Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/43 E. 2022/416 K. 25.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/43 Esas
KARAR NO : 2022/416

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 25/07/2017
KARAR TARİHİ : 25/05/2022

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı vekilinin —- —–tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkili firma arasında ——konusunda ticari ilişki kurulduğunu ve—- imzalandığını, bu ilişki sebebi ile müvekkilinin, davalı için taşıma yaparak gönderilecek olan — ve malları teslim ettiğini, müvekkili firma vermiş olduğu hizmet karşılığında yapılan sözleşme gereğince alacağı doğduğunu, müvekkilinin alacağına ilişkin olarak —- faturayı düzenlediğini ve davalıya bu faturayı yolladığını, kötü niyetli davalı yan müvekkili üzerine düşen edimi yerine getirdikten sonra müvekkiline —bedelli faturayı yolladığım, müvekkili—anlaşmaya aykırı olarak yollanan ve — tarihinde eline ulaşan —- ihtarnamesi ile yasal süresi içerisinde iade ettiğini, davalının tüm şifahi görüşmelere rağmen borcunun bir kısmım Ödemesine rağmen bir kısmını ödememesi üzerine davalı aleyhine —- ile icra takibi başlattıklarını, davalının icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini ve takibin durduğunu belirtmiş olup, davanın kabulüne, davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın iptaline ve takibin devamına, davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı ile müvekkili şirket arasında ticari ilişki olduğunu, davacı ile müvekkili şirketin——– ——— faaliyet gösterdiğini, müvekkili şirket tarafından—–gidildiğini, davacının dava dilekçesinde yazılı olan ——– sözleşmenin de bu amaçla tanzim edildiğini, davacı ile müvekkili şirket arasında tanzim edilen—— aynı —- plaka sayılı aracın, —- götürülmesi gerektiğini, yüklenen aracın terminli yük olduğundan belirli bir sürede tesliminin gerektiğini, bu hususun davacı firmaya da bildirildiğini, aksi—— duruşu yaşanacağının davacıya iletildiğini, ——- olarak gönderilen yükün takibinin ———- yapıldığını, —- görünen aracın —– konusunda bir sorun gözükmemekte iken aracın varmasını beklerken, davacı —— yetkilisinin,———– verildiği, konumu paylaşılan aracın aslında diğer araç olduğu,——- beklediğini, ——— ayrıldığını belirttiğini, ——- çalışanlarından birisi ile yapılan görüşmede aracın ——– olduğunu ve çıkış yapmadığını,———- verildiğini, davacı şirketin, sözleşmeye göre taşıma işini zamanında yerine getirmediğini,——— teslim edilmiş olması gerektiğini, aksi halde ——- yaşayacağının açıkça belirtilmiş olmasına rağmen davacının buna ——- edilmesi gereken—— olup, açıklanan nedenlerle haksız ve hukuk mesnetsen yoksun davanın reddine, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava, —– yük taşıma işinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67. maddesi uyarınca iptali ve icra inkar tazminatının tahsili istemine ilişkindir.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın davacı tarafından davalıya ——- taşıma işi gerçekleştirilimiş ise ödenmeyen taşıma ücreti bulunup bulunmadığı ve miktarı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce toplanan deliller ile birlikte bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Mahkememizin —– sayılı kararı ile —— çıktılarının ilk derece mahkemesince iddia ve savunma kapsamında tartışılarak gerekçede yer verilmediği, ancak karara ———–bilirkişi raporunda ———- davalının taleplerini karşı tarafa iletmiş olmasının davalının gecikmeden kaynaklı olduğunu iddia ettiği zararları iade faturası şeklinde keşide ederek davalıya yansıtmakta ispata yeterli olmadığı —- mahkemesince yetersiz bilirkişi raporu hükme esas alınarak karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi gerekçeli kararında taraf çalışanlarının karşılıklı —- içeriğini değerlendirmemiştir. Bahsi geçen —– çıktılarına itibar edilip edilmeyeceği noktasında içeriği her iki taraf vekiline de sorulmak suretiyle dosya kapsamındaki diğer bilgi ve belgeler ilişkilendirilerek uyuşmazlığın çözümü yoluna gidilmeli bu şekilde gecikmeden kaynaklı kusurun kime ne oranda yüklenebileceği hususu kesin şekilde ortaya konulmalıdır. Davalı vekilinin, bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi ekinde ibraz etmiş olduğu yansıtma faturası ilk derece mahkemesince hiç değerlendirilmediğinden karar verilmiş olmakla, tekrar taraf ticaret defterleri üzerinde inceleme yapılarak davalının müşterisi—–davalı adına keşide edilen —- — davalı ——– kayıtlı olup olmadığı, bu fatura nedeni ile davalı tarafın fatura keşidecisine bir ödeme veya mahsuplaşma yapıp yapmadığı, ödeme veya mahsuplaşma yapılmışsa, sözkonusu faturanın hangi taşımadaki gecikmeye ilişkin olduğu, eğer davacının iddia ettiği dava dilekçesine konu taşımaya ilişkin ise dosyadaki delillere ve yazışma içeriklerine göre davacının bu zarardan sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise talebin kadri maruf ve sözleşme hükümlerine uygun olup olmadığı denetlenebilir bir şekilde ——– değerlendirilerek sonuca ulaşılmalıdır. Yine, ortaya çıkacak sonuca göre, davalının davacı adına ‘—– —- ederek yansıttığı zararların bu bağlamda talep edilmesinin aradaki sözleşme hükümleri uyarınca mümkün olup olmadığı, davalının ticari defterlerinde bu faturalara ilişkin herhangi bir harcama kaydının mevcut olup olmadığı az yukarıda bahsedildiği şekilde tespit edilmek suretiyle sonuca gidilmelidir. ” denilerek kararın kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosyanın daha önce görev yapan mali müşavir bilirkişi ile taşıma konusunda uzman bilirkişiye tevdii ile —– ilamı da dikkate alınarak davalının müşterisi——— tarafından davalı adına keşide edilen —-yansıma bedeli” açıklamalı faturanın davalı ticari deftlerinde kayıtlı olup olmadığı, bu fatura nedeni ile davalı tarafından fatura keşidecisine bir ödeme veya mahsuplaşma yapıp yapmadığı, ödeme veya mahsuplaşma yapılmış ise söz konusu faturanın hangi taşımadaki gecikmeye ilişkin olduğu, eğer davacının iddia ettiği dava dilekçesine konu taşımaya ilişkin ise dosyadaki delillere ve yazışma içeriklerine göre davacının bu zarardan sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise talebin kadri maruf ve sözleşme hükümlerine uygun olup olmadığı, ayrıca bu sonuca göre davalının davacı adına —– adı altında fatura keşide ederek yansıttığı zararların bu bağlamda talep edilmesinin aradaki sözleşme hükümleri uyarınca mümkün olup olmadığı, davalının ticari defterlerinde bu faturalara ilişkin herhangi bir harcama kaydının mevcut olup olmadığına ilişkin ek rapor düzenlenmesinin istenilmesine, karar verilmiştir.
Bilirkişiler ——tarihli raporunda;”….. davalının davacı adına “———altında fatura keşide ederek yansıttığı zararların —– olabileceği, ancak bu miktarın davalı ticari defterlerinde herhangi bir şekilde harcama olarak da tespit edilmediği, 10.797,74 TL hesaplanmakla; davalının buna karşı davacının sorumluluk alanında meydana gelen zararı ortaya koymadığı, ancak; —– miktarında ——– yazışmalarında belirtilen —- fatura tanzim edilmiş olsaydı, bunun mahsubu ile davacının 7.600,38 TL alacaklı olmasının kadri marufunda görülebileceğinin değerlendirildiği” rapor edilmiştir.
Yapılan yargılama sonunda toplanan tüm deliller,—kararı da dikkate alınarak alınan ve denetlenip benimsenen ve somut olaya uygun görülen bilirkişi raporundaki gerekçeler ve hesaplamalara göre; davalının müşterisi —–tarafından davalı adına keşide edilen 13.12.2016 tarihli, —– açıklamalı faturanın davalı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının dava dışı—- düzenlediği gecikme zararına katlandığı ve bu miktarı hesaben ödediği, davalının ————– keşidecisine mahsuplaşma şeklinde ödeme yaptığı, ödeme – mahsuplaşma yapılmış faturanın davacı tarafından yapılan taşıma ile ilgili olduğunun sabit olmadığı, davalının dava dışı — ödediği katlandığı, gecikme zararı bakımından davacının sorumlu olduğunun da teyit edilmedi; davalı yanca sunulan delillere ve yazışma içeriklerine göre davacının sorumlu tutulabileceği zararın ancak — tutarında olabileceği, zira davalı yanın davacı —- yazışmalarında bu miktar bir zarar yansıtma hususunda bildiriminin olduğu, davalının davacı yana gördürdüğü taşımada — uğramasının kadri maruf ve sözleşme hükümlerine uygun olabileceği, bu durumda davalının ancak 3.197,36 TL hesaplama ileri sürebileceği, ancak dosyada bu miktarlarla uyumlu bir talep veya fatura düzenlemesi de söz konusu olmadığı, davalının davacı adına—– masraflar” adı altında fatura keşide ederek yansıttığı zararların —– davalı ticari defterlerinde herhangi bir şekilde harcama olarak da tespit edilmediği, 10.797,74 TL hesaplanmakla; davalının buna karşı davacının sorumluluk alanında meydana gelen zararı ortaya koymadığı anlaşılmakla; Davanın kabulü ile davalının —itirazın iptali ile takibin 10.795,75 TL üzerinden devamına, taraflar tacir olmakla bu miktara 3095 S.Y gereğince ticari faiz uygulanması gerektiği, alacak likit olmakla davalının İİK 67/2 maddesi gereğince 10.797,75 TL nin % 20 si oranında tazminat ile mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Davanın KABULÜ ile davalının—- dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 10.795,75 TL üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren bu miktara ticari faiz uygulanmasına,
2-Davalının İİK 67/2 md. gereğince talep edilen asıl alacak 10.795,75 TL nin %20 si oranında tazminat ile mahkumiyetine, davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Kabule göre alınması gerekli 737,59 TL harçtan peşin alınan 128,96 TL harcın mahsubu ile bakiye 608,63 TL harcın davalıdan tahsil ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettiğinden kabule göre — uyarınca davacı yararına taktir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacının yaptığı yargılama gideri olarak kararın kaldırılmasından önce yaptığı toplam 1.831,96 TL ve kararın kaldırılmasından sonra yaptığı yargılama gideri olarak 1.090,00 TL olmak üzere toplam 2.921,96 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Gider avansından artan tutarın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıld