/985 Esas
KARAR NO: 2023/756
DAVA :Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ: 07/12/2022
KARAR TARİHİ: 15/11/2023

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda,

TALEP:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle;
Müvekkilinin sigortacılık işi ile iştigal eden —- önde gelen sigorta şirketlerinden olduğunu, müvekkilinin dava dışı —-emtianın taşıması sırasında doğabilecek rizikoları —–teminat altına aldığını, sigortalı —– firmasının, müvekkili şirketçe sigortalanan rulo sac emtiasının ——– taşınması amacıyla limana yüklemek üzere yurt içi kara taşıma işi için ——– yetki belgesi sahibi olduğu, davalı—–ruhsat sahibi olduğu —— plakalı araçla gerçekleştiğini, davalı—– yetki belgesi ile söz konusu taşıma işleminden doğan sorumluluğunun ise diğer davalı —- tarafından sigorta teminatı altına alındığını, taşıma yapılan aracın —– plakalı aracın —— ise diğer davalı —— olduğunu, davaya konu emtianın davalılar —- sorumluluğunda —– plakalı araca yüklenerek,— nakliye halindeyken davalı taşıyıcı sorumluluğunda ve kusuruyla —— ilçesinde başka bir araca arkadan çarpması sonucu ölümlü/yaralanmalı trafik kazasının meydana geldiğini ve sigortalı emtianın hasarlandığını belirterek toplam —-utarının ödeme tarihi olan —— tarihinden itibaren işleyecek döviz alacaklarına uygulanan en yüksek mevduat faizi, mahkeme masrafları ve vekalet ücreti ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ve davalılara ait araç ve gayrimenkul kayıtları üzerine üçüncü kişilere devir ve temlikinin önlenmesi amacıyla tebligat icra edilmeksizin ve teminatsız olarak HMK m. 389 ve m. 392 uyarınca ihtiyati tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir.

CEVAP
:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, yurt içi karayolu sigorta poliçesi şartları gereği sadece yurtiçi taşımalarının teminat kapsamına alınmış olup yurtdışı taşımalarında meydana gelebiecek hasarlarda müvekkili sigorta şirketinin herhangi bir sorumluluğunun olmadığını, her halükarda dava konusu emteianın poliçe şartlarına uygun olarak taşınmaması sebebiyle davacının taleplerinin teminat kapsamında olmadığını, sigortalı tarafından poliçede belirtilen sevkiyat bildirim şartının yerine getirilmediğini, bu sebeple meydana gelen hasarın teminat dışı olduğunu, taraflar arasından tanzim edilen sigorta poliçesinde, sigortalının sevkiyat yapacağı sırada ayrıntılı olarak müvekkili sigorta şirketine bildirmesi gereken hususların belirtildiğini, buna göre, kamyon plakası, sefer başlangıç ve bitiş noktaları, taşınan mal bedeli, emtea tipi, yükleme tarihi, emtea adedi ve ağırlık bilgileri gibi hususların sigorta şirketine bildirilmesinin gerektiğini, ancak tüm bu hususların bildirmediğinin tespit edilmiş olup bu haliyle meydana gelen hasarın teminat kapsamı dışında olduğunu belirterek öncelikle davanın usulden reddine, mahkememizce aksi kanaatte olunması halinde davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, taşıma işinden kaynaklı oluşan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda uyuşmazlığın; davacı sigorta şirketi ile dava dışı ——arasında —– bulunduğu, dava konusu emtianın —- taşınması için davalı —– anlaşıldığı, emtianın davalı ——-plakalı araca yüklenildiği, —-davalı ——– aracın kazaya karıştığı ve emtianın zarar gördüğü uyuşmazlığın trafik kazasına kimin ne oranda kusurlu olduğu, davalının kusurlu olması halinde meydana gelen zararın kadri marif olup olmadığı, bu sebeple —– ödeme tarihi olan —– tarihinden itibaren döviz alacaklarına uygulanan en yüksek mevduat faili ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesi noktasında toplandığı anlaşılmıştır.Mahkememizce davacının dava dilekçesinde bilirkişi deliline dayanmış olmasına rağmen 6100 Sayılı HMK 120. Maddesi uyarınca dava açarken bilirkişi ücretini mahkeme veznesine yatırmadığı anlaşıldığından,—— tarihli duruşma ara kararı uyarınca 4.500,00 TL gider avansını 2 haftalık süre içerisinde yatırması için süre verildiği yatırılmaması halinde iş bu delile dayanmakta vazgeçmiş sayılacağının ihtar edildiği ancak davacının verilen iki haftalık kesin süre içerisinde belirtilen bilirkişi giderini mahkememiz veznesine yatırılamadığı anlaşıldığından davanın usülden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın usulden REDDİNE
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 269,85 TL harcın peşin alınan 2.471,83 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.201,98 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davadan önce gidilen ara buluculukta devletçe karşılanan 1.320,00 TL ara buluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca 23.158,66 TL.vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK 333 ve gider avansı tarifesinin 5. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden ilgili tarafa iadesine,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup anlatıldı. 15/11/2023