Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/965 E. 2023/585 K. 20.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/965 Esas
KARAR NO:2023/585
DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:30/11/2022
KARAR TARİHİ:20/09/2023

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda,

TALEP:Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin emlakçılık sektöründe faaliyet gösterdiğini, davalının müvekkilinin yer göstermesi sonucu——–adresinde bulunan taşınmazları kiraladığını, alınan emlak hizmetine ilişkin olarak müvekkili tarafından ——–bedelli fatura düzenlendiğini, düzenlenen faturaya ilişkin olarak davalı tarafından “kira komisyon bedeli” açıklamasıyla 10.750,00 TL’lik kısım müvekkilinin banka hesabına gönderildiğini, kalan bakiye kısmın ödenmesi hususunda——- yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalı/borçluya ihbarname gönderildiğini ancak bakiye kısımın müvekkiline ödenmediğini, taraflar arasındaki borcu doğuran ticari ilişkide davalı/borçlunun emlak hizmeti alması sonucunda fatura kesildiğini, bu ticari ilişki çerçevesinde davalı/borçlunun hizmet bedelini ödemeyi taahhüt ettiğini, davacı müvekkilinin bu ticari ilişki gereği yükümlülüklerini ve taahhütlerini eksiksiz şekilde ve tam zamanında yerine getirdiğini, davalının belirtilen adresteki taşınmazları kiraladığını ve kullanıma başladığını ancak bunun karşılığında fatura bedelini ödemekle sorumlu olmasına rağmen davalıya fatura edilen bedelin süresinde ve tam olarak ödenmediğini, müvekkili lehine davalı/borçlu aleyhine ——- sayılı dosyası ile faturadan kaynaklı komisyon alacağı sebebiyle icra takibi başlatıldığını, davalı/borçluya usulüne uygun şekilde ödeme emri gönderildiğini ve ödeme emrinin borçluya tebliğ olduğunu, borçlunun 20/10/2022 tarihli dilekçe ile borca, faize ve tüm ferilerine itirazda bulunduğunu, borçlunun borcu olmadığına dair itirazının açıkça dayanaktan yoksun olup hiçbir iddiasının yerinde olmadığını belirterek davalı/borçlunun—– sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, haksız olarak borca itiraz eden davalı/borçlunun aleyhine asıl alacağın 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazmınatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; usul ve yasaya aykırı şekilde müvekkili aleyhine açılmış olan işbu davaya karşı yasal süresi içinde cevaplarını sunduklarını, davacının işbu davayı açmasında hiçbir hukuki yararının bulunmadığını, müvekkilinden komisyon alacağının bulunmadığını, davacının her ne kadar kira komisyon alacağına ilişkin bir faturadan bahsetmiş olsa da bu faturadan kaynaklı müvekkilinin borcunun bulunmadığını, komisyon sözleşmelerinin yazılı olarak yapılmak zorunda olduğunu, sözleşme tipinde yazılılık şekil şartı olduğunu, yazılı olarak yapılmayan sözleşmelerin geçersiz olduğu gibi yazılı sözleşmenin ibraz edilmemesi durumunda herhangi bir komisyon sözleşmesinin varlığından ve bundan kaynaklı bir alacağın varlığından da bahsedilemeyeceğini, dolayısıyla bu faturadan kaynaklı komisyon alacağından bahsetmenin doğru olmayacağını, davacının alacak iddiasını açıkça ispatlayamadığını, müvekkili aleyhine ——esas sayılı dosyası ile faturadan kaynaklı komisyon alacağı sebebiyle icra takibi başlatıldığını, 20/10/2022 tarihli itiraz dilekçesi ile borca, faize ve tüm ferilerine itirazda bulunduğunu, haklı itirazları neticesinde müvekkiline karşı başlatılan takibin durduğunu belirterek davanın reddine, takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkûm edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.Davanın İİK 67 maddesine göre açılan itirazın iptali davası olduğu, celp edilen—— sayılı dosyasının incelenemesinde; faturaya dayalı 23.600,00 TL komisyon alacağı ile 60,99 TL avans faizi olmak üzere toplam 12.910,99 TL alacağın tahsili için icra takibi başlattıkları, davalı tarafın süresi içerisinde yapmış oldukları itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır. Davacının —–adresindeki taşınmazları davalıya göstermesi üzerine davalı tarafından kiralandığı bu sebeple fatura kestiği anlaşılmıştır. Bilindiği üzere 6098 Sayılı Kanun’un 520 nci maddesi; ”Simsarlık sözleşmesi, simsarın taraflar arasında bir sözleşme kurulması imkânının hazırlanmasını veya kurulmasına aracılık etmeyi üstlendiği ve bu sözleşmenin kurulması hâlinde ücrete hak kazandığı sözleşmedir. Simsarlık sözleşmesine, kural olarak vekâlete ilişkin hükümler uygulanır. Taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz.”, bu nedenle simsarlık sözleşmesi yazılı yapılması sıhhat şartıdır. Resen nazara alınır. Geçersiz sözleşmeye dayanarak ancak verilen şeylerin iadesi talep edilebilir. Davacımızın da davalıya verdiği birşey yoktur. Bu nedenle geri iade edilecek husus yoktur. Alacak senaryo değildir. Şekil şartlarına uyulmadığından İspat edilememiştir. Bu sebeple şartları oluşmayan kötü niyet takip tazminatının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Şartları oluşmayan kötü niyet takip tazminatı talebinin reddine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 269,85 TL harçtan peşin alınan 154,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 114,95 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davadan önce gidilen ara buluculukta devletçe karşılanan 3.120,00 TL ara buluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden de harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca 12.850,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-HMK 333 ve gider avansı tarifesinin 5. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden sonra ilgili tarafa iadesine,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup anlatıldı. 20/09/2023