Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/22 E. 2023/373 K. 10.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/22 Esas
KARAR NO : 2023/373

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/10/2014
KARAR TARİHİ : 10/05/2023

Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında akdedilen 07.11.2013 tarihli sözleşme ile ——Merkezi’nin yapımı işinin davalıya verildiğini, müvekkili firmanın sözleşmede belirtilen yükümlülüklerini yerine getirerek davalı şirket yetkilisince onaylanarak yapılan işi ve işyerinin teslim edildiğini, davalı tarafından işin kabul edilip teslim alınması üzerine müvekkilinin kesin hak ediş raporları ve davalı ile görüşmeler neticesinde toplam 292.388,10 TL bedelli 3 adet faturanın kesildiğini, kesilen bu faturaların davalı tarafça itiraz edilmeyerek tebliğ ve teslim alındığını, davalı tarafça fatura bedellinden 141.347,79 TL’lik kısmının ödendiğini, bakiye 151.040,37 TL’lik kısmının noter ihtarnamesi ile ödenmesinin ihtar edildiğini, tebliğ edilen ihtarnameye rağmen ödenmemesi üzerine tahsili için——. Sayılı dosya ile icra takibi başlattıklarını, davalının takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalının itirazının haksız ve yersiz olduğunu iddia ile itirazın iptaline, takibin devamına ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile 07.11.2013 tarihinde işveren taşeron sözleşmesi imzalandığını, davacının, müvekkilinden takibe konu meblağda bir alacağının olmadığını, müvekkili tarafından davacıya bugüne kadar 141.347,79 TL ödeme yapıldığını, davacıya——.Noterliğinden keşide ettikleri ihtarname ile 1.5.2014 tarihli 7.136,16 TL meblağlı faturaya, fatura içeriliğinde belirtildiği gibi davacıdan malzeme alınmadığı ve bir işçilik maliyeti olmadığı belirtilerek itiraz ettiklerini, aynı ihtarname ile 17.6.2014 tarih ve——-nolu müvekkili şirket tarafından düzenlenen ve davacının tanzim ettiği——-nolu faturaya istinaden fiyat farkı faturası olarak davacıya KDV dahil 67.931,57 TL bedelli fatura kesilerek tebliğ edildiğini, davacının bu ihtarnamelere herhangi bir itirazda bulunmadığını, müvekkilinin davacıdan olan fiyat farkı faturasına istinaden 67.931,57 TL alacağının davacının cari hesap alacağından mahsup edildiğini, yine davacıya 23.07.2014 tarihli ——.Noterliğinden keşide ettikleri ihtarname ile 24.972,34 TL fiyat farkı faturası kestiklerini, davacı tarafından bu faturaya itiraz edilmediğini, bu nedenle 24.972,34 TL fiyat farkı faturasının cari hesap gereği davacı alacağından mahsup ettiklerini, kesilen bu fiyat farkı faturaları toplamı 92.903,91 TL’nin davacı alacağından mahsup edildiğinden, ayrıca davacının kestiği 7.136,16 TL’ye de ayrıca itiraz ettiklerinden toplamda davacının 100.040,07 TL alacağının bulunmadığını, bu nedenle davacının bu meblağda alacak talebi ile icra takibi başlatmasının haksız ve kötü niyetli olduğunu, ayrıca taraflar arasında yapılan sözleşme gereğince taşeron tarafından yapılacak tüm hak edişlerden hak edişin %10 oranında geçici kabul kesintisi yapılacağının kararlaştırıldığını, bu nedenle taşerondan yapılan geçici kabul kesintilerin 30.000 TL olduğunu, işverenin ——- Geçici kabulü henüz yapmadığından davacı tarafından toplam bu bedeli de istemesinin hukuken mümkün olmadığını, henüz doğmamış ve sözleşmeye göre henüz istenebilir bir alacak olmayan teminat kesintilerini davacının talep etmesinin hukuken mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuş, davacının %20 oranında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELLİLLER VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle eser sözleşmesinden kaynaklı fatura alacağının tahsili için yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı taşeron davalı ise yüklenicidir.Dosyanın; Mahkememizin —- Esas ve—– Karar sayılı kararı —- Bölge Adliye Mahkemesi —–. Hukuk Dairesince 07/12/2021 tarih ——sayılı kararı ile “Sonuç olarak mahkemece davalı taraf isticvap edilerek gecikme tazminatı talebi yönünden somutlaştırma yapması sağlanarak bu kalem talep yönünden gerekli inceleme ve değerlendirme yapılması ve haklı bulunma halinde yukarıda belirtilen şekilde davacı alacağından düşümü yapıldıktan sonra sonucuna uygun karar verilmesi gerekir.” denilerek kararın kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.

Davalı şirket yetkilisine Bam kararına konu gecikme tazminatı talebine ilişkin olarak dava konusu sıva alçı yapım işinin hangi tarihte davacıya teslim ettiği ve hangi tarihte davacı tarafından işin bitirildiği ve teslim edildiğine dair hususlarda beyanının alınması için hazır olmasına, aksi taktirde gecikme tazminatı yönünden dosya kapsamı nazara alınarak davacı lehine karar verileceği ihtar edilmiştir.
Davalı şirket yetkilisi beyanında ” davacı tarafla 7 Kasım 2013 tarihinde sözleşme imzaladık işin bitirilme süresi 20 gün diye anlaştık, yani 27 Kasım 2013 tarihinde bize teslim edeceklerdi, ancak 111 gün gecikme ile 17 Mart 2014 tarihinde teslim ettiler.” şeklinde beyanda bulunmuştur.Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından, aralarındaki sözleşmeye dayalı olarak bakiye hak ediş alacağının tahsili amacıyla davalı hakkında icra takibi başlattığı, davalı yanca davacı tarafa herhangi bir borcu olmadığını ileri sürdüğü anlaşılmıştır. Taraflar arasında 07.11.2013 tarihli taşeron sözleşmesi imzalanarak—— bulunan inşaatın sıva işlerinin sözleşme proje tarif ve şartnamelerine göre yapım işinin üstlenildiği, sözleşmenin 4.1 maddesine göre sabit birim fit esaslı olarak düzenlendiği, sözleşmede yazılı iş bedeline her türlü malzeme işçilik alet ekipman yükleme, zayiat genel giderlerinh dahil olduğu, madde 5.3 de gecikilen her gün için 500,00 TL gecikme cezası konusunda düzenleme bulunduğu, taraflar arasında düzenlenen tutanak, ataşman başlıklı belgeler , tarafların ticari defter ve kayıtları ile hakedişlerin mali müşavir, inşaat mühendisi tarafından alınan kök ve ek raporların incelenmesinden tarafların arasındaki kesin hesabın ilave yevmiye ve malzeme tutarlarının 226.429,04 TL olduğu ve %18 KDV eklenmesi ile 267.186,26 TL olduğu, davacıdan şantiye kesintisi, —– kesintisi, belge kesintisi ve geçici kabul kesintisi toplamı 37.156,22 TL kesinti yapıldığı, bu kesinti ve davacının alacağı bulunduğu bu miktardan davalı tarafından yapılan ve kayıtlarda yer alan 141.347,79 TL ödemenin düşülmesi ile davacı alacağının 88.682,25 TL olacağı, taraflar arasındaki mail yazışmaları davalı tarafından gönderilen ——Noterliğinin ihtarnamesi ve fatura değerlendirildiğinde, davacının yaptığı alçı işlerinde sorunlar yaşandığı, bu hususun ana işveren tarafından davalıya bilidirildiği ve fotoğraflarla sabit olduğu, ayıp ve eksik işlerden davacı yüklenicinin haberdar olduğu ve kusurlu işlerin yükleniciye süresinde bildirildiği bu nedenle ayıplı iş bedeli ve gecikme cezası bedelinin davacı alacağından düşülmesi ile davacının alacağının bakiye alacağı kalmadığı anlaşılmakla; davanın reddine karar verilmiş ve şartları oluşmayan kötü niyet tazminatının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davanın Reddine,
2-Davalının kötüniyet tazminatı şartları bulunmadığından reddine,
3-Peşin alınan 1.816,00 TL harçtan, alınması gereken 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.636,10 TL harcın, davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davalı taraflar kendilerini vekil ile temsil ettiklerinden AAÜT uyarınca davalılar yararına taktir olunan 23.656,06 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
5-Davacının yaptığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalının yaptığı 23,63 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
7-Tarafların yatırmış olduğu gider avansından artan tutar varsa hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde—— Bölge Adliye Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.