Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/675 E. 2022/738 K. 09.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/675 Esas
KARAR NO: 2022/738
DAVA: Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ: 08/10/2021
KARAR TARİHİ: 09/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkilİ davacının güvenlik şirketi olduğunu, davalı firmaya ait olan———– güvenlik hizmeti verdiğini, ——- arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunduğunu, taraflar arasında yapılan hizmet sözleşmesi gereğince, ——– diğer işçilik alacaklarının davalı üst işveren firmaya ait olduğunu, ilgili sözleşme maddesine rağmen, davalı üst işveren firmanın —– personellerin kıdem tazminatları ile fazla mesai ve genel tatil alacaklarını ödemediğini, bunun üzerine adı geçen———–sayılı dosyalar üzerinden icra takibi başlattıklarını, yapılan bu icra takipleri üzerine alacaklı işçilerin vekili ile sulh protokolü imzalanmak suretiyle dosya borcunun kapandığını, söz konusu alacaklardan davalı asıl işveren——- sorumlu olduğundan ötürü, dosya borcuna istinaden yapılan sulh protokolü gereğince alacaklılar vekiline ödenen meblağın sözlü şekilde davalı firmadan istendiğini, fatura kesildiğini ve kabul edilmediğini, arabuluculuk safhasının da olumsuz geçtiğini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, (alacağın miktarı ve konusu tartışmalı olduğundan bahisle) kısmi dava miktarı olarak, şimdilik ——-, ödeme tarihinden itibaren işleyecek olan en yüksek ticari faizi ile birlikte, kabulünü, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesini, saygılarımla arz ve talep ederim.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkili şirket arasında —–adresinde bulunan ———— temine ilişkin sözleşme ilişkisi mevcut iken, işbu sözleşme ilişkisinin —– tarihi itibariyle sonlandığını, davacı tarafın bir yandan ——- özelinde müteselsil sorumluluğa atfen alacak talebinde bulunmasına karşılık diğer yandan hak edişten bahisle ticari alacak isteminde bulunmasının, talebin nitelik ve içeriğini izaha muhtaç bıraktığını, davacının istihdam ettiği işçisine karşı müvekkilii şirketin——– olarak nitelense dahi, bu sorumluluğun rejimi sadece ve sadece talep sahibi işçi açısından gündeme gelebilecek olup davacının talepleri karşında ticari ilişkide cari olan sözleşme hükümlerinin geçerli olduğunu, bu hususta —– bakıldığında davacının kendi işçilerine doğrudan ve bizzatihi sorumlu olduğunun tartışmasız bir şekilde kayıt altına alındığını, davacı tarafça keşide edilen ———- tarihli, ——– nolu —- bedelli faturasına karşılık—- tarihinde çek ile ödeme yapıldığını, ayrıca davacı tarafın —— bedelli fatura keşide etmiş olup —— dahil olmak üzere kıdem tazminatı ödemeleri taraflarına yansıtılmış olduğundan, —– usule uygun olarak———–olmak üzere nakit ödeme yapıldığını, dolayısıyla müvekkili şirketin davacıya karşı herhangi ticari ödeme/hakediş borcunun bulunmadığını, davacının,——- sona ermesi ——- ilişkisini usulüne uygun tasfiye edememesi nedeniyle ortaya çıkan mali yükten taraflarını sorumlu tutmakta ise de, müvekkili şirketin davacıya karşı hiçbir mali ve hukuki sorumluluğunun bulunmadığını, aksine davacının, işçi-işveren ilişkisinden kaynaklanan tüm sorumluluklarını mevzuata uygun ifa etmeyi taraflarına taahhüt etmesine rağmen sözleşmeyi ihlal ettiğini ve bu nedenle müvekkili şirketin ——- davaya muhatap olmasına sebebiyet verdiğini, ———- hiçbir dayanak bulunmamasına rağmen davacının, bir kısım işçisinin başlatmış olduğu hukuki süreçten kaynaklı yargılama giderlerinden taraflarını sorumlu tutarak aleyhlerine ———– bedelli —— keşide ettiğini, işbu faturalara —– yasal süresi içinde itirazla iade edildiğini, bunun üzerine davacı tarafın mahkememiz nezdinde işbu davayı ikame ettiğini, davacı tarafın mahkememiz huzurunda ikame etmiş olduğu işbu davasında, haksız ve kötüniyetli olduğunu belirterek davanın reddine, ——- kötüniyetli dava ikame eden davacının para cezasına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibariyle ödenmeyen kıdem tazminatı ve sair işçilik alacaklarından kaynakla rücu tazminat istemine ilişkindir.
Davacı şirket ile davalı şirket arasında —– ilişkin taraflar arasında sözleşmenin —- tarihinde imzalandığını, sözleşme süresi sonunun ——-olduğu, sözleşmenin konusunun —- davacının temin ettiği ————— yönelik olduğu görülmüştür.
Celp edilen —– dosyasının —— incelenmesinde; alacaklı ——–alacağın tahsili istemi ile; Celp edilen ———-sayılı dosyasının —- kayıtlarının incelenmesinde; alacaklı —– fazla çalışma ücreti, —— işlemiş faiz olmak üzere toplam —– alacağın tahsili istemi ile;Celp edilen ——–esas sayılı dosyasının —- incelenmesinde; alacaklı ———- alacağın tahsili istemi ile icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda uyuşmazlığın; taraflar arasında ——– sözleşmesinin ihtilafsız olduğu, ihtilafın ——— işçilik alacaklarına ilişkin davacının bu alacakları davalıya rücu edip edemeyeceği hususunda toplanmıştır.
Dosyada mübrez ——- tarihli bilirkişi raporunda özetle; raporda değerlendirme başlığı altında ———-uyuşmazlık konusunun somut olay özelinde —- yapılan incelemesine göre, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin—- sözleşme ekindeki —— dahil olmayan ödemelerinin davalı şirket tarafından ödenmesinin üstlenildiği; dava dışı —– başlattıkları takipte, kıdem tazminatı ve diğer alacaklarından feragat ettiği; sadece fazla mesai ücreti konusunda —- üzerinden sulh bulunduğu, toplamda ——— —- ödeme yapıldığı; sulhe konu fazla mesai ücretinin sözleşme uyarınca rücu edilemeyeceği; kastedilenin ——- çalışmaya bağlı fazla mesai ücreti olması halinde yukarıda tanıtılan sözleşmenin ——uyarınca rücu edilebileceği; ancak dava dışı ödeme yapılan işçilerin genel tatilde çalıştırıldığı hususunun dosya üzerinden tespitinin mümkün bulunmadığı; bir başka anlatımla, bu kapsamda bir puantajın dosyada yer almadığı; dava dışı işçilerin başlattıkları takiplerde alacaklarından feragat ettikleri sadece yukarıda gösterilen fazla mesai ile ücreti nedeniyle sulh oldukları; vaki feragat sebebiyle; hasım vekalet ücretinden işçi ile birlikte işverenin de sorumlu olması nedeniyle avukata ——- ödeme yapıldığı ——— ancak, takip başlatılmadan önce davacının, dava dışı işçilerin genel takip alacağı olduğundan bahisle davalıya başvuru yaparak talepte bulunduğunun dosyada kanıtlarının bulunmadığı; hal böyle olunca, takip başlatılmasına ödeme yapma yükümlülüğü bulunan davacı şirketin sebebiyet vermesi nedeniyle icra vekalet ücreti altında ödenen tutarin rücu edilemeyeceği sonucunun takdirinin mahkememize ait olduğu, davacının ödeme tarihinin —– olduğu; işaret edilen hususlar ile tüm delillerin takdiri ve hukuki değerlendirmenin tamamı mahkememize ait olmak üzere hesaplamaya dayalı kanaatlerini bildirmiştir.
Uyuşmazlığın taraflar arasında düzenlenen —– teminine ilişkin sözleşme kapsamında, davacının işçilerine yaptığı ödemeleri davalı tarafa rücu edip edemeyeceği, etmesi halinde miktarın ne olacağı hususunda toplanmıştır.
Davaya konu sözleşme kapsamında çalıştırılan işçilerin işverenin davacı olduğu, sözleşme kapsamında davalıya ——–verildiği, alt işverenin işçilik haklarından sorumlu olduğu, yaptığı ödemeyi de kural olarak asıl işverene rücu edemeyeceği, ancak sözleşmede aksine düzenleme yapılmasının mümkün olduğu, sözleşmenin —– —– edilmeyen kıdem tazminatı, yıllık izin, resmi tatil alacaklarına hak kazanması halinde iş verenin yani davacının sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren doğan ——- ödemeyi ve bunların fatura karşılığında yansıtılmasını kabul ettiği, düzenlemesi bulunduğu, sözleşmenin —— maddesinde açıkça anlaşıldığı üzere haftanın——esasına göre ücret karşılığında davacı şirketin ——– vermeyi üstlendiği,——yönünden yapılan sulh protokollerinin içeriğinin —— olup olmadığının belli olmadığı, dolayısıyla vardiya usulü çalıştırıldığı, fazla mesai ücretlerini davalının sorumluluğu kapsamında kalmadığı, işçilerin sulh protokolü içeriğinin genel resmi tatil olduğu anlaşılamadığından davacını rücu edebileceği bir miktar bulunmadığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Davacının davasının ispat edemediğinden şartları oluşmayan kötü niyet para cezası talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN REDDİNE
2-Şartları oluşmayan kötü niyet para cezası talebinin reddine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 80,70 TL harcın peşin alınan 85,39 TL harçtan mahsubu ile bakiye 4,69 TL harcın talep halinde karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
4-Davadan önce gidilen ara buluculukta devletçe karşılanan 1.320,00 TL ara buluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden de harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca 5.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-HMK 333 ve gider avansı tarifesinin 5. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden ilgili tarafa iadesine,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup anlatıldı. 09/11/2022