Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/110 E. 2023/130 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/110 Esas
KARAR NO : 2023/130

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/02/2023
KARAR TARİHİ : 22/02/2023
Mahkememizde görülen Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı taraf arasındaki hukuki/ticari ilişki kapsamında müvekkili tarafından davalı tarafa 19/12/2020 düzenleme tarihli, 01/08/2021 vade tarihli, 23.500,00 TL bedelli bono verildiğini, müvekkili tarafından bu bono 13.10.2021 tarihinde banka kanalıyla, faiziyle birlikte 25.000,00 TL olarak davalı tarafa ödendiğini, Ödeme dekontunda açık şekilde yapılan ödemenin 19/12/2020 düzenleme tarihli, 01/08/2021 vade tarihli bonoya ilişkin olduğu da yazılı olduğunu, davalı tarafın alacağını tahsil etmiş olmasına rağmen 30/12/2021 tarihinde müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu (——) ile icra takibi başlattığını,—— Dosyası ile başlatılan icra takibinde ödeme emri TK md. 21/2 hükmüne göre muhtara bırakmak suretiyle tebliğ edildiğini, müvekkilinin bu tebligattan haberdar olmadığından yasal itiraz süresini kaçırdığını ve huzurdaki davanın açılması zarureti hasıl olduğunu belirterek davalarının kabulü ile müvekkilinin ——Sayılı dosyasından borçlu olmadığının tespitine, telafisi imkansız olacak zararların önüne geçmek adına ——- Esas sayılı dosyasındaki icra işlemlerinin durdurulması konusunda HMK 209. maddesi gereğince ihtiyati tedbire, davalı tarafın icra takibinde haksız ve kötüniyetli olduğundan asıl alacak tutarının %20’si oranındaki kötüniyet tazminatının davalı taraftan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin havuz imalat ve montajı işleri yaptığını, ——müvekkili şirket ile irtibata geçerek havuz yaptırmak istediklerini beyan ettiğini ve havuz yapılması konusunda müvekkili ile anlaşma sağlandığını, Havuz yapımı için anlaşma yapıldığında—— kısmi ödeme olarak müvekkiline 23.500 TL’lik bir adet senet verdiğini, Havuz yapılıp bitirildikten sonra kalan kısmını nakit olarak ödeyeceğini beyan ettiğini, Anlaşma gereğince müvekkilinin havuzu yaptıktan sonra tekrar hesap çıkartıldığında borcun 30.090 TL olduğu hususunda mutabık kalındığını ve müvekkili —– fatura kesmek istediğinde——- havuz yapılan yerin ticari işletme olduğunu, ticari işletmenin—– adına olduğunu ve faturayı —— adına düzenlenmesi halinde gider olarak kullanabileceklerini beyan etmesi üzerine fatura ——adına düzenlenerek teslim edildiğini, iş yapılıp teslim edilmesine rağmen ödeme yapılmayınca müvekkili şirketin personeli borçluyu arayarak ödeme yapmasını istediğini ve bunun üzerine borçlu tarafından 13.10.2021 tarihinde müvekkili şirketin banka hesabına 25.000,00 TL ödeme gönderildiğini, Faturanın —– adına düzenlenmesini istemeleri nedeniyle—— adına cari hesap açıldığını ve gelen 25.000,00 TL’lik ödeme ——- carisine kaydedildiğini, Borçlu tarafından dosyaya sunulan banka dekontu incelendiğinde dekontta “senetin faizli ödemesi” şeklinde not olduğu görülmekte ise de söz konusu notun müvekkili tarafından görülemediğini, bu sebeple cari borcundan 25.000,00 TL’nin tamamı düşüldüğünü, Şayet dekontta yazılı olan not müvekkili tarafından görülme imkanı olmuş olsaydı 23.500 TL senet borcu için kaydedileceğini, 1.500 TL’lik kısım da faiz geliri olarak muhasebeleştirileceğini, Muhasebe kaydında faiz olarak işlenmemesi müvekkilinin banka dekontundaki notu görmediğinin kanıtı olduğunu, —— tarafından gönderilen ödemenin borçtan düşüldüğünü ve aradaki fark olan 5.100,00 TL’lik kısım kadar bir alacak için —— senedi üzerinden takibe başlandığını, Takip talebi ve ödeme emrinde de görüleceği üzere takip dayanağı belge olarak 19.12. 2020 tanzim ve 01.08.2021 vade tarihli 23.500,00 TL miktarlı bono olduğu ve asıl alacak olarak da 5.100,00 TL üzerinden takibe başlandığı görüleceğini, müvekkili şirketin söz konusu havuz imalatından kaynaklı nedenle 5.100,00 TL alacağı olduğunu, Cari hesabın —– ait olup parayı gönderenin de ——olduğundan gelen para onun carisinden düşüldüğünü, müvekkili şirketin iyi niyetli olarak alacağının tahsil etmek için icra takibi başlattığını, Halen dahi alacaklı durumda olduğunu belirterek müvekkili şirketin takip talebinde belirttiği miktarda alacaklı olduğundan haksız ve mesnetsiz davanın reddine, her türlü yargılama giderlerinin karşı tarafa yüklenmesi, davacı taraf borcu olduğunu bilmesine rağmen kötü niyetli olarak dava açtığından %20 den az olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :Dava, hukuki niteliği itibariyle İİK’nun 72. Madde gereğince açılan menfi tespit davasıdır.Celp edilen—– esas sayılı dosyasının UYAP kayıtlarının incelenmesinde; alacaklı ——. tarafından borçlu ——- aleyhine 19/12/2020 tanzim tarihli, 01/08/2021 vade tarihli, 23.500,00 TL bedelli senet alacağının tahsili ile için kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlattıkları anlaşılmıştır.Davalı vekiline havuz yaptığı yerin —— temsilcisi olduğu şirkete mi ait olduğu, ayrıca yapılan işlerden dolayı senet bedelini aşan iş bedellerinden davacının sorumlu olduğuna dair yapılan protokol yazışma yada mail olup olmadığı sorulmuş, davalı vekili sunmuş oldukları sevk irsaliyesi ile faturanın birlikte değerlendirilerek hüküm kurulmasını talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, tarafların beyanları, celp edilen yazı cevapları, dosyaya ibraz edilen belgeler ve ilgili icra dosyası ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;——– esas sayılı dosyası ile 5.100,00 TL asıl alacak ve 442,43 TL işlemiş faiz ile birlikte takip başlatıldığı, takip dayanağı olarak 23.500,00 TL bedelli, 19/12/2020 tanzim tarihli, 01/08/2021 vade tarihli senet gösterildiği, davacı yanca senet bedelinin davalıya faizi ile birlikte 25.000,00 TL olarak ödendiğini ve ödeme dekontunda açıkça ödemenin takip konusu bonoya ilişkin olduğunun yazıldığının ileri sürüldüğü, davalı tarafın ise davacı yanca 25.000,00 TL ödeme yapılmış ise de havuz yapımı için anlaşma yapıldığında davacı tarafından kısmi ödeme olarak 23.500,00 TL bedelli bir adet senet verildiği, kalan kısmın nakit olarak ödeneceğini, toplam 30.090,00 TL bedel üzerinden anlaşma sağlandığına, kalan kısım yönünden fatura kesmek istendiğinde ticari işletmenin dava dışı ——- adına kayıtlı olmasından dolayı bunun adına fatura kesildiğini, bu nedenle davalının davacıdan alacaklı olduğunu ve davanın reddine karar verilmesini beyan ettiği anlaşılmıştır. Somut olayda takip dayanağı açıkça senet olarak gösterdikten sonra açılan menfi tespit davasında alacaklının icra takibinin sebebini değiştirmesi mümkün değildir. Senede dayalı takip vardır. Senet bedeli ödendiği ihtilafsızdır. Bu sebeple davacının bu icra takibinden dolayı (senede dayalı icra takibinde) borçlu olmadığına karar vermek gerekmiştir. Kaldı ki davalı savunması kabul edilse dahi dayanağı faturadır. Faturanında muhatabı davacımız değildir. Üstelik takip konusu miktarda yazılı delil dışında ispata elverişli değildir. Davalı yemin deliline de dayanmamıştır. Bu nedenle davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
Davanın KABULÜ ile;
1-Davacının ——- Esas sayılı dosyasından aleyhe yapılan icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine,
-Davalının İİK 72.mad. Gereğince takip konusu asıl alacak 5.542,43 TL’nin %20’si oranında kötü niyet tazminatı ile mahkumiyetine, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 378,60 TL harçtan, peşin alınan 94,66 TL harcın mahsubu ile bakiye 283,94 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 80,70 TL başvurma harcı ve 94,66 TL peşin harç ile 41,75 TL yazı ve posta giderleri olmak üzere toplam 217,11 TL’ nin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf yararına AAÜT uyarınca 5.542,43 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
6-Davadan önce gidilen ara buluculukta devletçe karşılanan 1,320,00 TL ara buluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden de harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
7-Kullanılmayan gider avansı varsa hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde——Bölge Adliye Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere huzurda bulunan davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.