Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/696 E. 2023/307 K. 12.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/444 Esas
KARAR NO : 2023/295

DAVA : Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ : 10/02/2016
KARAR TARİHİ : 12/04/2023

Mahkememizin —–Esas ve—— Karar sayılı ilamı —–Bölge Adliye Mahkemesi —— Hukuk Dairesince 24/05/2022 tarih ——. sayılı kararı ile kaydırılmakla Mahkememiz esas defterinin —— Esas sırasına kaydı yapılan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,

DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ; Davacı ile davalı arasında ——plakalı araçla ilgili olarak genişletilmiş kasko poliçesi düzenlendiği, iş bu aracın sigorta yaptırıldıktan sonra aynı gün saat 12 sularında çalındığı, iş bu hırsızlık olayı nedeniyle emniyete başvurununda yapıldığı, sigorta teminatı kapsamında zararın giderilmesi için davalı sigorta şirketine——-. Noterliği vasıtasıyla ihtarname gönderildiği, ancak iş bu ihtarnameye cevap verilmediği belirtilerek davalı aleyhine aracın bedeli karşılığında alacağın tazmini amaçlı takip başlatıldığı, ancak iş bu takibe yapılan itiraz nedeniyle takibin durdurulduğu anlaşılmakla , itirazın iptali, takibin devamı ve %20 icra inkar tazminatı talep ve dava edilmiştir.

CEVAP
Dava konusu hırsızlık olayının gerçekleşmesinden sonra davalı şirket uhdesinde kasko poliçesi düzenlendiği, bu durumda davalı şirketin davacı tarafa herhangi bir tazminat ödeme borcunun bulunmadığı, davanın hak düşürücü sürede açılmadığı ve alacağın likit olmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibariyle icra müdürlüğünce yapılan icra takibine İİK 67. maddesi uyarınca itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.—– İcra Müdürlüğünün —— sayılı takip dosyasında davacı tarafça 23/10/2015 tarihli ihtarnameden kaynaklı alacakla ilgili olarak 55.000 TL asıl alacak, 108,49 TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 55.108,49 TL alacağa yönelik takip başlatıldığı anlaşılmaktadır.Mahkememizce 14/03/2016 tarihinde iş bu davadaki uyuşmazlığın çözüm yerinin Tüketici Mahkemeleri olduğu belirtilmek suretiyle görevsizlik kararı verilmiş, ——. Tüketici Mahkemesincede 11/01/2018 tarihinde verilen karşı görevsizlik kararı uyarınca olumsuz görev uyuşmazlığının —— Bölge Adliye Mahkemesi—— Hukuk Dairesinin—— esas, —— karar sayılı ilamıyla çözüme kavuşturulması sonucunda mahkememizin görevli olduğu belirtilmiştir.Davaya konu—–plakalı aracın 04/08/2015 – 04/08/2016 tarihleri arasında davalı sigorta şirketine sigortalı olduğu, dosyada mübrez sigorta poliçesinden anlaşılmaktadır.Davacı tarafça —–Noterliği vasıtasıyla 21 Mayıs 2019 tarihinde davalı sigorta şirketine 04/08/2015 tarihli kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan ifa borcunun ödenmesi için ihtarname gönderildiği, iş bu ihtarnamede bedelin 7 gün içerisinde yatırılmasının belirtildiği ve ihtarnamenin davalı sigorta şirketine 30 Ekim 2015 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
Dosyada mübrez 03/09/2019 tarihli sigorta ve makina bilirkişisi eşliğinde düzenlenen raporda özetle; davaya konu aracın 04/08/2015 tarihinde saat 12 sonrasında park halindeyken çalındığına karar verilmesi halinde aracın davalı sigorta şirketine sigortalı olması nazara alındığında dava konusu aracın olay tarihi itibariyle kasko değerinin 50.425 TL tutarında olduğunun kanaatine varıldığı ve dava tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalı sigorta şirketinden talep etme hakkının bulunduğu belirtilmiştir.
—–Bölge Adliye Mahkemesi —– Hukuk Dairesi’nin—– esas, ——karar,24/05/2022 tarihli ilamında; …. Davacı, sigorta kapsamında olduğunu iddia ettiği hırsızlık rizikosunun gerçekleştiğini ispatla mükelleftir. Dosya kapsamında hırsızlık olayına ilişkin yalnızca kolluk tahkikat evrakları bulunmakta, soruşturmanın akıbeti bilinmemektedir. Cumhuriyet Savcılığı soruşturma numarası davacıdan sorulup, soruşturma dosyasının akıbeti araştırılarak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, davalı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf itirazı yerinde görülmüştür.. gerekçesiyle mahkememiz kararı kaldırılmıştır. —– Cumhuriyet Başsavcılığı Faili Meçhul Suçlar Bürosu’nun—— soruşturma sayılı dosyasına yazılan yazıya verilen cevabi yazıda; Müşteki —— trafikte üzerine kayıtlı —— plaka sayılı —– model ——marka —– renkli kamyonetin—–Mahallesi —–Caddesi üzerinde park halindeyken çalındığı, şüphelisinin belli olmadığı, 26/08/2015 tarihinde daimi aramaya alındığı görülmüştür.Dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasında —– plakalı araçla ilgili olarak 04/05/2015 tarihinde genişletilmiş kasko sigorta poliçesinin düzenlendiği, iş bu aracın aynı gün , saat 12 sularında çalındığı, iş bu hırsızlık olayı nedeniyle —— karakolunada başvurulduğu, davalı tarafça poliçe tanzim edilmeden önce hırsızlık olayının meydana geldiğinin belirtildiği ve bu haliyle sigortalı şirketin herhangi bir tazminat ödeme yükümlülüğününde bulunmadığının belirtildiği anlaşılmakla, dosyadaki mevcut soruşturma dosyası, davacı tarafça sigorta şirketine yapılan başvuru evrakları birlikte değerlendirildiğinde ; davaya konu aracın sigorta poliçesiyle sigortalanmadan önce hırsızlık olayı sonucunda çalındığına dair somut bilgilerin dosyada yer almadığı, bu haliyle hükme esas alınan bilirkişi heyet raporunda da belirtilen dava konusu aracın olay tarihi itibariyle kasko değeri miktarında davacının alacaklı olduğu anlaşılmakla, 50.425 TL alacağa yönelik yapılan itirazın iptaline karar vermek gerekmiştir. Takibe konu alacakla ilgili olarak davacı tarafça her ne kadar 108,49 TL işlemiş faizde talep edilmişsede, yukarıda da belirtilmiş olduğu üzere, sigorta şirketine yapılan başvuruya ilişkin ihtarnamenin 30 Ekim 2015 tarihinde davalı sigorta şirketine tebliğ edilmiş olması ve ihtarnamede 7 gün içerisinde bedelin ödenmesi konusunda sigorta şirketinede süre verilmesi ve takip tarihininde 07/11/2015 olması göz önüne alındığında ; davacı tarafın 1 günlük işlemiş faiz alacağının oluştuğu anlaşılmakla 14,59 TL işlemiş faize yapılan itirazında iptaline karar vermek gerekmiş, dava konusu alacağın likit olmadığı anlaşılmakla icra inkar tazminat talebininde şartları oluşmadığından aşağıdaki şekilde hüküm fıkrası oluşturulmuştur.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABUL, KISMEN REDDİNE,
1——İcra Dairesinin ——– sayılı takip dosyasında 50.425 TL asıl alacak ve 14,59 TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 50.439,59 TL alacağa yönelik yapılan itirazın İPTALİNE,
2-Takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek suretiyle takibin DEVAMINA,
3-Şartları oluşmayan icra inkar tazminat bedelininde REDDİNE,
4-Fazlaya dair istemin REDDİNE,
5-Harçlar kanununa göre hesaplanan 3.445,52 TL harçtan peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubuyla kalan bakiye 3.416,32 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafça yatırılan 29,20 TL başvurma harcı ile 29,20 TL peşin harç olmak üzere toplam 58,40 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 1.600,00 TL bilirkişi gideri, tebligat ve müzekkere gideri 169,10 TL olmak üzere toplamda 1.769,10 TL yargılama giderinden red/kabul oranına göre 1.619,22 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından yapılan 47,90 TL yargılama giderinden red/kabul oranına göre 4,06 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye giderin davalı üzerinde bırakılmasına,
9-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Hükümk tarihindeki tarife uyarınca reddedilen dava yönünden 4.668,90 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
11-HMK 333 ve gider avansı tarifesinin 5. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden ilgili tarafa iadesine,Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yokluğunda açıkça okunup anlatıldı.