Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/554 E. 2023/7 K. 11.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/554 Esas
KARAR NO : 2023/7

DAVA : Tazminat (Yurtiçi Hava Taşımacılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/01/2014
KARAR TARİHİ : 11/01/2023

Mahkememizin — — tarihli kararı — esas, —-kararı ile bozularak mahkememizin — sırasına kaydının yapıldığı; mahkememizin — tarihli kararı — — tarihli kararı bozularak mahkememizin— sırasına kaydının yapıldığı anlaşılmakla davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP
Davacı vekilince mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin — fatura ile müşterisi —— ayrıntılı olarak yazılan ürünü sattığını, ilgili ürünün müşterisine ulaşımını sağlamak amacıyla—– irtibata geçildiğini, davalı —— anlaşılacağı üzere taşıma işlemi için işbu faturanın kesildiğini ve taşıma işleminin davalı firma tarafından üstlenildiğini,—- —-mukabili ihracat amaçlı teslim edilen ve müvekkilinin kesmiş olduğu faturada da belirtilen 2 kap malın müvekkilinin müşterisine teslim işleminin ——– gerçekleşterilemediğini ve —– taşımacılık işlemleri esnasında kaybolduğunun taraflarına bildirildiğini, davalı tarafa—-.su ile ihtarname çekilerek malın akıbeti hakkında taraflarına bilgi verilmesi, — tarihine kadar müşterisine teslim edilmesi aksi halde — tarihine kadar oluşan tüm zararların tazmininin kendisine yapılmasını istediğini, davalı—– firmasının karşı bir ihtarname cevabı ile davaya konu mallarla ilgili sorumluluğun kendilerine ait olmadığını, —– yaptıkları sözleşme kapsamında—- sorumluluğunda olduğunu belirterek müvekkilinin zararını karşılamadığını,———– yazışmalarda da taşıma esnasında kaybolan mallarla ilgili ——- kapsamında—– ödemeyle yükümlü olduklarının beyan edildiğini, ancak başvuru formu doldurulmasına rağmen mağduriyetlerinin giderilmediği gibi mallarında müşteriye teslim edilmediğini, müvekkilinin müşterisini kaybetmemek adına aynı zamanda olası zararlarında önüne geçebilmek için aynı ürünü başka bir firma aracılığı ile göndermek durumunda kaldığını ve maddi olarak zararının iki misli arttığını belirterek 09/01/2014 tarihi itibar—— üzerinden dava değerine dönüştürülmüştoplam rakamın ——Olduğunu belirterek müvekkilinin davalılar aracalığıyla gönderilen ve müşterisine ulaştırılmayıp kaybedilen malın bedeli ile birlikte tüm yapılan masraflarında davalı taraftan alınarak davacıya verilmesini ve bu kaybolan maldan dolayı uğranılacak maddi ve manevi tazminat hakları saklı kalmak kaydıyla tazmini yönünde davalarının kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı ——— vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin hava,—– içerisinde hizmet verdiğini, kendilerine ait herhangi bir araçları bulunmayıp söz konusu taşıma işlerini asıl taşıyan vasfı ile üçüncü şahıs şirketler ile gerçekleştirdiğini, davacının —- ihraç ettiği —————— işleminin gerçekleştirildiğini, davacının talebi üzerine ——– üzerinde anlaşıldığını ve ücretin de —– mutabakata varıldığını, taşıma aracısı şirketin — yapmak istemesi halinde —- saldırılarnıdan sonra oluşturulan —–mevzuat gereği doğrudan bu işleri gerçekleştiren şirketler ile iletişime geçilmesinin mümkün olmadığını, bu nedenle sadece———– kuruluşunun yetkilendirdiği şirketler ile irtibata geçmesi ve onların yönlenedireceği asıl taşıyan şirketlerden —- yaptırmak zorunda olduğunu, müvekkilinin— geçtiğini ve kendisine gönderilen —-teyidi ile asıl taşıma işinin——— gerçekleştirileceğinin belirtildiğini, fiili taşıyan sıfatına —olduğundan artık söz konusu malların taşınmazı işinde müvekkili açısından nedensellik bağının kesildiğini, malların ilgili havaalanına teslim edilmemesi halinden tamamıyla — olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, bir an için öncelikle sorumluluğun müvekkili şirket üzerinde olduğu belirlense daih —— işlerini düzenleyen —- Konvansiyonu’nun revize edilen 22. Maddesi uyarınca müvekkilinin — ziyanlarından sorumluluğunun — sınırlandırıldığını, sorumluluğunun ancak 2.346,6 TL. olduğunu, ancak böyle bile — olduğunu ve işbu tutarın müvekkili tarafından rücu edileceğinden müvekkili şirketin sorumluluğundan yine bahsedilemeyeceğini belirterek fazlaya ilişkin tüm alacak ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla gerekçeler ve dava konusu olayın meydana geliş şekli çerçevesinde huzurdaki davanın müvekkili şirket bakımından reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı———– sunulan cevap dilekçesinde özetle; hava konusu kargoya ilişkin——- için bildirilen değer hanesine “hiçbir değer beyan edilmemiştir” anlamına gelen —- ibaresi konduğunu, bunun da taşıma için herhangi bir özel değer bildirimi yapılmadığını belgelediğini, bu durumda ise dava konusu emtia için sorumluluğun —– olunmadığından davalı müvekkilinin sorumlu tutalacağı üst limitin—— olduğunu, davacı şirketin işbu sınırlı sorumluluk limitleri içinde kalmak kaydıyla ancak ispat ettiği ölçüdeki gerçek zararını talep edebileceğini, davacının zarar gördüğünü ispatlamaya yarar bir belge sunamadığını belirterek öncelikle haksız ve mesnetsiz davanın reddine, hava yük senedi üzerinde adı yer almayan davacı —— işbu davada aktif dava ehliyeti bulunmadığından davanın reddine, bir an için müvekkilinin tazminat ödemekle sorumlu tutulması halinde sorumluluklarının sınırlı sorumluluk limitleri içinde davacı tarafın ancak gerçek zararı kadar olduğu göz önünde bulundurularak fazla talebin reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklı zararın tazmini istemine ilişkindir.
Mahkememizin —–dosyasında yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulü ile —— tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine ve fazlaya dair istemin ise reddine dair karar verildiği, işbu kararın davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine —— sayılı ilamı ile “1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle davalı —–iddiasının icra dosyasının infazı aşamasında icra müdürlüğünce dikkate alınacak olmasına göre, davalılar vekillerinin —– bent kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının yerinde olmadığı; —- davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, bu karar davacı ve davalı—– temyiz edilmemiştir. Anılan davalı yönünden mahkemenin ilk kararı temyiz edilmeksizin kesinleştiği halde mahkemece bu davalı yönünden —– yönünden oluşan usuli kazanılmış hak dikkate alınmaksızın daha fazla tazminata hükmedilmiş olması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle —- bozulması gerekmiştir. 3-Mahkemece ilk kararda davalı —– yönünden müştereken ve müteselsilen sorumluluğuna karar verilmiş, söz konusu —- üzerine bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak aleyhe bozma yasağını ihlal edecek şekilde davalı ——daha fazla tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiş verilen hükmün bu nedenle —. lehine bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı ——–, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı——. yararına BOZULMASINA” şeklinde karar verildiği görülmüştür. denilerek mahkememiz hükmünün bozulmasına dair karar verilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda uyuşmazlığın; davacının mal satışı yaptığı—- sattığı malın taşınması yönünden 2 nolu davalı ile anlaşma yaptığı anlaşma uyarınca malın 2 nolu davalı tarafından taşındığı ancak taşıma sırasında malın kaybolduğundan bahisle alıcı firmaya teslim edilemediği bu yönde bir uyuşmazlık bulunmadığı ancak davalıların yük taşıma senedinde davacının isminin bulunmadığından bahisle aktif dava ehliyeti bulunmadığı, fiili taşımanın her ne kadar—– anlaşmanın dava dışı —— yapıldığından bahisle husumet itirazında da bulunduğu bu nedenle uyuşmazlığın davacının aktif dava ehliyeti, davalı—— pasif dava ehliyeti bulunup bulunmadığı, yapılan taşıma nedeni ile davacının bir zararının bulunup bulunmadığı varsa miktarının tespiti ve davalıların sorumlulukları noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin——- esas sayılı dosyasından alınan bilirkişi tarafından düzenlenen 13/05/2015 tarihli raporun sonuç bölümünde; her türlü hukuki tavsif ve nihai karar mahkememize ait olmak üzere, somut olayda davacının 1 nolu davalı taşıyıcıya teslim etmek suretiyle —— alıcısına sevk ettiği,—– ——türü —– yükün nihai alıcısına teslim edilememiş olması yüzünden uğramış olduğu zarar daha yüksek olsa bile; davanın kabulü halinde, davacının —— davalıdan ve fiili taşıma işini icra eden —- taşıyıcıdan müştereken talep edebileceği tazminat miktarının raporda açıklanan nedenlerle —- karşılığı karar tarihine en yakın —-. kuru ile belirlenmek üzere — aşamayacağı sonuç ve kanaatine vardığını bildirmiştir.
—– sayılı —- tarihli bozma ilamı gereği dosyada rapor hazırlayan bilirkişi —- alınarak ———uygulanıp uygulanmadığı sebebiyle davalı — tazminat sorumluluğunun doğup doğmadığının tespiti ile miktarı hususunda ek rapor alınmış, mahkememizin —esas sayılı dosyasında mübrez bilirkişi tarafından düzenlenen — tarihli bilirkişi ek raporunun sonuç bölümünde; her türlü hukuki tavsif ve nihai karar tamamıyla Mahkememize ait olmak üzere, ayrıntıları raporda açıklanan nedenlerle; somut olayda 2 nolu davalının, “göndereni” davacı, —- davalı olarak göstermek suretiyle düzenlediği — davacıdan testim alıp; —- 4972 sayılı———- davalı —- —- taşıttığı— nakliye sürecinde kaybından dolayı — davalıyla birlikte) davacı karşısında sorumlu tutulabileceği azami tazminat miktarının — belirlenmek üzere) —–aşamayacağı sonuç ve kanaatine vardığını bildirmiştir.
Mahkememizin ——– karar sayılı ilamı ——– sayılı kararı ile bozularak mahkememiz esasına kaydı yapılmış bozma ilamına uyulmuştur.
Yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporuna göre ; dava konusu —İşine ilişkin ——- halindeki —– —– için taşıyıcıya kıymet beyan edilmediği, —- için değer de bildirilmediği, bu durumda davalı taşıyıcı————— —- kayden davacıdan teslim alıp ) —- — ile diğer davalı —- kaybolmasından dolayı istihdamlarının kapsamı dahilinde hareket eden gerçek taşıyıcının, çalışanlarının yada acentelerinin fiil ve ihmalleri, —–gerçekleştirilen taşıma ile bağlantılı olarak, aynı zamanda anlaşmalı taşıyıcının da fiil ve ihmalleri olarak sayılacağı, istihdamlarının kapsamı dahilinde hareket eden anlaşmalı taşıyıcının, çalışanlarının yada acentelerinin fiil ve ihmalleri, gerçek taşıyıcı tarafından gerçekleştirilen taşıma il bağlantılı olarak aynı zamanda gerçek taşıyıcının da fiil ve ihmalleri olarak sayılacağı, bununla birlikte, bu tür fiil ve ihmaller gerçek taşıyıcıyı 21,22,23 ve 24. Maddelerde anılan miktarları aşan sorumluluklara tabi kılmayacağı, anlaşmalı taşıyıcının bu sözleşme tarafından getirilmeyen yükümlülükleri yada bu sözleşme ile getirilen haklardan feragat ve savunmaları ya da madde 22 de tasarlanan varışta teslimata dair bir isteğin özel bir—- kapsamında üstlendiği herhangi bir özel anlaşma, aksi kararlaştırılmadıkça gerçek taşıyıcıyı etkilemeyeceği hükmünü taşıyan montreal sözleşmesinin 41. Maddesinde ise açıkça gerçek yani fiili taşıyıcının (davalı——ve —– fiillerinin akdi taşıyıcının (somut olayda diğer davalı) da eylemiş sayılacağı ; aynı zamanda aktif taşıyıcının ve adamlarının eylemlerinin de gerçek taşıyıcının eylemi sayılacağı hükümleri uyarınca davalılar taşıyıcıların sorumlu tutulabileceği azami tazminat miktarının —- kalacağı, taşıyıcının gerçek zarardan sorumluluğu ilkesi çerçevesinde ve — kökleşmiş içtihatlarına göre davalıların —- yükün kaybından dolayı müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, bu sorumluluklarının davacının gerçek zararı— hesabı ile belirlenen sınırı aşsa bile —- aşamayacağı, dava konusu 2 paket davacıya verilirken, göndericinin yani davacının varış yerinde teslim anındaki menfaatine ilişkin özel bir bildirimle bulunulmadan teslim edildiğinden ve dava konusu emtia üzerilerinde —– kayden kıymeti beyan edilmemiş yük olarak taşındığı dolayısıyla davalıların davacı karşısında sorumluluklarının— ile sınırlı olacağı, sonucuna varılarak mahkememizce karar tarihine en yakın tarihe ilişkin — verilerine göre tespit edilerek (veri tarihi —- tespit edilerek aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
Davalı —- mahkememizin —- sayılı kararı ile hükmün kesinleşmiş bulunduğundan diğer davalı yönünden ise aynı hükmün davacı tarafından temiz edilmediği ve bu davalı yönünden kazanılmış hak nazara alınarak —- alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair taleplerin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE
2-Davalı—– Yönünden mahkememizin —————- kararı ile hükmün kesinleşmiş bulunduğundan diğer davalı yönünden ise aynı hükmün davacı tarafından temiz edilmediği ve bu davalı yönünden kazanılmış hak nazara alınarak 2650.59 TL davalı —- alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair taleplerin reddine.
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 181,06 TL harcın peşin alınan 299,10 TL harçtan mahsubu ile bakiye 118,04 TL harcın talep halinde karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafça yatırılan — başvurma harcı ile mahsup edilen 181,06 TL harç olmak üzere toplam 206,26 TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.250,00 TL. bilirkişi gideri ile tebligat ve müzekkere gideri 250,00 TL. olmak üzere toplamda 1.500,00 TL yargılama giderinin red/kabul oranına göre 227,04 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı —- tarafından yapılan 130,00 TL yargılama giderinden red/kabul oranına göre 110,32 TL’nin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, bakiye giderin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı —- tarafından yapılan 242,80 TL yargılama giderinden red/kabul oranına göre 206,05 TL’sinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, bakiye giderin bu davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca kabul edilen dava yönünden—- ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
9-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca reddedilen dava yönünden— ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
10-HMK 333 ve gider avansı tarifesinin 5. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden ilgili tarafa iadesine,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde— Temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar davacılar vekili,—- vekili ve İhbar edilen vekilinin yüzlerine karşı diğer davalının yokluğunda açıkça okunup anlatıldı.