Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/98 E. 2022/303 K. 21.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/98 Esas
KARAR NO : 2022/303

DAVA : Yönetici Atanması
DAVA TARİHİ : 07/02/2022
KARAR TARİHİ : 21/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Yönetici Atanması davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA : Davacılar vekili, müvekkillerinden—%37, ——-ile davalı şirkete ortak olduğunu, ..— aynı zamanda şirketin dava dışı diğer ortağı —- ile birlikte müşterek yetkilisi olduğunu; şirketin diğer temsilcisi olan —şirket kayıtlarının mali müşavir — teslim aldığını, yedinde tuttuğunu, şirket yönetim kurulu toplantılarına da gelmeyip ticari kayıtları da vermeyerek şirketi karar alamaz, işleyemez hale soktuğunu; aynı zamanda şirket aleyhine “— verdiğini iddia ettiği borcun tahsili için ” icra takibi başlattığını, ödeme emrinin şirketin adresinde ama şirkette herhangi bir ilişkisi bulunmayan —- isimli birine aldırıp takibi kesinleştirdiğini; şirket taşınmazı üzerine bu nedenle haciz geldiğini; ticari kayıtları vermeyerek şirketin mutat toplantı ve genel kurul toplantılarına engel olduğunu belirterek; müvekkili—- şirkete tek yetkili atanmasını, bu kabul görmezse dışarıdan mahkemece taktir edilecek birinin tek yetkili olarak yönetici atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı, davaya cevap vermemiş, duruşmaları da takip etmemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Davanın, hukuki tasnifi mahkemeye ait olup, bu çerçevede yapılan incelemede davanın, —- yönetici yetkisinin kaldırılması ( şirketin müşterek diğer yetkilisi—- yetkisinin kaldırılması ) ve yönetici atanmasına ilişkin olduğu; davacı iki ortağın şirketteki toplam hissesinin %50 olduğu, kalan %50 hissenin ise dava dışı —-ait olduğu; ayrıca ——–şirketin müşterek yetkililerinden biri olduğu ancak yukarıda izah edilen fiiller ile şirketin genel kurulunun toplanmasını engellediği, yönetim kurulunun karar alması ve toplantı yapmasını engellediği ve şirket aleyhine haksız icra takibi yaptığından bahisle yetkisinin kaldırılmasının talep edildiği; onun yetkisi kaldırıldığında davacı .——– tek yetkili olarak atanması, bu kabul edilmezse dışarıdan bir kişinin tek yetkili olarak atanmasının talep edildiği; bu nedenle ihtilafın, —– yönetici azlinin ( ya da yönetici yetkisinin sınırlandırılmasının ) mahkemece yapılıp yapılamayacağı, yapılabilecekse şartların oluşup oluşmadığı hususunda toplandığı belirlenmiştir.
Bilindiği üzere, TTK’da, limited şirketler yönünden haklı sebeplerin varlığı halinde mahkemece yöneticinin azline karar verilmesi düzenlenmişken, anonim şirketlerde böyle bir düzenleme söz konusu değildir. Anonim şirketlerde, yöneticinin atanması, azli ve yetkilerinin sınırlandırılması tamamen genel kurula tanınan haklardır. Mahkemece kullanılması mümkün değildir. Dava, yönetici azline yönelik olup, mahkemece davacının ileriye sürdüğü sebeplerden ötürü denetici kayyımı atanması mümkün değildir. Zira —- yönetici azline ilişkin açılan davalarda —— sayılı kararında da vurgulandığı üzere, ” denetim kayyımı atanmasına yönelik bir dava yokken, yönetim kurulunun işlevini yerine getiremediğinden bahisle şirketin temsil ve idaresi kayyıma ya da denetim kayyımına devredilemez. ” anonim şirketlerde ancak Türk Medeni Kanunu hükümleri gereğince şirketin yönetim kurulu oluşamıyorsa —-, hükümlü hale gelmesi….gibi ) TMK hükümlerine göre —- seçilene kadar idareci atanması mümkündür. Olayımızda böyle bir durum söz konusu olmayıp şirketin müşterek temsille yetkili iki yöneticisi bulunmakta olup— söz edilmesi de mümkün görülmediğinden, davanın reddine karar verilmiştir.
Elbette davacının şirketin haklı nedenle feshini isteyebilmesi, iddia ettiği gibi şirket gerçek dışı borçlandırılmışsa menfi tespit davası açabilmesi, şirket yöneticisinin —— sorumluluğuna dair tazminat davası açabilmesi; yeni yönetimin seçilebilmesi için —–toplantısı talep edebilmesi, bu talebi şirketçe kabul edilmezse mahkemeden toplantıya çağrı için izin isteyebilmesi mümkün olup ancak bunlar —- şirkette yönetici azlini isteyemeyeceği gerekçesiyle aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN REDDİNE,
Dava maktu harca tabi bulunduğundan ve maktu harçta alınmış bulunduğundan yeniden harç alınmasına mahal bulunmadığına,
Tamamı davacı tarafça karşılanan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına; karar kesinleştiğinde bakiye gider avansı olursa davacıya iadesine,
Dair karar, davacı …— ve Davacı .—- yüzlerine karşı, davalı tarafın yokluğunda, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak oy birliğiyle verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.