Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/683 E. 2023/627 K. 04.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/683 Esas
KARAR NO: 2023/627
DAVA: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 18/06/2020
KARAR TARİHİ : 04/10/2023

Mahkememizde görülen Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacının 2015 yılında memleketi ——- gittiğinde oto kiralama işi yapan davalı —- araç kiraladığını, kiralama işlemi esnasında davalı —— müvekkiline kiraladığı araç için teminat olarak senet imzalatmak istediğini, aracı kendisine teslim edildikten sonra da senedi geri vereceğini söylediğini, müvekkilinin kiraladığı araç için bu senedi imzaladığını, senedin boş senet olduğunu, araç teslim edildikten sonra senedin müvekkiline teslim edilmediğini, müvekkilinin imzalamış olduğu bu senedin üst kısmını istediği gibi sonradan doldurarak alacaklı kısmına kendi kayınvalidesi olan—– isimli şahsı, düzenleme ve ödeme tarihlerini dahası 50.000,00 TL bedeli sonradan yazdığını, —- müvekkili aleyhine başlattığı ——–numaralı dosyasından vazgeçme talebinde bulunarak takibe konu senet aslı alındıktan sonra bononun arkasına —- ciro yapılarak bu defa olaydan sonra —- dosyası ile müvekkili aleyhine ayrı bir icra takibi başlattığını belirterek davalarının kabulüne karar verilmesini müvekkilinin davalıya borcu olmadığının tespit edilmesini,——– dosyası ile müvekkili aleyhine başlatılan takipte müvekkilinin davalıya borcu olmadığının tespit edilmesini, ——– takip dosyasının iptalini, davalının haksız ve kötüniyetli olarak müvekkili aleyhine takip yapmış olması nedeni ile davalının takip talebinde yazılı miktar olan 53.454,11 TL nin %20 sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalı davaya cevap vermemiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, İİK 72 madde gereğince icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. Mahkememizin —- sayılı ilamı———kararı ile”Takibe dayanak bono üstünde teminat amaçlı düzenlendiği ya da ——– sözleşmesi gereği düzenlendiğine dair bir ibare bulunmamaktadır. Yargılamanın bulunduğu aşama itibarıyla davacı da, bononun —— sözleşmesi nedeniyle verildiği iddialarını HMK nın 200 vd maddelerince yazılı belge ile ispatlayamamıştır. Yargılama sırasında sunulmayan deliller istinaf aşamasında sunulamaz. Davalının da kira ilişkisinden kaynaklanmadığına dair beyanı olduğu anlaşılmıştır. Davalı vekili, davacının iddialarının doğru olmayıp taraflar arasında borç-alacak ilişkisi bulunduğunu ve dava konusu çekin nakden verildiğini beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, taraflar arasındaki ilişkinin, araç kiralama sözleşmesi sebebiyle verilen senetten kaynaklandığı kabul edilerek Sulh Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiştir. Mahkemece tarafların iddia ve savunmaları ile delilleri usulünce toplanıp değerlendirilerek, taraflar arasında kira ilişkisi olup olmadığı araştırılmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik araştırma ile salt davacının iddiasına değer verilerek görev yönünden dava dilekçesinin reddi ile dosyanın Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Mahkemece görevsizlik kararı verilmesi usule uygun olmadığından, davalı vekilinin istinaf sebebinin yerinde olduğu görülmekle kabulüne, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a/3. maddesi gereğince kararın kaldırılmasına,” denilerek dosyanın mahkememize geldiği anlaşılmıştır.
Tarafların delilleri toplanarak, dosya kapsamı ile mahkememizce yapılan ön inceleme duruşmasında zapta geçen beyanlar ve uyuşmazlık tespiti incelendiğinde; davacı tarafından aleyhine başlatılan ——- esas sayılı icra takibinden dolayı davalıya karşı borçlu olmadığı ileri sürülmüştür. Somut olayda dava konusu senede dayalı 2(iki) tane takip vardır. —- İcra Müdürlüğünde takip başlatıldığında bono zaman aşımı dolmamış ama bu takipte süresinde yetkili icra dairesine gönderim için başvuru olmadığından bu takip açılmamış sayılmış hiç açılmamış gibi işlem görmüştür. Davalı da yeni takip başlatmış ama vadeden itibaren 3(yıl) geçtikten sonra bu icra takibi mahkeme kararına konu olmuş artık bu senet açık açık zaman aşımına uğramış senettir. Ancak zaman aşımına uğramış senetlerde senedin zaman aşımına uğradığını mahkeme resen nazara alamaz. Nasıl ki alacaklının açtığı dava da senet borçlusu zaman aşımı definde bulunmaz ise mahkeme resen nazara alamaz; borçlunun açtığı menfi tespit davasında davacı borçlu ileri sürmez ise resen nazara alınamaz. Dava dilekçesinde ve düğer aşamalarda ileri sürmemiştir. Bu nedenle fiziken yazılı delil başlangıcı haline gelen bu senedi kambiyo senedi olarak değerlendirmek zorundayız. Davacı zaman aşımını dava dilekçesinde ileri sürse idi akdi ilişkinin ispatı davalı tarafta olacak davalı bu yazılı delil başlangıcının neden doğduğunu ve neden alacaklı olduğunu ispatlayacaktı. Ama davacı ileri sürmediği için bu belge kambiyo senedi niteliğinde kabul edilir. Kambiyo senedine boşa imza atan sonuçlarına katlanır. Ayrıca senedin teminat için verildiğine dair senedin üzerinde ibare ya da ayrı bir protokol de bulunmadığından senetten dolayı borçlu olmadığına ilişkin talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın——– sayılı dosyasında yetkili icra dairesinde yapılacak bir takip için 2 haftalık yasal süre içinde başvurulmadığından icra takibi yapılmamış sayıldığından bu icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine ilişkin talep yönünden karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davacının davalıya borçlu olmadığına dair talebinin REDDİNE,
3-Peşin alınan 912,86 TL harçtan, alınması gereken 269,85 TL harcın mahsubu ile bakiye 643,01 TL harcın, hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettiğinden AAÜT uyarınca davalı yararına taktir olunan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Davacının yaptığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri 126,50 TL nin davacıdan tahsil ile davalıya ödenmesine,
7-Davadan önce gidilen ara buluculukta devletçe karşılanan 1.320,00 TL ara buluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden de harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
8-Tarafların yatırmış olduğu gider avansından artan tutar varsa hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde ——— Adliye Mahkemesi’ ne istinaf yolu açık olmak üzere huzurda bulunan davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. . 04/10/2023