Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/364 E. 2023/168 K. 01.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/364 Esas
KARAR NO: 2023/168
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 22/10/2021
KARAR TARİHİ: 01/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

TALEP:Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile dava dışı müteveffa —– arasında akdedilen tüketici kredisi sözleşmesi, ihtiyaç kredisi bilgilendirme formu ve taksit belgesi uyarınca kredi kullandırıldığını, dava dışı —–kullandırılan krediler uyarınca ——-sigortası yapıldığını, kredi borçlusunun vefatından sonra ödenmediğinden mirasçılar tarafından davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu, sigorta şirketinin başvuruya cevap olarak “tazminat değerlendirme işlemleri sonucunda sigortalımız müteveffa —- numaralı poliçesinin başlangıç tarihi olan —— hastalığının kendisinde mevcut olduğu tespit edilmiştir. Yapılan incelemede söz konusu hastalığın sigortalanmadan önce teşhis edildiği ve sigortalı tarafından bilindiği ancak şirketimize herhangi bir bildirim yapılmadığı anlaşılmaktadır.” şeklinde denilmek sureti ile tazminat istemini reddediklerini, müteveffanın ölüm nedeninin araştırılmaksızın ret kararı verildiğini beyan ederek yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilerek davalı sigorta şirketinin ödemekle sorumlu olduğu 24.461,38 TL alacağın vefat tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davanın haksız ve hukuku aykırı olarak açıldığını, müvekkilinin adresinin —– adresinde bulunduğunu beyan ederek dosyanın yetkili —— Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE :Dava, ——–sigortası poliçesinden kaynaklı tazminat istemine ilişkindir.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın —— poliçesinden kaynaklı tazminat istemi noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
28.11.2013 tarihli Resmî Gazetede yayınlanan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun, yasanın 87. maddesi gereğince yayım tarihinden itibaren altı ay sonra 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir.Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3. maddesine göre, tüketici, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi , tüketici işlemi, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileride dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına veya hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmelerde dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.6502 sayılı yasanın 73. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.Bir hukuki işlemin sadece 6502 sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez .Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.6502 sayılı yasanın 83/2. fıkrasında “Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.”düzenlemesine yer verilmiştir, ilgili yasa maddesi ile görev konusunun tartışılmasının önüne geçilmiştir. Davacının aracı tüketici sıfatıyla aldığı, ilk yapılan satışın ticari olması davacının da yaptığı işlemin ticari olduğu anlamına gelmediği, tüketici sıfatıyla yapılan işlemin ticari olması kabul edilemeyeceğinden, 6102 sayılı TTK’nın 4. Maddesine göre bir davanın ticari dava sayılması için tarafların tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğmuş bulunması veya anılan maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan sayılması gerekmektedir.
Davacı banka ile dava dışı müteveffa —- arasında akdedilen tüketici kredisi sözleşmesi, ihtiyaç kredisi ——— uyarınca kredi kullandırıldığını, dava dışı —–kullandırılan krediler uyarınca —- yapıldığını, kredi borçlusunun vefatından sonra ödenmediğinden mirasçılar tarafından davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu, ——–poliçesi kapsamında murisin kredi borcunun ——– kapsamında ödenmesi gerekip gerekmediğine ilişkin olup davacı banka ile muris arasındaki işlem tüketici işlemi olması sebebiyle Tüketici Mahkemesi görevli olduğundan görevsizlik kararı verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle açılan davanın USULDEN REDDİNE
2-Görevsizlik kararının kesinleşmesinden veya kanunyoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize başvurulduğu takdirde dosyanın görevli NÖBETÇİ————- ADLİYESİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE HMK 20 maddesi gereğince GÖNDERİLMESİNE
3-HMK 331/2 maddesi uyarınca yargılama harç ve giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup anlatıldı. 01/03/2023