Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/487 E. 2023/797 K. 29.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2023/555 Esas
KARAR NO:2023/827
DAVA: Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ:04/08/2023
KARAR TARİHİ: 30/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA:Davacı bakanlık vekili, ihyası talep edilen Tasfiye Halinde —- kendi kendini tasfiye ettiğini, —- sonunda sicilden terkin edilip bunun ——- ilan edildiğini; ancak —– düzenlenen belgelerde bu şirkete ait iken serbest bölgeye giren emtiaların bir şekilde bu serbest bölgeden çıkarılıp alıcı şirketlere ulaştığının tespit edildiğini böylece ihyası istenen şirketin kamu borcu olduğunun belirlendiğini; hakkında vergi mahkemesinde dava açılmış olduğunu; fakat alacağın tahsili için şirkete yeniden tüzel kişilik kazandırılması gerektiğini belirterek; tasfiye halinde —– ihya yoluyla —- tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA: Davalı——– vekili, ihyası istenen şirketin kendi kararıyla tasfiye sürecine girdiğini, tasfiye işlemlerini tamamlayarak sicilden terkin için —— başvuru yapıldığını; —— olarak şirketlerin tasfiye sürecine müdahale yetkilerinin bulunmadığını; sınırlı bir denetim haklarının bulunup; bu denetim haklarının da usulüne uygun alınmış bir tasfiye kararı ile tasfiye sürecinin kapatılmasına ilişkin kararların ve söz konusu işlemlerinde seçilmiş tasfiye memuru tarafından gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin kontrolü ile sınırlı olduğunu; bu nedenle ——hatalı bir işleminin söz konusu olmadığını; mahkemece ihyaya karar verilecekse yargılama gideri ve vekalet ücretlerinden sorumlu tutulmamalarını savunmuştur.
Davalı tasfiye memuru ise davaya cevap vermemiş, davayı da takip etmemiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TTK 547 madde gereğince açılan ek tasfiye davasıdır. İhyası istenen şirketin kendince tasfiye kararı aldığı, tasfiye memuru olarak —— seçtiği, tasfiye memuru tarafından tasfiye işlemlerinin yapıldığı tamamlandığı; tasfiye işlemlerinin tamamlandığına dair —- başvurulduğu, bunun üzerine —- tarafından şirketin sicilden terkin edilip durumun ——- ilan edildiği ihtilafsızdır. Şirket bu şekilde sicilden terkin edildikten sonra; yapılan vergi kontrollerinde serbest bölgede bulunan şirkete ait bazı emtiaların geçmişte vergi verdirilmeden serbest bölge dışına çıkarılıp satışının gerçekleştirildiği iddiası ile kamu alacağı doğduğundan bahisle hakkında işlemler başlatıldığı —- dosyasında da bu şirketin—– aleyhine dava açtığı anlaşılmıştır.Dosyaya yansıyan —- davasından;—— sayılı ek tahakkuk kararı verdiği, ihyası istenen şirketin buna — tarihinde itiraz ettiği, itirazın bakanlık tarafından reddi üzerine de —–Mahkemesinde söz konusu davayı açıp ret kararının iptalinin istendiği görülmüştür.
Ortada bir kamu alacağının bulunduğu iddia edilmekte, bunun için ihyası istenen şirkete borç tahakkuk ettirilmekte, onun tarafından borca itiraz edilmekte ve itiraz ret edilince de ret kararının iptali için terkinden hemen evvel ve yaklaşık 2 ay kadar önce bu şirket tarafından Vergi Mahkemesinde dava açılmakla; artık şirketin tasfiyesinin hatalı olduğu; en azından —–dava açmış iken tasfiye memuru tarafından tasfiyenin tamamlanmaması, terkin için —– başvurulmaması gerekmektedir. Kamu alacağının tahsili için şirketin yeniden tüzel kişilik kazanması zorunlu olup, bu nedenle mahkememizce TTK 547. Maddenin şartlarının doğmuş olduğu kabul edilmiş, mahkememizce kamu alacaklarının tahsili yönünden de bu süreç ile ilgili olarak şirketin ihyasına karar verilmiştir.
Yukarıda anlatılan vergi tahakkuku ve şirketin buna yaptığı itiraz sürecinin hemen sicilden terkten evvel gerçekleştiği, tasfiye memurunun bu şirket vergi borcundan dolayı takibe uğramış iken tasfiyeyi tamamlamaması gerekirken tamamlamış olmasından dolayı hatalı olduğu, bu nedenle aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdiri gerektiği; ——– ise şirketin tasfiyesine müdahale imkanının bulunmadığından bu davayı haksız yere neden olmadığı değerlendirilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaksızın aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.

G.D. Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
DAVANIN KABULÜNE;
———numarası ile kayıtlıyken kendi tasfiyesi ile sicilden 25/10/2022 tarihinde terkin edilen TASFİYE HALİNDE ———-davacı tarafça başvurulacak kamu alacaklarının tahsili yönünden ve bu süreç ile ilgili olarak ek tasfiye yolu ile İHYASINA, ve—– tesciline,
Karar kesinleştiğinde ——- işlemin yapılması için yeterli suretin gönderilmesine,
Şirkete ek tasfiye memuru olarak ———— atanmasına,
Davacı bakanlık harçtan muaf olduğundan harçsız olarak açılan bu davada maktu karar harcı olan 269,85 TL nin davalı tasfiye memuru ———– alınarak hazineye irat kaydına,
Tamamı davacı tarafça karşılanan 213,75 TL tebligat giderinin davalı tasfiye memuru ——– alınarak davacıya verilmesine, karar kesinleştiğinde bakiye gider avansı kalırsa davacıya iadesine,
Karar tarihindeki AAÜT gereğince davacı lehine 17.900,00 TL maktu vekalet ücretinin davalı tasfiye memuru——- alınarak davacıya verilmesine,
Dair karar, davacı vekilini yüzüne karşı, davalıların yokluğunda karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde ———- Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak oy birliği ile verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu. 30/11/2023