Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/296 E. 2023/252 K. 29.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/296 Esas
KARAR NO : 2023/252

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/04/2022
KARAR TARİHİ : 29/03/2023
Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin—– adresinde ki işyerinde her çeşit yaş sebze ve meyve ticareti ile iştigal ettiğini, müvekkilinin davalıya satışını yapmış olduğu yaş sebze ve meyve ürünlerden dolayı davalıdan halihazır 22.488,89 TL alacağının bulunduğunu, müvekkilinin davalı-borçludan; hesap ekstresinde yer alan fatura alacaklarının ödemesini şifai olarak talep etmiş ise de davalının sürekli olarak müvekkilini oyaladığını ve zaman kazanmaya çalıştığını, müvekkilinin son çare olarak alacağının tahsili için; borçlu aleyhine ——esas sayılı dosyasından davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, ancak davalı-borçlunun yasal süresinde icra takibine haksız yere itiraz ettiğini ve takibin durduğunu belirterek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla; borçlunun —— esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazının iptali ile icra takibinin devamına, borçlunun haksız ve kötüniyetli itirazı nedeniyle takip miktarı üzerinden %20 icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; takibe konu fatura muhteviyatı malların müvekkiline teslim edilmediğinden, müvekkilinin davacıya borcunun bulunmadığını, davacıyla cari usul çalışıldığını, oluşan cari hesaba göre belirli aralıklarla ödeme yapıldığını, cari usulde yapılan çalışmada teslim edilen malların karşılığı davacıya ödenmekte olup hesapların incelenmesinde davacının müvekkiline gönderdiği fatura muhteviyatında ki toplam 22.488,89 TL fatura bedelli malların davacı tarafça müvekkiline teslim edilmediğinin görülmediğini, malların müvekkiline teslimi için yapılan görüşmelerde, davacının ödeme yapıldıktan sonra malları teslim edeceğini beyan ederek mal tesliminden kaçındığını belirterek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak şartıyla, davanın reddine, kötü niyetli davacı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.Usulünce duruşma açılarak; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.Davanın İİK 67 maddesine göre açılan itirazın iptali davası olduğu, celp edilen —–Esas sayılı dosyasının incelenemesinde; cari hesap ekstresine dayalı 22.488,89 TL alacağın tahsili için icra takibi başlattıkları, davalı tarafın süresi içerisinde yapmış oldukları itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda uyuşmazlığın; davalının——sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile %20 ‘den aşağı olmamak üzer icra inkar tazminatı ve %20 kötü niyet tazminatı istemi noktasında toplanmıştır.Tarafların delilleri toplanarak, tarafların iddia ve savunmaları, dosya kapsamı ile mahkememizce yapılan ön inceleme duruşmasında zapta geçen beyanlar ve uyuşmazlık tespiti dikkate alınarak davacı alacağının bulunup bulunmadığının tespiti için dosya üzerinde inceleme yapmak suretiyle dosyada mübrez 23/01/2023 tarihli rapor tanzim ettirilmiştir.Dosyada mübrez bilirkişi raporunun sonuç bölümünde; davacı şirketin ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, usul ve yasaya uygun olduğu, kendi leh ve aleyhine delil olma özelliği taşıdığı, raporda inceleme başlığı altında (III/2-b) sayılı bentte açıklandığı üzere, davalı şirketin yerinde inceleme talebinde bulunduğu, tayin edilen gün ve saatte defterlerin ve belgelerin ibraz edilemeyeceğinin bildirildiği, icra takip dosyası ve dava dosyası kapsamında faturaların davalıya tebliğ edildiğine dair şerh bulunmadığı, ancak, yüksek yargının “Dava konusu faturaların davalı tarafından BA formuyla vergi dairesine bildirilmesi halinde faturaların davalı şirkete tebliğ edildiğinin ve fatura konusu malların da teslim edildiğinin kabulü gerekir” yönündeki yerleşmiş kararları doğrultusunda, davalının, 14 adet faturayı (Mevzuat gereği beyan edilmeyen aylık KDV hariç 5.000,00 TL’nin altındaki 9 adet fatura hariç) BA formunda beyan etmesine göre, mevzuat gereği beyan edilmeyen 9 adet fatura konusu mallar da dahil olmak üzere toplam 23 adet faturada gösterilen malların davalıya teslim edildiği sonucuna varıldığı, mahkememizini 09/03/2022 tarihli ara kararı ile tarafların ticari defterleri üzerinde 06/05/2022 günü saat 10.00’dan itibaren bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verildiği, kararın taraflara ihtar edildiği, davalı vekilinin yerinde inceleme talebinde bulunduğu, raporda inceleme başlığı altında (III/2-b) sayılı bentte açıklandığı üzere, heyetçe tayin edilen gün ve saatte, davalının, “ticari defterlerin yazılı olmadığı” beyanı uzerine yerinde inceleme yapılamadığı, bununla ilgili mail yazışmalarının rapor ekine alındığı, hal böyle olunca davacı tarafça dosyaya sunulan usulünce düzenlenmiş ticari defter ve kayıtların davacı alacağını doğrular mahiyette davacı lehine delil olacağı hususunun HMK.m.222 vd. hükümleri kapsamında takdirinin münhasıran mahkememizin yargı yetkisi dahilinde olduğu; raporda inceleme başlığı altında (III/3) sayılı bentte gösterildiği üzere, davacının ticari defterlerinde takip tarihi itibariyle davalıdan 22.488,94 TL alacaklı gözüktüğü; davacının asıl alacağının takip tarihi itibariyle 22.488,94 TL olduğu, icra takibinde asıl alacağın 22.488,94 TL olarak talep edildiği, talabiyle bağlı kalınarak takip tarihi itibariyle asıl alacağının 22.488,89 TL olduğu, davacının takibinde işlemiş faiz talebi bulunmadığı, asıl alacağına takip tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesini isteyebileceği, tüm delillerin takdiri, hukuki değerlendirmenin tamamı mahkememize ait olmak üzere, dosya kapsamı üzerinde yapıları incelemeye göre oluşan kanaatlerini bildirmiştir. Yapılan yargılama sonunda toplanan tüm deliller ile denetlenip benimsenen ve somut olaya uygun görülen bilirkişi raporundaki gerekçeler ve hesaplamalara göre; tarafların tacir oldukları, davacı tarafından davalı aleyhine faturaya bağlı alacak nedeniyle takibe başlandığı, tarafların tacir olması nedeniyle her iki tarafından ticari kayıtları üzerinde mali müşavir tarafından inceleme günü verildiği, davalı inceleme günü ticari kayıtlarını sunmadığı, davalı ticari kayıtlarını sunmayarak karşı tarafın iddiasını kendi kayıtları üzerinde teyit etme imkanı tanımadığı, alınan bilirkişi raporuna göre davacının davalıdan 22.488,89 TL asıl alacağının bulunduğunun tespit edildiği, her ne kadar davacı tarafından düzenlenen faturalarda teslim alan unvan ve imzası bulunmamakta ise de davalının 14 adet faturayı BA kayıtlarında beyan ettiği, diğer miktarlar yönüyle BA kayıtlarında bildirme zorunluluğu bulunmadığı yerleşik içtihatlara göre takibe konu faturanın teslim eden imzasının bulunmasa dahi davalının BA kayıtlarında vergi dairesine bildirilmesi halinde faturaların davalı şirkete tebliğ edildiğinin ve fatura konusu malların da teslim edildiğinin kabul edildiği, yine davalı tarafından defterini ibraz etmemiş olması, davacı şirketinin yasal defterinin kanuna göre usulüne uygun olarak tutulduğu, açılış ve kapanış onaylarının süresinde yapılmış olmasının HMK 222/3 md hükmü gereği davacı şirket lehine karine oluşturduğu ve faturaya konu malı davalıya teslim ettiği anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmiştir. Asıl alacağın faturaya bağlı alacak olması nedeniyle likit olduğu anlaşıldığından asıl alacak olan 22.488,89 TL oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-DAVANIN KABULÜNE,
2-Davalının ——sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın
3-Asıl alacak olan 22.488,89 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 1.536,22 TL harçtan peşin olarak alınan 271,62 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.264,60 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davadan önce gidilen ara buluculukta devletçe karşılanan 1.560,00 TL ara buluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden de harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
6-Davacı tarafça yapılan 80,70 TL başvurma harcı ile 271,62 TL peşin harç olmak üzere toplam 352,32 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 1.000,00 TL bilirkişi gideri ile tebligat ve müzekkere gideri 109,50 TL olmak üzere toplamda 1.1009,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-HMK 333 ve gider avansı tarifesinin 5. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden sonra ilgili tarafa iadesine,Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda açıkça okunup anlatıldı.