Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/218 E. 2022/585 K. 15.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2022/218 Esas
KARAR NO:2022/585

DAVA: Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 24/03/2022
KARAR TARİHİ: 15/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREKÇE: Davacı vekili, müvekkilinin ——tarihli genel kurulunda şirkete yönetici seçildiğini ancak eski yönetici —-suç teşkil eden işlemlerini ortaya çıkmaması için genel kurul toplantı ve —- müvekkiline vermediğini iddia ederek söz konusu kayıtların —-tarafından zayi edildiğini iddia etmek suretiyle zayi belgesi düzenlenmesini mahkememizden talep ve dava etmiştir.
Dava, TTK 82/7 madde gereğince açılan zayi belgesi talepli bir davadır. Bu madde gereğince bir tacir saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler yangın su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde ziyaa uğrarsa tacirin ziyaı öğrendiği tarihten itibaren —- gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delilleri toplamasını emredebilir şeklinde bir düzenleme mevcuttur. Davacı taraf, —- tarihli genel kurulda yönetici seçilmiş dava ise —- tarihinde açılmıştır. Davacı tanığı —-ilk celsede dinlenmiş olup, davacının—– tarihli genel kurulda başkan seçildiğini ancak ticari defter ve kayıtların—-tarafından davacıya ya da şirkete teslim edilmediğini, etmeyince de genel kurul kararının tescil ettirilemediği bu nedenle zayi nedeniyle iptal davasının açıldığını bildirmiştir. Davacı tanığı bildiği kadarıyla—- çok sayıda ihtar gönderildiği, bu ihtarlarda ticari defter ve kayıtların ibraz etmelerini istendiği bildirilmişse de, genel kurul kararlarının —- işlenme süresinin— ay olduğu, sürenin —- tarihinde sona ereceği, bu nedenle davacı yeni yöneticinin bu tarihten önce iş bu kararı sicile tescil ettirebilmek için —- eski yöneticiden istemiş olması gerektiği, bunun son tarihi— tarihi olsa bile dava tarihine kadar esasen —-günlük sürenin geçmiş olduğu bu sebeple davanın reddi gerektiği;
Kaldı ki, ticari defter ve kayıtlarında kayıp olmadığı, müdahale talep eden taraflarca —- ve kayıtların kendilerinde olduğunun açıkça bildirildiği, söz konusu genel kurul toplantısının hukuka aykırı yapıldığından dolayı iptali için —- dava açtıkları, genel kurul kararının iptal edilmemesi halinde söz konusu defterlerin davacıya vereceklerini bildirdikleri ayrıca davacımız tarafından aynı genel kurulunun tescili için şirket ve eski —– esas sayılı dosyasında dava açtıkları; bu dava sonuçlarına göre davacının zayi durumunun tespitini talep ettiği defterleri alacağı, genel kurul kararının tesciline ilişkin davayı kazanması halinde de karar —- olacağından amacının gerçekleşeceği nazara alınarak esasen zayi olmayan kayıtların taraflar arasındaki ihtilaflar nedeniyle davacı tarafından teslim alınamadığı; her ne kadar zayi için belge yönünden şirket muhasebecisinde olup da muhasebeci tarafından şirket yönetimine verilmeyen ticari kayıtlar için zayi belgesi verilmesi yönünde Yargıtay kararı mevcut ve o kararda TTK 82/7’deki sayılan hususların sınırlayıcı olmadığı zira sayılan o hususlardan sonra—-gibi denmekle—- tarafından verilmeyen kayıtlarında zayi nedeniyle iptale konu olabileceği işlenmiş ise de; davamızdaki olayın buna uymadığı, somut olayda şirket ortakları arasında bir ihtilafın bulunduğu, kayıtların şirket ortaklarında ve eski yöneticisinde bulunduğu, eski yönetici ile yeni yönetici arasında bu hususta davaların bulunduğu nazara alınarak, mahkememizce artık bu —— niteliği gereğince de zayisine karar verilemeyeceği belirlenmiş, aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
DAVANIN REDDİNE,
Dava maktu harca tabi olduğundan ve maktu harçta baştan alındığından yeniden harç alınmasına mahal olmadığına,Tamamı davacı tarafından karşılanan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansı kalırsa davacıya iadesine,Davaya her ne kadar müdahale talebinde bulunulmuş ise de davanın TTK 82/7 maddesi gereğince hasımsız olarak görülecek davalardan olduğunun yasal olarak düzenlendiği, müdahillerin iddialarının mahkememizce 82/7 maddesinin son cümlesi çerçevesince delillerin toplanması yönünden değerlendirildiği, bu nedenle kabul edilen müdahilliğin esasen asli müdahillik olmadığı ve müdahale talep eden kişilerin davayla ilgili kişiler olması nedeniyle; lehlerine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,Dair karar, davacı vekilinin yüzüne karşı, karar gerekçesinin tebliğinden itibaren —hafta içinde —İstinaf yolu açık olarak oy birliğiyle verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.