Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/61 E. 2022/54 K. 02.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/61 Esas
KARAR NO : 2022/54

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 20/12/2013
KARAR TARİHİ : 02/02/2022

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı vekili, —- dava dilekçesinde, davacı ile birlikte dava dışı diğer kişilerin davalının üyesi olduğu —- arsa sahibi olduklarını, arsa sahipleri tarafından davalının üyesi bulunduğu kooperatif aleyhine— dava açıldığını, anılan hükümler kapsamında ilamlı icra takibi yapılması üzerine davalının üyesi bulunduğu —— tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında —- olduğu ve arsa sahiplerine 12 eşit takside oybirliği ile ödenmesine karar verildiğini, bu kapsamda arsa sahipleri ile — protokol akdedildiğini, toplam—-senet imzalayıp, arsa sahiplerine teslimi gerektiğini, ancak davalı —-üyesinin anılan senetleri vermediğini, davacı tarafından da —- davalıdan olan alacağına 04/01/2013 tarihli sözleşmede temlik alındığını, temlik sözleşmesi gereği — tahsili için —-dosya ile takip başlattığını, davalının haksız olarak itiraz ettiğinden bahisle iptali ile %40 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde, müvekkilinin üyesi bulunduğu—– geçilerek kat mülkiyeti kurulduğunu, —- yönetiminin kendilerini — belgelerle kandırması ve oyalamalarıyla —- çıkarmadıkları gibi—- edemediklerini, müvekkilinin —— geçilene kadar tüm—- borçlarını ödediğini, kat mülkiyetine geçildiğinden ve fiilinden —– girmesinden sonra, müvekkilinden alacak talep edilemeyeceğini, bu kapsamda müvekkili ve üyelerin hiçbir şekilde borçlandırılamayacağı — talep edilemeyeceği, bu nedenle de hakkı olmayan —-edemeyeceği, icra takibine konu edilen ve üyelere borcun sebebi olarak gösterilen ticaret mahkemesi kararında —- ile birlikte diğer yüklenicinin de müteselsil borçlu olduğunu, ilamın tek borçlusunun—- sahipleri aleyhine—–açtığı davada lehine hüküm elde etmesine rağmen mahsuplaşmaya tabi tutmadığını, ——— basiretli davranmamaları sebebiyle —– soruşturma sayılı dosyasından vuku bulan şikayet üzerine tahkikatın devam ettiğini, —- —- üyelerin şahsi sorumluluğu olmadığını,—- — borçlandırma yetkisi bulunmadığını,—– üyelerine borç yükleyen işlemlerinin yasa ve anasözleşme hükümlerine göre geçerliliği bulunmadığını, anasözleşme hükmü —– kullanma izninin alınmasından —işlemlerinin sonuçlanması gerektiğinden bahisle yerinde olmayan davanın reddine karar verilmesini belirtmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Asliye Hukuk Mahkemesinin——-duruşmasında davacı vekilinin beyanında, davacının—- alacağını temlik aldığını, davalını—–olduğunu, bu sebeple dosyanın Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğini, görevsizlik kararı verilmesini talep etmiş olmakla, yapılan incelemede, davalının —–olduğu, davacının —–olduğu, kooperatif kanunu 99.maddesine göre açılan davanın mutlak ticari dava mahiyetinde olduğu, davacının —- alacağı temlik alan şahıs olmasının davayı görev yönünden etkilemeyeceği, zira davacının —- olarak dava açtığı, incelenecek hususun davalının temlik eden —- borcunun bulunup bulunmadığı olduğundan, açılan davanın Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiği belirtilerek Görevsizlik kararı verilmiş, dosya mahkememiz esasına kaydedilmiştir.
Mahkememizin—- sayılı kararı ile “Dava konusu temliğin dayanağı olan 11.11.2012 tarihli olağanüstü genel kurulun 5. maddesinde yönetim kuruluna arsa sahiplerine —- kadar ödeme yapma yetkisinin oy birliği ile verildiği, yönetim kurulunun da bu yetkiye istinaden temlikname düzenleyerek davacıya verdiği sabittir. Genel kurulun iptaline ilişkin herhangi bir iddia ve ispat mevcut olmadığı için verilen bu yetkiye istinaden yapılan temliklerin de geçersizliğinden bahsedilemez. Geçerli bir yetkiye dayanarak verilen temliğin geçerli olduğu anlaşıldığından yargılamaya bu kabul üzerinden devam edilip davalının borç miktarı belirlenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.” denilerek kararın bozulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce, usul ve yasaya uygun —– sayılı — uyulmasına karar verilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosya kapsamı ile—- dikkate alınarak davacı alacağının bulunup bulunmadığının tespiti için mahkememizce resen seçilecek mali müşavir ve—- bilirkişiden bilirkişi raporu alınmasına, karar verilmiştir.
Bilirkişi 21/05/2021 tarihli raporunda, davalının dava dışı —– —– sayılı işlemle aldığı —— — ortaklığını —– devam ettirdiği, —– toplantısında, yönetim kuruluna, kesinleşen ve halen devam eden davalarla ilgili olarak anlaşma sağlanması, ödemelerin belirlemesi ve —-sahipleri —– kadar sözleşme yapma ve ödeme yapma yetkisinin verildiği, bu—- kararların iptal edildiğine ilişkin iddianın, bilginin ve belgenin bulunmadığı, bu nedenle genel kurul kararının davalı ortağı da bağladığı,—– olarak ödenmesi, ödemelerin—– tutarlı — ödemeli senetle yapılması, senet vermeyenlerdeki 5.797,10 TL tutarındaki — alacağının davacı —— temlik edilmesi süretiyle yapılmasını, bu hususların yerine getirmesiyle kooperatifin sorumluluğunun sona ermesini öngören—-, davalının— alacağını davacı —temlik etiği— ilamında da temliğin geçerli olduğunun belirtildiği,— ile davacıya temlik ettiğinden alacağın temlik tarihinde muaccel olduğu kabulünün gerekliliği, işbu kabule göre davacı alacağına 04.01.2013 temlik tarihinden 01.03.2013 takip tarihine kadar faiz hesaplanması gerektiği hususlarının topluca değerlendirme ve yapılan hesaplama sonucunda; davacının 01.03.2013 takip tarihi itibariyle 5. 797,10 TL ana para ve yasal faiz oranı üzerinden (yıllık %9) üzerinden hesaplanmış 80,05 TL gecikme faizi olmak üzere toplam 5.877,15 TL alacağının bulunduğu, davalı payına düşen borç tutarı için senet vermeyince, —- tarihli sözleşme ile davacıya temlik ettiğinden alacağın temlik tarihinde muaccel olduğu kabulünün gerektiği, işbu kabule göre davacı alacağına—–tarafından belirlenen yıllık %9 yasal faiz oranına göre 80,05 işlemiş faiz hesaplandığı, Mahkemenin kısmen yada tamamen davacı lehine hüküm kurması halinde, tarafların tacir olmaması, işin ticari iş olmaması ve faiz oranının önceden kararlaştırılmamış olması sebebiyle, takip sonrasında hükmolunacak davacı alacağı için—- belirlenen %9,00 yasal faiz talebinde bulunabileceği, davalı tarafından —-dosyasına yapmış olduğu itirazın, hükmolunacak davacı alacağı üzerinden iptalini isteyebileceği rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davanın icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkin olduğu, davalının dava dışı —- ——dairesinin bağımsız bölüm tapusunu,— tarihinde,— ortaklığını devam ettirdiği,—- olağanüstü genel kurul toplantısında, yönetim kuruluna kesinleşen ve halen devam eden davalarla ilgili olarak anlaşma sağlanması, ödemelerin belirlenmesi ve —adına— sözleşme yapma ve ödeme yapma yetkisinin verildiği, bu —- genel kurul toplantısının ve toplantıda alınan kararların iptal edildiğine ilişkin iddianın, bilginin ve belgenin bulunmadığı, bu nedenle genel kurul kararının davalı ortağı da bağladığı anlaşılmıştır.—olarak ödenmesi, ödemelerin—- sahibinin her birinden—-ödemeli senetle yapılması, senet— ——– davacı arsa sahibine temlik edilmesi suretiyle yapılmasını, bu hususların yerine getirmesiyle — sorumluluğunun — davalının senet vermemesi üzerine,—- alacağını davacı arsa sahibine temlik ettiği, temliğinde geçerli olduğu, bu nedenle davacı alacağına temlik tarihinden takip tarihine kadar yasal faiz talep edebileceği anlaşılmakla; Davanın kısmen kabulü ile, Davalının —-dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 5.797,10 TL asıl alacak ve 80,05 TL gecikme faizi olmak üzere toplam 5.877,15 TL üzerinden takip şartlarındaki hali ile aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının icra inkar tazminatının İİK 67/2 maddesi gereğince alacak likit olduğundan kabulü ile, asıl alacak olan — % 20 icra inkar tazminatına mahkumiyetine, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davalının —- Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin —- asıl alacak ve —gecikme faizi olmak üzere toplam 5.877,15 TL üzerinden takip şartlarındaki hali ile aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Davalının İİK 67/2.mad. Gereğince 5.797,10 TL asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatına mahkumiyetine, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 401,47 TL harçtan peşin alınan 102,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 298,97 TL harcın davalıdan tahsiline hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettiğinden kabule göre—– uyarınca davacı yararına taktir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettiğinden redde göre —- uyarınca davalı yararına taktir olunan 122,85 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-Davacının peşin yatırdığı 102,50 TL harcın yargılama giderine katılmaksızın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Davacının kararın bozulmasından önce ve sonra yaptığı yargılama gideri olarak 24,30 TL başvurma harcı, 2.377,50 TL bilirkişi ücreti, tebligat ve yazı gideri, ücreti olmak üzere toplam 2.401,80 TL yargılama giderinden davanın kabulüne tekabül eden 2.580,96 TL nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, redde— bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalının yaptığı yargılama gideri olan 27,55 TL den davanın reddine tekabül eden 0,56 TL nin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
9-Tarafların yatırdıkları gider avanslarından artan tutarların hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usülen anlatıldı..