Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/807 E. 2022/584 K. 14.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/807 Esas
KARAR NO:2022/584

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:26/11/2021
KARAR TARİHİ:14/09/2022
Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili adına, borçlu davalı—-Esas sayılı dosyasıyla faturadan kaynaklı cari hesap alacağının tahsili talepli-icra takibi başlatıldığını, borçlu davalıya ödeme emri gönderildiğinin ve bu ödeme emrinin borçluya tebliğ olmasıyla borçlunun borca ve tüm ferilerine itirazda bulunduğunu, borçlunun borcu olmadığına dair itirazlarının açıkça dayanaktan yoksun olup hiçbir iddiasının yerinde olmadığını, davalı borçlunun kötü niyetli olarak ve yalnızca alacağı sürüncemede bırakmak kastı ile haksız ve hukuka aykırı olarak itirazda bulunduğunu, davalı borçlunun, müvekkili alacaklı firmadan— malzemesi satın aldığını, almış olduğu ürün için kendisine —- tarihli fatura kesildiğini, müvekkili şirketin davacının fatura konusu siparişlerini teslim etmiş ise de davalı borçlu firmanın fatura bedelini ödemediğini, davalı tarafın tüm sözlü ve yazılı uyarılara rağmen edimlerini yerine getirmediğinden ötürü davalı aleyhine davaya konu icra takibi başlatıldığını, ancak davalı-borçlunun işbu takibe kötü niyetli olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve takip tarihinden itibaren işleyecek olan avans faiziyle birlikte tahsiline, haksız olarak borca itiraz eden borçlu hakkında asıl alacağın — aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı davaya cevap vermemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :Dava hukuki niteliği itibariyle davacı tarafından davalı aleyhine —-başlatılan icra takibine, İİK 67. maddesi uyarınca davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.Mahkememizce uyuşmazlığın, davalı aleyhine başlatılan —- esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince itirazın iptaline yönelik olduğu ve —- inkar talebine yönelik olduğu tespit edilmiştir.İtirazın iptali davası, — sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre; ilamsız takip yapılmış olması, borçlunun bu takibe itiraz etmesi, itirazın alacaklıya (davacıya) tebliğinden itibaren alacaklının,— yıl içinde mahkemeye başvurmuş olması yasal koşullarının gerçekleşmesi gerekir.Takip alacaklısı tarafından ödeme emrine süresi içinde itiraz etmiş olan takip borçlusuna karşı açılan itirazın iptali davasının konusu, icra takibine konu edilen alacaklar olup, davanın amacı itirazla duran takibin devamını sağlamaktır. Bu dava, yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. Davalı borçlunun icra dosyasında ileri sürdüğü itirazlar dışındaki itirazlarını da bu dava içinde ancak cevap süresi içinde ileri sürmesi olanaklıdır. Eğer cevap süresi içinde davalı/borçlu diğer itirazlarını ileri sürmezse mahkeme bunları kendiliğinden göz önüne alamaz, takibe itiraz edilirken bildirilen sebeplerle sınırlı araştırma yapmak durumunda kalır. Nitekim aynı hususlara — sayılı kararında da değinilmiştir.HMK 222 TTK 83.mad. Gereğince Tarafların Ticari Defter ve Kayıtları üzerinde — yaptırılmasına; taraf vekilleri — seçimini mahkemeye bıraktıklarını bildirdiklerinden — görevlendirilmesine; karar verilmiştir.
— raporunda, davacı ile davalı arasında ticari ilişkinin bulunduğu, davacının —sayılı dosya ile; faturadan kaynaklı cari hesap alacağına dayandırdığı — asıl alacak— işlemiş faiz olmak üzere toplamda— alacağının tahsili için icra takibi başlatıldığı, davacının borca itiraz ettiği ve takibin durduğu, davacının— yıllarında — mükellefi olduğu,—yılı envanter defterlerini süresi içerisinde ve usulüne uygun olarak açılış tasdiklerini yaptırdığı,— beratlarını yasal süresi içerisinde oluşturduğu, davacının yasal defterlerinin lehine delil teşkil edebileceği, davalının inceleme gün ve saatinden haberdar olduğu, davalının incelemeye iştirak etmediği gibi yasal defterlerini de ibraz etmediği, davacının asıl alacak talebinin —- olduğu, davacı defterleri üzerinde yapılan incelemede, davacının davalıdan takip tarihi itibariyle —- alacaklı olduğu, davacının işlemiş faiz talebinin —- olduğu, asıl alacağa takip tarihi itibariyle hesaplanan işlemiş faiz tutarı —- olarak hesaplanmış olup, davanın kabulü halinde, davacının talebi doğrultusunda alabileceği işlemiş faiz tutarının—- Olabileceği rapor edilmiştir.Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip ihtilaflı ve ihtilafsız konular ön inceleme duruşmasında resen belirlenerek uyuşmazlığın çözümü doğrultusunda tarafların tüm delilleri tahkikat duruşmalarında toplanıp—-incelemesi yapılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır. Yapılan yargılama sonunda toplanan tüm deliller ile denetlenip benimsenen ve somut olaya uygun görülen —-raporundaki gerekçeler ve hesaplamalara göre; davacının cari hesaptan kaynaklı davalıdan —- asıl alacak ve —– işlemiş faiz alacağı bulunduğu kanaatin varılarak davanın kabulü ile, Davalının— esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin aynen devamına karar verilmiştir.
İcra inkar tazminatı yönünden; İİK’nın 67 nci maddesinin ikinci fıkrası hükmünce; icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması gerekir. Burada borçlunun kötü niyetli itiraz etmiş bulunması yasal koşullardan değildir. İnkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra kovuşturmasına itiraz edip duran ve işin itirazla çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı öngörülmüş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı, alacağın likit ve belli olması gerekir. Daha geniş bir açıklama ile borçlu tarafından alacağın gerçek miktarı belli, sabit ve belirlenmek için bütün unsurlarının bilinmesi mümkün nitelikle olması yeterlidir. Borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda değil ise, alacağın likit ve muayyen olmadığından icra inkar tazminatına hükmedilemez.Eldeki davada alacak likit olduğundan davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile, asıl alacak olan —- olarak hesaplanan —-icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
DAVANIN KABULÜ İLE;
1-Davalının —- esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin aynen devamına,
2-Asıl alacak olan— olarak hesaplanan—– icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken —- harçtan, peşin alınan—harcın mahsubu ile bakiye—- harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan —- başvurma harcı ve —- peşin harç toplamı —- davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
5- Davacı tarafından yatırılan yargılama gideri olarak — bilirkişi ücreti ve —- posta giderleri olmak üzere toplam —- davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf yararına AAÜT uyarınca —vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
8-Davadan önce gidilen ara buluculukta devletçe karşılanan —- ara buluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden de harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
9-Kullanılmayan gider avansı varsa karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,Dair karar, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda karar gerekçesinin tebliğinden itibaren— hafta içinde —-İstinaf yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu.