Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/400 E. 2022/115 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/400 Esas
KARAR N : 2022/115
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 15/06/2021
KARAR TARİHİ: 23/02/2022
Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; — tarihinde davacı ——park halindeyken davalı sigorta şirketinin —- teminatı altında olan—- plakalı aracın—çekilmeden park edilmesi nedeniyle çarpması sonucu oluşan kazada davacının aracının hasar gördüğünü ve değer kaybettiğini; davacının aracında meydana gelen değer kaybının tahsili için davalı sigorta şirketine başvurulduğunu ve—- ödendiğini, ancak yetersiz olduğunu; davacı tarafından —-sayılı başvuru kapsamında hazırlanan — bilirkişi raporunda davacının aracında — değer kaybı olduğunun tespit edildiğini, ancak başvuru tutarı — üzerinden davanın kabul edildiğini, itirazlarının kabul edilmemesi üzerine yargı yoluna başvurulduğunu beyan ederek fazlaya ilişkin haklarının saklı haklarının saklı kalmak kaydıyla—-plakalı aracın değer kaybının —-kısmının davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
—tarihli ıslah dilekçesi ile;—-olarak hesaplanan trafik kazası sebebiyle oluşan değer kaybının kaza tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan — teminatları altında olduğunu, davacıya — tarihinde—- değer kaybı ödendiğini ve başkaca sorumluluklarının kalmadığını beyan ederek, davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibariyle,—tarihli trafik kazası nedeni ile davacının, davalıdan maddi tazminat talebine ilişkindir.Delil olarak dayanılan — poliçesinde sigorta şirketinin davalı şirket olduğu, sigorta ettirenin ise araç maliki olduğu görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda uyuşmazlığın; — tarihinde meydana gelen kazaya ilişin olarak şimdilik —–Değer kaybının davalıdan alınarak davacıya verilmesi noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez bilirkişi raporunda özetle;
1) Dava dışı sürücü——park ederken yeterince dikkatli ve tedbirli olmadığı ve el frenini çekmediği; yokuş aşağı park ettiği halde geri vitese takmadığı;
—— kayarak park halindeki — plakalı ———çarpmasına neden olduğu için KTK 47/d ve KTY 118/a-b maddelerinde açıklanan kusurları işlediği; kazanın meydana gelmesinde asli ve %100 kusurlu olduğu
2) —- plakalı — normal park halindeyken hatalı park edilen — plakalı — kayarak çarpması sonucu kazaya karıştığı için sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusurunun olmadığı;
3) Tazminata konu — plakalı, ——– çıkmış,—- kullanıldıktan sonra kazaya karışmış,
—adına tescilli, —- kaza öncesindeki rayiç değerinin — onarıldıktan sonra— piyasa şartlarında değer kaybının— olduğu ve—-tutarın mahsubundan sonra bakiye ödenmemiş değer kaybının —– kaldığı;
4) Davalı —- tarihleri arasında, kazanın meydana geldiği —- tarihini de kapsayacak şekilde sigorta teminatı altında ve kaza tarihinde araç başına maddi teminat limitinin—- olduğu;
5) — gereğince mağdur aracın değer kaybının sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve teminat limitine kadar sigorta teminatı altında olduğu;
6) —plakalı —-bakiye ödenmemiş değer kaybının talep edilebileceği;
görüş ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir. Tüm dosya kapsamına göre; kaza tarihi olan —- plakalı araca, davalı sigorta şirketine — dava dışı sürücü—- plakalı aracın site otoparkına park ederken kayarak davacının aracına çarptığı kazada, hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre kazada dava dışı sürücü—- kazanın meydana gelmesinde yüzde yüz kusurlu, davacının ise kusursuz olduğu, bu kusur oranları mahkememizce kabul edilmiştir. Kaza nedeniyle davacının aracında — karşılanmayan değer kaybı olduğu, davacının —- ettiği, talep ile bağlılık gereğince bu miktar hüküm altına alınmıştır. Bu nedenle davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
— dava tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 163,94 TL harcın, peşin alınan 59,30 TL harçtan mahsubu ile bakiye 104,64 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 59,30 TL peşin harç, 25,00 TL tamamlama harcı, 841,50 TL bilirkişi gideri ile tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplamda 3.883,14 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Hüküm tarihindeki tarife uyarınca 2.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK 333 ve gider avansı tarifesinin 5. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden ilgili tarafa iadesine,
6-Davadan önce gidilen arabuluculukta devletçe karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, bu nedenle bu miktar yönünden de harç gibi tahsil müzekkeresi hazırlanmasına,
Miktar yönüyle kesin olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup anlatıldı. 23/02/2022